insanlar normal yaşamlarına uyum sağlar.. Çünkü büyük beyinlerin evrimi toplum olma ile eş değerdir
mesela yemek içme adabı bu uyum ile olur yaşadığı toplumun edinimleri ile kendine yeme içme adabı ortaya çıkartır
diğer yandan başka toplumlar da aynı edinimler ile donanır
iki toplumun yeme içme adabı illa bir birine uymak zorunda değildir
uzak doğu da insanlar yeme içme adabına böcek ve diğer bir çok böcek türünü katmıştır
bu onların yeme içme adabıdır ; diğer yandan bizler bu tip yiyecekleri yeme içme adabına katmadık
ve bize göre tiksinti değerindeki bu yiyecekleri yanımızda yiyen birini gördüğümüz de hemen ona karşı savunma üretiriz ya oradan uzaklaşırız yada kendimiz yemişiz gibi kusma eylemine geçeriz
bu bizim yemek adabımız da o yiyeceklerin olmamasından
bu normal yaşamı süren toplumların birbirinden ayrılmış sosyal yaşamlarıdır.
oysa biz de onların yediği yiyecekleri yeriz ama bunun için bizim normal yaşantımızın bozulması sadece yaşam amacımızın olması gerekli
cinsel eylemin homofobi durumuna düşmesi aslında ortada bir normalin olmasından kaynaklanıyor. Sosyal yaşamlarını belli başlı kriterler ile oluşturmuş toplumlar ancak bu kriterlere uymak ile toplumda var olur ve o topluma kaynaşır ve ister istemez toplumun var ettiği şeylere entegre olur biyolojik ve sosyolojik yapıları toplum ile uyum içinde olma ihtiyacı duyar
bizce homofobik durumun oluşması uyum bozukluğundan kaynaklanır
burada derin mesele bu uyum bozukluğunu bireyin kendisi mi istemesi yoksa aynı toplum içinde tam anlamı ile sosyolojik ve biyolojik uyumdan faydalanamayarak kendine ; aynı bir çölün ortasında kalarak yaşam alanı oluşturması mı
tabi ayırımı yapabilmek belkide homofobi denilen edinimin yok olmasına sebep olur ..
insanlar normal yaşamlarına uyum sağlar.. Çünkü büyük beyinlerin evrimi toplum olma ile eş değerdir
mesela yemek içme adabı bu uyum ile olur yaşadığı toplumun edinimleri ile kendine yeme içme adabı ortaya çıkartır
diğer yandan başka toplumlar da aynı edinimler ile donanır
iki toplumun yeme içme adabı illa bir birine uymak zorunda değildir
uzak doğu da insanlar yeme içme adabına böcek ve diğer bir çok böcek türünü katmıştır
bu onların yeme içme adabıdır ; diğer yandan bizler bu tip yiyecekleri yeme içme adabına katmadık
ve bize göre tiksinti değerindeki bu yiyecekleri yanımızda yiyen birini gördüğümüz de hemen ona karşı savunma üretiriz ya oradan uzaklaşırız yada kendimiz yemişiz gibi kusma eylemine geçeriz
bu bizim yemek adabımız da o yiyeceklerin olmamasından
bu normal yaşamı süren toplumların birbirinden ayrılmış sosyal yaşamlarıdır.
oysa biz de onların yediği yiyecekleri yeriz ama bunun için bizim normal yaşantımızın bozulması sadece yaşam amacımızın olması gerekli
cinsel eylemin homofobi durumuna düşmesi aslında ortada bir normalin olmasından kaynaklanıyor. Sosyal yaşamlarını belli başlı kriterler ile oluşturmuş toplumlar ancak bu kriterlere uymak ile toplumda var olur ve o topluma kaynaşır ve ister istemez toplumun var ettiği şeylere entegre olur biyolojik ve sosyolojik yapıları toplum ile uyum içinde olma ihtiyacı duyar
bizce homofobik durumun oluşması uyum bozukluğundan kaynaklanır
burada derin mesele bu uyum bozukluğunu bireyin kendisi mi istemesi yoksa aynı toplum içinde tam anlamı ile sosyolojik ve biyolojik uyumdan faydalanamayarak kendine ; aynı bir çölün ortasında kalarak yaşam alanı oluşturması mı
tabi ayırımı yapabilmek belkide homofobi denilen edinimin yok olmasına sebep olur ..