Sizde kandida var mıdır? (kandida testini, yazının sonunda bulabilirsiniz)
Kandida mantarı, az duyulan ama çok yaygın olduğu söylenen, ve eğer bulgular doğru ise, şu an insanlığın üzerindeki en büyük bela.
Evet, bir felaket resmen.
(yazının devamı yorumlar şeklinde aşağıdadır)
(not: Burada, araştırma sonucu ele alınan bir yazı vardır. Bilgilerin kesinliği konusunda garanti verilmez. Herhangi bir sorunu olan, doktoruna başvurmalıdır.)
Kandida normalde bağırsakta az miktarda bulunan ve diğer bakterilerle barış içinde yaşayan bir mantar türü.
Ancak, modern çağın beslenme alışkanlığı, yararlı bakterileri öldürürken, kandidayı sürekli beslemekte.
İşlenmiş gıdalar, hazır gıdalar, bir çok katkı, ve de şeker. Şeker en sevdiği şey.
Kandida, önce bağırsakta ve sonra bazen vücudun diğer bir çok yerinde; işgalci güç haline gelebiliyor.
Daha yeni sayılan bulgulara göre, bağırsak sistemi ikinci beyin olup, psikolojik durum üzerindeki en etkili organ. Bağırsağı işgal eden şey de kandida olduğuna göre:
Ansksiyeteden bipolar bozukluğa, depresyona yol açabiliyor.
Yeme alışkanlığını yönetiyor ve insan sürekli, işlenmiş gıdalara karşı, şekerli gıdalara karşı özlem çekiyor. İştahı onlara karşı oluşuyor.
KAndida bağırsağa iyice yerleştiğinde. Bağırsak dokusunu bozuyor.
Bağırsaklardaki bazı alıcılar hantallaşıyor ve artık gıdaları yeterince özümseyememeye başlıyor.
Üstüne bir de, engellemesi gereken bazı toksinleri artık engelleyemiyor bağırsaklar ve toksinler vücuda giriş yapıyorlar.
Eklem ve kas ağrılarından, basura kadar birçok sonuca yol açabiliyor kandida.
Kandida ile ilgili yapılacak köklü şey; yeme alışkanlığımızı değiştirmek. Birden değil de sabırla, yavaş yavaş.
Şekerin her türlüsünden uzak durmak. Çaya katılan şekerden, meyve sularına kadar.
Hatta artık doğal bal bulmak zor olduğundan, baldan da uzak durmalı. Doğalını-iyisini bulsanız bile, bal olsun meyve olsun, az miktarda tüketmeli. En azından belli bir süre.
Unlu, nişastalı her şey.
Şeker ve un ve bunları ihtiva eden her şey kandidayı besliyor.
Patates mesela, nişastalı. Makarna. Unlu gıda.
Bağırsaktaki yararlı bakterileri çoğaltacak gıdaları arttırmalı. Prebiyotik gıdalar.
Yağ önemli. Protenli, yağlı gıdalar. Et, yumurta. VE sebzelerin her türlüsü.
Bu konuda “eyvah ne yiyeceğim ben” telaşı yaşayan kişiler, sonradan çok memnun kalıyorlar. Çünkü, o güne kadar sebzeleri falan ihmal ettiklerini fark ediyorlar.
Sandığımızdan daha lezzetli tüm sebzeler. VE çok farklı pişirme yöntemleri var. Yemek türleri var. Hiç sevmediğiniz bir sebzeyi farklı tür bir yemek yaptığınızda, etten daha lezzetli gelebiliyor.
Şeker ve buğdaylı ürünleri bırakıp, meyveyi iyice azaltınca. (abur cubur, kahve, çay, çikolata, pasta, börek ..).. Önce hayatım kararacak. Birkaç ay zor sabredeceğim. Ama birkaç ay geçsin, geri dönecem nasılsa diyenler. Daha sonra kendileri dönmek istemiyorlar artık şekerin dünyasına.
“Meğersem ne lezzetler, ne tarifler varmış. Kendi icadım ne yemek, sebze türleri, yemekleri.”
