Kullananlar genelde, daha kaygisiz, daha mutlu hissettiklerini soluyorlar, ancak karakter degisimi farkli bir olay, kullananlar yorum yaparsa daha saglikli olur
Yıllar önce kullanmıştım bir süre. Şu an olsa asla kullanmam. Karakteri bilmiyorum ama insanı duugusuzlaştırıyor, duyarsız ve hissiz yapıyor. Ruh ile ilgili rahatsızlıkların ilaç ile tedavisi olmaz. Sağlıklı olmaz en azından.
Ben kullandim bir sureligine aksine olmak istedigim duyguda bir sure pause tusu basilmis gibi kalmistim karektere bir agirlik cokecegi kanaatindeyim Duygulari etkiledigi icin espiri tonu gulmek guldurmek gibi bir takim sosyal yasamsal faaliyetleri durduruyor.. İcimden hosuma giderdi.
Depresif ilaçlari kullananlar kişiden kişiye fark eder, ama sizinde çaba göstermeniz lazim daha sakin ve pozitifler ama bir müddet sonra vucut ona alişir ilacin yüzde beşi sizi etkiler diğeri size kalmiş birşey birde doz aşimina göre değişir
O ilaçlari kullanan kişiler kendilerine yardimci olmali sitresli durumlarda ilacin bir etkisi olmaz aksine daha çok zarari olur kişi sitresli ortamlardan uzak durmali tedavi boyunca
Depresan ilac kulaniyorum dedigin cevapta sus pus olanlara karsi bir nevi lutfen bas agritmayin demek oluyor oldugundan isin doz kulanim sekli pek umrunda olmuyor ..
Muglak bir tavsiye olmuş. Eskiden gripin vardı her derde deva maalesef zikir cekmekle hic bir ruhsal ariza tedavi oömaz sadece insanlari oyaliyabilirsiniz.
Sizin inanç dedoginiz olay bir kişinin anlamini bilmedigi sözleri tekrar etmesi nasil bir fayda saglayabilir. Bir kere akli yaratan Allah böyle bir sey isteseydi kuranda akil etmezmisiniz diye sormazdi. Zikir insani mutlu ve zeka gerilugine götürür. Ve zikir ile hiç bir şey olmaz fayda manasinda. Birde beyni düsünmez hale getirir.
Ruh ALLAHc. C kendi zâtından insanoğluna vermis olduğudur ve bunuda ancak Kendisini zikrederek huzuru bulur. Siz bu kaniya nerden vardiniz, merak ettim. Evet Kur'an Akl et diyor.! Bunu Zikir bağdaştirmanız çok garip geldi.
Bende ileri derecede unutkanlik yaptı, iştahsızlık, bitkinlik gibi yan etkilerle karşılaştım.. Antidepresanı sürekli kullanmak ilerleyen yaşlarda alzhemer hastalığına neden olduğunu unutmayalım... Bitkisel tedavi en mantıklısı ve en sağlıklısı diye düşünüyorum
Kimyasal ilaçlar evet bi yerde ağrıyı keser, sinirleri teskin eder belki ama hastalığı sağlıklı bir şekilde tedavi etmediği gibi yan etkileriyle dahada hasta ediyo ama biz farkında değiliz malesef.. Eyvallah kardeşim
Ben bıraktım 2 sene kullandım. Şimdi iyiyim. Eski halimede dönmedim. Önce insan kendine inanılacak. Ben. Kendi kendimi tedavi edecem dedim. Kendimi. Zorladim. Hal hareket ve konuşma davranışlarıma. Dikkat ettim şimdi. İyiyim.
Bu tür ilaçlar dopamin, serotonin, oksitosin gibi hormonlara etki eder. Ruh halinize göre verilen ilaçlar bunları ya hizlandirir ya da yavaslatir. Bağımlılık yapan da vardır yapmayan da. İnsan öncelikle psikolojik bagimliliktan kurtulmalidir. Ama bazı hastalıklar vardır ki ilaçsız tedavi edilemez. Gerektiğindea. Depresan takviyesi yapılır. Bkz. Bipolar Bozukluk
O farklı birşey bence. Ben sinirliydim. Herkesle tartışır. Kavga ederdim. Herseyi. Kafaya takardım piskolog da gittim. Iyi de geldi. Kendimi. Toparladim.
Insan en iyi kendi psikologudur adamlar depresan diye bir ad koymuski zaten turkce de direk sari kartlik bir isim bulunmus... Bu ilaclari ureten bilim insanlari hastanin (bunu bir dis agrisi bas agrisi hastalik olarak es deger gorun sizde ) nabzina gore bir takim uyarici temaslar yapiyor kesinlikle destekliyorum kulanilmasini... Zikirle fikirle ugrasanlar zaten tabiatina donecegi icin gene ilac tedavisiyle daha farkli dusunmuyeceklerdir
Arkadaslar bende aşırı derece takıntı vardı. İsimi sağlam yapmakla ilgili ve bu beni hasta etti. Unutkanlik oldu aracımı koyduğum yeri bulamamaya başladım. Yazacagim kelimeyi iki saniye sonra unutuyordum. Kullandım 1 yıl kadar bıraktım şimdi yine aynı sorunları yasiyorum
Bipolar bozukluğu var dı. Bende. Ani. Duygu değişimi. Birden ruh haliniz değişiyor. Bir mutlu bir mutsuz. Bazen ağlamak. İstersin. Gibi. Sonra. Toparlamaya. Basladim. Kendimi.
İlaç kullandım bir çok sonra. Doktora yapmış bir psikolog la görüştüm bayan kendisi. Bana nefes alma teknikerini gösterdi. Sonra. Kafandaki geçmişte yasadigin kötü anıları nasil silecegimi. Öğreti. Pratik yaparak. İş yerinde de mutsuzdum. Başka bir işe geçtim orda mutluyum. Ve kendime ilaç içmeyi bırakacağım. Kendimi. Toparlayacagim. Dedim. Ve inandım. Başardım
Sinirleniyorum tabiki her insan gibi fakat eskiden sinirlenince başımın üst tarafının sol tarafı çok ağlırdı. Ensem aglirdi. Bazen evde çocukların sesi tv nin sesi. Ve ışık beni cok rahatsiz ederdi şuan bu yüz de 30 lar a indi.
Mutlu olmaya çalışıyorum. Şuan izindeyim izinde iyi geldi. Eşimle eskisi gibi çok tartışmak dan kaçınıyorum. Çocuklara eskisi gibi fazla bağırmıyorum. Kendimi kontrol etmeye çalışıyorum işe de yariyor
Takıntı psikolojik olarak halledilebilir bir durum diye düşünüyorum. İlaç gereksinimi neden duydunuz? Anlattiginiza bakarsak mükemmelliyetci bir yapınız olduğunu düşündüm?
Piskologumla konuştuktan sonra ilaç gereksinim olduğunu söyledi. Yalniz belli bir süre sonra doktora danışmadan bıraktım, öylede olunca eski halime dondum
Psikologlar genelde ilaca karşıdır. Bence farklı birini deneyin. İlacı bu şekilde bırakmak da gerçekten beyindeki hormonlar için sıkıntılıdir. Ona artık ilaç vermeyeceğinizi belli ederek yavaş yavaş bırakmalısınız ki aniden salgiyi durdurmasin. Bu da Dr kontrolünde birakmakla mümkün. Doz yavaş yavaş düşürulur. Antdepresanlar bu şekilde kullanımda ciddi hasarlara sebep olabilirler. Dikkatli olun derim. Ve benim kanaatimce şizofren, bipolar ve epilepsi gibi hastaliginiz yoksa ilaca basvurmayin.
Psikiyatrist Dr. Mutluhan İzmir, depresyon ilaçlarıyla ilgili ezber bozdu. İzmir bu ilaçların beyinde mutluluk hormonu metabolizmasını etkilediğini söylüyor. Böylece başını belaya sokmaya hazır tehlikeli karakterlerin ortaya çıktığını belirten psikiyatrist, ilacın uzun vadede bunamaya yol açtığını anlatıyor.
ÜRÜN DİRİER
Çevrenize bakın, pek çok kişiye depresyon teşhisi konuluyor, tedavi için depresyon ilacı veriliyor. ‘Antidepresan Tuzağı’ kitabının yazarı psikiyatrist Dr. Mutluhan İzmir, depresyonun 50’li yıllardan sonra üretilmiş bir hastalık olduğunu belirterek ilaçlar konusunda uyarıyor. İşte İzmir’in anlattıkları.
Antidepresanları neden bir tuzak olarak görüyorsunuz?
Birincisi, depresyon tanısı aslında hasta olmayan, sadece sıkıntı çeken her insana konmaya başlandı. İkincisi, bağımlılık yapmadığı söylenen bu ilaçları bırakmak, 2-3 ay kullandıktan sonra çok zor. Serotonin eksikliğini gidermek için (ki bu iddiayı kanıtlayacak hiçbir çalışma yok) verilen bu ilaçlar, beyinde serotonin metabolizmasını bozuyor. Bu ilaçları, 6 aydan uzun süre kullandıktan sonra beyin kendi kendine yeterli serotonin üretmeyi bırakıyor, nasılsa hazırda var diye. Üçüncüsü ise uzun süre kullanımlarda bu ilaçlar beyne zarar verebilme potansiyeline sahip. Çünkü beyin serotonin üretmekten vazgeçince onunla ilgili hücrelerinin sayısını ve bunların bağlantılarını da azaltıyor. Beyinde hücre ve hücresel bağlantı sayısının azalması riskli, çünkü bunamaya yol açıyor.
