İnsan ilimden mi başlayıp iman etmeli yoksa imandan mı başlayıp ilim yapmalı?

Teşbih yapıyoruz madem: O suyu Mevla boşa yağdırır da her fidan hakkı kadarını alır rahmetten.. Yahut suyu yoğurda eklersen ayran içersin.. Üzüm ruhuna katarsan rakı olur.. Yeri gelmişken zamanında bir hoca varmış tek kerameti iki farkli suyu birleştirip ayran yapmasiymis.. Gerçek: Adam rakı icermiş meğer..

Detayına girmedin kıssadan hisse alınır umudu ile ... İçin alırsa içersin demem oydu ki sözde imanını ve ilmini boşa harcayan da var yani suyu istediği gibi içebilirsiniz ama dediğim örnek suydu temeli su ...

O zaman şöyle konuya döneyim.. İman o surahidir evet ancak bilim o surahinin şeklini belirleyen cam olma sürecindeki ısı gibidir.. Bilim olmadan yaratılan sürahi sıradan bir cam parçası iken (taklidi iman) bilim temelli okuyup sindirilerek oluşturulmuş iman bir sürahi değil artık bir sanat eseridir..

Evren Kulacoglu asıl konumuz imanın çeşitleri değil o konu soruldugunda bu cok daha akılcı sekilde detaylandırılır. Şu an iman çeşit ve aşamaları konuşulmuyor diye görüyorum. İmanın sonrasındaki her doğru ilim bilimi destekler abdest sonrası insan aurasının yeşile dönmesi gibi .... Bunu bilerek abdest almak cok daha guzel olur katılıyorum ama bu farklı bir konu

BİLGİ - İLİM - İMAN Müslümanların ilimden başlayıp imana gitmeleri lazım. İmandan başlanılmaz. Çünkü imanın içi, içeriği bilgidir.(ana başlık buydu başka bir mesaja karşılık yazdiysaniz afedersiniz yanlış anlamışım) iman türleri değil zaten imanın hangi süreçlerden geçirilerek oluşturulduğu eleştirisi bir bakıma..

İmanın tanımını ilk yorumumda belirttim İman: Dinin ortaya koydugu dogmalara inanmadır dogma ise doğruluguna emin olunmayan seydir ... Zaten bilgisi kanıtlanmış sey iman olmuyor ilim oluyor tanım her yerde mevcut konu bu değil derken kastım buydu dediğim sey anlasılmıyorsa yanlış yere yazdıgım doğru katılıyorum size taklidi iman dediğiniz iman türlerine girer dipnot geceyim

Sorun orada başlıyor zaten.. Yaptığınız ve genel gecer olduğunu iddia ettiğiniz iman tanımı hatalı.. Bu varsayiminiz üzerine bina ettiğiniz düşünceler de havada kalıyor. Her iman aynı değildir.. Aynı şey bilim için de geçerli zira.. Yercekiminin varlığını bir çocuk da bilir ancak Newton olmak gerekir demiş Cem bey.. Neye inandığını ve sebeplerini bilerek inanmak..

Evren Kulacoglu tanımı da yanlışlıyorsak tc kimlik numaramız da yanlış mı bir baktırayım ben

1.dinin ortaya koyduğu dogmalara inanma, dinsel inanış, inanç. 2. Tanrı’ya ve İslam dinine inanma. 2.tanimi es gecmissiniz.. İyi de bunun tek bir yolu ve tarzı yok. Gerçekten yazdığım onca şeyden bir tek bunu mu cikardiniz. Cidden konuda kalmak adına soruyorum. Imanin, araştırıp öğrenmeden neye (hangi dogmaya)inanacagini secmeden, hangi bilimsel temellere dayandığını hangi çelişkileri barindirdigini bilmeden yapılmaması gerektiğine itiraz mı ettiniz?