Ve, “şeker veya ekmeği bırakalı çok oldu. Ve şu anda o zamana göre çok daha lezzetli bir yaşantım var”
Bunları duyabilirsiniz rahatlıkla.
Bu arada internetteki bilgi kirliliğine de dikkat çekmek gerekir.
Bazı yerlerde, turşu, peynir ve prebiyotik yoğurtlar tavsiye edilirken. Bazı yerlerde, bunların ve hatta zeytinin bile işlendiyse eğer, zararlı olduğunu savunulmakta.
Turşu prebiyotiktir. Yararlı bakteri artımına vesiledir. Ancak, kandidadan kurtulmak için kullanılmaması gerektiğini söyleyenler var.
Zaten internetteki bilgi kirliliğine değil, işin uzmanına sormak lazım. Ancak orada da bir problem var. Bu konuyla ilgili ciddi bilgili veya önem veren kişi bulmak zor.
Yabancı bazı ülkelerde doktorların bu konuyu aşırı önemsedikleri duyuluyor. (bazı ülkelerde, hepsinde değil). Ülkemizde ise, tıp dünyası bu konuya pek eğilmiyor. Biraz da; tıbben tespit edilmesi zor olduğu için sanırım. Mümkün ama, angarya biraz. VE çok önemli olduğu da düşünülmediğinden, uğraşmak ve sağlık sistemine yük edindirmek istenmiyor olabilir.
Tabi, komplo üretmek de mümkün. Belki “ilaç piyasası ona göre kurgulandı ve kandida bilerek göz ardı ediliyor. Doktorların dikkati bilerek bu konudan uzak tutuluyor.” Diye iddia eden de çıkabilir. Çünkü eğer bulgular doğru ise, birçok hastalığın dolaylı olarak kökeninde kandida var. Kandida konusunu hallederseniz, zincirleme olarak, hasta sayısı ve şikayetleri yarı yarıya azalacak belki. Kullanılan ilaç sayısı da aynı şekilde.
Kandida testine geçmeden önce son olarak şu konuya değinmek istiyorum: Kandidayı aç bırakan ve tam aksine onun hoşuna gitmeyen bir beslenme düzenine geçtiğinizde, ilk başlarda sizi rahatsızlıkların beklediği söyleniyor. Şöyle ki; şekeri kestiniz, unlu gıdayı kestiniz ve kandidayı aç bıraktınız. Sulandırarak elma sirkesi kullanmaya başladınız. Yağı eksik etmediniz. Sebzeli yemekler tüketiyorsunuz.
Kandidaya zarar verip öldürmeye başladı bu beslenme düzeniniz.
VE kandida ölüm çığlığı atmaya başlıyor. Sizi sarsıyor. Sizin yeme içme düzenindeki kontrolü ele almanız hoşuna gitmiyor. Sizi zorluyor. Hazır gıdaya aşırı bir istek belirirken, diğerlerine karşı savaş açıyor iştahınız. VE kandida sporları-hücreleri; yavaş yavaş ölmeye başlarken, içlerindeki toksinleri serbest bırakıyorlar. İşte burada büyük sorun ortaya çıkabiliyor. Beslenme düzeninizi çok ani ve şiddetli değiştirdiğinizde, kandida hücreleri kendilerini patlatarak veya eriterek yok oluyorlar. Ama içlerindeki toksinli maddeler bünyemize girmiyor yoğun şekilde bu sefer.
Bu açıklamalar ne kadar doğru bilmiyorum ama, kandidaya karşı bir beslenme düzenine geçen kişililerde ilk başlarda negatif hallerin yaşandığı belirtilmekte. Bizzat yaşayan kişiler, “sağlıklı beslenmeye geçince alt üst oldum. Acaba sağlıklı gıdalar bana zarar mı veriyor diye düşündüm.”
