Lütfen doktorunuza güveniniz. Çağımızın hastalığı olmuş klavyeden ahkam kesmek. O insanlar elbette ki o eğitimleri boşuna almadılar. Sorunuza gelince bilimsel çalışmalarla konuşmak gerekir. Burdaki insanlar size bu bilgiyi sağlayamaz. Burada yaptırmayın diyen kişiler hayatlarından tamamen şekeri çıkarmışlarsa elbette tercih edebilirler yaptırmamayı. Ancak yüklemede alınan glukoz miktarı 2 dilim baklava yediğinize eşittir. Eğer gebelik diyabetiniz varsa(gestasyonel diyabet) ve tespit edilmezse daha büyük riskler almış olursunuz.
Ağzınıza sağlık gerçekten sabahtan beri bundan bahsediyorum. Canan canan karatay karatay öf be. Beyaz ekmek dahi mi yemiyor bu yaptırma diyenler merak ediyorum.
Pirinç, tatlı herhangi bir şey? Makarna? Erişte? Eğer bunlarsız besleniyorsanız tebrik ederim sizi. Ams normal diyetine devam edip şeker yüklemesi zararlı diyenlere lafım zaten benim.
Ekmek kesinlikle yok benim hayatimda. Evime girmiyor. Ayrica bizleri hasta eden un degil. Az undan cok ekmek elde etmek icin kullandiklari maya harici baska bir katkı maddesi var o cogaltici madde insani hasta ediyor zarar veriyor. Cok mecbur kaldigimiz zamanlarda yufka tüketiyoruz. Haftada 20 kilo köylü arkadasimdan süt aliyorum ve peynirimi de kendim yapiyorum. Seker sıfır denecek kadar az hayatimda. Seker kullanmamak icin cay icmeyi bıraktım. Evime kesinlikle pastanelerde yapilan pasta tatli baklava girmez. Kendim yaparim cok degil kısıtlı yaparim. Kullandigim. Süte bakiyorum cıkan prynire bakiyorum mümkün degil bu fiyatlara peynir yapip satamaz adamlar. Birakin kar etmeyi ceplerinden para cikmasi lazim ki bu fiyata peynir verebilsinler. Ekmek icinde aynisi gecerli. Kirikkaledeyim ekmek 65 kurus burda. 65 kuruşa kim o kadar un elektirik maya harcar ve ekmek yapar satar. Kilosu 10 liraya baklava var marketlerde. Imalatci da kazaniyor bu 10 liranin icinden toptan alip markette satanda. Nasil guvenip de yiyebiliriz ki. Kilosu 5 liraya maledilen baklavayı. Tabi ki asla almiyorum. Peki sizin bir aciklamaniz var mi ilac firmalarinin doktorlara verdikleri hediyeler konusunda. Benim fikrime göre yazdiklari ilac oranina göre prim olsun diye hediye ediliyor sizin fijriniz nedir bu konuda. Birakalim bilimsel konulari sadece basit bir tartisma(kavga anlaminda degil) yapalim. Beni ikna edecek bir fikriniz var mi hediyenin neden verildigi hakkinda
Hanım efendi ben sağlık sektöründe çalıştım türkiye'de. Emin olun ne dolaplar ne numaralar dönüyor hepsini biliyorum. Hem de çok daha fazlasını. Burada anlatmam belki etik olmaz. Ben de gerçek doktorlardan bahsediyorum. Bu dediklerinize katılıyorum ben tuzumu bile normal seçerek alıyorum içinde ki silisyum dioksite çoğu insan bilmez. Ben araştırmaktan yanayım açıkcası, vücudumuzu da buna dahil ediyorum. O yüzden 50 gr şekerin vereceği kar zarar oranına bakıyorum ve eğer şekeri vücudum tolare edemiyorsa bunun zararı daha çoktur bebeğime. Bundan kesinlikle eminim. Tip 1 diyabet hastalarının klinik araştırmasında çalıştım. Şöyle ki çalıştığım insanlar üni. Tıp prof.'leri idi. Ve bunlardan biri tıp fakültesi dekanı. Yani gerçekten bilmesem şekerin insana neler yapabileceğini yazmam. Mesela türkiye'de üretilen ekmekleri ağzı kapalı koyun hiç bir şey olmuyor ama ingiltere'de ertesi gün ekmekler resmen bayatlıyor. Seviyeli tartışmaya her zaman varım. Hele de gerçekten farkındalığı olan insanlarla. Lakin bana gelip karatay tv'de bunu dedi. O haklıdır diyene kızıyorum, gerçekten üzülüyorum da. Her hasta ya da hasta olmayan insanın bünyesi, biyolojisi farklıdır. Herkes aynı şeyi yaptığında mümkün değil ki aynı oranda fayda görsün. Evet karatay kitabında doğruları da yazıyordur elbet. Ama ben tvde onun bol tereyağlı pastırmalı yumurta yiyin yanına ekmek yerine ceviz yiyin dediğini de duydum. O yüzden demem o dur ki yazdıklarınızda haklısınız, tüketim çağının en rezil halini yaşıyoruz, ekmek, su, meyveler parafinli, sebzeler pestisitli...
