Sizce hastalıklar büyük ilaç firmaları tarafından mı üretiliyor. Bu konu hakkında fikirlerinizi bekliyorum. Örneğin grip her sene milyarlarca para kazandıran bir hastalık. O kadar dikkat etmemize rağmen her sene oluyoruz. Her senede gündemde bir ilaç hemen hemen her sağlık ocağında herkese belli marka ilaçlar veriliyor. Bu sene grip hastalığına hemen hemen her sağlık ocağı doktoru dolarex verdi. Her sene değişiyor. Askeriyede ve toplu yerlerin doktorlarıda geçen sene Katarin veriyolardı.
Metin Düşkün
M
Ilac sektorunden dogrudan ya da dolayli para kazananlar, bir sekilde cikari olanlar kendini belli ediyor. Bu konuyu uzun yillardir her firsatta takip eden bir insan olarak sunu soyleyebikirim ki konuyu acan arkadasin izlenimleri tamamen dogru ve bin de biri sadece. Afrikada ki deney labratuarlarindan, ilac sektorunun dev kartellerine kadar, ozellikle son 80 senelik dilimde yapilan katliamin haddi yok. Trilyon dolarlik bir pazar fakat pazarin aslan payini alan yahudi denilen lanetli kavme kadar milyarlarca insanin bihaber oldugu, kulak asinasi olsa bile her konuda yaptigi baba yorum gibi"amariganin oyunlari bunna"tarzinda gecistirdigimiz bir konu maalesef. Bitkisel dogal tibbin onunu kesen, katkida bulunanlari ortadan yok eden, ayagini kaydiran, rezil eden, pisman eden, iflas ettiren bir sistem. Tabii bu sadece saglik alaninda degil egitim teknoloji kultur her alanda var. Bunu neden kabul etmiyoruz? Neden gormuyoruz. Akil bir insanin dillere pelesenk olan "yeni dunya duzeni" hakkinda arastirma yapmasi, sorgulamasi gerekmez mi? Mensup oldugumuz dinin bile gunumuzde ne hale getirildigini goruyor muyuz? Genclerimizin ozgunlesme, kendini ifade etme adina girdigi acaiplikleri maymunluklari goremiyor muyuz? Ask denilen o saf ve masum duyguyu bile belaltina indirip cinsellik potasinda eritip bitiren, sevgili degistirmenin tup degistirme gibi normallestigi bir cagda yasiyoruz. Toplum olarak akilli olmaliyiz. Arastimaliyiz, okumaliyiz, ne hale geldigimizi aynadan kendimize bakarak gormeliyiz. Bir ucuruma dogru son surat halaylar horonlar esliginde giden zavalli bihaber otobus yolculari gibiyiz. Neyse kisaca bunlar maalesef gercek. Labratuarlarda sun'i hastaliklar, canavarlistirilip insanlara musallat edilen hayvanlar araciligiyla yayilan hastaliklar, sonra caresini bulduk diye lanse edilip somurulen toplumlar. Bunlarin hepsi gercek. Bu sektorden aile gecindiren Turkiye de milyonlarca insan, aile var. Bu da isin kirilma noktasi. Bunlar ne olacak nasil bir care bulunmali derseniz;bence kimyasal ilac sektorunden dogala olan gecis hizlandirilmali, arastirmalar deneyler, destekler bu alana yoneltilmeli. Tabii ki kimyasallar tamamen terkedilmeli demiyorum fakat en azindan basit bir bogaz agrisina bile anribiyotik yazan bir saglik sisteminden vazgecilmeli. Doktorlar bitkisel tedaviyi destekleyici olmali.