Çok ilginç, depresyonda, kendini kötü hissetmede, anksiyetik nöbetlerde artış oluyor. Kalp ritmi bozuluyor. Vücutta bir sarsıntı gözleniyor. Yine yaşayan birkaç kişiye göre, bu durum en fazla iki hafta falan sürüyor. Sonra normalleşme başlıyor. Ancak aylar ve yıllar sonra bile ara ara tekrar yokluyor bu durumlar kişiyi. Çünkü kandida konusunda tam kurtulmanın en az süresi iki yıl. Durum bu ise eğer, sağlıklı beslenme düzenine bile, birden ve şiddetli (yani dozajı yüksek değil), kademeli geçiş yapmalı.
Önce, çayı şekersiz içmeli. Sonra çay ve kahveyi baya bir azaltmalı. Şekerli gıdaları yavaş yavaş hayatımızdan çıkartırken, onların yerine yeni bir dünya keşfetmeli.
Yağdan korkmamalı.
Ekmeği ve sonra bulgur ve makarnayı iyice azaltmalı. Bunları kademe şeklinde normal hale getirdikten sonra, artık zamanı geldiyse, belli bir dönem tam ideal diyete geçebilirsiniz bir uzmanına sorarak. Yani, sıfır şeker, sıfır buğdaylı bir diyete. Geçici bir dönem uygulayıp, kandidanın etkisini iyice siler atarsınız.
Unutmayın. Kandida da bizim bir parçamız. Normal seviyelerde zaten bulunması gereken bir mantar o.
Deney:
Sabah kalktığınızda. Henüz bir şey yiyip içmeden. Desensiz düz bir cam bardağa su doldurun. Üzerine yoğun şekilde tükürüğünüzü bırakın. VE bekleyin.
Sağlıklı bir bireyde tükürük su üzerinde kalır.
Kandida olan birinde ise, ipliksi şekilde veya parçalanarak dibe doğru inişe geçer.
Bu teste çok güvenerek, kandidadan kurtulma seviyesini ölçmek için haftalık yapabilirisiniz diyenler var.
Ancak, “sizde kandida var da eğer, su bardağı testinde görünmüyorsa, tedbir almakta geç kalabilirsiniz. Bu sebeple bu deney sizi yanıltmasın. Önemli olan belirtilerdir” diyen var.
Başta dediğimiz gibi, burada bir “araştırma yazısı” sunduk size. İşin uzmanı değiliz. Bu bilgileri siz de internette rahatça bulabilirsiniz.
Herhangi bir sağlık durumunda, doktorunuza sorarak hareket etmelisiniz.
Ekstra:
bakteriler ve mantarlar içimizde yaşayan farklı tür bilinçler gibi inanın. Çok acayipler...
bununla ilgili tam bir seminer yapsak, millet o gece uyuyamaz. Uzaylı istilası çoktan gerçekleşmiş zaten derler... .
bağırsaklarımızdaki bakteriler; bizi yönetiyorlar. Kararlarımızda etkileri var. Ruh durumumuzu manipüle edebiliyorlar.... Bu bilimsel bir realite.
Çoğu gıda bağımlılığının temelinde kandida olduğunu okumuştum. Canım çekti dediğimiz yiyeceklerin çoğu aslında vücuttaki kandidanın isteğidir, diyordu. Kandidayla en iyi mücadele sağlıklı beslenmenin yanında canlı su içmektir. Maalesef bizim içtiğimiz sular canlı değil. Teşekkürler Ahmet Önsesveren bilgiler için.
Harıka bır bılgıydı Ahmet hocam. En yakın zamanda semınerınızı beklıyoruz
Farkindalik içerikli paylaşımıniz için teşekkürler
Kandidanin olmaması için bağırsak florasini güçlendirmek gerek...
Zararlı gıdaları hayatımıza sokmamak gerek...
Bununla ilgili küçük bilgilerim vardı. Bu deneyi kızım küçükken aileme yaptım. Duruma göre hepimiz candidalarımızla çok haşır neşirdik.