Üzgünüm bu durumdan ama sizde haklısınız. Karatayın cikıp tvlerde şarlatanlik yapmasi engellenmeli. Türkiye de gıdalar daha iyi denetlenmeli. Malesef doktorlara güvenim yok. Buda saglik sektorunde ki carpik düzenden kaynaklaniyor. Tam otomosyon sistemi getirdiler isler cığrından cıktı baktigi hasta kadar para veriliyor doktora (burada ki sacma amac bedevadan yattigi yerden para almasin isini daha iyi yapsin diye) ama bu saçma düzenle doktor hastasinjn iyi olmasini istemez ki. Ne kadar cok hasta o kadar cok para Ama sistemi iyilestirdigi hasta başına para olarak düzenleseler inanin daha iyi olur hersey. Anne coxuk gruplarinda dehsete düsüyorum rahat bir kasa dolusu ilac surup vsvs. Cocugun burnu akiyor hangisini vereyim diye. Bir kasa dolusu ilac insani ne yapar. Aslinda benim karsi oldugum sey her ne sebeple olursa olsun ticari kaygı güderek ilac adı altinda plastik paketlerde aylarca raflarlarda duran zehir. Ben tek karsi oldugum konu bu. Aylarca raflarda bozulmadan duran hersey insanı bozar. Gerisine benim aklim yetmez. Ben biri 17 yasinda biri 4 yasinda iki cocuk sahibiyim. Iki cocugumun toplamda ictigi ilaclari bir araya getirsek 1 sise surup etmez. Ilac kullanimina kesinlikle mantiken karşiýım size bilimsel veriler sunamam bilgim yok o konuda. Ama bir anne olarak raflwrda aylarca bekleyen ticari amac güdülen zehiri kullandırmıyorum
Bebegimi dogum yaptim doktor hemen mama yazdi. Dur dedim dur. Sen nasil doktorsun ne maması emzirmek varken. Bu mama anne sütu ile eş deger!! Diyor bana. Anne sutü dururken eş deger diye bana plastik kutu icinde mamayı öneriyor. Allah onlarin eline düsürmesin. Hic itimadim yok.
Feray Ünlük öncelikle her mesleğin içinde görevini kötüye kullanan insanlar elbette ki vardır. İnsanın yapısı gereği. Ancak sizin ve çocuklarınızın iyiliği için görevini iyi yapan, tedavisini bilimsel verilere göre yapan hekimlere bu şekilde yaklaşmayınız. Bende bebeğime doğduğunda asla mama vermedim. Çok şükür sütüm geldi. Ancak eğer sütüm gelmeseydi elbette ki verirdim. Çünkü aslında gerekli olduğu durumda hayat kurtarır. Bebeğe eğer sütünüz olmadığında illa anne sütü diye diretirseniz ve bebeğiniz yeterince beslenemezse fizyolojik sarılık ağır seyreder ve bebekte kan değişimine kadar giden vakalar var. İlaç kullanımına karşıyım demişsiniz ama gerektiğinde kullanmak hayat kurtarır ve eğer gerekli bilgi birikimine sahip değilseniz ne zaman kullanıp kullanmayacağınıza siz karar veremezsiniz. Lütfen bu konuda hekiminize ve eczacınıza güvenin. Dünyada akılcı ilaç kullanımı diye birşey var. Elbetteki fazla ilaç kullanımını önermiyoruz. Ama gerekli zamanda hayat kurtarır. Örnek vereyim bi anne çocuğu 39 derece ateşli, menenjit tablosuna çeviriyor durum. Dr u antibiyotik yazmış. Ama anne antibiyotik kullanmayı reddediyor zararlı diye. İşte bu örnek dünyada ki en mantıksız şey. O antibiyotik o çocuğun o anda hayatını kurtarır veya ömür boyu sadece 1 ilaca bağımlı olarak yaşamak zorunda olan hastalar var. Umarım siz hiçbir zaman böyle durumlarla karşılaşmazsınız. Ama karşılaşırsanız da bu işin eğitimini almış, kaç yıl dirsek çürütmüş insanlara güvenin.