Psikiyatrist Mutluhan İzmir CİNAYET VE CİNNET SEBEBİ
Öte yandan bizi kaygılarımızdan kurtarıyorlar. Buna değmez mi?
Duygularımız bize yol gösteren en önemli rehberlerdir. Antidepresan ilaçlarsa duygulanım çeşitliliğimizi azaltıp bizi umursamaz ve aldırmaz bir hale getirerek mutsuzluk, kaygı, endişe, tasalanma gibi duyguları duyumsamamızı engelliyor. Ancak bu olumsuz duyguların bizim için çok büyük önemi var. Örneğin çekingenlik duygusu, bizi hazır olmadan içine girerek zarar göreceğimiz durumlardan kurtarabilir. Bu ilaçları kullanarak çekingenlik duygusunu yok edenler, çok büyük zararlar görebiliyor. Tanımadığı kişilerle internet üzerinden bağlantı kurup buluşma cesaretini bulanlar arasında tecavüze uğrama oranı çok yüksek. Ya da ticarete girmekten çekinenlere bir cesaret gelerek şirket kurup krediler çekip batanlar, güvenilmez insanlarla ortaklık kuranlar ya da günümüzün en yaygın sorunu olan kredi kartlarını çekinmeden kullanarak borç batağına düşenler çok fazla.
SON 100 YILDA DEĞİŞTİK
Kaygı ve mutsuzluk toplumda neden bu kadar yaygın sizce?
İnsanların yaşamı çok değişti son 100 yıl içinde. Yalnızlaşma, yabancılaşma, anlam verebileceğimizin ötesinde hızlanmış bir yaşam biçimi, üretimden tüketim ağırlıklı bir yaşama geçmek, doğadan kopmak, şehirleşme gibi etkenler bu belirtileri arttırıyor. Bunlar bizim doğamıza uygun olmadığı için duygularımız ‘yanlış yoldasın uzaklaş’ diye tepki veriyor. İlaçlarla bu duyguları susturunca sorun ortadan kalkıyor. Hiçbir şeyi umursamadan ve düşünmeden tüketen, eğlenen, dolap beygiri gibi yaşayan varlıklara dönüşüyoruz. Artık bizi eğlendirmeyen kişilerle dostluk bile kurmuyoruz. İnsanlar bizden kaçmasın diye yine hapı yutarak kendimizi başkalarına sürekli mutlu, tasasız göstermek durumunda kalıyoruz. Yoksa yalnız kalırız. Antidepresanlar yeni kişilikler yaratıyor.
Nasıl kişilikler bunlar?
Hızlı karar veren, çok üretken görünen, sürekli yeni projeler peşinde koşan, sürekli iş, çevre, sevgili değiştiren, çabuk sıkılan, kolay tüketen kişilikler bunlar. Yapılan eylemler kesinlikle sorgulanmaz hatta yasa dışı yollara sapmayı da kolaylaştıran kişiliklerdir bu kişilikler. Çevreye uymaktan çok çevreyi kendilerine uydurmak için sürekli bir zorlama içinde olduklarını görürsünüz bu kişilerin. Çok hızlı ve pek düşünmeden enine boyuna tartmadan harekete geçerler, kolay yıkarlar çünkü yeni ve daha mükemmelini yaratabilecekleri hayali ile yaşar, bu hayallere kolay inanırlar. Eleştirilmeye gelemezler ve çabuk sinirlenirler, yaptıkları her şeyin doğru olduğu, hiç yanlış yapmayacakları inancı giderek pekişir bu kişilerde.
TÜKETİM MUTLULUK GETİRMEZ
Mutsuzluğumuza nasıl çare bulacağız peki?
Bizi mutsuz ve kaygılı yapan etkenleri ortaya koyarak bunlara yönelik önlem almamız gerekir. Örneğin giderek büyüyen şehirlerde, giderek kat sayısı artan apartmanlarda, otoyollara teslim olmuş bir şehirde yaşamanın toplum ruh sağlığı üzerindeki etkilerini ortaya koymamız gerekir. Tüketimin getirdiği mutluluk kalıcı bir mutluluk olmuyor çünkü kendinizi güçlü hissetmiyorsunuz. Oysa bir sorunu kendiniz çözdüğünüzde kendinizi güçlü hissediyorsunuz. Doğamıza uygun olarak gerçek üreticilere dönüşmeliyiz.
DEPRESYON DİYE BİR HASTALIK YOK
Depresyon diye bir hastalık yok mu sizce?
Antidepresanın üretildiği 50’lere kadar bu isimde bir hastalık yoktu. Bu ilacın etkisinden yola çıkılarak depresyon adlı bir hastalık üretildi. Önceden manik depresif hastalık ya da melankoli olarak adlandırılıyordu bu hastalık. 20. yüzyılın başında yeni bulunan bir tüberküloz (verem) ilacının veremli hastalar üzerinde yaptığı mutluluk verici etkiyi gözleyen hekimlerden esinlenen ilaç firmaları, bu yeni tüberküloz ilacının serotonini yükselten etkisinden hareket ederek serotonin düzeyinin depresyon adlı hastalıkta düşük olduğu savını ortaya attı.
Psikiyatrist Mutluhan İzmir 60’lı yıllarda ülkemizde toplam antidepresan ilaç tüketimi yıllık birkaç bin kutu iken 2001’de bu rakam 50 milyonu aştığını söylüyor. İzmir “100 kişiden 90’ı gereksiz yere bu ilaçları kullanıyor” diyor.
Bende kullaniyorum kullanmak zorunda kaldım hicbir sosyal faliyetlerimi etkilemedi ilk bir hafta yordu sonra normal hayatima devam ettim ne isimde bi eksiklik oldu ki muhasebeciyim zihninin aciklamasi gereken bi is bence ilac dozuyla alakali keyfe deger kullanmakla alakalı kullandigimdan beri daha keyfi daha dinc bir suura sahibim kullanmadan önce agrasif yorgun karısık bi beyne sahiptim karakteri degistirmiyor beyin yorgunlugunu gideriyor bence
ben doktora ne yapacaksınızki bana yaşadıklarımı mı unutturacaksınız dedim bana bi insanların kişiliklerini bile değiştiriyoruz dedi 10 yıl ilaç kullandım 2011 de kendim bıraktım zor oldu çok zor oldu halada korkuyorum tekrar kullanmak zorunda kalırım yine diye insanın düşüncelerini kısaltıyor bölüyor utuşturuyor vurdum duymaz yapıyor belki biraz ama ne tam rahatlatıyor nede tam iyileştiriyor hep bi fazla ilaç hep bi fazla doz yükseliyor sürekli ilaçlar bi süre sonra etkisi geçiyor vücut farklı bi tepki veriyor sitrese hemen doktora gidiliyor daha etkili bir ikaç la geri dönüyorsun ben daha önceleri sakin insanları olduğu gibi kabul ederken şimdi daha sinirli daha tepkili söylenen bşr insan oldum bazen kendime şaşıyorum bunu yıllarmı yaptı yoksa 10 yıl kullandığım ilaçlarmı bilmiyorum
Kafaya takmazsan temiz oksijen alırsan yetirince spor yapıp oksijen alırsan iyi bi çevren olursa anti depresanı Allah'ın izni ile enkısa zamanda gerek kalmayacak şekilde bırakırsın çözüm basit insan kendi kendini hasta ediyor en yakın zamanda spora başla
Arkadaşlar belki abartılı gelecek size ama iş takıntım yüzünden geceleri rüyama giriyor işler. İsimi asla yarına birakmiyorum birakamiyorum gece 24 olsa bile
Peki bugün bunu, şunu ve onu halledicem diye işleri bölümlere ayiramaz misiniz? Bu sizi rahatlatır mi? Ahmet Başel gerçekten durumunuza üzüldugum için çözüm arayışı içine girdim. Kusura bakmayın lutfen.