Sonra sağlık ocağının verdiği ilaçta çare bulamayınca sirke çözümünü buldum. ( küçük kızımın tükürüğü kokmaya başlamıştı.) Sirke tedavisinden sonra o kokuyu birdaha hiç duymadık. Yalnız uzunca bir süre ilaçtan medet ummuştuk.
Tarif etseniz
Hocam benim tarifimi kimse yapmasın mümkünse. daha sonra küçük kızımı sabaha karşı müthiş ağlamalarından dolayı acile götürdüm. Sandım ki midesini deldik bilmeden tedavi uygulayarak. Gerçi sandığım gibi değildi. Ama bu korku beni kendime getirdi. 3 gün Aç karna tatlı kaşığı ile sirke verip arkasından su vermekti. Ben bunun yerine salatalarda sirkeyi önerebilirim. Olmadı aç karna sirkeli su olabilir. 3 gün süreyle denenirse iyi gelebilir.
Benzeri benim de başıma geldi. 2 çay kaşığı elma sirkesi iç dedilerdi. Ben de direkt içtim 2 gün. Harbiden mideyi deliyor gibi. Çok keskindi. . Megersem sulandırılip iciliyormus. 1 su bardağına 2 çay kaşığı falan. . Iyi ki devam edip mideyi deldirmedim diye sukrettim sonra.
Teşekkürler Ahmet Önsesveren . Bu herkesin farkında olması gereken bir şeydi. Birde kefir mayasının herkesin elinde bulunması ne güzel olurdu.
Kefir mutlaka hayatımızda olmalı tesekkurler
Sevnur Simsek
Bağırsak florasını bozan en önemli sebeplerinden biride antibiyotik kullanımı diye biliyorum. Benim de bir kaç açıklamam olacak. Araştırmalarımın ve biraz da tecrübelerimin sonucu olarak.
özellikle 3 ile 8 yaş arası çocuklarda görülen bir hastalık. PFAPA. Periyodik ateş sendromu. Romatizmal bir hastalıktır kendisi. Ama bademciklere vurur ve boğaz iltihabı sanılır. Sonuç olarak 1 kutu antibiyotik bitirir yanında 2 çeşit ateş düşürücü ve mide bulantısı şurubu. Çünkü çocuk şurubu kusar. Çok tanıdık geldi değil mi.
Yetmez hastalık iyileşmez doktor kontrolünde 10 tane de iğne verilir çocuğunuza. Oda yetmez aylık koruyucu iğnelere başlarsınız. Ama ne yapsanız olmuyor. Bademcikleri aldırmaktan başka şansınız kalmadı.
Eğer şansınız varsa bir doktor çıkar karşınıza ve tek doz kortizon tedavisi ile (çok masum bir tedavi bence antibiyotiğe göre) herşeyin yoluna girdiğini gösterir size.
Bu hastalık bence çok yaygın ve bir o kadar da doktorların akıllarına gelmiyor, ihtimal vermiyorlar.
Pfapa 3-4 saat içinde 39 40 dereceye ulaşan bir ateşle devam eder. Ve bu ateş ateş düşürücü veya soğuk banyolarla düşen bir ateş değil. En büyük belirtisi boğazda kızarmayla beraber sivilce görülür. Tek doz kortizon ile 3 saate hiç bir şeyi kalmaz çocuğun. Lütfen bunları yaşayan aileler doktorlarına bu hastalığı hatırlatsın özellikle uzman olanlara.
Kandidayla yıllardır hayatım berbattı. Diyetisyen eşliğinde ilk 6 ay doğal elma sirkesiyle baş ettim ama gluten tüketmeye başlayınca tekrar eski seviyesine gelebiliyor ya da gluten tüketmeye eğilim artıyor. Düzelir olarak elma sirkesi kandidayi ideal seviyesine çeken bir içecek. Ben büyük bir bardağın 2 parmak kadarını elma sirkesiyle doldurup geri kalan kısmı suyla doldurup tüketiyorum ya da bir Sürahi hazırlayıp bir günde tüketiyorum. Bunu marketten aldığınız elma sirkeleriyle denemeyin lütfen. Bende gıda intoleransi olduğu için çok çeşitli beslenmiyorum ayrıca.
