Recep Erdemr Olumun sona ermek oldugunu soyleyen bir tane bile din yok zaten. Dinlerin hepsi olumun bi baslangic oldugunu soyluyor. Hepsi dogru olamayacagina gore hepsi yanlis.
Musa Delikenli , şu an mantığın resmen iflasını verdin, hepsi öyle diyor diyorsun sonra diyorsun ki hepsi yanlış.... Bu kadar zulüm yapılırken zalimler ceza almadan, mazlumlar da intikam almadan ikisi de ölüp toprağa giriyor ve o şekilde bitecek öyle mi??? Beşerin adalet sistemi bile buna müsaade etmezken Allah böyle bir şeye müsaade eder mi???
Evet hepsi yanlis. Herkes kendi inancini dogru kabul eder. Dinlerin her birini dogru kabul edemeyecegimize gore hepsinin yanlis oldugu sonucuna ulasabiliriz. Melesef oyle. Hayatin gercekleri. Guclu olanin kazandigi bir dunyada yasiyoruz. Bu hayvanlar arasinda da boyle insanlar arasinda da.
Dostum, bir şeye kırmızı gözlükle bakarsan kırmızı görürsün, maviyle bakarsan mavi görürsün. Yani bu senn bakış açını bağlı. Sana göre öyle ama gerçekte öyle değil. Güçlü olan kazansaydı fillerin, aslanların ve de diğer güçlü hayvanların değil de keçi, koyun, inek ve benzeri hayvanların soyu tükenmek üzere olurdu?? Ayrıca bir Aslanın yemeğini bulma zorluğuna bak bir de bir keçi veya geyik veya tavuk?? Kim daha rahat besleniyor bi bak etrafına???
Bu gucun tanimini nasil yaptigina bagli. Bana gore guc uyumdur. Cevresine uyumlu olan gucludur. O saydigin keci, koyun ve inek gibi hayvanlarin insanlara ciddi faydalari bulunmakta. Ve insanlar da kendilerine faydasi olan seyleri korur. Gezegenin her tarafini sarmis olan insanlara faydali olabilmek ciddi bir uyum.
Mesele sadece insanların koruması değil, diğer hayvanlar sadece insanlar korımadığı için mi soyları tükeniyor?? Bi kaç örnek daha vereyim. Mesela bir bebek, bebekken hiç bir gücü kudreti yokken Allah anne ve babasını ona hizmetkar eder, bu her canlıda öyle. Ne zamanki güçlenmeye başladı artık hizmet azalır. Bir kurt veya solucan çok küçük ve güçsüz ama meyvenin en güzel yeriyle beslenir. Bir balık, aptal hayvan diye bilinir ama deniz dibinde çok rahat bir şekilde beslenir ve yaşar... Bak bakalım güçlü dediğin varlıklara ne kadar rahat yaşıyor???
Eger hayvanlar yavrularini belli bi eriskinlige gelene kadar bakmasalardi, var olamazlardi. Hayvanin yavrusunu bakmasi da bi uyumdur. Evrim konusuna yaklasiyoruz.
Dostum bak senn bir şeye bir isim takman, onu açıkladığın anlamına gelmez. Uyum uyum diye bi kelime bulmuşsun, bu konuyu açıklamış olmaz. Bunu iyi bil, ben sana açık ve net örnekler veriyorum sen bana kelime kullanıyorsun, veya kavram.
Dogada guclu olanin kazandigindan bahsettim. Sen de tartismayi oradan ele aldin. Ben de gucun uyumdan geldigini soyledim. Nerede hata yaptim anlamadim. Bu arada bu konuya nereden geldigimizi unutmayalim. Ben olumun sona ermek oldugunu soyledim sen ise baslangic oldugunu. Olumun sona ermek oldugunu dusunmemenin nedeni de yanlis anlamadiysam dunyada bi seylerin adil olmadigi ve bunun bu sekilde bitmemesi gerektigini dusunmen.