Gerekli durumda gerekli ilaclarimi kullanirim. Guvendigim hekimlerle yola devam ederim. Benim arastirmaci oldugumu bildigi icin dojtorum bana ne 2 li 3 lu testleri ne de seker yuklemesini teklif dahi etmedi. Bir dilim iki dilim baklavaya esitse eger verilen seker. Bir iji dilim baklavada onerilebilir haksizmiyim. Seker yüklemesi isteyip hamile bir kadina kimyasali yükleyen hic doktora da güvenmem. Siz buyrun güvenin. Hamile kadina sütlü tatlı yede birde oyle ölcelim demek var birde eczane raflarinda aylarca plastik kutu icinde bekleyen kimyasali teklof etmek var. Siz doktorunuza güvenin ben mantigima
2li test ya da 3lü test size ya da bebeğinize zarar veren bir şey değil ki? Kan veriyorsunuz sadece. Anomeliliği tespit eder kendinizi buna hazırlarsınız, ya da ağır seyreden tablolarda farklı tablo izlenir. Eğer 2 dilim içindeki tam şeker miktarı tespit edilirse o zaman olur tabii ki. Ama baklava içinde sadece glikoz yok hanımefendi, bu yorumu bir kaç yerde dahi gördüm çok güldüm içinde milyon tane ürün var, glikoz yapı taşıdır şekerin, örneğin nişasta da şekerdir ama parçalanarak kana karışır. Birim zamanda, alınan birim miktar şekere bakmak için o verilir. Ve kimyasal, değil sakkaroz ile su ve sadece portakal, elma limon aromalıdır o içecek sütlü tatlı demişsiniz bir de süt içinde laktoz vardır, ayrıca şekerli yerseniz bu tatlıyı sonucunuz yine yanlış çıkacaktır lütfen araştırmanızı daha sağlıklı kaynaklardan yapın.
Lütfen doktorunuza güveniniz. Çağımızın hastalığı olmuş klavyeden ahkam kesmek. O insanlar elbette ki o eğitimleri boşuna almadılar. Sorunuza gelince bilimsel çalışmalarla konuşmak gerekir. Burdaki insanlar size bu bilgiyi sağlayamaz. Burada yaptırmayın diyen kişiler hayatlarından tamamen şekeri çıkarmışlarsa elbette tercih edebilirler yaptırmamayı. Ancak yüklemede alınan glukoz miktarı 2 dilim baklava yediğinize eşittir. Eğer gebelik diyabetiniz varsa(gestasyonel diyabet) ve tespit edilmezse daha büyük riskler almış olursunuz.
Ağzınıza sağlık gerçekten sabahtan beri bundan bahsediyorum. Canan canan karatay karatay öf be. Beyaz ekmek dahi mi yemiyor bu yaptırma diyenler merak ediyorum.
Yemiyoruz kiii !
Pirinç, tatlı herhangi bir şey? Makarna? Erişte? Eğer bunlarsız besleniyorsanız tebrik ederim sizi. Ams normal diyetine devam edip şeker yüklemesi zararlı diyenlere lafım zaten benim.
