Esad bey konumuz şiddet olduğu için feminizmi başka bir başlıkta tartışsak yoksa çalışmalarınıza çok saygı duyuyorum hatta bu konuda sizden istifade edeceğimizi düşünüyorum
ancak şunu düşünüyorum, "kadına şiddet" formuna (başlığına) ve feminist argümanlar ile maddesine sahip bu alan, çok da içi dolu olmayan bir alandır, tabi ki haklılık payı vardır mesela bu alanda "Kültür ve Siyasette feminist yaklaşımlar" dergisini takip etmenizi şiddetle tavsiye ederim, ancak feminist argümanlar "kadına şiddet"i haksız çıkarabilir, homofobiyi değil
Esad Tüzgen bey feminizm kadınlar için bir çözüm değildir onların da kendi aralarında ayrıldığı bir çok görüş var hatta beyaz kadınlar siyahilerin haklarını savunmuyorlar batıda ırkçı alt kültür davranışlar sergileyebilmiyorlar sorun kadınların ne düşündüğünden ziyade erkeklerin şiddeti meşrulaştırmak için dayandıkları o açıklayamadığım kodlardır
hocam mesele o değil, feminizm aslında "feminism" adına sahip olmadan çok önceleri ortaya çıkıyor ve "insan hakları" kisvesi altında toplumda kendini meşrulaştırıyor bunun en bariz örneği 1789 Fransız Devrimi ve onun hediyesi "eşitlik" söylemidir. Tarih ilerliyor ve Almanya'da biraz daha bugün anladığımız feminism filizleniyor ancak son aşamasını Amerika'da 1940'lı yıllarda zenci hareketlerinin yelpazesi altında Bell Hooks adındaki bir zenci önclüğünde gerçekleşiyor. Ve Bell Hooks kendisi "feminism adıyla cinsiyetçileği karşı çıkarak kadın haklarını savunduğumuzu düşündük ilk başta" diyor "ancak yaptığımız erkek düşmanlığı idi ve sonra rotamızı değiştirdik" der
yani sizin anlatmaya çalıştığınız şey, feminizmin tarih içinde süregelen dalgalarıdır yoksa dünya üzerindeki feministleri tuttukları mezhepler değil zaten öle bişey yok
Esad bey konumuz şiddet olduğu için feminizmi başka bir başlıkta tartışsak yoksa çalışmalarınıza çok saygı duyuyorum hatta bu konuda sizden istifade edeceğimizi düşünüyorum
teşekkürler, tabi ki
ancak şunu düşünüyorum, "kadına şiddet" formuna (başlığına) ve feminist argümanlar ile maddesine sahip bu alan, çok da içi dolu olmayan bir alandır, tabi ki haklılık payı vardır mesela bu alanda "Kültür ve Siyasette feminist yaklaşımlar" dergisini takip etmenizi şiddetle tavsiye ederim, ancak feminist argümanlar "kadına şiddet"i haksız çıkarabilir, homofobiyi değil
Esad Tüzgen bey feminizm kadınlar için bir çözüm değildir onların da kendi aralarında ayrıldığı bir çok görüş var hatta beyaz kadınlar siyahilerin haklarını savunmuyorlar batıda ırkçı alt kültür davranışlar sergileyebilmiyorlar sorun kadınların ne düşündüğünden ziyade erkeklerin şiddeti meşrulaştırmak için dayandıkları o açıklayamadığım kodlardır
hocam mesele o değil, feminizm aslında "feminism" adına sahip olmadan çok önceleri ortaya çıkıyor ve "insan hakları" kisvesi altında toplumda kendini meşrulaştırıyor bunun en bariz örneği 1789 Fransız Devrimi ve onun hediyesi "eşitlik" söylemidir. Tarih ilerliyor ve Almanya'da biraz daha bugün anladığımız feminism filizleniyor ancak son aşamasını Amerika'da 1940'lı yıllarda zenci hareketlerinin yelpazesi altında Bell Hooks adındaki bir zenci önclüğünde gerçekleşiyor. Ve Bell Hooks kendisi "feminism adıyla cinsiyetçileği karşı çıkarak kadın haklarını savunduğumuzu düşündük ilk başta" diyor "ancak yaptığımız erkek düşmanlığı idi ve sonra rotamızı değiştirdik" der
yani sizin anlatmaya çalıştığınız şey, feminizmin tarih içinde süregelen dalgalarıdır yoksa dünya üzerindeki feministleri tuttukları mezhepler değil zaten öle bişey yok