Bu süper gıdaların hepsi olmasa bile bir kısmı elinizin altında bulunursa eğer bebek beslenmesinde size çok yardımı dokunur. özellikle yemek yemeyi pek sevmeyen minikler için az besinle daha faydalı beslenmelerini sağlayabilirsiniz.
Organik Soğuk Sıkım Hindistancevizi Yağı; Sağlıklı yağlar arasındadır ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Organik Hindistancevizi Sütü; İnek / keçi sütü yerine kullanılabilir. Hindistancevizi Suyu; vücuttaki kaybolan elektrolitler için önemlidir, geri kazanımını sağlar. (Kalsiyum, magnezyum, fosfor, potasyum ve sodyum) Avokado; protein, vitamin, mineral açısından zengindir. Sağlıklı yağlar arasındadır. Bağışıklık sistemini güçlendirir ve zararlı toksinlerin vücuttan atılmasını sağlar. Soğuk Sıkım Avokado Yağı; sağlıklı yağlar arasındadır ve cildi nemlendirici özelliğe sahiptir. Kinoa; yüksek oranda protein ve tüm temel aminoasitleri içerir. Kinoa Ezmesi; kahvaltı için kullanılabilir. Yulaf Ezmesi; vitamin, mineral ve antioksidanlar açısından zengindir. Rondodan geçirilerek un yerine kullanılabilir. Keçiboynuzu Özü; zengin kalsiyum içerir ve kansızlık tedavisine yardımcıdır. Keçiboynuzu Unu; kalorisi düşüktür ve şeker yerine bir çok gıda hazırlanırken tatlandırmak için kullanılabilir. Somon; protein ve omega-3 yağ asitleri açısından zengin bi kaynaktır. Yeşil Mercimek; besin değeri oldukça yüksektir. Zihini ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Demir açısından oldukça faydalı bir besindir. Kefir; bağışıklığı güçlendirir, sindirim sistemine yardımcı olur, kemik sağlığı için faydalıdır. Yoğurt içerdiği bileşenler ile probiyotik üretimine katkıda bulunurken kefir direkt olarak bu mikroorganizmaları içermektedir. Yoğurt; bağışıklığı güçlendirir, sindirim sistemine yardımcı olur, kemik sağlığı için faydalıdır. Chia Tohumu; lif, protein ve mineral bakımından zengindir. Çok yüksek oranda omega-3 içerir. Amaranth; yüksek oranda protein, aminoasit ve lif içerir. Tatlı Patates; temel vitamin ihtiyacını karşılayan zengin vitamin ve mineral içeriğine sahip bir besindir. Patates yerine kullanılabilir. Blueberry; kan şekerini düzenlemek, idrar yollarını temizlemek, kansere karşı korumak gibi bir çok faydası bulunur.
Bebek Beslenmesinde 1 Yaşına Kadar Yasaklar Listesi
İnek / Keçi Sütü Şeker (2 yaş) Tuz Bal Yumurta Akı Bıldırcın Yumurtası Kakao Çay, Kahve (1 yaş sonrası da yasak) Paketli Gıdalar (Sonrasında da tüketilmemesi daha doğru) Asitli ve Paketli İçecekler (Sonrasında da tüketilmemesi daha doğru) Bakla (2 yaşına kadar tüketmemeli) Patlıcan (2 yaşına kadar tüketmemeli) Ispanak Alerji Riski Yüksek Gıdalar (çilek, kivi, domates gibi) İşlenmiş Şarküteri Ürünleri (salam, sosis, sucuk) Kuruyemiş, Patlamış Mısır Gibi Gıdalar (Boğulma riski taşıyorlar) Beyin Gibi Sakatatlar Paket Bitki Çayları Midye, Kalamar, Karides Gibi Deniz Ürünleri ve Dip Balıkları Ton Balığı (Bebek ve yetişkinler için uygun değil) Salça Tahin (Susam yüksek alerjen olduğu için)