Estağfurullah Yagmur Şenderbent hanım. İsin çok iyi olmasını istiyorum ve kalitemi bozmak istemiyorum, firmanın göndermiş olduğu taşeron Lara kontrollük yapıyorum. Arkami döndüğüm an ise hemen hile karıştırılıyor. Ve buda iş kalitemi bozuyor
Tamam biliyorum pskologun yaptigini heraldede adami dinlemiyor dinliyomus gibi davraniyor doctor ozelde dahi olsa sikayetnn hepsini anlatamadan yaziyor receteyi ilacini kullan kontrole gel sonra bagimli oluyosun doZu fayda etmeyince zmnla dozu yukseliyor halbuki okadar sorunun yok pskyatri ler her gelene gdne ilaci dayiyor once pskologa gitmekte fayda var elinden gelen alternatifleri yapipta en son care pskiyatri bnce
Yok tomografi yok tahlil yok rotgen sorsan hastaligini derinlemesine inceliyo onlar icinde ek ucret oduyosun bende boyun fitigi baslngici varmis b12 vitamini eksikligi valla kisa ve oz Allah dusurmesin kimseyi buralara gitcek Kadarda zorda koymasin rabbim herkezin yardimcisi olsun
Esas sorun; artik dokrorlar insanlari iyilestirmek arzusuyla doktor olmuyorlar. Bu sebepten kutsal bir meslek olan öğretmenlik toplumda daha cok o önem taşımalı
Genellemelere karsiyim diyenler var lakin gorunen koy klavuz istemez. 2 gun once once saglik ocagina sonra hastaneye gittim iki doktor da uygulamasi gerekwn temel prosedürü es geçip antibiyotik yazip gonderdi insan bir pansuman uygular geldigi gibi gondermez bu durumda
Uzun süreli kullanımlarda (ki tam bi tedavi çok uzun yıllar alıyor) kesinlikle değiştiriyor. Beyin kimyasında telafi edilemez kayıplar oluşturuyor. Bir yakınımda bunu birebir deneyimledim.
İkinci beyin bağırsaklarımız modern tıp bunu söylüyor serotonin in büyük bir kısmı bağırsaklardan salgılanıyor. Şizofreni boyutunda değil iseniz önce bağırsak larınızı düzeltmeyi amaçlayan diyetler uygulayın.
10 yıl sonra antidepresan yerine omega ve probiyotikler reçete edilecek bu uygulama başladı bile.
Dr ümit aktaş mutluluk kürleri kitabını okuyup kararınızı ondan sonra verin derim.
Kesinlikle antidepresan ilaçlara karşıyım.. Ve kesinlikle insana en iyi gelen ilaç Kuran-i Kerim dua ve namazdır.. Inanın daha abdest alırken başlıyor o huzur ve sonrasında diyorsunuzki keşke herşeyden önce namazımı kılsaydım.. Ruh ve beyin yaratılış gereği ibadetle huzur bulur bunu müslüman olmayan toplumlar bile onaylıyor. Allah herkese şifa versin..
Evet arabistana giden hacilar araplarin aile hayatini düzenini temizliklerini anlata anlata bitiremiyorlar. Yani? Bir ilaç her derde deva bir kitap oluyacaksin anlamana gerek yok her derdi iyileştirecek. Aci ironik ve üzüyor insani .....
Doktora gidiyorsun. Devlet hastanesi ne hiç gitme zaten. Piskologa sıra almak için önce psikiyatri doktoruna gidecen. Sonra o seni piskolog gönderecek. Miş
Şimdi biraz uzak kalmayı çalışıyorum, doktor kızıyor buna ama kendimi mutlu edecek farklı aktivitelere başvurdum.. Mesela burada ki bazı gruplar.! Bunu da yasak etti aslında, sanal hayat ile reel hayat arası geçiş zorluğu yüzünden, ama ortada mal gibi dolaşmaktan iyidir
Iki sene önce baş ağrısı nedeni ile doktora gittim beni nörolojiye yönlendirdi emar çekildi ve bana sinüzit ve migrenin var dedi ilaç reçete etti ilaçları almaya gittim eczacı bu ilaçlar çok ağır ne için gittiniz dediğinde migrenmis dedim eczane başka doktor önerdi ve dediki migren için en ağır depresan ilaçları veren bir doktora itimat etmeyin..
Ahmet Başel kişilik ya da karakter 0-6 yaş döneminde oluşur ve tamamlanır. Beyine yapılan fiziksel bir müdahale dışında değişmez. ( beyin ameliyatı ya da kaza sonucu beynin bir kısmının kaybedilmesi)
Hayır ben kullandım lustral diye 6 ay iyi geldi Kullanmadan önce resmen herşeyden ürküyor herkesten nefret ediyordum... Şimdi iyiyim İsimde hem ölçü birimi zararida olmadi
Bence kullanmayın bağımlılık yapiyormuş bana askerde kişilik bozukluğu tanısı kondu askeriye gülhane hastanesinde burda bi müddet tedavi oldum sonra bunu sivildede devam ettir dediler yoksa ilerleyici olur ciddi bi hastalık dediler ben 2003 degitmişdim hic ilaç kullanmadım kullan saydım kimbilir şimdi ne haldeydim benim eniyi doktorum Doğa sende dene.
10 yıldır kullanıyorum annemi kaybettikten sonra panikataklar başladı. Yemiyor, içmiyor, gülmüyordum. Sona kalpkrizi geçiriyormuş gibi hissettiren yoğun bir ataklar silsilesi. Hergün acildeydim evimede yakındı yürüyerek gidiyor kalp krizi geçiriyorum diyordum. Bir yığın doktor, terapi, ilaçlara da karşıydım çünkü yan etkilerini okuyup içmiyordum. Seni kendine bağımlı hale getirmeye çalışan doktorlar. Bir sürü yan etkisi olan ilaçlar ama duanında faydası olmuyor onu da diyim ölürsem imanlı ölürüm diyorsun ama atakları önlemiyor o kimya bozulduysa tedavi edilmesi gerek. Şu an paxil 20 mg kullanıyorum. Keşke ilaçsız bi çözümü olsa ama ben bulamadım. Hastalığı yaşamayan bilemez o yüzden ilaçlara karşıyım demekte yanlış, karakteri bozuluyor demekte yanlış. Stresli zamanlarda yaşıyoruz ve hepimizin bu tür rahatsızlıkları olucak malesef. Doktorunuzu iyi seçin ilk önerdiğii ilacı almayın. Hangi ilaç firması ile anlaştıysa onu önerebiliyor. Bu arada karakter hiç değişmiyor tepki verme şekliniz değişiyor bunu da ilaçların yanısıra yaşadığınız tecrübeler sağlıyor. Büyük tepkiler, yersiz kızgınlıklar ve ajitasyon bunları hayatınızdan çıkarın. Sağlıklı günler dilerim.
Tabiki faydalı bir yorumda bulundunuz çok sağolun. Ama şoylede bir baktığım zaman dert ve hastalık sadece bende değilmiş diyorum. Raghatsizligimiz hemen hemen ayni
Aynur Pakyardım size katılıyorum... 3 sene önce yolda yürürken herşey normal ama iç dünyamda tuhaf seyler olmaya başladı ayaklarımın bağı çözüldü yanimdakilere sanirim ölüyorum dedim... Veeeee benimde panik bozukluk yolculuğum böylece başlamış oldu malesef büyük ataklar geçirdim oysa ilk teşhis konulduğunda hayiiir olamaz dedim çünkü çok konuşkan neşeli fikir fikir biriydim dua ve rabbe yöneliş hamdolsun tabiki var ve onlarsız olmaz amaaaaa ilaca karşıyım demekte çok yanlış ben iyi oldum diye bıraktım kendimce sonuç korkunç bi atak..... Her seferinde ölümü hissetmek o duyguyu yaşamak inanın insanın yaşam kalitesini düşürüyor... İlac siz olmuyo malesef... Tabi bilişsel terapide çok önemli... Unutmayın beyinde böbrek dalak kalp ciğer gibi bi organ onunda tedavisi ilaç ve terapi düzgün ve bilinçli bi dr. Kontrolünde olursa tabi .... Anti depresanlar bağışıklık yapmaz onu yapanlar ağır yeşil receteli denilen ilaclardir .... Yani insanı saflaştirmiyo tabi ki yaşadığınız ataklar sizde etki yaptığı için belki eskisi gibi olamıyorsunuz ama atakların verdiği korku dışında ben aynı benim vallaaaa
Canım yaşayan bilir işte beni en iyi siz anlarsınız bende sizi. Tansiyon gibi ilaçları bırakınca tekrarlıyor bu yüzden uygun ilacı düzenli kullanmakta fayda var ve bu korkunç bişi diil, bambaşka biri olmuyorsunuz yine sizsiniz
Aynen canim ben ve panik asla birlikte dusunulemezken arkadaş olduk kim ne derse desin kontrollü ve dozunda ilaç kullanmadan malesef olmuyo.. Rabbim kimseye bu derdi vermesin ağrı yok ama hayat kalitesini düşürüyor yinede şükürler olsun allaha... Dermansiz dert olmasın yeterki
Panik atak anılarıma gülüyorum şimdi ama ilacı geçenlerde bi hafta kullanmadım sabahın köründe yine bi titreme korku hop yan komşudayım evde tek başıma bayılırsam olmaz bari birinin yanında bayılayım diyorum Tabi bayılmadım, ölmedimde komşumu korkuttum birazcık
o duygu çok kötü yaaa onu yaşayan bilir ... Bende geçenlerde geldi kizlarima açın müzik oynicam dedim çünkü o anda panik olduğunu bilip farklı şeylere yonelirseniz atlatiyosunuz bu hastalığı besleyen en buyuk canavar acaba bi daha ne zaman gelcek ve gelince nefes egzersizi yapmayıp bulunduğun o ortamdan kaçmak ..... Kacarsan beslenir sende panik oluyom ben yok bisey de ve oyna şaka bi yana zor gercekten
Ne zaman isterseniz dertleşebiliriz. Beyninle yenersin diyen çok oldu bana zekisin, neşelisin nasıl hastalanıyorsun diye sordular. Oldu işte Dertsiz hayat mı var buda bizim ki Onunla nasıl yaşadığın önemli .