İlk yorumum ve onu destekleyen yorumlarım ne dediğimi yeterince acıklıyor belki sizin anşayış kapasiteniz düşüktür belki de benim anlatımım düşüktür o bilinmez ben anlattıgımı sandıgım sey ile siz anladıgınızı sandıgınız sey ile kalınması daha da doğru sanırım ... Yanlız şunu belirtmek isterim kainat ayetlerini arastırmaya üç yılımı verdim yani araştırıp bilmeden körü körüne bağlanmadan daha donanımlıdır bilmek (rüyanın katmanları, varoluş, tüm vucut hareketleri ve yapılması istenenle bilimde ki benzerlik, vahi denilen iletişimin nasıl oldugu bilimsel olarak ismine vahi denmese de böyle bir iletişimin bilim de yer verildiği, boyutlar, bilimin solucan delikleri denen seylerin hızır as yolculugu nasıl yaptıgını desteklemesi, bugune kadar helak olmuş kavimlerin o dönem evrendeki yansıttıkları enerjilerle evrenin kötü enerjisi ile vuku bulan olaylar vs vs )fakat iman ayrı bir sey iman sorusunu soracak kadar imanı arastırmış kişi şunu da bilir ki imanın şartları sadece inanmakla gecer hiç bilim ve ilimle alakası olmayan gecmişte yol elektrik kitap bulamayan teyzeler ve amcalar imansız mı gitti madem ilim olmadan iman olmuyorsa bu bu demek söylediklerim son yorumdaki sorunuzun cevabı olabilir tabi anlayabildiyseniz yada keza ben anlatabildiysem

"Hayır aslında o dediginizi kastetmedim"demek kadar kolay bir yol varken benim anlayissiz olduğumu ima ettiniz.. Çünkü gerçekten "belki de ben anlatamamisimdir"ihtimalini göz önünde bulundursaniz tekrar açıklama gayretinde bulunurdunuz.. Gelelim ilk yorumunuza: O kadar metafora bogmussunuz ki yorumunuzu cevaben ne yazdım bi bakın.. Sirada kainat ayetlerine(bahsettiğiniz Kurân sanirim) ayirdiginiz 3 yiliniz var.. Ben bunu bilemem yani sizi tanıyor olsam bu cabanizi öngòrerek yaklasirdim ve maalesef yorumunuz bana o birikimi hissettirmedi.. Gelelim benim hangi anlayışa kaç sene ayirdigim kaç kitap okuduğum ya da kaç üniversite bitirdigime.. Boşverin gelmeyelim.. Çünkü benim türkiye 10.su olmam dinler tarihini yalayip yutmam ya da o çok severek girdiginiz Ales sınavının sorularını yazıyor olmam bu konuda hiçbir kanıt sunmayacaktir size.

Evren Kulacoglu bilgi ölcmek değil amacım bana sordunuz bilmeden yapmak doğrumudur sizce diye bende cevapladım üç yıl kainat ayetleri (yani din ile doğa arasındaki ilişkinin ayetlerdeki şifresi) arastırdım sizce ben bilmeden bunların pekişmeyecegini düşünebilirmiyim (beni tanımıyorsunuz ya sizin dediğiniz gibi ) demek istedim ama Ales sınavlarını hazırlarken arada bana soru sorunca sordugunuz soruyu unutmuşsunuz... Anlayıssız oldugunuzu ima etmedim siz anlayışsız olabilirsiniz ben anlatımı olmayan biri olabilirim dedim gayet net bir sekilde dedim bunu bu sefer eminim

Peki vardiginiz sonuca gelirsek sizce var mı böyle bir şifre? Ya da sectiginiz yolun doğru olduğunu düşünüyor musunuz Rabia Argun ?Çünkü ilk yazdığınız mesaj ana mesaj ile birbirine zıt. O yüzden bilimle temellendirilmis imana karşı olup olmadiginizi sordum ısrarla.