Sadece o değil, evrende muazzam bir nizam ve intizam var. Ben düzenli olan hiç bir şey tesadüfe verilemez. Evren de öyle. Muhakkak idare eden biri var. Ve birdir, tektir, birden fazla olursa kargaşa çıkar. Ve bu muhteşem düzen gidip de yok olamaz. Benim aklım buna onay vermez, evrendeki düzen de vermez, adalet hakikati de vermez
Evrendeki duzen? Sanirim bizim gunes sistemimizden bahsediyorsun. Cunku bizim gunes sistemimiz disindan bi hayat belirtisi goremedik su zamana kadar. Hayati mumkun kilan bi sistemde yasadigimiz asikar. Ama bu duzene "muhtesem" diyebilmemiz icin oncelikle bi amaci olmasi gerekiyor bu duzenin. Teizmin mantikli bi amac getirdigi soylenemez. En mantikli sonuc tum bunlarin amacsiz ve bosuna oldugu yonunde.
Birincisi düzen demek sadece hayat olması demek değildir. İkincisi nasıl ki ateşte yaşayan canlılar var, suda yaşayan canlılar var, havada yaşayan var, bataklıkta yaşayan var, her biri ortamına göre özelliklere sahip olarak yaşıyor. Aynı şekilde uzayda da oraya uygun canlılar olması akıldan uzak değildir. Bilimin yaptığı belki de en büyük hata budur. Her şeyi dünyaya kıyas yapıyor. Uzayın canlıları oraya göredir ve göreceksin yakında keşfedilir. İkincisi, düzen ve intizam olan her şeyin bir amacı vardır. Amaçsız ve başıboş yaşayan sadece bir kısım insanlardır. Her düzenli fiilin bir faili vardır. Her düzenli fiilin failinin de muhakkak o fiilden bir amacı ve gayesi vardır. O da ahirettir... Senn en mantıklı sonuç dediğin tam tersi en mantıksız olanıdır, hiç bir akıl ve mantık düzenli bir şeyi amaçsızlıkla nitelendiremez
Konuyu fazla dagitmadan hemen altini cizelim. Ben yasamin amacsiz ve bosuna oldugunu soyluyorum. Sen ise yasamin bi amaci oldugunu. Benim bu noktada soylemem gereken fazla bi sey yok. Ama senin burada bu amacin ne oldugunu net olarak soylemen gerekiyor. Ben de bu verecegin cevabi mantiksal olarak irdelemeye calisacagim.
Her güzellik ve mükemmellik sahibi, kendinde olan güzelliği görmek ve göstermek ister. ALLAH da, kendi isim ve sıfatlarının tecelliyatını göstermek için imtihan dünyası açtı. Ta ki elmas ile kömür ruhlu insanlar ortaya çıksın ve o imtihanda Allahın büyüklüğü, rahmeti, şefkati ve adaleti tecelli etsin. Yoksa Allah öyle insan yaratayım da birilerinin cennete bazılarını da cehenneme atayım diye yaratmamış. Her biri bir gaye için yaratılmış. Bi bak etrafına, her canlı doğar büyür ve ölür, sonra yok olursa eğer ne gerek vardı peki hiç olmasın, neticede ben yüz sene sonra eğer yok olacaksam şimdi aldığım zevkin ne önemi var, zaten hepsi bitecek yok olacak ama öyle değil. Bu dünya ahirete bir hazırlıktır. Bir imtihan salonu hükmündedir... Ahiretten başka hangi inanç bir annenin ölen evlat acısını teskin eder, bir çocuğun ölen baba acısını veya bir insanın kendisine zulmedenden intikam duygusunu ne bastırır??
Amac imtihan yani sinav diyorsun. Yaratici bizi test ediyor. Hayatin bi sinav oldugu dusuncesi tum ibrahimi dinlerde var. Yani Yahudilikte, Hristiyanlikta ve Islamda. Ama malesef hayati sinav olarak nitelendirmekte mantiksal hata var. Ibrahimi dinlerin tanrisi yani Allah, Yahveh vs. "her seyi bilen" olarak nitelendirilir. Bu her seye her sey dahildir. Gelecek bile. Gelecegi bilen bir tanrinin yarattiklarini test etmesi mantikli degildir. Cunku testin sonucunu zaten daha testi baslatmadan bilme yetisine sahip. Burada tanrinin insanlari test etmesi icin herhangi bir "neden" gosteremezsin. Allah dedin. O zaman Kurandan bahsedelim. Kuranda bu muhabbet geciyor sanirim. Hatirladigim kadariyla melekler Allaha insani neden yarattigini sorar. Allah da "biz sizin bilmediginizi biliriz" tarzinda bi cevap verir. Yani Kuran bu soruyu "siz bilmezsiniz" diye gecistiriyor.