Bu depresyona girenlere çok özeniyorum tam girecegim ne fırsatım var nede böyle bir hakkım var bir gün işlerimi ayarlayım gireceğim çok heyecanlıyim Ohh demeyin keyfime bu arada herkese geçmiş olsun sadece bana çok lüks geliyor
Depresyon la panik farklı .... Bence hiç istemeyin bende su depresan ilaçları nasıl bisey onu alanlar nasıl oluyo diye merak ederken şimdi kullanan oldum
Ne fütursuz bir yorum olmuş. Depresyondan ölüyorum, ne yaşadığımı ben bilirim ama siz rahatlikla dalga geçmiş, adeta şımariklık olarak değerlendirmişsiniz. Ne diyelim, en kısa zamanda yaşamanız dileğiyle o zaman...
Bunu yasayanlar bilir. Kişiden kişiye değişiklik gösteriyor psikolojik hastalıklar. Bende kalp krizi ağrıları gibi ağrılar oluşturdu. Dört yıldır ilaç kullanıyorum. Öncesine göre çok iyi hissediyorum panik atak kalmadı artık. Ama ilacı gerektiği gibi bıraktıktan 15 gün sonra kriz ağrıları yeniden başlıyor. Mecburen devam ediyorum. Ama iyiki bu ilaclar var. Alkol ağrıkesici hiç birşey kesmiyor bu ağrıları.
Hayır yapmaz. Beyinin üzüntü stres vs sebebiyle üretemediği maddeyi dışardan alıyorsun tıpkı tiroidin çalışmadığında hormonu dışardan aldığın gibi. Doktor kontrolünde en uygunu kullanılmak koşulu ile.
Değiştirir. Besinlerin insanoğlu üzerinde mizaci karakterinde tesirleri büyüktür. Hatta ''İNSANOĞLU, YEDİĞİDİR'' , diye bir tabir bile vardır. Hülasa hal böyle iken ekseriyetle kullandığımız ilaçların insanın üzerinde büyük tesiri vardır. özellikle de bu tip ilaçların. Psikolojik rahatsızlıkların temelinde TAKINTI, VESVESE vardır. Bu tarz vehimlerden uzak durmak lazım. ŞEYTAN(hem insanlardan olur, hem de cinlerden) ,insanları bu vehimlerle aldatmaya, saptırmaya çalışır...
Tavır/uslup kişilik ile alakalıdır..'Tavrın' ne olacağını, kişinin o andaki bulunduğu çevresel koşullar ve ruh hali belirler.. Tüm bunlar Karakterden bağımsızdır.. 'Farkındalık' ve 'Bilinç' önemlidir.. İnsanın Alkollü olması veya herhangi bir şekilde 'uyuşturucu' kullanması neticesinde 'Bilinç' ve 'Farkındalık' dan bahis edilemeyeceğinden, bilerek veya bilmeyerek yaptığı davranışı da karakteri ile özdeşleştiremeyiz.. Kaldı ki 'normal' bir insanın davranışlarına bakarak 'Karakter' analizi yapamazsınız.. Hangi şartlarda olursa olsun göreceğiniz davranışlar çevresel faktörlere göre değişkenlik gösteren kişilik ile alakalıdır..
Kullananlar genelde, daha kaygisiz, daha mutlu hissettiklerini soluyorlar, ancak karakter degisimi farkli bir olay, kullananlar yorum yaparsa daha saglikli olur
Bencede kullananlardan yorum bekliyorum
Bence değiştirir. Mesela karamsar kişiliği olan biri çok pozitif bir hal alabilir.
Yıllar önce kullanmıştım bir süre. Şu an olsa asla kullanmam. Karakteri bilmiyorum ama insanı duugusuzlaştırıyor, duyarsız ve hissiz yapıyor.
Ruh ile ilgili rahatsızlıkların ilaç ile tedavisi olmaz. Sağlıklı olmaz en azından.
Bence uzun süreli kullanımlarda degistirebilir
Ben kullandim bir sureligine aksine olmak istedigim duyguda bir sure pause tusu basilmis gibi kalmistim karektere bir agirlik cokecegi kanaatindeyim Duygulari etkiledigi icin espiri tonu gulmek guldurmek gibi bir takim sosyal yasamsal faaliyetleri durduruyor.. İcimden hosuma giderdi.
Depresif ilaçlari kullananlar kişiden kişiye fark eder, ama sizinde çaba göstermeniz lazim daha sakin ve pozitifler ama bir müddet sonra vucut ona alişir ilacin yüzde beşi sizi etkiler diğeri size kalmiş birşey birde doz aşimina göre değişir
O ilaçlari kullanan kişiler kendilerine yardimci olmali sitresli durumlarda ilacin bir etkisi olmaz aksine daha çok zarari olur kişi sitresli ortamlardan uzak durmali tedavi boyunca
Depresan ilac kulaniyorum dedigin cevapta sus pus olanlara karsi bir nevi lutfen bas agritmayin demek oluyor oldugundan isin doz kulanim sekli pek umrunda olmuyor ..
Arkadaşlar ilaç kullanımını bıraktıktan sonra yine eski halini alıyor insanlar
Intihara surukluyormus bi haberde okumustum
Yani kesin bir tedavi şekli değil gibi geliyor bana
Ruh sağlığıni ilaçlar tedavi etmez, Ruh'un gıdası ve ilacı ancak ALLAH'ı zikretmekle sonuç alınır.
Muglak bir tavsiye olmuş. Eskiden gripin vardı her derde deva maalesef zikir cekmekle hic bir ruhsal ariza tedavi oömaz sadece insanlari oyaliyabilirsiniz.
Sizin dusunceniz. ALLAHc. C tedavi etmedigini hic bisey tedavi edemez.!
Sizin inanç dedoginiz olay bir kişinin anlamini bilmedigi sözleri tekrar etmesi nasil bir fayda saglayabilir. Bir kere akli yaratan Allah böyle bir sey isteseydi kuranda akil etmezmisiniz diye sormazdi. Zikir insani mutlu ve zeka gerilugine götürür. Ve zikir ile hiç bir şey olmaz fayda manasinda. Birde beyni düsünmez hale getirir.
Ruh ALLAHc. C kendi zâtından insanoğluna vermis olduğudur ve bunuda ancak Kendisini zikrederek huzuru bulur. Siz bu kaniya nerden vardiniz, merak ettim. Evet Kur'an Akl et diyor.! Bunu Zikir bağdaştirmanız çok garip geldi.
Bende ileri derecede unutkanlik yaptı, iştahsızlık, bitkinlik gibi yan etkilerle karşılaştım.. Antidepresanı sürekli kullanmak ilerleyen yaşlarda alzhemer hastalığına neden olduğunu unutmayalım... Bitkisel tedavi en mantıklısı ve en sağlıklısı diye düşünüyorum
Allah mecbur bırakmasın inşallah. Ben ilaç kullanmam. doğada bütün dertlerin dermanı vardır. Diye düşünüyorum
Kimyasal ilaçlar evet bi yerde ağrıyı keser, sinirleri teskin eder belki ama hastalığı sağlıklı bir şekilde tedavi etmediği gibi yan etkileriyle dahada hasta ediyo ama biz farkında değiliz malesef.. Eyvallah kardeşim
Ahmet Başel bence yaniliyorsunuz cunku en kucuk bir uyusturucu kullanan kisiler bile biraktiktan sonra dahi yapi kimya olarak degisebiliyor o yonde
Ben bıraktım 2 sene kullandım. Şimdi iyiyim. Eski halimede dönmedim. Önce insan kendine inanılacak. Ben. Kendi kendimi tedavi edecem dedim. Kendimi. Zorladim. Hal hareket ve konuşma davranışlarıma. Dikkat ettim şimdi. İyiyim.
Karaktersizliğe hiç bir ilaç fayda etmez üstadım. . .
DNA dizilişi ile oynanmaz ise karakter değişmez.. Kişilik ise dış faktörlerin etkisi altındadır.. Kişilik ortama göre değişir.
Bu tür ilaçlar dopamin, serotonin, oksitosin gibi hormonlara etki eder. Ruh halinize göre verilen ilaçlar bunları ya hizlandirir ya da yavaslatir. Bağımlılık yapan da vardır yapmayan da. İnsan öncelikle psikolojik bagimliliktan kurtulmalidir. Ama bazı hastalıklar vardır ki ilaçsız tedavi edilemez. Gerektiğindea. Depresan takviyesi yapılır. Bkz. Bipolar Bozukluk
Aynenn desiginiz gibi ilacsiz tedavisi zor.