Sadece elma sirkesi ve glutensiz gıdalar miydi uygulamaniz?
Hayır fermente laktoz bakliyat lahanagiller yok
Mısır ekmeği tuketebiliyorum diyetisyenim bunun farkında olan biriydi. Ayrıca hasimato tiroidi var.
Neler yiyordunuz mesela gün içinde?
Yeşil sebzeler yumurta peynir mısır ekmeği çok nadir zeytin. Bunlar kahvaltı Ara öğünlerde yoğurt ayran meyve ceviz badem değiştirerek Ogleyin sebze yemeği limonlu salata ayran ya da yoğurt mısır ekmeği Aksam çorba et salata mısır ekmeği ayran ya da yoğurt
Kimseyi karamsarliga dusurmeyim ama cidden cok zor yenmesi... En son sinir krizi gecirip evde ne var ne yok dagittim...(3 hafta sonunda)... Komsular polise haber vereceklermis anneme anlatmislar durumu( yalniz yasiyorum)... En son elimde bir somun ekmek ve burcak biskuvi+cappy visne suyu buldum kendimi... Cidden Allah yardimciniz olsun... Diyet yaparkende calisiyorsaniz ya senelik izne cikin yada hic baslamayin... 2 hafta boyunca ölen candidalar toksik madde yaydiklari icin ölü gibi yatmaktan baska birsey yapasi gelmiyor insanin icinden... Ayrica agzinizda amalgam dolgu varsa onlardanda kurtulmaya bakin.... Onlarda besliyor diye biliyorum
Bu arada oyle iradesiz biri degilim.... Alkolu birakali 5, sigarayi birakali 1 sene oldu
Hangi sehirdesiniz isterseniz size diyetisyen bulalım ama uygulamanız gerek. Diyetisyenimden rica edebilirim o gerçekten kişiye özel diyet veriyor
Ankara....
Beyaz unun beyinde eroinle ayni etkiyi yaptigini duymustum... Bu donemde inandim resmen eroin krizine girmis gibi evi dagittim.... Tabaklar, bardaklar hersey paramparcaydi... Nedenini sorarsaniz inanin bende bilmiyorum...
Çok güzel o da ankara mezunu isterseniz bir hocasını ya da arkadaşını tavsiye edebilir
Elinize sağlık bunlar çok güzel ve faydalı bilgiler hocam Ahmet Önsesveren
Maddi olarak cok kulfetli degilse tabiki gitmek isterim.... Cunku dayanacak gucum kalmadi artik
Beyaz unu bırakınca vucudunuzdaki değişimi fark edeceksiniz
Nasıl bir etkisi var anlatayım bütün vucudunuz yanıyor elleriniz ayaklarınız yüzünüz şişmiş yorgun halsiz mutsuz ve cok sinirli oluyorsunuz
Uzun zamandir gormedigim arkadaslarim yuzune nur inmis diyorlar.... H.bacter yuzundn 70 kilodan 60 kiloya dusmustum... Bu diyetle 55 e kadar dustum... Ama iyice kararip solacagima yuzume renk can geldi... Gozumun altindaki morluklar bile gecmeye baslamisti
Burası ve orası arasındaki farkı bilemem ama denemekte fayda var ve 6 ay sonra fark edersiniz ben 1 yıl sonra nasıl beslenmem gerektiğini anladim ama hala gidip geliyorum
Ten renginiz değişiyor evet
Beni vucudum bir sekilde yonlendirdi yada ilahi bir guc diyeyim... Durduk yere elma sirkesi, sarimsak tuketmeye baslamistim... Hatta annem sasiriyordu evladim sana ne oldu diye...