Ben yukarda bissürü açıklama yaptım, tek bir cümle almışsın bu bir. Amaç sadece imtihan değil, açıklamayı iyi oku amaç nedir bu iki. Allah o soruda geçiştirmiyor, o soruda sizin bilmediğinizi ben bilirim diyor ve devamında da sorunun cevabını veriyor meleklere bu da üç. Cımbızla alıp kanıt diye gösterme, yakışmaz mantıklı fikir alışverişine
Aciklamalarinda "insanin amaci nedir" sorusuna sadece "imtihan" cevabini alabildim. Ve "her seyi bilen" bir yaraticinin yarattikilarini test etmesi celiskidir. Cunku test etmesi icin bir "neden" yoktur. Imtihan cevabina mantikli diyemem. "Insanin amaci" olarak nitelendirebilecegin baska bi sey varsa mantiksal olarak irdeleyebilirim.
Olumu kabul edememek de insanin olumden korkmasina neden oluyor olabilir. Yani olumun yok olmak, sona ermek oldugunu kabul edememek.
Öyle bir şey yok zaten, ölüm yokluk değil, tam tersi başlangıçtır
Recep Erdemr Olumun sona ermek oldugunu soyleyen bir tane bile din yok zaten. Dinlerin hepsi olumun bi baslangic oldugunu soyluyor. Hepsi dogru olamayacagina gore hepsi yanlis.
Musa Delikenli , şu an mantığın resmen iflasını verdin, hepsi öyle diyor diyorsun sonra diyorsun ki hepsi yanlış.... Bu kadar zulüm yapılırken zalimler ceza almadan, mazlumlar da intikam almadan ikisi de ölüp toprağa giriyor ve o şekilde bitecek öyle mi??? Beşerin adalet sistemi bile buna müsaade etmezken Allah böyle bir şeye müsaade eder mi???
Evet hepsi yanlis. Herkes kendi inancini dogru kabul eder. Dinlerin her birini dogru kabul edemeyecegimize gore hepsinin yanlis oldugu sonucuna ulasabiliriz. Melesef oyle. Hayatin gercekleri. Guclu olanin kazandigi bir dunyada yasiyoruz. Bu hayvanlar arasinda da boyle insanlar arasinda da.
Dostum, bir şeye kırmızı gözlükle bakarsan kırmızı görürsün, maviyle bakarsan mavi görürsün. Yani bu senn bakış açını bağlı. Sana göre öyle ama gerçekte öyle değil. Güçlü olan kazansaydı fillerin, aslanların ve de diğer güçlü hayvanların değil de keçi, koyun, inek ve benzeri hayvanların soyu tükenmek üzere olurdu?? Ayrıca bir Aslanın yemeğini bulma zorluğuna bak bir de bir keçi veya geyik veya tavuk?? Kim daha rahat besleniyor bi bak etrafına???
Bu gucun tanimini nasil yaptigina bagli. Bana gore guc uyumdur. Cevresine uyumlu olan gucludur. O saydigin keci, koyun ve inek gibi hayvanlarin insanlara ciddi faydalari bulunmakta. Ve insanlar da kendilerine faydasi olan seyleri korur. Gezegenin her tarafini sarmis olan insanlara faydali olabilmek ciddi bir uyum.
