Bazen temposu yüksek kitapları art arda okuyunca bu tür kitaplar ağır ilerliyor, insana sıkıcı gelebiliyor. Ben bu ara bu kitabı herkese tavsiye ediyorum. Bence bir başyapıt.
100 sayfa boyunca okuduğumda kaydadeğer bir anı rastlamadım sıradan günlük yaşantılarını anlatıyor. Belkide ben cok yüksek beklenti ile başladım kitaba.
Bizim yüzünüzden oldu sana baştan çok ağır gidecek sonu vuracak demedik, bazen kitap çok ovulunce beklenti de yüksek oluyor ondan kaynaklanıyor olabilir Sencer bey
Birde kızdığım olay şu. 100 sayfa okumuşum kitapta cocukların sıradan günlük hayatlarından baska bir konu yok bir kac yerde zenciler dedi sadece ırkçılıkla ilgili teksey bu zenci kelimesi konuya girmek icin 100 veya daha fazla sayfa okumak sıkıcı geldi bana..
Valla fazlasıyla haklısın kitabın yarısı çocukların anılarıyla dolu ama bak valla bırakma ilk sayfaları okuduğunda belki böyle dusuneceksin ama biraz daha ilerleyip babaları ile ilgili yaşananlara başlayınca birakamayacaksin
Bu arada bu kitaptan sonra tam benim tarzım çok beğendiğim bir kitap yeraltından notlar oku harika sabretmeye gerek yok ince düşündüren altı çizilecek güzellikler altın notlar bulacaksın
Güzel kitap bak mesala direk konuya giroyor Dostoyevski lafı dolandırmadan aksi bor memur olduğunu kendini böcek gibi fare gibi hissettiğini insanlara ters davrandığını söylüyor bundan sizene diye tersliyor okuyucuyu
Vayyy okumussunuz bile Nietzsche ağladığında okumadiysaniz muhakkak okuyun derim Nietzsche ile sohbet edercesine bir tat veriyor muhteşem düşündürücü etkili bir kitap, Ahmet Hamdi Tanpınar saatleri ayarlama enstitüsü birde bu kitap ikisini okuyup geriye çekilip düşünün uzun uzun hayata dair....
Bazen temposu yüksek kitapları art arda okuyunca bu tür kitaplar ağır ilerliyor, insana sıkıcı gelebiliyor. Ben bu ara bu kitabı herkese tavsiye ediyorum. Bence bir başyapıt.
100 sayfadaym hala çocukların anılarını anlatıyor
Bencede bir basyapit. sencer bey zaten kitabin ana konusu o cocuklarin anilari
100 sayfa boyunca okuduğumda kaydadeğer bir anı rastlamadım sıradan günlük yaşantılarını anlatıyor. Belkide ben cok yüksek beklenti ile başladım kitaba.
Bizim yüzünüzden oldu sana baştan çok ağır gidecek sonu vuracak demedik, bazen kitap çok ovulunce beklenti de yüksek oluyor ondan kaynaklanıyor olabilir Sencer bey
Birde kızdığım olay şu. 100 sayfa okumuşum kitapta cocukların sıradan günlük hayatlarından baska bir konu yok bir kac yerde zenciler dedi sadece ırkçılıkla ilgili teksey bu zenci kelimesi konuya girmek icin 100 veya daha fazla sayfa okumak sıkıcı geldi bana..
Valla fazlasıyla haklısın kitabın yarısı çocukların anılarıyla dolu ama bak valla bırakma ilk sayfaları okuduğunda belki böyle dusuneceksin ama biraz daha ilerleyip babaları ile ilgili yaşananlara başlayınca birakamayacaksin
Hep bizden oldu sana söylemeyi unuttuk bu kitapla sabrı da öğreneceksin Sencer demeyi
Sabrı ben karamazovlarda öğrendim zaten
Bu arada bu kitaptan sonra tam benim tarzım çok beğendiğim bir kitap yeraltından notlar oku harika sabretmeye gerek yok ince düşündüren altı çizilecek güzellikler altın notlar bulacaksın
Güzel kitap bak mesala direk konuya giroyor Dostoyevski lafı dolandırmadan aksi bor memur olduğunu kendini böcek gibi fare gibi hissettiğini insanlara ters davrandığını söylüyor bundan sizene diye tersliyor okuyucuyu
Vayyy okumussunuz bile Nietzsche ağladığında okumadiysaniz muhakkak okuyun derim Nietzsche ile sohbet edercesine bir tat veriyor muhteşem düşündürücü etkili bir kitap, Ahmet Hamdi Tanpınar saatleri ayarlama enstitüsü birde bu kitap ikisini okuyup geriye çekilip düşünün uzun uzun hayata dair....
Okurum insallah sundan vir kurtulayimda