Ek gıdaya 6 ay dolduktan sonra başlanılır. Yaklaşık olarak ilk 45 gün, tadım günleridir. Ek gıdaya mevsim sebzeleriyle başlanır. Parmak boyutunda kesilmiş, bebeğin tutabileceği ve damağının ezebileceği yumuşaklıkta buharda pişirilmiş sebzelerle. Pütürlü olarak anne kaşıkla da besleyebilir, eğer blw yöntemiyle ilerlemek istemiyorsa. (O tabak bitecek mi? Kitabından faydalanılması, yeterli bilgi edinilmesi daha uygun blw yöntemine adım atmadan önce) Daha sonra yoğurt ve meyvelere geçilebilir. Tadım sürecinde 3 gün aynı besini vererek alerjik reaksiyon gösterip göstermeyeceği takip edilir. Miktarlar oldukça az tutulur. Bebeğin ana besini 1 yaşa kadar anne sütüdür (yokluğunda mama) ki özellikle ilk geçiş döneminde bebeği ve bağırsaklarını yormaya gerek yoktur. Bebeği doyurmaya değil sadece yeni besinlerle tanıştırıp, alerjisi olup olmadığını anlamaya çalıştığımız bir dönemdir bu. Tadımların bitimiyle kahvaltı öğününe başlanabilir yavaş yavaş. Bu zamana kadar öğün yoktur ama alerjik reaksiyona karşı tadımları öğle zamanı ne aç ne de tam olarak tok olduğu bir zamanda yapmak daha uygundur. Kahvaltı öğünü bulamaç olarak verilmemeli. İlerleyen zamanda bulamaçtan vazgeçirmeye uğraşmak yerine bu şekilde bir beslenmeye hiç başlamamak en iyisidir. 8.ay beslenmesine kahvaltı ve bir ara öğün eklenebilir. 9.ay gibi ana öğün miktarı 2'ye çıkarılabilir. 10-12. Ay yada yaşı sonrası (bu bebeğe göre şekilleniyor genellikle) 3 ana öğün 1 ara öğün sistemine geçilebilir.
Ek gıdaya geçiş bir süreçtir. Bebeği tatmayı yada yemeği reddettiği besinler için zorlamanın herhangi bir anlamı yoktur. Bebeğim iştahsız diye telaşa kapılmadan önce kendi beklentimiz olan porsiyon miktarlarını gözden geçirmeliyiz. Ciddi bir iştahsızlık söz konusuysa gerekli tahliller yapılmalı. Bir birey olduklarını, her besini sevmek zorunda olmadıklarını unutmayın. (Zaten beğenileri çok değişken oluyor bu dönemlerde. Bir süre asla yemek istemedikleri besini daha sonra severek yiyebiliyorlar.) İştahlı bebek anneleriyse nasılsa yiyor diye anne sütünü geri plana atmadan ilerlemeli. Diş ve atak dönemlerinde ciddi iştahsızlıklarla karşılaşılabilir. Bebek ek gıdayı reddediyor diye anne sütünden mahrum edilmemeli ! Gelişimin tek göstergesinin kilo olmadığını, önemli olanın sağlık olduğunu asla unutmayın.