O farklı birşey bence. Ben sinirliydim. Herkesle tartışır. Kavga ederdim. Herseyi. Kafaya takardım piskolog da gittim. Iyi de geldi. Kendimi. Toparladim.
Insan en iyi kendi psikologudur adamlar depresan diye bir ad koymuski zaten turkce de direk sari kartlik bir isim bulunmus... Bu ilaclari ureten bilim insanlari hastanin (bunu bir dis agrisi bas agrisi hastalik olarak es deger gorun sizde ) nabzina gore bir takim uyarici temaslar yapiyor kesinlikle destekliyorum kulanilmasini... Zikirle fikirle ugrasanlar zaten tabiatina donecegi icin gene ilac tedavisiyle daha farkli dusunmuyeceklerdir
Arkadaslar bende aşırı derece takıntı vardı. İsimi sağlam yapmakla ilgili ve bu beni hasta etti. Unutkanlik oldu aracımı koyduğum yeri bulamamaya başladım. Yazacagim kelimeyi iki saniye sonra unutuyordum. Kullandım 1 yıl kadar bıraktım şimdi yine aynı sorunları yasiyorum
Ilacinizin dozunu artirarak almalisiniz derim.. Derdi veren Allah derman da vermistir her aciya.. Zikir Fikir Dusunce Unutkanligin Felsefik ilaci
yaşantını değiştir -- sorun yaşam stilinde -- kurallarını komple hiçe say o yaşadıklarını yaşamazsın
B vitaminize baktirin bence
B vitamini kullandığım halde unutkanligim gecmedi
Yeterince yükleme yaptırdınız mı?
Bipolar bozukluğu var dı. Bende. Ani. Duygu değişimi. Birden ruh haliniz değişiyor. Bir mutlu bir mutsuz. Bazen ağlamak. İstersin. Gibi. Sonra. Toparlamaya. Basladim. Kendimi.
İlaçsız mi?
İlaç kullandım bir çok sonra. Doktora yapmış bir psikolog la görüştüm bayan kendisi. Bana nefes alma teknikerini gösterdi. Sonra. Kafandaki geçmişte yasadigin kötü anıları nasil silecegimi. Öğreti. Pratik yaparak. İş yerinde de mutsuzdum. Başka bir işe geçtim orda mutluyum. Ve kendime ilaç içmeyi bırakacağım. Kendimi. Toparlayacagim. Dedim. Ve inandım. Başardım
Peki ne zamandır atak gecirmiyorsunuz?
Sinirleniyorum tabiki her insan gibi fakat eskiden sinirlenince başımın üst tarafının sol tarafı çok ağlırdı. Ensem aglirdi. Bazen evde çocukların sesi tv nin sesi. Ve ışık beni cok rahatsiz ederdi şuan bu yüz de 30 lar a indi.
Mutlu olmaya çalışıyorum. Şuan izindeyim izinde iyi geldi. Eşimle eskisi gibi çok tartışmak dan kaçınıyorum. Çocuklara eskisi gibi fazla bağırmıyorum. Kendimi kontrol etmeye çalışıyorum işe de yariyor
Takıntı psikolojik olarak halledilebilir bir durum diye düşünüyorum. İlaç gereksinimi neden duydunuz? Anlattiginiza bakarsak mükemmelliyetci bir yapınız olduğunu düşündüm?
Piskologumla konuştuktan sonra ilaç gereksinim olduğunu söyledi. Yalniz belli bir süre sonra doktora danışmadan bıraktım, öylede olunca eski halime dondum
Psikologlar genelde ilaca karşıdır. Bence farklı birini deneyin. İlacı bu şekilde bırakmak da gerçekten beyindeki hormonlar için sıkıntılıdir. Ona artık ilaç vermeyeceğinizi belli ederek yavaş yavaş bırakmalısınız ki aniden salgiyi durdurmasin. Bu da Dr kontrolünde birakmakla mümkün. Doz yavaş yavaş düşürulur. Antdepresanlar bu şekilde kullanımda ciddi hasarlara sebep olabilirler. Dikkatli olun derim. Ve benim kanaatimce şizofren, bipolar ve epilepsi gibi hastaliginiz yoksa ilaca basvurmayin.
Yok öyle bir sıkıntım yok Yagmur Şenderbent hanım. Takintilsrim o kadar ileri seviyeye geldiki 2 kez anjiyo oldum
Strese bağlı kalp damarlarında daralmalar meydana geliyordu
Anladım. Psikolog ilaç tavsiyesinde doğru bir karar vermiş gibi görünüyor. Peki farklı birini denemeye nasıl bakiyorsunuz?
Allah şifa versin inşallah.
Amin
Psikiyatrist Dr. Mutluhan İzmir, depresyon ilaçlarıyla ilgili ezber bozdu. İzmir bu ilaçların beyinde mutluluk hormonu metabolizmasını etkilediğini söylüyor. Böylece başını belaya sokmaya hazır tehlikeli karakterlerin ortaya çıktığını belirten psikiyatrist, ilacın uzun vadede bunamaya yol açtığını anlatıyor.
ÜRÜN DİRİER
Çevrenize bakın, pek çok kişiye depresyon teşhisi konuluyor, tedavi için depresyon ilacı veriliyor. ‘Antidepresan Tuzağı’ kitabının yazarı psikiyatrist Dr. Mutluhan İzmir, depresyonun 50’li yıllardan sonra üretilmiş bir hastalık olduğunu belirterek ilaçlar konusunda uyarıyor. İşte İzmir’in anlattıkları.
Antidepresanları neden bir tuzak olarak görüyorsunuz?
Birincisi, depresyon tanısı aslında hasta olmayan, sadece sıkıntı çeken her insana konmaya başlandı. İkincisi, bağımlılık yapmadığı söylenen bu ilaçları bırakmak, 2-3 ay kullandıktan sonra çok zor. Serotonin eksikliğini gidermek için (ki bu iddiayı kanıtlayacak hiçbir çalışma yok) verilen bu ilaçlar, beyinde serotonin metabolizmasını bozuyor. Bu ilaçları, 6 aydan uzun süre kullandıktan sonra beyin kendi kendine yeterli serotonin üretmeyi bırakıyor, nasılsa hazırda var diye. Üçüncüsü ise uzun süre kullanımlarda bu ilaçlar beyne zarar verebilme potansiyeline sahip. Çünkü beyin serotonin üretmekten vazgeçince onunla ilgili hücrelerinin sayısını ve bunların bağlantılarını da azaltıyor. Beyinde hücre ve hücresel bağlantı sayısının azalması riskli, çünkü bunamaya yol açıyor.
Psikiyatrist Mutluhan İzmir
CİNAYET VE CİNNET SEBEBİ
Öte yandan bizi kaygılarımızdan kurtarıyorlar. Buna değmez mi?
Duygularımız bize yol gösteren en önemli rehberlerdir. Antidepresan ilaçlarsa duygulanım çeşitliliğimizi azaltıp bizi umursamaz ve aldırmaz bir hale getirerek mutsuzluk, kaygı, endişe, tasalanma gibi duyguları duyumsamamızı engelliyor. Ancak bu olumsuz duyguların bizim için çok büyük önemi var. Örneğin çekingenlik duygusu, bizi hazır olmadan içine girerek zarar göreceğimiz durumlardan kurtarabilir. Bu ilaçları kullanarak çekingenlik duygusunu yok edenler, çok büyük zararlar görebiliyor. Tanımadığı kişilerle internet üzerinden bağlantı kurup buluşma cesaretini bulanlar arasında tecavüze uğrama oranı çok yüksek. Ya da ticarete girmekten çekinenlere bir cesaret gelerek şirket kurup krediler çekip batanlar, güvenilmez insanlarla ortaklık kuranlar ya da günümüzün en yaygın sorunu olan kredi kartlarını çekinmeden kullanarak borç batağına düşenler çok fazla.
SON 100 YILDA DEĞİŞTİK
Kaygı ve mutsuzluk toplumda neden bu kadar yaygın sizce?
İnsanların yaşamı çok değişti son 100 yıl içinde. Yalnızlaşma, yabancılaşma, anlam verebileceğimizin ötesinde hızlanmış bir yaşam biçimi, üretimden tüketim ağırlıklı bir yaşama geçmek, doğadan kopmak, şehirleşme gibi etkenler bu belirtileri arttırıyor. Bunlar bizim doğamıza uygun olmadığı için duygularımız ‘yanlış yoldasın uzaklaş’ diye tepki veriyor. İlaçlarla bu duyguları susturunca sorun ortadan kalkıyor. Hiçbir şeyi umursamadan ve düşünmeden tüketen, eğlenen, dolap beygiri gibi yaşayan varlıklara dönüşüyoruz. Artık bizi eğlendirmeyen kişilerle dostluk bile kurmuyoruz. İnsanlar bizden kaçmasın diye yine hapı yutarak kendimizi başkalarına sürekli mutlu, tasasız göstermek durumunda kalıyoruz. Yoksa yalnız kalırız. Antidepresanlar yeni kişilikler yaratıyor.
Nasıl kişilikler bunlar?