Ekmek kesinlikle yok benim hayatimda. Evime girmiyor. Ayrica bizleri hasta eden un degil. Az undan cok ekmek elde etmek icin kullandiklari maya harici baska bir katkı maddesi var o cogaltici madde insani hasta ediyor zarar veriyor. Cok mecbur kaldigimiz zamanlarda yufka tüketiyoruz. Haftada 20 kilo köylü arkadasimdan süt aliyorum ve peynirimi de kendim yapiyorum. Seker sıfır denecek kadar az hayatimda. Seker kullanmamak icin cay icmeyi bıraktım. Evime kesinlikle pastanelerde yapilan pasta tatli baklava girmez. Kendim yaparim cok degil kısıtlı yaparim. Kullandigim. Süte bakiyorum cıkan prynire bakiyorum mümkün degil bu fiyatlara peynir yapip satamaz adamlar. Birakin kar etmeyi ceplerinden para cikmasi lazim ki bu fiyata peynir verebilsinler. Ekmek icinde aynisi gecerli. Kirikkaledeyim ekmek 65 kurus burda. 65 kuruşa kim o kadar un elektirik maya harcar ve ekmek yapar satar. Kilosu 10 liraya baklava var marketlerde. Imalatci da kazaniyor bu 10 liranin icinden toptan alip markette satanda. Nasil guvenip de yiyebiliriz ki. Kilosu 5 liraya maledilen baklavayı. Tabi ki asla almiyorum. Peki sizin bir aciklamaniz var mi ilac firmalarinin doktorlara verdikleri hediyeler konusunda. Benim fikrime göre yazdiklari ilac oranina göre prim olsun diye hediye ediliyor sizin fijriniz nedir bu konuda. Birakalim bilimsel konulari sadece basit bir tartisma(kavga anlaminda degil) yapalim. Beni ikna edecek bir fikriniz var mi hediyenin neden verildigi hakkinda
Hanım efendi ben sağlık sektöründe çalıştım türkiye'de. Emin olun ne dolaplar ne numaralar dönüyor hepsini biliyorum. Hem de çok daha fazlasını. Burada anlatmam belki etik olmaz. Ben de gerçek doktorlardan bahsediyorum. Bu dediklerinize katılıyorum ben tuzumu bile normal seçerek alıyorum içinde ki silisyum dioksite çoğu insan bilmez. Ben araştırmaktan yanayım açıkcası, vücudumuzu da buna dahil ediyorum. O yüzden 50 gr şekerin vereceği kar zarar oranına bakıyorum ve eğer şekeri vücudum tolare edemiyorsa bunun zararı daha çoktur bebeğime. Bundan kesinlikle eminim. Tip 1 diyabet hastalarının klinik araştırmasında çalıştım. Şöyle ki çalıştığım insanlar üni. Tıp prof.'leri idi. Ve bunlardan biri tıp fakültesi dekanı. Yani gerçekten bilmesem şekerin insana neler yapabileceğini yazmam. Mesela türkiye'de üretilen ekmekleri ağzı kapalı koyun hiç bir şey olmuyor ama ingiltere'de ertesi gün ekmekler resmen bayatlıyor. Seviyeli tartışmaya her zaman varım. Hele de gerçekten farkındalığı olan insanlarla. Lakin bana gelip karatay tv'de bunu dedi. O haklıdır diyene kızıyorum, gerçekten üzülüyorum da. Her hasta ya da hasta olmayan insanın bünyesi, biyolojisi farklıdır. Herkes aynı şeyi yaptığında mümkün değil ki aynı oranda fayda görsün. Evet karatay kitabında doğruları da yazıyordur elbet. Ama ben tvde onun bol tereyağlı pastırmalı yumurta yiyin yanına ekmek yerine ceviz yiyin dediğini de duydum. O yüzden demem o dur ki yazdıklarınızda haklısınız, tüketim çağının en rezil halini yaşıyoruz, ekmek, su, meyveler parafinli, sebzeler pestisitli...
Üzgünüm bu durumdan ama sizde haklısınız. Karatayın cikıp tvlerde şarlatanlik yapmasi engellenmeli. Türkiye de gıdalar daha iyi denetlenmeli. Malesef doktorlara güvenim yok. Buda saglik sektorunde ki carpik düzenden kaynaklaniyor. Tam otomosyon sistemi getirdiler isler cığrından cıktı baktigi hasta kadar para veriliyor doktora (burada ki sacma amac bedevadan yattigi yerden para almasin isini daha iyi yapsin diye) ama bu saçma düzenle doktor hastasinjn iyi olmasini istemez ki. Ne kadar cok hasta o kadar cok para Ama sistemi iyilestirdigi hasta başına para olarak düzenleseler inanin daha iyi olur hersey. Anne coxuk gruplarinda dehsete düsüyorum rahat bir kasa dolusu ilac surup vsvs. Cocugun burnu akiyor hangisini vereyim diye. Bir kasa dolusu ilac insani ne yapar. Aslinda benim karsi oldugum sey her ne sebeple olursa olsun ticari kaygı güderek ilac adı altinda plastik paketlerde aylarca raflarlarda duran zehir. Ben tek karsi oldugum konu bu. Aylarca raflarda bozulmadan duran hersey insanı bozar. Gerisine benim aklim yetmez. Ben biri 17 yasinda biri 4 yasinda iki cocuk sahibiyim. Iki cocugumun toplamda ictigi ilaclari bir araya getirsek 1 sise surup etmez. Ilac kullanimina kesinlikle mantiken karşiýım size bilimsel veriler sunamam bilgim yok o konuda. Ama bir anne olarak raflwrda aylarca bekleyen ticari amac güdülen zehiri kullandırmıyorum
Bebegimi dogum yaptim doktor hemen mama yazdi. Dur dedim dur. Sen nasil doktorsun ne maması emzirmek varken. Bu mama anne sütu ile eş deger!! Diyor bana. Anne sutü dururken eş deger diye bana plastik kutu icinde mamayı öneriyor. Allah onlarin eline düsürmesin. Hic itimadim yok.