EK GIDA-1 Ek gıdaya geçiş süreç ve seruvenimizi aktarayım sizlere bugün. Öncelikle tavsiyem hiç panik olmamanız. Burası özel bir grup olduğu için burada tasvip ettiğimiz tarza göre yazacağım istemeyen uymaz. 1. Acele etmeyiniz. Bebeginiz eninde sonunda o yemeği yiyecek, sevmezse hayat boyu yemez zaten tikmaya gerek yok. 2. Öncelikle başlarken sebze suları ile başlamayı deneyin, ilk verilecekler kabak, patates, havuç olmalı. En az allerjen oldukları için. Sonra elma ile devam edilebilir. Elma havuç karışımı iyidir. Turuncgiller pisik yapabilir asitli olduğu için mideye dokunabilir. 1 yasa kadar onerilmez genelde. Deneyip verebilirsiniz. 3. Aslında sebze ile baslamaktansa benim asıl tavsiyem yoğurt hatta kefir ile başlamak. Ne kadar erken zamanda proboyotige alisirsa o kadar iyi. Istemeyebilir, 9. aya kadar sadece tatma suresidir yemesi gerekmez hiçbir şeyi. Sütle ilgili herhangi bir sıkıntı veyahut vitamin mineral eksiği yoksa 1 yaş hatta hatta azı dişi çıkana kadar sütten anne sütü başka birşeye temel olarak gereksinimi yoktur. D vitamini konuşuluyor onun da eksikliğinin uzun yaşamaya neden olabileceğine dair ahmetrasimkucukusta da yazı yayınlandı geçende. Güneşli memlekette sokağa vaktinde çıkarmak yeterli olur bence. 15-20 dk hepi topu. 4. Üç gün kuralı her zaman geçerlidir. Ne yedirirseniz yedirin çocuğu mutlaka takip edin. Yoğurt da olabilir bu bal da. Bala karşı değilim ama botizm riskini kendi cocugumdan başkası icin ustlenemem. Yalnız bali alırken cevrenizden olmasını tercih ediniz ki içindeki polenlerle çevredeki polenler benzer olsun çocukta polen alerjisi gelismesin. Üç gün içinde de farklı bir tadla tanistirmayin mümkünse hangisinin neye neden olduğunu bulmak zor oluyor. 5. Aman kabak yedirecegim, brokolide şimdi sıra falan diye düşünüp mevsime ait olmayan hiçbir sebze meyveyi çocuğa yedirmeyin. Unutmayın ki Allah yaz kış enzimlere ve vücut ihtiyacına göre yaratıyor her daim, bakınız grip-portakal ilişkisi. Konserveden o şeyi tatmasa da olur bobrege zararlı konserveler ev yapımı dahi olsa. Herşey vaktinde güzel, az sabır edin yeter. 6. Bu yazdıklarım son 4 senedir okuma ve tecrübelerim sonucudur. Her tür eleştiriye açığım. Yemez sonra diye düşünerek kimsenin sizin bebeğinizin süt aliminizi azaltmaya hakkı yok. Örnekle anlatayım. Büyük oğlum 4.5 aylıkken aşırı zor şartlar altında dr un mama vermeyecegim diretmesiyle yogurda, devamında 6 aylıkken de ek gıdaya başladı. Herşeyi itirazsız yedi mükemmel bir bebekti. Sonuç: 3 yaşında ve yoğurtlu pilav ve tarhana dışında pek birşey yemez. Et süt yumurta korkulu rüyası çocuğun. Neden? Kan grubuA. Tüm grupların önüne çeşitli pilavlar koyun etli, tavuklu, sade. A grubu sade olanı seçer yazıyordu bir yerde. Evet doğru. Brokoliyi de yer balık da ama keyfi gelirse. Fıtratı bozulmadı diye üstünde durmuyorum. Günlük ihtiyacını meyve ve kuruyemislerden alıyor çünkü. Öğlen de salatasina bir bardak farklı bakliyat ekliyorum oldu da bitti. Küçüğe geçeyim 1 yaşında ve 6. Aydan itibaren başladım kefirle. Tatlıcı biraz. Yoğurt yahut kefir eksi oldu mu yemez. Et çok nadir yer. O da pilavci üstüne yogurtla. Ama pilav yiyecek aşamaya 11.ayda geldi. İkisi de blw ile beslendi ben pek karışmadim. Tatlimsi tüm sebze ve meyveleri yer, kuruyemişe bayılır. İkisi de aynı şeyleri yiyor biri 1 yıl boyunca ne versem yedi sonra bu hale geldi. Diğeri ağzını acmadi, içine koyunca tükürdü asla yutmadı aylarca. Sonuç aynı çünkü kan grubu aynı. Ufak tefek kişisel farklılıklar elbet var, olacak da olmalı da. Ama bu örnek üzerinden rahatlıkla serbest davranmanizi salık verebilirim. Küçüğün yediği yumurta buyukten çoktur bu yasinda mesela. 7. Şimdilik son olarak da ne olursa olsun kursağından geçenlerin doğal tabii olmasına dikkat edin, araştırın bulun gidin alın derim mümkünse kendiniz dikin ekin. (Adem İle Havva grubundan ) Hepsini direk kopyala yapıştır yaptım içerik detayını çok bilmiyorum
Süper Gıdalar
Bu süper gıdaların hepsi olmasa bile bir kısmı elinizin altında bulunursa eğer bebek beslenmesinde size çok yardımı dokunur. özellikle yemek yemeyi pek sevmeyen minikler için az besinle daha faydalı beslenmelerini sağlayabilirsiniz.
