hayatında 1-2 kadın tanı sev seviş, içlerinden birine bağlan, bi dönem aynı evde yaşa, diş macunundan, eve alınan sabundan tut koca koca konulara kadar her konuda ilmek ilmek adım adım o mayınlı sahayı bi gör. Cinselliğin "birlikte yaşama açılan kapı" olduğunu bi fark et, soruna cevap alırsın Muhammet Ali kafasında 2 tip cinsellik algısı olanlar (1. seviş geç 2. evlen seviş) bu doğal döngüyü anlamazlar. Anlamadıkları için aile hayatları hiç bir zaman tam manasıyla mutluluk vermez. Dışarıdan çok allanıp pullanan ama içerisi rezaletlerle, travmalarla dolu olan Türk aile yapısının bu kadar rezil durumda olmasının sebebi cinselliği bilmemek. Gerek eğitimle, gerek yaşama noktasında...
Türk aile yapısı ve cinselliği bilmeme konusuna tam olarak katılıyorum ama Amerikan tipi cinselliğe karşıyım. İnsan kitaplardan ve derslerden, insanlardan, hayattan öğrenir ve öğrendiklerini uygular. Tek başına eve çıkar ve yapabildiklerini görür sonra evlenmeye karar verir.
cinselliğin yaşanması kısmı kişinin sosyokültürel yapısına göre bireysel kararıdır. O kısma bir şey diyemem / kimse diyemez... Kimisi yaşayarak öğrenmek ister, kimisi okuyarak. Ama şunu biliyorum, kadınlar konusunda tecrübesiz olan bir erkeğin aldatmadığını hiç görmedim. Kadınlar konusunda tecrübesiz olan bir erkeğin kadınları anlayabildiğine rastlamadım. Yanlış anlaşılmasın 20-30 yıl öncesinin ilişkilerden bahsetmiyorum. Son 10 yıl içerisinde evlilik yapmış, günümüz insanının ilişkilerinden bahsediyorum... Kadının cinsel tecrübesi konusu Türk sosyal yapısında çok çetrefilli bir konu. Mayınlı bir saha. Kimsenin yorum yapmasına haddi olmayan bir saha... Evlenene kadar sevişmeyeni de biliyorum, bakire olduğum için beni sevecek adamı asla hayatımda istemem diyeni de... Dediğim gibi. Çetrefilli.
Türkiye'de kadın kavramı o kadar sorunlu bir kavram olarak algılanıyor ki artık birtakım entel görünmeye çalışan asosyaller sayesinde.. Güzel ülkemde bir din edebiyatı bir yoksul edebiyatı bir de kadın edebiyatı herkesin diline jargon olmuş hayatında eline hiç kız eli değmeyen de aforizma sallıyor çobanı da sallıyor... Nedir insanlarda bu travmalara sebep olan şey? "Kadın dırdır eder, kadın anlaşılması zor varlıktır, kadın iflas ettirir, kadını anlamak atomu parçalamaktan zordur, ben 50 yaşındayım hala kadınları çözemedim, kredi kartını sakın kadına verme...." Böyle uzar gider bu asosyal edebiyatı. Ya bize Türkiye'deki kadın sorunları hakkında çözüm üretin, ya da sorunları bize içselleştirmeyin. İki paragrafında da sorunun çözülemeyeceğinden bahsetmişsin. Sonucu da Türk aile yapısının bozukluğuna vermişsiniz. Hanginizin annesi sizi sevgiden yoksun yetiştirdi? Hanginizin ailesi üzerinizde baskıcı ki sorunu başkalarına atıp kurtuluyorsunuz? Televizyonda çıkan kadın dövme ve koca ateş etme haberleri mı sizi gazladı? O televizyon niye hiç mutlu ailelerden bahsetmiyor. Neden hiç çocuklarını prens-prenses gibi yetiştiren aileleri ekrana getirmiyor?
söylediklerinden konuyla ilgili bir sav çıkartamadım. Bir bağıntı kuracak mısın? Biz bi bağıntı kurarsak çok alakasız bir sohbete evrilecek. Fikirlerin biraz havada uçuşmuş. Toparla ki biz de anlayabilelim kardeşim.
hiç bi zararı olmaz, faydası olur. Kendisini tanır, nasıl bir eş istediğini öğrenir... Hatalı tercihler yapmaz, mutsuz olacağı evlilik yapmaz.