Hızlı karar veren, çok üretken görünen, sürekli yeni projeler peşinde koşan, sürekli iş, çevre, sevgili değiştiren, çabuk sıkılan, kolay tüketen kişilikler bunlar. Yapılan eylemler kesinlikle sorgulanmaz hatta yasa dışı yollara sapmayı da kolaylaştıran kişiliklerdir bu kişilikler. Çevreye uymaktan çok çevreyi kendilerine uydurmak için sürekli bir zorlama içinde olduklarını görürsünüz bu kişilerin. Çok hızlı ve pek düşünmeden enine boyuna tartmadan harekete geçerler, kolay yıkarlar çünkü yeni ve daha mükemmelini yaratabilecekleri hayali ile yaşar, bu hayallere kolay inanırlar. Eleştirilmeye gelemezler ve çabuk sinirlenirler, yaptıkları her şeyin doğru olduğu, hiç yanlış yapmayacakları inancı giderek pekişir bu kişilerde.
TÜKETİM MUTLULUK GETİRMEZ
Mutsuzluğumuza nasıl çare bulacağız peki?
Bizi mutsuz ve kaygılı yapan etkenleri ortaya koyarak bunlara yönelik önlem almamız gerekir. Örneğin giderek büyüyen şehirlerde, giderek kat sayısı artan apartmanlarda, otoyollara teslim olmuş bir şehirde yaşamanın toplum ruh sağlığı üzerindeki etkilerini ortaya koymamız gerekir. Tüketimin getirdiği mutluluk kalıcı bir mutluluk olmuyor çünkü kendinizi güçlü hissetmiyorsunuz. Oysa bir sorunu kendiniz çözdüğünüzde kendinizi güçlü hissediyorsunuz. Doğamıza uygun olarak gerçek üreticilere dönüşmeliyiz.
DEPRESYON DİYE BİR HASTALIK YOK
Depresyon diye bir hastalık yok mu sizce?
Antidepresanın üretildiği 50’lere kadar bu isimde bir hastalık yoktu. Bu ilacın etkisinden yola çıkılarak depresyon adlı bir hastalık üretildi. Önceden manik depresif hastalık ya da melankoli olarak adlandırılıyordu bu hastalık. 20. yüzyılın başında yeni bulunan bir tüberküloz (verem) ilacının veremli hastalar üzerinde yaptığı mutluluk verici etkiyi gözleyen hekimlerden esinlenen ilaç firmaları, bu yeni tüberküloz ilacının serotonini yükselten etkisinden hareket ederek serotonin düzeyinin depresyon adlı hastalıkta düşük olduğu savını ortaya attı.
Psikiyatrist Mutluhan İzmir 60’lı yıllarda ülkemizde toplam antidepresan ilaç tüketimi yıllık birkaç bin kutu iken 2001’de bu rakam 50 milyonu aştığını söylüyor. İzmir “100 kişiden 90’ı gereksiz yere bu ilaçları kullanıyor” diyor.
Değiştirmez alakası yok senelerden beri kullanıyorum karakterim yine aynı
Bunca Yorumdan Sonra Sakinlestirici etkisi olan ilac onerebilirmi biri strese karsi doktora gitmeyi dusunuyorum? RUMUZ; HASTALIK HASTASI
Bende kullaniyorum kullanmak zorunda kaldım hicbir sosyal faliyetlerimi etkilemedi ilk bir hafta yordu sonra normal hayatima devam ettim ne isimde bi eksiklik oldu ki muhasebeciyim zihninin aciklamasi gereken bi is bence ilac dozuyla alakali keyfe deger kullanmakla alakalı kullandigimdan beri daha keyfi daha dinc bir suura sahibim kullanmadan önce agrasif yorgun karısık bi beyne sahiptim karakteri degistirmiyor beyin yorgunlugunu gideriyor bence
Evet kısa ve öz
Serhat Tuğçe gruplarda ilaç ismi yasak diye biliyorum ben 6 senedir panik atak ve anksiyete tedavisi görüyorum
ben doktora ne yapacaksınızki bana yaşadıklarımı mı unutturacaksınız dedim bana bi insanların kişiliklerini bile değiştiriyoruz dedi 10 yıl ilaç kullandım 2011 de kendim bıraktım zor oldu çok zor oldu halada korkuyorum tekrar kullanmak zorunda kalırım yine diye insanın düşüncelerini kısaltıyor bölüyor utuşturuyor vurdum duymaz yapıyor belki biraz ama ne tam rahatlatıyor nede tam iyileştiriyor hep bi fazla ilaç hep bi fazla doz yükseliyor sürekli ilaçlar bi süre sonra etkisi geçiyor vücut farklı bi tepki veriyor sitrese hemen doktora gidiliyor daha etkili bir ikaç la geri dönüyorsun ben daha önceleri sakin insanları olduğu gibi kabul ederken şimdi daha sinirli daha tepkili söylenen bşr insan oldum bazen kendime şaşıyorum bunu yıllarmı yaptı yoksa 10 yıl kullandığım ilaçlarmı bilmiyorum
Emin olun yillar yapmistir hayat bazen cok zor insan kendini bile zamanla tanıyamıyor
Allah allah
Zihin kontrol proje deneylerini okumanızı ve bilgilenmenizi öneririm Sevgiyle
Teşekkür ederim Orhan Akcalar
Yazarın ismini verirmisiniz
Ayşe Bozcaarmutlu Fark etmez bilgilenmeniz yeterli olacaktır diye düşünüyorum Youtube dan İlhan Berat Yılmam'ın videosunu tavsiye ederim
Zaten her ilaç herkes de aynı etkiyi göstermiyor. Bana iyi gelen ilaç. Sizi daha 'da sinirli yapabilir.
Evet
benim degistiriyor
en ufak seylere birden kiziyorum aileme bile saroten ve isoptin aliyorum
Kafaya takmazsan temiz oksijen alırsan yetirince spor yapıp oksijen alırsan iyi bi çevren olursa anti depresanı Allah'ın izni ile enkısa zamanda gerek kalmayacak şekilde bırakırsın çözüm basit insan kendi kendini hasta ediyor en yakın zamanda spora başla
Arkadaşlar belki abartılı gelecek size ama iş takıntım yüzünden geceleri rüyama giriyor işler. İsimi asla yarına birakmiyorum birakamiyorum gece 24 olsa bile
Bırakmayın o zaman. Yani niye sorun oluyor ki bu sizin için. Halledin yatın madem.
Yağmur hanım biraz farklı bir durum benimkisi yani farkindaysaniz yazıyla bile ifade edemedim kendimi
Ayşe hanım aynen öyle ve bana çok zararı dokundu sürekli kalp spazmı yasiyordum
Peki bugün bunu, şunu ve onu halledicem diye işleri bölümlere ayiramaz misiniz? Bu sizi rahatlatır mi? Ahmet Başel gerçekten durumunuza üzüldugum için çözüm arayışı içine girdim. Kusura bakmayın lutfen.
Estağfurullah Yagmur Şenderbent hanım. İsin çok iyi olmasını istiyorum ve kalitemi bozmak istemiyorum, firmanın göndermiş olduğu taşeron Lara kontrollük yapıyorum. Arkami döndüğüm an ise hemen hile karıştırılıyor. Ve buda iş kalitemi bozuyor
Her gidenede hemen bipolar tehsisini koyuveriyolar
Bakış açını değiştirir...
Her gidene ilaci dayiyip bagimli hAle getiriyolar adaminbelki terapiye ihtiyaci var
Tamam biliyorum pskologun yaptigini heraldede adami dinlemiyor dinliyomus gibi davraniyor doctor ozelde dahi olsa sikayetnn hepsini anlatamadan yaziyor receteyi ilacini kullan kontrole gel sonra bagimli oluyosun doZu fayda etmeyince zmnla dozu yukseliyor halbuki okadar sorunun yok pskyatri ler her gelene gdne ilaci dayiyor once pskologa gitmekte fayda var elinden gelen alternatifleri yapipta en son care pskiyatri bnce
Bikerede doktr diyormu senin biseyin yok oneride bulunuyormu tabiki hayir onlarin kolayina geliyor ilaca bagimli hAle getrmek
Arkdsm parayi verip ozele gdyosun en fazla 5 dkka duruyosun 350 TL sonucundami doktr ne bir oneri ne bisey soyma pesinde yaz receteyi gonder
Yok tomografi yok tahlil yok rotgen sorsan hastaligini derinlemesine inceliyo onlar icinde ek ucret oduyosun bende boyun fitigi baslngici varmis b12 vitamini eksikligi valla kisa ve oz Allah dusurmesin kimseyi buralara gitcek Kadarda zorda koymasin rabbim herkezin yardimcisi olsun
Bn 1doktora gtmedim ister katil ister katilma
Esas sorun; artik dokrorlar insanlari iyilestirmek arzusuyla doktor olmuyorlar.