Aksine ilk yorumumla daha da özleşti suyu(ilimi )boşa(imansız)dökersen dolmaz... Boş bir kaba(imanlı ama ilimi olmayan)dökersen o zaman berraklıgı görülecek (dinin içeriği doğru mu yanlışmı)derecede dolar. Sonra için alırsa( doğru bulursan) içersin (uygularsın) tam anlamıyla kendi sözlerimin meali de bu daha da acıklayıcı olamayacagım. Peki size ben sorayım bu sefer eskiden yaşamış olanlar bahsettiğim teyze ve amcalar hiç bir ilim yolu bulacak kadar şanslı olmayanlar ne yapmalıydı? İman etmemelilermiydi ?

Nihayet.. Anlaşıldı şifreler.. Teşekkür ederim. Şimdi başlayalım eleştiriye.. Boş kaba dökülen her su aynı berrakligi gosterebilirmis gibi bir genelleme yapmışsınız.. İmanlı ama ilmi olmayan herkeste din aynı etkiyi yapmaz diye düşünüyorum aksine işin içine o âyetleri nasıl yorumladığı girer ki yine bilme ihtiyacı hasıl olacaktır. Gelelim teyzelere.. İlk emri oku olan dini okumadan yasamislarsa ya ailelerini ya yaşadıkları çağı yargilayabiliriz.. Ayni adaletsizligi Afrika kabileleri icin verebilirsiniz. Birakin ilmi din bile yok. Onlar neylesin. Bana tarihten peygamber olmayan ve soyledikleriyle sizi aydınlatan birini örnek verebilir misiniz ki ilim tahsil etmemiş olsun.

Peygamber harici tek kişinin söylediği hiç bir seye baglı kalmayan söylenen bir seyi söyleyeni de arastırarark en az 5 olumlu aynı cevapla dahi tatmin olmayan sadece kuran ve kuranın ayetleriyle bilimin desteklediğini gördükce daha da iman eden (yani suyu dolduracak kabı olup suyu doldurduktan sonra içine sinip suyu içen) biriyim ... Ama sorumun yanıtını almadım soruya soruyla gidiyoruz afrika kısmını da konuyla bütünleyemedim bırakın ilmi din yok demişsiniz mesele dinin olma konusuysa dini olmayan bir toplumu neden örnek olarak vermek istediniz anlamış değilim kastım o teyzelere adil davranılmadıgı değil onlar imkansızlıktan ilimsizlerdi imansız değillerdi yani ilim olmadan iman oluyormuş aynı seyleri tekrarlıyorum hala ben anlatamıyorum (anlamıyorsunuz demedim bakın sorun belli zaten ) amacınız fikrimi anlamak değil çürütmek baslangıctan beri sizin fikirlerinize karsı bir tepkim olmadı hala kendi söylediklerimin kelime meallerini bile vermeme ragmen sözcükler değiştirilip aynı sorular içerisindeyiz. Lakin havanda su dövmek tabiriyle bir su teşbihi daha ekleyelim .

Eleştiriye başlamak yerine detaylandıralım deseydiniz dewam ederdik. Eleştirmek için anlamak lazım siz yaptıgım örneklemenin kelimelerini şifre kadar buyuk görmüşsünüz (en azından anlamadıgınız aşikar)bilsem ales sınavı için hazırladıgınız sorular gibi bir de olabilecek şıklar yazardım size hem daha tanıdık gelirdi ... İşte burda da bir hadis düşüyor göz önüme ve uygulamak geliyor içimden "İnsanlara akıl seviyelerine, istidat ve durumlarına göre hitap edin."

Bakınız sizi anladım.. İlimsiz iman olmaz mı dendi ki böyle bir örnek verdiniz.. Olur.. Ama tam olmaz.. Ben tutup yaşlı teyzeye imanın tam değil mi diyeceğim.. Geçmiş gitmiş.. Çocuklara gençlere bakarım ben.. Mümkünse bilip anlamadan iman etmesinler kimse de işide katılıp sizi beni patlatmasin. Sizi anlamadığım yanilgisina dustuyseniz tabii ki elestirmem doğru olmaz.. Ancak soylediklerinizin şifresi yani mecazin açılımı ile kainatın şifrelerini bir tuttugumu ima etmissiniz ki bu da ciddi bir yanılgı.. Hadisi yazdığınız iyi olmuş.. Göz önünde bulunduracagim bundan böyle.. Herkes kabına doldurabildigi sudan sorumlu sorun yok; suyu içmek de sindirip hazmedebilmek anlamına gelmezmis bildim.. Siz madem ki bilimsiz iman eksik kalır deyip araştıran birisiniz teyzeler mi tek anlasamadigimiz nokta.. Buyrun bu da benden Size hediye olsun.. "Âlimlerin mürekkebi şehitlerin kanından ağır gelecek. ."