Cinselliği tanıyarak mı nasıl eş istediğini öğreniyor
Muhammet Veyseli evet
hayatında 1-2 kadın tanı sev seviş, içlerinden birine bağlan, bi dönem aynı evde yaşa, diş macunundan, eve alınan sabundan tut koca koca konulara kadar her konuda ilmek ilmek adım adım o mayınlı sahayı bi gör. Cinselliğin "birlikte yaşama açılan kapı" olduğunu bi fark et, soruna cevap alırsın Muhammet Ali kafasında 2 tip cinsellik algısı olanlar (1. seviş geç 2. evlen seviş) bu doğal döngüyü anlamazlar. Anlamadıkları için aile hayatları hiç bir zaman tam manasıyla mutluluk vermez. Dışarıdan çok allanıp pullanan ama içerisi rezaletlerle, travmalarla dolu olan Türk aile yapısının bu kadar rezil durumda olmasının sebebi cinselliği bilmemek. Gerek eğitimle, gerek yaşama noktasında...
Türk aile yapısı ve cinselliği bilmeme konusuna tam olarak katılıyorum ama Amerikan tipi cinselliğe karşıyım. İnsan kitaplardan ve derslerden, insanlardan, hayattan öğrenir ve öğrendiklerini uygular. Tek başına eve çıkar ve yapabildiklerini görür sonra evlenmeye karar verir.
cinselliğin yaşanması kısmı kişinin sosyokültürel yapısına göre bireysel kararıdır. O kısma bir şey diyemem / kimse diyemez... Kimisi yaşayarak öğrenmek ister, kimisi okuyarak. Ama şunu biliyorum, kadınlar konusunda tecrübesiz olan bir erkeğin aldatmadığını hiç görmedim. Kadınlar konusunda tecrübesiz olan bir erkeğin kadınları anlayabildiğine rastlamadım. Yanlış anlaşılmasın 20-30 yıl öncesinin ilişkilerden bahsetmiyorum. Son 10 yıl içerisinde evlilik yapmış, günümüz insanının ilişkilerinden bahsediyorum... Kadının cinsel tecrübesi konusu Türk sosyal yapısında çok çetrefilli bir konu. Mayınlı bir saha. Kimsenin yorum yapmasına haddi olmayan bir saha... Evlenene kadar sevişmeyeni de biliyorum, bakire olduğum için beni sevecek adamı asla hayatımda istemem diyeni de... Dediğim gibi. Çetrefilli.
Doğru toplumun sosyo-kültürel yapısı farklı bu olay Türk kültüründen bireyselliğe gider.
Türkiye'de kadın kavramı o kadar sorunlu bir kavram olarak algılanıyor ki artık birtakım entel görünmeye çalışan asosyaller sayesinde.. Güzel ülkemde bir din edebiyatı bir yoksul edebiyatı bir de kadın edebiyatı herkesin diline jargon olmuş hayatında eline hiç kız eli değmeyen de aforizma sallıyor çobanı da sallıyor... Nedir insanlarda bu travmalara sebep olan şey? "Kadın dırdır eder, kadın anlaşılması zor varlıktır, kadın iflas ettirir, kadını anlamak atomu parçalamaktan zordur, ben 50 yaşındayım hala kadınları çözemedim, kredi kartını sakın kadına verme...." Böyle uzar gider bu asosyal edebiyatı. Ya bize Türkiye'deki kadın sorunları hakkında çözüm üretin, ya da sorunları bize içselleştirmeyin. İki paragrafında da sorunun çözülemeyeceğinden bahsetmişsin. Sonucu da Türk aile yapısının bozukluğuna vermişsiniz. Hanginizin annesi sizi sevgiden yoksun yetiştirdi? Hanginizin ailesi üzerinizde baskıcı ki sorunu başkalarına atıp kurtuluyorsunuz? Televizyonda çıkan kadın dövme ve koca ateş etme haberleri mı sizi gazladı? O televizyon niye hiç mutlu ailelerden bahsetmiyor. Neden hiç çocuklarını prens-prenses gibi yetiştiren aileleri ekrana getirmiyor?
söylediklerinden konuyla ilgili bir sav çıkartamadım. Bir bağıntı kuracak mısın? Biz bi bağıntı kurarsak çok alakasız bir sohbete evrilecek. Fikirlerin biraz havada uçuşmuş. Toparla ki biz de anlayabilelim kardeşim.