Feray Ünlük öncelikle her mesleğin içinde görevini kötüye kullanan insanlar elbette ki vardır. İnsanın yapısı gereği. Ancak sizin ve çocuklarınızın iyiliği için görevini iyi yapan, tedavisini bilimsel verilere göre yapan hekimlere bu şekilde yaklaşmayınız. Bende bebeğime doğduğunda asla mama vermedim. Çok şükür sütüm geldi. Ancak eğer sütüm gelmeseydi elbette ki verirdim. Çünkü aslında gerekli olduğu durumda hayat kurtarır. Bebeğe eğer sütünüz olmadığında illa anne sütü diye diretirseniz ve bebeğiniz yeterince beslenemezse fizyolojik sarılık ağır seyreder ve bebekte kan değişimine kadar giden vakalar var. İlaç kullanımına karşıyım demişsiniz ama gerektiğinde kullanmak hayat kurtarır ve eğer gerekli bilgi birikimine sahip değilseniz ne zaman kullanıp kullanmayacağınıza siz karar veremezsiniz. Lütfen bu konuda hekiminize ve eczacınıza güvenin. Dünyada akılcı ilaç kullanımı diye birşey var. Elbetteki fazla ilaç kullanımını önermiyoruz. Ama gerekli zamanda hayat kurtarır. Örnek vereyim bi anne çocuğu 39 derece ateşli, menenjit tablosuna çeviriyor durum. Dr u antibiyotik yazmış. Ama anne antibiyotik kullanmayı reddediyor zararlı diye. İşte bu örnek dünyada ki en mantıksız şey. O antibiyotik o çocuğun o anda hayatını kurtarır veya ömür boyu sadece 1 ilaca bağımlı olarak yaşamak zorunda olan hastalar var. Umarım siz hiçbir zaman böyle durumlarla karşılaşmazsınız. Ama karşılaşırsanız da bu işin eğitimini almış, kaç yıl dirsek çürütmüş insanlara güvenin.
Beyaz ekmeğin içinde mermer tozu dahi var bu gerçek ve ne yazık ki sağlık bakanlığı onaylı gelde bu Ülke de güvenle ye iç pehh
Gerekli durumda gerekli ilaclarimi kullanirim. Guvendigim hekimlerle yola devam ederim. Benim arastirmaci oldugumu bildigi icin dojtorum bana ne 2 li 3 lu testleri ne de seker yuklemesini teklif dahi etmedi. Bir dilim iki dilim baklavaya esitse eger verilen seker. Bir iji dilim baklavada onerilebilir haksizmiyim. Seker yüklemesi isteyip hamile bir kadina kimyasali yükleyen hic doktora da güvenmem. Siz buyrun güvenin. Hamile kadina sütlü tatlı yede birde oyle ölcelim demek var birde eczane raflarinda aylarca plastik kutu icinde bekleyen kimyasali teklof etmek var. Siz doktorunuza güvenin ben mantigima
2li test ya da 3lü test size ya da bebeğinize zarar veren bir şey değil ki? Kan veriyorsunuz sadece. Anomeliliği tespit eder kendinizi buna hazırlarsınız, ya da ağır seyreden tablolarda farklı tablo izlenir. Eğer 2 dilim içindeki tam şeker miktarı tespit edilirse o zaman olur tabii ki. Ama baklava içinde sadece glikoz yok hanımefendi, bu yorumu bir kaç yerde dahi gördüm çok güldüm içinde milyon tane ürün var, glikoz yapı taşıdır şekerin, örneğin nişasta da şekerdir ama parçalanarak kana karışır. Birim zamanda, alınan birim miktar şekere bakmak için o verilir. Ve kimyasal, değil sakkaroz ile su ve sadece portakal, elma limon aromalıdır o içecek sütlü tatlı demişsiniz bir de süt içinde laktoz vardır, ayrıca şekerli yerseniz bu tatlıyı sonucunuz yine yanlış çıkacaktır lütfen araştırmanızı daha sağlıklı kaynaklardan yapın.
Tesekkur ederim uyarilariniz icin.