duygular nörolojik seviyede hazırlana ve insanlık tarihi boyunca aynı olan temele sahiptir, yaşadığımız duyguların sayısı bellidir ve tümü hayatta kalma ana maddesi üzerinden hareket eder, his dediğimiz şey ise yaşadığımız duyguya karşılık harekete geçmek için ihtiyaç duyulan şeyin hazırda tutulması için salgılanan kimyasalın yaratmış olduğu bir etkidir, korkma anında kalbimizin hızlı çarpması gibi, çünkü kaçmamız gerek ve bunun için de daha fazla kan pompalanmalı daha fazla oksijen taşınmalı, hayati tehlike çoksa bu sefer bir de adrenalin salgılanır, işin finalinde "hislerime güvendim ve kaçtım" demek yersiz diyebiliriz, yaşadığınız duygu durumu neye ihtiyaç duyuyorsa o bölgedeki organların çalışma düzenini etkileyecek kimyasalları bünyesinde taşır.
duygular nörolojik seviyede hazırlana ve insanlık tarihi boyunca aynı olan temele sahiptir, yaşadığımız duyguların sayısı bellidir ve tümü hayatta kalma ana maddesi üzerinden hareket eder, his dediğimiz şey ise yaşadığımız duyguya karşılık harekete geçmek için ihtiyaç duyulan şeyin hazırda tutulması için salgılanan kimyasalın yaratmış olduğu bir etkidir, korkma anında kalbimizin hızlı çarpması gibi, çünkü kaçmamız gerek ve bunun için de daha fazla kan pompalanmalı daha fazla oksijen taşınmalı, hayati tehlike çoksa bu sefer bir de adrenalin salgılanır, işin finalinde "hislerime güvendim ve kaçtım" demek yersiz diyebiliriz, yaşadığınız duygu durumu neye ihtiyaç duyuyorsa o bölgedeki organların çalışma düzenini etkileyecek kimyasalları bünyesinde taşır.