Organik Soğuk Sıkım Hindistancevizi Yağı; Sağlıklı yağlar arasındadır ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
Organik Hindistancevizi Sütü; İnek / keçi sütü yerine kullanılabilir.
Hindistancevizi Suyu; vücuttaki kaybolan elektrolitler için önemlidir, geri kazanımını sağlar. (Kalsiyum, magnezyum, fosfor, potasyum ve sodyum)
Avokado; protein, vitamin, mineral açısından zengindir. Sağlıklı yağlar arasındadır. Bağışıklık sistemini güçlendirir ve zararlı toksinlerin vücuttan atılmasını sağlar.
Soğuk Sıkım Avokado Yağı; sağlıklı yağlar arasındadır ve cildi nemlendirici özelliğe sahiptir.
Kinoa; yüksek oranda protein ve tüm temel aminoasitleri içerir.
Kinoa Ezmesi; kahvaltı için kullanılabilir.
Yulaf Ezmesi; vitamin, mineral ve antioksidanlar açısından zengindir. Rondodan geçirilerek un yerine kullanılabilir.
Keçiboynuzu Özü; zengin kalsiyum içerir ve kansızlık tedavisine yardımcıdır.
Keçiboynuzu Unu; kalorisi düşüktür ve şeker yerine bir çok gıda hazırlanırken tatlandırmak için kullanılabilir.
Somon; protein ve omega-3 yağ asitleri açısından zengin bi kaynaktır.
Yeşil Mercimek; besin değeri oldukça yüksektir. Zihini ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Demir açısından oldukça faydalı bir besindir.
Kefir; bağışıklığı güçlendirir, sindirim sistemine yardımcı olur, kemik sağlığı için faydalıdır. Yoğurt içerdiği bileşenler ile probiyotik üretimine katkıda bulunurken kefir direkt olarak bu mikroorganizmaları içermektedir.
Yoğurt; bağışıklığı güçlendirir, sindirim sistemine yardımcı olur, kemik sağlığı için faydalıdır.
Chia Tohumu; lif, protein ve mineral bakımından zengindir. Çok yüksek oranda omega-3 içerir.
Amaranth; yüksek oranda protein, aminoasit ve lif içerir.
Tatlı Patates; temel vitamin ihtiyacını karşılayan zengin vitamin ve mineral içeriğine sahip bir besindir. Patates yerine kullanılabilir.
Blueberry; kan şekerini düzenlemek, idrar yollarını temizlemek, kansere karşı korumak gibi bir çok faydası bulunur.
Bebek Beslenmesinde 1 Yaşına Kadar Yasaklar Listesi
İnek / Keçi Sütü
Şeker (2 yaş)
Tuz
Bal
Yumurta Akı
Bıldırcın Yumurtası
Kakao
Çay, Kahve (1 yaş sonrası da yasak)
Paketli Gıdalar (Sonrasında da tüketilmemesi daha doğru)
Asitli ve Paketli İçecekler (Sonrasında da tüketilmemesi daha doğru)
Bakla (2 yaşına kadar tüketmemeli)
Patlıcan (2 yaşına kadar tüketmemeli)
Ispanak
Alerji Riski Yüksek Gıdalar (çilek, kivi, domates gibi)
İşlenmiş Şarküteri Ürünleri (salam, sosis, sucuk)
Kuruyemiş, Patlamış Mısır Gibi Gıdalar (Boğulma riski taşıyorlar)
Beyin Gibi Sakatatlar
Paket Bitki Çayları
Midye, Kalamar, Karides Gibi Deniz Ürünleri ve Dip Balıkları
Ton Balığı (Bebek ve yetişkinler için uygun değil)
Salça
Tahin (Susam yüksek alerjen olduğu için)
Ek Gıdaya Geçiş
Ek gıdaya 6 ay dolduktan sonra başlanılır.
Yaklaşık olarak ilk 45 gün, tadım günleridir.
