Hocalarım bısey dıyecem ben ortaokulda öğretmenlik yapmaktayım ilk öğretmenliğin ikinci donem basında daha yeni ilk geldiğimde çok yumuşak güler yüzlü davrandım şimdi ise ders anlatamıyorum derste aşırı konuşuyorlar ben kızıyorum sonra tahtaya donup soru bısey yazınca tekrar konuşuyorlar kızmaktan bagırmaktan ses tellerimde ses kalmadı benim ne yapmam lazım
Cansu Biçengil
C
Mesleğe başladığımız ilk yıllarda öyle oluyor. sevginin ölçüsünü en hafif tabiriyle abartıyoruz. Genç arkadaşlarda da bu hatayı görüyorum. sevginin de bir ölçüsü olmalı. Elbette onlar bizim gözümüzün nuru bizim eserimiz. Elbette seveceğiz. Ama genç arkadaşlar bu ölçüyü tutturmalılar. özellikle ilköğretim ve lisede. Eğitim ciddi bir iş. Mesafeyi her zaman korumak lazım. Öğrenci milletine yüz verirsen tepene çıkar ifadesi şeklen itici gelebilir ama daha nazik bir üslupla ve daha munis kelimelerle söylersek bu o kadar da tepki çekmez. Yani ki bu cümle içerik olarak çok da yanlış değildir bana göre. Mesleğe yeni başlayanlara tavsiyem şudur: Kurallarınız net olsun. Hangi durumda hangi tepkiyi vereceğinizi bilsin çocuklar. Çok aşırı sevgi gösterdiğiniz zaman çocuk sizi üzecek bir şey yapsa siz de tepki vermezseniz sonra çocuk aynı davranışın daha hafifini yapınca aşırı tepki verirseniz otoriteniz zafiyete uğrar. Oranın patronu sizsiniz. Bunu net olarak bilmeli. Bunlar genç. Anlık duygu değişimleri yaşıyorlar. Biz onlara saf sevgimizi veriyoruz ama çocuk bunu anlayamaz her zaman. Yetişkin bir insana sevgimizi gösterince anlamıyor, istismar ediyor. Daha kişiliği oturmamış bir gençten iyi niyetimize iyi niyet beklemek biraz beyhude bir beklenti gibi geliyor bana. Bu onların kötü olduğundan değil yaşları itibariyle bu gibi meseleleri tam kavrayamadıklarından kaynaklanıyor. Dikkatli olmak lazım.