En sonunda bir gece acik kalan televizyonumda hocalar kandidayi tartisiyorlardi... Uyku sersemi dinledim... Sabahinda bir arastirdim resmen beni anlatiyor... Sonra doktora gittim tabi... Aldigim cvp yuzume bos bos bakis ve sende kandida yok denmesiydi... Yilmadim kendi kendimin doktoru oldum... Boyle devam... Ama bugun beyaz un tukettim nefsime yenilip(patatesli borek).... Simdi dediginiz gibi mide oz suyum burnumdan cikacak
ben de kendimin doktoru oldum siz zayıfsınız sinir olduğunuzu söylediniz hiper tiroid olma ihtimalini değerlendirdiniz mi? Ben hipo tiroid olduğu için kilo problemi yaşıyorum. Çünkü bir çok sistemi çökertiyor
Kan tahlili normal cikti... T3 t4 falan
ne güzel aman olmasın
O hastaliklarin sonuc oldugunu soyler genelde arastirmacilar... Onemli olan sebebi yani kandidayi ortadan kaldirmak
tabi ki ben de öyle biliyorum ve amacım onu çözmek
Tahsin Recep Karaoğlu
İmmün sisteminizi kuvetlendirebilmek için 80 gramlık çörek otunu robotunuzda çekip(havan açık açık olduğu için havanda dövülmez. Uçucu yağlarını kaybetmiş oluruz. Robottan daha iyisi kahve çekme makinesi) 700 gram kadar balakarıştırın sabah akşam bir tatlı kaşığı tüketin. Candida için söylemiyorum, bağışıklığı güçlendirici etkisi var. özellikle öksürük ve bademcik gibi gribal hastalıklardan çok rahat antibiyotiksiz kurtulabilirsiniz. Bu yöntemle abartısız senede 9-10 kere doktora giden çocuklarım doktor yüzü görmedi desem yeridir.
ben de bağırsak geçirgenliğini iyileştirmek amaçlı ilikli kemik suyunu deneyeceğim
Kimler bu sabah kandida testi yaptı bakayım?
Ödev kontrolü yapacam. Getirin bardakları.
Ben yaptım kandida yok bende
Ama oglumda varmis!
Ciddi mi? Eğer varsa. Bir an önce beslenme alışkanlığını değiştirme işlemine başlasın.
Evet bende konuştum ama zor olacak. Şekeri asla hayatımdan cikaramam diyor
Beni tanıyanlar. Benim kola aşkından vazgececegime kesin ihtimal vermezlerdi. . Ama artık içimden gelmiyor kola isteği. . Yani insanın yapısı isteği iştahı kendiliginden değişebiliyor
Bastırmak zorlamak vb. İle degil tabi. Kademeli biçimde değişim yaparak
Mesela. Çaya şeker katmayı bir anda keserse bir insan. Yapamaz. Ama yavaş yavaş azaltırsa. Bir gün tamamen birakabilir benim gibi. . Önceden şekersiz çayı "zevksiz" buluyordum. Iyy, şekersiz çay mı olur? Sonra ne olduysa.. Şimdi de şekerli çay zevksiz geliyor. Iyy, şekerli çay mı olur
Benim 3yaşında kızımda olduğu söylendi. Normal tıpta bulunamadı. Biorezönansda söylediler. Çok ağır bir diyet verdiler. Uygulamam imkansız gibi birşey. Süt ürünleride dahildi. Yani yiyecek pek birşey kalmıyordu. Ben yavaş yavaş azaltarak paketli hazır ürünleralmayarak. Birşeyler yapmaya çalışıyorum. Eskiye göre daha iyi. Ama geceleri karın ağrıları beni bitiriyor. Yanında ağlayıp kasılması karnı taş gibi oluyor. Yavrucuğum kıvranıyor. Rabbim herkese şifa versin. Bu paylaşım için çok teşekkür ederim Ahmet Önsesveren bey
Sebzeye alışıyor o yaşta bebekler ve seviyor. Çiğ sebzeyi. . Bünyesine uygun hangi sebzeler vardır acaba? . Veya otlar?
Sadece salatalık yiyiyor. Sebze çok denedim ama başarılı olamadım. Bitki olarak semiz otu. Onuda biraz pirinç koyup pilav şeklinde yedirmeye çalışıyorum. Buğday türlerini çok seviyor oda zararlı tabi