Ek gıdaya mevsim sebzeleriyle başlanır. Parmak boyutunda kesilmiş, bebeğin tutabileceği ve damağının ezebileceği yumuşaklıkta buharda pişirilmiş sebzelerle. Pütürlü olarak anne kaşıkla da besleyebilir, eğer blw yöntemiyle ilerlemek istemiyorsa. (O tabak bitecek mi? Kitabından faydalanılması, yeterli bilgi edinilmesi daha uygun blw yöntemine adım atmadan önce)
Daha sonra yoğurt ve meyvelere geçilebilir. Tadım sürecinde 3 gün aynı besini vererek alerjik reaksiyon gösterip göstermeyeceği takip edilir. Miktarlar oldukça az tutulur. Bebeğin ana besini 1 yaşa kadar anne sütüdür (yokluğunda mama) ki özellikle ilk geçiş döneminde bebeği ve bağırsaklarını yormaya gerek yoktur. Bebeği doyurmaya değil sadece yeni besinlerle tanıştırıp, alerjisi olup olmadığını anlamaya çalıştığımız bir dönemdir bu.
Tadımların bitimiyle kahvaltı öğününe başlanabilir yavaş yavaş. Bu zamana kadar öğün yoktur ama alerjik reaksiyona karşı tadımları öğle zamanı ne aç ne de tam olarak tok olduğu bir zamanda yapmak daha uygundur. Kahvaltı öğünü bulamaç olarak verilmemeli. İlerleyen zamanda bulamaçtan vazgeçirmeye uğraşmak yerine bu şekilde bir beslenmeye hiç başlamamak en iyisidir.
8.ay beslenmesine kahvaltı ve bir ara öğün eklenebilir. 9.ay gibi ana öğün miktarı 2'ye çıkarılabilir. 10-12. Ay yada yaşı sonrası (bu bebeğe göre şekilleniyor genellikle) 3 ana öğün 1 ara öğün sistemine geçilebilir.
Ek gıdaya geçiş bir süreçtir. Bebeği tatmayı yada yemeği reddettiği besinler için zorlamanın herhangi bir anlamı yoktur.
Bebeğim iştahsız diye telaşa kapılmadan önce kendi beklentimiz olan porsiyon miktarlarını gözden geçirmeliyiz.
Ciddi bir iştahsızlık söz konusuysa gerekli tahliller yapılmalı.
Bir birey olduklarını, her besini sevmek zorunda olmadıklarını unutmayın. (Zaten beğenileri çok değişken oluyor bu dönemlerde. Bir süre asla yemek istemedikleri besini daha sonra severek yiyebiliyorlar.)
İştahlı bebek anneleriyse nasılsa yiyor diye anne sütünü geri plana atmadan ilerlemeli.
Diş ve atak dönemlerinde ciddi iştahsızlıklarla karşılaşılabilir.
Bebek ek gıdayı reddediyor diye anne sütünden mahrum edilmemeli !
Gelişimin tek göstergesinin kilo olmadığını, önemli olanın sağlık olduğunu asla unutmayın.
EK GIDA-1
Ek gıdaya geçiş süreç ve seruvenimizi aktarayım sizlere bugün. Öncelikle tavsiyem hiç panik olmamanız. Burası özel bir grup olduğu için burada tasvip ettiğimiz tarza göre yazacağım istemeyen uymaz.
1. Acele etmeyiniz. Bebeginiz eninde sonunda o yemeği yiyecek, sevmezse hayat boyu yemez zaten tikmaya gerek yok.
2. Öncelikle başlarken sebze suları ile başlamayı deneyin, ilk verilecekler kabak, patates, havuç olmalı. En az allerjen oldukları için. Sonra elma ile devam edilebilir. Elma havuç karışımı iyidir. Turuncgiller pisik yapabilir asitli olduğu için mideye dokunabilir. 1 yasa kadar onerilmez genelde. Deneyip verebilirsiniz.
