"Tüm olumsuz tutumlar, daha çok sevgiye duyulan ihtiyacı açığa vuran feryatlardır. "
--- Sanaya Roman--
Eskiden bunu çok kullanırdım. Olumsuz tutumdaki kişilere yüksek sevgi ve şefkat yönlendirirdim. Çok da işe yarardı.
Ancak (belki yaşlandıkça) bu tutumumun altında "beni sevmelisin" arzusu olabileceğini düşündüm. Ve bunu da serbest bıraktım Şimdi sadece arzu ettiğime sevgiyle yaklaşıyorum. Seviyor olmadığıma da açıkça ifade ediyorum.
Sizce hangisi ruhsal gelişimi hızlandıran bir tutum?
Beyza Üzer
B
Bazı insan vardır; sevgiyi seçse de yayamaz. Ben bu anlamda şanslı olduğuma inanıyorum. Sevgiyi almak da vermek de bilinçli seçimime bağlı... Formatı değiştirmek yeterli...
Tekamül ve bütün adına gerekeni sorguluyorum aslında
Sevgi anlayışını bir netleştirmek gerek önce. Sevgiyi seçmek, o kişiyi onaylamak, vakit geçirmekten keyif almak veya aşık olmak değildir. Bir ağacı sevgiyle izleyebiliriz. Ve bu o ağacı evimize götürmek istediğimiz anlamına gelmez. Evet içimizde sevgi potansiyeli yüksek. Hoşgörü ile birleştirince her varlığa sevgi gönderebiliriz. Ama bu birşeyler paylaşmak istediğimiz anlamına gelmez. İçimizdeki sevgiyi çoğaltmak başkalarına değil kendimize yaptığımız iyiliktir
Kendimizi bütünüyle sevmemiz bir süreçtir. Kendini tamamen seven bir kişinin başkasına sevgisiz davranması mümkün değildir. Çünkü bizim duygusal tepki gösterdiğimiz her şey yine aslında bizdeki yönlerimiz ile ilgilidir. "İnsanlar bizim aynamızdır" da söylenen budur. Ancak bu süreç içinde (belki hiçbirimiz bu hayatta bu mertebeye ulaşamayacağız) en azından insanın derinini görmek, kabul etmek (eksik ve kusurlarıyla) ve sevgi göndermek bir adım olabilir.
Kimse başkalarından ayrı değil aslında. Ve insan yaşamayı öğreniyor; doğrusuyla hatasıyla... Olanın arkasındaki ruhu görmek sevgiyi çoğaltacaktır.
Ben teşekkür ederim