Mesele sadece insanların koruması değil, diğer hayvanlar sadece insanlar korımadığı için mi soyları tükeniyor?? Bi kaç örnek daha vereyim. Mesela bir bebek, bebekken hiç bir gücü kudreti yokken Allah anne ve babasını ona hizmetkar eder, bu her canlıda öyle. Ne zamanki güçlenmeye başladı artık hizmet azalır. Bir kurt veya solucan çok küçük ve güçsüz ama meyvenin en güzel yeriyle beslenir. Bir balık, aptal hayvan diye bilinir ama deniz dibinde çok rahat bir şekilde beslenir ve yaşar... Bak bakalım güçlü dediğin varlıklara ne kadar rahat yaşıyor???
Illa insanlarin korumasinin gerektigini soylemedim zaten. Gucun uyum oldugundan bahsettim. Cevresine uyumsuz olanin tukenmeye mahkum oldugundan.
Kardeşim, bi önceki mesajda yaptığım açıklamayı bi daha okumanı tavsiye ederim, ben bariz örnekler verdim çünkü hakikat bu
Eger hayvanlar yavrularini belli bi eriskinlige gelene kadar bakmasalardi, var olamazlardi. Hayvanin yavrusunu bakmasi da bi uyumdur. Evrim konusuna yaklasiyoruz.
Dostum bak senn bir şeye bir isim takman, onu açıkladığın anlamına gelmez. Uyum uyum diye bi kelime bulmuşsun, bu konuyu açıklamış olmaz. Bunu iyi bil, ben sana açık ve net örnekler veriyorum sen bana kelime kullanıyorsun, veya kavram.
Dogada guclu olanin kazandigindan bahsettim. Sen de tartismayi oradan ele aldin. Ben de gucun uyumdan geldigini soyledim. Nerede hata yaptim anlamadim. Bu arada bu konuya nereden geldigimizi unutmayalim. Ben olumun sona ermek oldugunu soyledim sen ise baslangic oldugunu. Olumun sona ermek oldugunu dusunmemenin nedeni de yanlis anlamadiysam dunyada bi seylerin adil olmadigi ve bunun bu sekilde bitmemesi gerektigini dusunmen.
Eger bir yerlere varmak istiyorsak buraya yogunlasmaliyiz.
Sadece o değil, evrende muazzam bir nizam ve intizam var. Ben düzenli olan hiç bir şey tesadüfe verilemez. Evren de öyle. Muhakkak idare eden biri var. Ve birdir, tektir, birden fazla olursa kargaşa çıkar. Ve bu muhteşem düzen gidip de yok olamaz. Benim aklım buna onay vermez, evrendeki düzen de vermez, adalet hakikati de vermez
Evrendeki duzen? Sanirim bizim gunes sistemimizden bahsediyorsun. Cunku bizim gunes sistemimiz disindan bi hayat belirtisi goremedik su zamana kadar. Hayati mumkun kilan bi sistemde yasadigimiz asikar. Ama bu duzene "muhtesem" diyebilmemiz icin oncelikle bi amaci olmasi gerekiyor bu duzenin. Teizmin mantikli bi amac getirdigi soylenemez. En mantikli sonuc tum bunlarin amacsiz ve bosuna oldugu yonunde.
Birincisi düzen demek sadece hayat olması demek değildir. İkincisi nasıl ki ateşte yaşayan canlılar var, suda yaşayan canlılar var, havada yaşayan var, bataklıkta yaşayan var, her biri ortamına göre özelliklere sahip olarak yaşıyor. Aynı şekilde uzayda da oraya uygun canlılar olması akıldan uzak değildir. Bilimin yaptığı belki de en büyük hata budur. Her şeyi dünyaya kıyas yapıyor. Uzayın canlıları oraya göredir ve göreceksin yakında keşfedilir. İkincisi, düzen ve intizam olan her şeyin bir amacı vardır. Amaçsız ve başıboş yaşayan sadece bir kısım insanlardır. Her düzenli fiilin bir faili vardır. Her düzenli fiilin failinin de muhakkak o fiilden bir amacı ve gayesi vardır. O da ahirettir... Senn en mantıklı sonuç dediğin tam tersi en mantıksız olanıdır, hiç bir akıl ve mantık düzenli bir şeyi amaçsızlıkla nitelendiremez
Konuyu fazla dagitmadan hemen altini cizelim. Ben yasamin amacsiz ve bosuna oldugunu soyluyorum. Sen ise yasamin bi amaci oldugunu. Benim bu noktada soylemem gereken fazla bi sey yok. Ama senin burada bu amacin ne oldugunu net olarak soylemen gerekiyor. Ben de bu verecegin cevabi mantiksal olarak irdelemeye calisacagim.