Bu sebepten kutsal bir meslek olan öğretmenlik toplumda daha cok o önem taşımalı
Ben doktor olsam 24 saat çalışırdım evde yolda hatta uykuda... Bahane bulmayin
Genellemelere karsiyim diyenler var lakin gorunen koy klavuz istemez. 2 gun once once saglik ocagina sonra hastaneye gittim iki doktor da uygulamasi gerekwn temel prosedürü es geçip antibiyotik yazip gonderdi insan bir pansuman uygular geldigi gibi gondermez bu durumda
Kufretmekten baska bir cevabi haketmiyorsunuz arsizlik da var hani ha?
Neyse kusura bakmayin ben de sizin kusurunuza bakmayim
YeniTurkiye stili işte ...
Uzun süreli kullanımlarda (ki tam bi tedavi çok uzun yıllar alıyor) kesinlikle değiştiriyor. Beyin kimyasında telafi edilemez kayıplar oluşturuyor. Bir yakınımda bunu birebir deneyimledim.
İkinci beyin bağırsaklarımız modern tıp bunu söylüyor serotonin in büyük bir kısmı bağırsaklardan salgılanıyor. Şizofreni boyutunda değil iseniz önce bağırsak larınızı düzeltmeyi amaçlayan diyetler uygulayın.
10 yıl sonra antidepresan yerine omega ve probiyotikler reçete edilecek bu uygulama başladı bile.
Dr ümit aktaş mutluluk kürleri kitabını okuyup kararınızı ondan sonra verin derim.
Kesinlikle antidepresan ilaçlara karşıyım.. Ve kesinlikle insana en iyi gelen ilaç Kuran-i Kerim dua ve namazdır.. Inanın daha abdest alırken başlıyor o huzur ve sonrasında diyorsunuzki keşke herşeyden önce namazımı kılsaydım.. Ruh ve beyin yaratılış gereği ibadetle huzur bulur bunu müslüman olmayan toplumlar bile onaylıyor. Allah herkese şifa versin..
Evet arabistana giden hacilar araplarin aile hayatini düzenini temizliklerini anlata anlata bitiremiyorlar. Yani? Bir ilaç her derde deva bir kitap oluyacaksin anlamana gerek yok her derdi iyileştirecek. Aci ironik ve üzüyor insani .....
Doktora gidiyorsun. Devlet hastanesi ne hiç gitme zaten. Piskologa sıra almak için önce psikiyatri doktoruna gidecen. Sonra o seni piskolog gönderecek. Miş
Tabi uygun görürse gönderiyor ama emin olun devlet hastaneleri özellerden daha iyi
Beni daha hissiz yaptı, yaklaşık bir yıldır paranoid şizofren tedavisi görüyorum.. Herşeye daha bi hazır hissediyorum kendimi, ölüme bile
Şimdi biraz uzak kalmayı çalışıyorum, doktor kızıyor buna ama kendimi mutlu edecek farklı aktivitelere başvurdum.. Mesela burada ki bazı gruplar.! Bunu da yasak etti aslında, sanal hayat ile reel hayat arası geçiş zorluğu yüzünden, ama ortada mal gibi dolaşmaktan iyidir
Geçmiş olsun
Teşekkür ederim
Iki sene önce baş ağrısı nedeni ile doktora gittim beni nörolojiye yönlendirdi emar çekildi ve bana sinüzit ve migrenin var dedi ilaç reçete etti ilaçları almaya gittim eczacı bu ilaçlar çok ağır ne için gittiniz dediğinde migrenmis dedim eczane başka doktor önerdi ve dediki migren için en ağır depresan ilaçları veren bir doktora itimat etmeyin..
Vücudun biyolojinisi bozduğu için bence karakterede ettik eder
Ahmet Başel kişilik ya da karakter 0-6 yaş döneminde oluşur ve tamamlanır. Beyine yapılan fiziksel bir müdahale dışında değişmez. ( beyin ameliyatı ya da kaza sonucu beynin bir kısmının kaybedilmesi)
evet, o ilaçları kullanan insanların çoğu, bir süreden sonra tek tipe dönüşüyorlar.. Ya uç olumlu ya uç olumsuz..
Hayır ben kullandım lustral diye 6 ay iyi geldi
Kullanmadan önce resmen herşeyden ürküyor herkesten nefret ediyordum... Şimdi iyiyim
İsimde hem ölçü birimi zararida olmadi
Kullandığım ilaçlardan biride buydu
Her zaman derim anti-depresan değil onlar an-tidepresan. Anlık olarak değişken davranşlar sergilettirebilir.
Bildiğin uyuşturucu işte beyni uyuşturup uyutuyor kafan güzel oluyor bu kadar lkajsdlaksjd Beyne zarar verdiği net not: Bir kez içtim
Nöroloji ye uğra yarın işiniz var
Karakter değişmez. Sadece davranışlara etkisi olur
Antideprasanlar legal uyusturuculardır
Bence kullanmayın bağımlılık yapiyormuş bana askerde kişilik bozukluğu tanısı kondu askeriye gülhane hastanesinde burda bi müddet tedavi oldum sonra bunu sivildede devam ettir dediler yoksa ilerleyici olur ciddi bi hastalık dediler ben 2003 degitmişdim hic ilaç kullanmadım kullan saydım kimbilir şimdi ne haldeydim benim eniyi doktorum Doğa sende dene.
Hayır tabiki de ... Sadece sakinlik verir
Degistirir....
10 yıldır kullanıyorum annemi kaybettikten sonra panikataklar başladı. Yemiyor, içmiyor, gülmüyordum. Sona kalpkrizi geçiriyormuş gibi hissettiren yoğun bir ataklar silsilesi. Hergün acildeydim evimede yakındı yürüyerek gidiyor kalp krizi geçiriyorum diyordum. Bir yığın doktor, terapi, ilaçlara da karşıydım çünkü yan etkilerini okuyup içmiyordum. Seni kendine bağımlı hale getirmeye çalışan doktorlar. Bir sürü yan etkisi olan ilaçlar ama duanında faydası olmuyor onu da diyim ölürsem imanlı ölürüm diyorsun ama atakları önlemiyor o kimya bozulduysa tedavi edilmesi gerek. Şu an paxil 20 mg kullanıyorum. Keşke ilaçsız bi çözümü olsa ama ben bulamadım. Hastalığı yaşamayan bilemez o yüzden ilaçlara karşıyım demekte yanlış, karakteri bozuluyor demekte yanlış. Stresli zamanlarda yaşıyoruz ve hepimizin bu tür rahatsızlıkları olucak malesef. Doktorunuzu iyi seçin ilk önerdiğii ilacı almayın. Hangi ilaç firması ile anlaştıysa onu önerebiliyor. Bu arada karakter hiç değişmiyor tepki verme şekliniz değişiyor bunu da ilaçların yanısıra yaşadığınız tecrübeler sağlıyor. Büyük tepkiler, yersiz kızgınlıklar ve ajitasyon bunları hayatınızdan çıkarın. Sağlıklı günler dilerim.
Geçmiş olsun Aynur hanım bende sizin gibi 2 kez anjiyo oldum ve bu hastalık çok illet bir hastalık. Tavsiyeleriniz için çok teşekkür ederim
Çok geçmiş olsun 10 yılı uzun uzun anlatamazdım umarım yinede faydalı olacak bişiler paylaşabildim.
Tabiki faydalı bir yorumda bulundunuz çok sağolun. Ama şoylede bir baktığım zaman dert ve hastalık sadece bende değilmiş diyorum. Raghatsizligimiz hemen hemen ayni
Çok yaygın malesef çünkü zor bir coğrafya da yaşıyoruz .
Geçmiş olsun tek cözüm elem neş rah duası dır yani İnşirah okuyun bunalımlar için mucizedir
Ayakta uyursun beynin uyuşur denendi onaylandı sakın başlama.