3. Aslında sebze ile baslamaktansa benim asıl tavsiyem yoğurt hatta kefir ile başlamak. Ne kadar erken zamanda proboyotige alisirsa o kadar iyi. Istemeyebilir, 9. aya kadar sadece tatma suresidir yemesi gerekmez hiçbir şeyi. Sütle ilgili herhangi bir sıkıntı veyahut vitamin mineral eksiği yoksa 1 yaş hatta hatta azı dişi çıkana kadar sütten anne sütü başka birşeye temel olarak gereksinimi yoktur. D vitamini konuşuluyor onun da eksikliğinin uzun yaşamaya neden olabileceğine dair ahmetrasimkucukusta da yazı yayınlandı geçende. Güneşli memlekette sokağa vaktinde çıkarmak yeterli olur bence. 15-20 dk hepi topu.
4. Üç gün kuralı her zaman geçerlidir. Ne yedirirseniz yedirin çocuğu mutlaka takip edin. Yoğurt da olabilir bu bal da. Bala karşı değilim ama botizm riskini kendi cocugumdan başkası icin ustlenemem. Yalnız bali alırken cevrenizden olmasını tercih ediniz ki içindeki polenlerle çevredeki polenler benzer olsun çocukta polen alerjisi gelismesin. Üç gün içinde de farklı bir tadla tanistirmayin mümkünse hangisinin neye neden olduğunu bulmak zor oluyor.
5. Aman kabak yedirecegim, brokolide şimdi sıra falan diye düşünüp mevsime ait olmayan hiçbir sebze meyveyi çocuğa yedirmeyin. Unutmayın ki Allah yaz kış enzimlere ve vücut ihtiyacına göre yaratıyor her daim, bakınız grip-portakal ilişkisi. Konserveden o şeyi tatmasa da olur bobrege zararlı konserveler ev yapımı dahi olsa. Herşey vaktinde güzel, az sabır edin yeter.
6. Bu yazdıklarım son 4 senedir okuma ve tecrübelerim sonucudur. Her tür eleştiriye açığım. Yemez sonra diye düşünerek kimsenin sizin bebeğinizin süt aliminizi azaltmaya hakkı yok. Örnekle anlatayım. Büyük oğlum 4.5 aylıkken aşırı zor şartlar altında dr un mama vermeyecegim diretmesiyle yogurda, devamında 6 aylıkken de ek gıdaya başladı. Herşeyi itirazsız yedi mükemmel bir bebekti. Sonuç: 3 yaşında ve yoğurtlu pilav ve tarhana dışında pek birşey yemez. Et süt yumurta korkulu rüyası çocuğun. Neden? Kan grubuA. Tüm grupların önüne çeşitli pilavlar koyun etli, tavuklu, sade. A grubu sade olanı seçer yazıyordu bir yerde. Evet doğru. Brokoliyi de yer balık da ama keyfi gelirse. Fıtratı bozulmadı diye üstünde durmuyorum. Günlük ihtiyacını meyve ve kuruyemislerden alıyor çünkü. Öğlen de salatasina bir bardak farklı bakliyat ekliyorum oldu da bitti. Küçüğe geçeyim 1 yaşında ve 6. Aydan itibaren başladım kefirle. Tatlıcı biraz. Yoğurt yahut kefir eksi oldu mu yemez. Et çok nadir yer. O da pilavci üstüne yogurtla. Ama pilav yiyecek aşamaya 11.ayda geldi. İkisi de blw ile beslendi ben pek karışmadim. Tatlimsi tüm sebze ve meyveleri yer, kuruyemişe bayılır. İkisi de aynı şeyleri yiyor biri 1 yıl boyunca ne versem yedi sonra bu hale geldi. Diğeri ağzını acmadi, içine koyunca tükürdü asla yutmadı aylarca. Sonuç aynı çünkü kan grubu aynı. Ufak tefek kişisel farklılıklar elbet var, olacak da olmalı da. Ama bu örnek üzerinden rahatlıkla serbest davranmanizi salık verebilirim. Küçüğün yediği yumurta buyukten çoktur bu yasinda mesela.
7. Şimdilik son olarak da ne olursa olsun kursağından geçenlerin doğal tabii olmasına dikkat edin, araştırın bulun gidin alın derim mümkünse kendiniz dikin ekin. (Adem İle Havva grubundan )
Hepsini direk kopyala yapıştır yaptım içerik detayını çok bilmiyorum