En mantikli sonucun ne olduguna bundan sonra karar verebiliriz.
Her güzellik ve mükemmellik sahibi, kendinde olan güzelliği görmek ve göstermek ister. ALLAH da, kendi isim ve sıfatlarının tecelliyatını göstermek için imtihan dünyası açtı. Ta ki elmas ile kömür ruhlu insanlar ortaya çıksın ve o imtihanda Allahın büyüklüğü, rahmeti, şefkati ve adaleti tecelli etsin. Yoksa Allah öyle insan yaratayım da birilerinin cennete bazılarını da cehenneme atayım diye yaratmamış. Her biri bir gaye için yaratılmış. Bi bak etrafına, her canlı doğar büyür ve ölür, sonra yok olursa eğer ne gerek vardı peki hiç olmasın, neticede ben yüz sene sonra eğer yok olacaksam şimdi aldığım zevkin ne önemi var, zaten hepsi bitecek yok olacak ama öyle değil. Bu dünya ahirete bir hazırlıktır. Bir imtihan salonu hükmündedir... Ahiretten başka hangi inanç bir annenin ölen evlat acısını teskin eder, bir çocuğun ölen baba acısını veya bir insanın kendisine zulmedenden intikam duygusunu ne bastırır??
Bu arada şunu da diyim farklı fikre sahip olmana son derece saygılıyım, maksat fikir alışverişi
Amac imtihan yani sinav diyorsun. Yaratici bizi test ediyor. Hayatin bi sinav oldugu dusuncesi tum ibrahimi dinlerde var. Yani Yahudilikte, Hristiyanlikta ve Islamda. Ama malesef hayati sinav olarak nitelendirmekte mantiksal hata var. Ibrahimi dinlerin tanrisi yani Allah, Yahveh vs. "her seyi bilen" olarak nitelendirilir. Bu her seye her sey dahildir. Gelecek bile. Gelecegi bilen bir tanrinin yarattiklarini test etmesi mantikli degildir. Cunku testin sonucunu zaten daha testi baslatmadan bilme yetisine sahip. Burada tanrinin insanlari test etmesi icin herhangi bir "neden" gosteremezsin. Allah dedin. O zaman Kurandan bahsedelim. Kuranda bu muhabbet geciyor sanirim. Hatirladigim kadariyla melekler Allaha insani neden yarattigini sorar. Allah da "biz sizin bilmediginizi biliriz" tarzinda bi cevap verir. Yani Kuran bu soruyu "siz bilmezsiniz" diye gecistiriyor.
Yani ozetle "insanin amaci imtihandir" onermesi mantikli degildir. Cunku tanrinin "her seyi bilen" ozelligi ile celisiyor.
Ben yukarda bissürü açıklama yaptım, tek bir cümle almışsın bu bir. Amaç sadece imtihan değil, açıklamayı iyi oku amaç nedir bu iki. Allah o soruda geçiştirmiyor, o soruda sizin bilmediğinizi ben bilirim diyor ve devamında da sorunun cevabını veriyor meleklere bu da üç. Cımbızla alıp kanıt diye gösterme, yakışmaz mantıklı fikir alışverişine
Aciklamalarinda "insanin amaci nedir" sorusuna sadece "imtihan" cevabini alabildim. Ve "her seyi bilen" bir yaraticinin yarattikilarini test etmesi celiskidir. Cunku test etmesi icin bir "neden" yoktur. Imtihan cevabina mantikli diyemem. "Insanin amaci" olarak nitelendirebilecegin baska bi sey varsa mantiksal olarak irdeleyebilirim.
Daha once de soyledigim gibi, mantiksal ve nedensel duzlemden cikilmazsa insanin varolusunu amacsiz ve bosuna olarak nitelendirmek zorunda kaliyoruz.