Arkadaşlar bu kelimelerin kullanımına biraz daha özen gösterelim lütfen. Unutmayalım bir ülkenin en önemli şeyi dilidir. Dil bozulunca her şey bozulur...
fotoğraf Fr. Photographe a. 1. Çeşitli araç ve malzeme kullanarak görüntüyü özel bir yüzey üzerinde sabitleme. 2. Bu yöntemle aktarılarak çoğaltılan resim, foto: Bir de yadigâr olmak üzere fotoğraf bıraktı. -Ö. Seyfettin. 3. mec. Görüntü: Bu adam iyi fotoğraf veriyor. -A. İlhan.
Güncel Türkçe Sözlük fotoğraf İng. Photo (graph), picture, still Sinema/TV. 1. Fotoğraf aygıtıyla elde edilen resim; bir film görünçlüğünün, bir film çalışmasının ya da bir oyuncunun, fotoğraf aygıtıyla saptanmış resmi. 2. Bir filmdeki resimlerden çıkarılan fotoğraf, film fotoğrafı. 3. Görüntülükte devinimsiz bir görüntü sağlamak için kullanılan bir dizi özdeş resim.
BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü 1981 Kasmaya gerek. Yok. Resim demeye özgürlük...
Büyük Türkçe Sözlük
ç ğ ı ö ş ü â î û
Sözlük'te söz varlığı
fotoğraf Fr. Photographe
a. 1. Çeşitli araç ve malzeme kullanarak görüntüyü özel bir yüzey üzerinde sabitleme. 2. Bu yöntemle aktarılarak çoğaltılan resim, foto: Bir de yadigâr olmak üzere fotoğraf bıraktı. -Ö. Seyfettin. 3. mec. Görüntü: Bu adam iyi fotoğraf veriyor. -A. İlhan.
Güncel Türkçe Sözlük
fotoğraf İng. Photo (graph), picture, still
Sinema/TV. 1. Fotoğraf aygıtıyla elde edilen resim; bir film görünçlüğünün, bir film çalışmasının ya da bir oyuncunun, fotoğraf aygıtıyla saptanmış resmi. 2. Bir filmdeki resimlerden çıkarılan fotoğraf, film fotoğrafı. 3. Görüntülükte devinimsiz bir görüntü sağlamak için kullanılan bir dizi özdeş resim.
BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü 1981
Kasmaya gerek. Yok. Resim demeye özgürlük...