İlk tepki o oluyor bende 3 gün hiç kalkmadan uyudum en az bi ay bu alışma süreci oluyor malesef
Hayır ancak sakinlersin
piskologlar çok pahalıydı bende yazdım çizdim sildim
Anti depresanlar alişkanik yapar iyileşmede yok
Aynur Pakyardım size katılıyorum... 3 sene önce yolda yürürken herşey normal ama iç dünyamda tuhaf seyler olmaya başladı ayaklarımın bağı çözüldü yanimdakilere sanirim ölüyorum dedim... Veeeee benimde panik bozukluk yolculuğum böylece başlamış oldu malesef büyük ataklar geçirdim oysa ilk teşhis konulduğunda hayiiir olamaz dedim çünkü çok konuşkan neşeli fikir fikir biriydim dua ve rabbe yöneliş hamdolsun tabiki var ve onlarsız olmaz amaaaaa ilaca karşıyım demekte çok yanlış ben iyi oldum diye bıraktım kendimce sonuç korkunç bi atak..... Her seferinde ölümü hissetmek o duyguyu yaşamak inanın insanın yaşam kalitesini düşürüyor... İlac siz olmuyo malesef... Tabi bilişsel terapide çok önemli... Unutmayın beyinde böbrek dalak kalp ciğer gibi bi organ onunda tedavisi ilaç ve terapi düzgün ve bilinçli bi dr. Kontrolünde olursa tabi .... Anti depresanlar bağışıklık yapmaz onu yapanlar ağır yeşil receteli denilen ilaclardir .... Yani insanı saflaştirmiyo tabi ki yaşadığınız ataklar sizde etki yaptığı için belki eskisi gibi olamıyorsunuz ama atakların verdiği korku dışında ben aynı benim vallaaaa
Canım yaşayan bilir işte beni en iyi siz anlarsınız bende sizi. Tansiyon gibi ilaçları bırakınca tekrarlıyor bu yüzden uygun ilacı düzenli kullanmakta fayda var ve bu korkunç bişi diil, bambaşka biri olmuyorsunuz yine sizsiniz
Aynen canim ben ve panik asla birlikte dusunulemezken arkadaş olduk kim ne derse desin kontrollü ve dozunda ilaç kullanmadan malesef olmuyo.. Rabbim kimseye bu derdi vermesin ağrı yok ama hayat kalitesini düşürüyor yinede şükürler olsun allaha... Dermansiz dert olmasın yeterki
Panik atak anılarıma gülüyorum şimdi ama ilacı geçenlerde bi hafta kullanmadım sabahın köründe yine bi titreme korku hop yan komşudayım evde tek başıma bayılırsam olmaz bari birinin yanında bayılayım diyorum Tabi bayılmadım, ölmedimde komşumu korkuttum birazcık
o duygu çok kötü yaaa onu yaşayan bilir ... Bende geçenlerde geldi kizlarima açın müzik oynicam dedim çünkü o anda panik olduğunu bilip farklı şeylere yonelirseniz atlatiyosunuz bu hastalığı besleyen en buyuk canavar acaba bi daha ne zaman gelcek ve gelince nefes egzersizi yapmayıp bulunduğun o ortamdan kaçmak ..... Kacarsan beslenir sende panik oluyom ben yok bisey de ve oyna şaka bi yana zor gercekten
Ne zaman isterseniz dertleşebiliriz. Beyninle yenersin diyen çok oldu bana zekisin, neşelisin nasıl hastalanıyorsun diye sordular. Oldu işte Dertsiz hayat mı var buda bizim ki Onunla nasıl yaşadığın önemli .
Bu depresyona girenlere çok özeniyorum tam girecegim ne fırsatım var nede böyle bir hakkım var bir gün işlerimi ayarlayım gireceğim çok heyecanlıyim Ohh demeyin keyfime bu arada herkese geçmiş olsun sadece bana çok lüks geliyor
Bence girmeden pas geç gamze hanim
İşin espirisi benimki mutlaka zordur Rabbim Şafii ismiyle şifa versin
Depresyon la panik farklı .... Bence hiç istemeyin bende su depresan ilaçları nasıl bisey onu alanlar nasıl oluyo diye merak ederken şimdi kullanan oldum
Ne fütursuz bir yorum olmuş. Depresyondan ölüyorum, ne yaşadığımı ben bilirim ama siz rahatlikla dalga geçmiş, adeta şımariklık olarak değerlendirmişsiniz. Ne diyelim, en kısa zamanda yaşamanız dileğiyle o zaman...
Ölmeyi bayılma zannedenler çok
E yani. Kimya değişince düşünceler de değişir
Benim antidepresan ilacim bir yaşındaki oglum. Butun karaterimi degistiriyor. Sinirimi sitresimi aliyor hersey daha guzel oluyor. Ruhumu rahatlatiyor.
Az daha büyüsün o zaman da bi yorum yazarsınız laf dinlemediği dönemler mesela
ALLAH analı babalı büyüsün inşallah ALLAH nazardan saklasın
Amiiin Allah rzi olsun.
Benim ilk oglum degil. Bide 11 yasinda oglum var. Dediginiz donemleri gecirdim biliyorum. Annelik cooook zor ama dunyanin ennnn guzel duygusu.
Ne kadar zor donemler gecirilsede evladinizin yuzune bakmak insana herseyi unutturuyor.
Sakin ve töleranslı biri yapıyor ama bu da eziklik olarak algılanıyor uzak dur bu ilaçlardan hiçbir şeyi çözmez .
Bunu yasayanlar bilir. Kişiden kişiye değişiklik gösteriyor psikolojik hastalıklar. Bende kalp krizi ağrıları gibi ağrılar oluşturdu. Dört yıldır ilaç kullanıyorum. Öncesine göre çok iyi hissediyorum panik atak kalmadı artık. Ama ilacı gerektiği gibi bıraktıktan 15 gün sonra kriz ağrıları yeniden başlıyor. Mecburen devam ediyorum. Ama iyiki bu ilaclar var. Alkol ağrıkesici hiç birşey kesmiyor bu ağrıları.
Kesinlikle değiştirir.
Hayır yapmaz. Beyinin üzüntü stres vs sebebiyle üretemediği maddeyi dışardan alıyorsun tıpkı tiroidin çalışmadığında hormonu dışardan aldığın gibi. Doktor kontrolünde en uygunu kullanılmak koşulu ile.
Değiştirir. Besinlerin insanoğlu üzerinde mizaci karakterinde tesirleri büyüktür. Hatta ''İNSANOĞLU, YEDİĞİDİR'' , diye bir tabir bile vardır. Hülasa hal böyle iken ekseriyetle kullandığımız ilaçların insanın üzerinde büyük tesiri vardır. özellikle de bu tip ilaçların. Psikolojik rahatsızlıkların temelinde TAKINTI, VESVESE vardır. Bu tarz vehimlerden uzak durmak lazım. ŞEYTAN(hem insanlardan olur, hem de cinlerden) ,insanları bu vehimlerle aldatmaya, saptırmaya çalışır...
Sn. Zekeriya Hummatova sizlere teşekkür ediyorum. Çok müthiş açıkladınız. Eskiden bu yana alimlerimiz de böyle söylerdi..
rica ederim. Ben de teşekkür ederim.
hayır kaderi degiştirmiyor kafayı güzelleştiriyor
Acıdan kaçmaya çalışmak daha büyük bir acı yaratır..!
Acının içine girip otur.
Otur ki kendini sen sanmasın..!
Otur ki sana ait olan yerde köksalmasın.!
Sen acının olduğu yere oturursan,
Acı bana müsade der..!!
Dogal sakinlestirici kullanmanizi tavsiye ederim.
İbrahim akinci o dagal sakinlestiricilerin ne olsugunu bi acarmisin
Bitkisel urunler, muzik, resim gibi hoslanilan guzel bir hobi, dogru durust empati kurabilen kendini bilen bir arkadas gibi
O arkadaşi çok ariyorum ama malesef bulamiyorum ki herkez çikari için hareket ediyor
Az kaldi onunla karsilasacaksiniz emin olun
Gorur gormez kaniniz kaynayacak ona ama biraz da siz gayret gostermeli onu aramalisiniz
Karakter değişmez
Sadece duyguları ve hareketi yavaşlatır zamanla düşünceleri değiştirebiliyor ama taktığı şeyleri takmamaya başlıyor mesela
karakteri değil tavrı davranışı değiştirir
Tavır/uslup kişilik ile alakalıdır..'Tavrın' ne olacağını, kişinin o andaki bulunduğu çevresel koşullar ve ruh hali belirler.. Tüm bunlar Karakterden bağımsızdır.. 'Farkındalık' ve 'Bilinç' önemlidir.. İnsanın Alkollü olması veya herhangi bir şekilde 'uyuşturucu' kullanması neticesinde 'Bilinç' ve 'Farkındalık' dan bahis edilemeyeceğinden, bilerek veya bilmeyerek yaptığı davranışı da karakteri ile özdeşleştiremeyiz.. Kaldı ki 'normal' bir insanın davranışlarına bakarak 'Karakter' analizi yapamazsınız.. Hangi şartlarda olursa olsun göreceğiniz davranışlar çevresel faktörlere göre değişkenlik gösteren kişilik ile alakalıdır..
Daha yumuşak olur. Sakin olur yani. Tepkisiz olur.
Vurdumduymaz olmak, tepkisizleşmek
Valla karekterim aynı âmâ hayata bakışım değişti ilaç 'tan önce çok büyük tepki vereceğim bır olaya artık normal birseymis gıbı tepki veriyom
Dulooxx
hayir
Karakteri bilmem ama böbrekler üzerinde değişimi kaçınılmaz
Antidepresanlar son çare olarak kullanılmalı ; aksi halde insanı ya mala çevirir ya da şeytana
Kullandım bitti. Düşünceler iyileşiyor
Umarım tekrarlamaz
İnşallah. Teşekkür ederim
Benim tekrarladı malesef
Hım. Benimki majör depresyondu.
Degiştirir zaten icerigini yazdigi kagitta yaziyor banada verdi doktor biriki denedim sonra cope attim manevi kitaplar okuyup Allaha sigindim
Ben çok konuşup gülüyorum degisiyor
Bende kullanmadan önce aglardim
O bende de vardi
Şimdi peki
Suan yok
Demekki faydası var bu ilsclarin
Kişi antidepresan kullanıyorsa kişiliği zaten değişmiştir.
Herşeyimi deyiştirir
Antidepresan ilaçları tamamen insanı robotlaştırır ve bir zombieden farkın kalmaz....