Tesekkür ederim hediyeniz için ben deminkini uygulama ihtiyacından dolayı dile getirmiştim. Madem hediyelestik bu da benden size hediye İnanmayan “bilgin”, inanan "bilmez" den daha cahildir. İmanın cahili olan, neyin alimidir

Şimdi de yaptığınız ince(!) göndermeleri anlamadığımı düşündünüz demek.. Komikmis.. Kibarca iade ettim size. Haa sizin yaptığınız gibi alesten şiklardan örnek verip kişisel savaşa döndürmek isteseydim "... Çarp topla yine benim" cumlenize derdim ki çarpma işlemi ile toplama aynı şeydir ve ilkokulda bitero. Değişim istiyorsanız azıcık diferansiyel denklemlere de bakınız.. İşte Son cumleniz tam bir cahiliye övgüsü.. Anası babası dedi diye inanan köylü mehmet kainatın sırrına vakıf bilginden daha makbul.. Niye pardon? Allahi buldu.. Neyi buldu orda doğdu başka şansı mı vardı.. Afrika örneğine siz geldiniz şimdi.. Varlık sebebi ne bu adamın.. Kayseri'de dogsa Hawkingden Edisondan üstün.. Orda hem sefalet hem sonra cehennem.. Bunları oturttuysaniz mantiginiza gelin konuşalım.. Cahilin ilim begenmeyisini çok gördüm de okumusun cehalet övenine tahammülüm yok..

Bayadır tahammül sergiliyorsunuz. Hediyemin bir yara üzerine basıldığını hissettim özür dilerim. Saygılar efendim

Defalarca kendi dogrulariniz ile celistiginizi ifade ettim. Arastiran okuyan irdeleyen bir beyin neden üstün olanın saf iman olduğunda ısrarcı diye serzenisimdi tüm o eleştiri zannettiginiz cümleler. Yara dediğiniz ülkemin insanlarının cehalet ile yapamadıkları savaşına bakarken kanayan gözlerim ise haklısınız.. Tuz bastiniz.. Ne vardı 50 tane daha iman cahili bilim insanı yetistirseydik de o gıpta ile baktığınız ülkelerin refah seviyesinde belki daha az kadın cinayeti daha çok adalet daha fazla GSMH ile özenip durmazdik milletin Harward ına.. 50 adam yanardi belki(bence yanmazlar) ama kalan 80 milyon cenneti bu dünyada da yaşardı.. Umarım anlatabildim derdimi.. Sarkastik özürler bir yana varsa bir kırgınlık affola.. Saygılar. .

Bir sonraki seferde konumuz iman etmek değilde toplumsal gelişim için planlamalar olursa daha iyi anlasacagız. Hatta derneğimize bekleriz. Duyarlılık dediğiniz burda olmaz burası fikir yeri sunulan fikirleri anlayabilene. Kırılmak mevzuna gelince burası fikir yeri fikrini söyleyene kırılmak ne haddimize. Serzenişlerinizin ana teması ile ilgili adapte sorunu gözlemliyorum bu da siz gibi yetişmiş insanlarda kusursuzluga erişip sizden 50 tane daha olsa fena mı olur mantıgı ile... Haşa sizi aşan bilgim oldugundan değil ama ben bu yaşımda sizden az bilgiye sahip olarak şunu kabullenmişim ki her insanın benden iyi analiz ettiği yada konuya vakıf oldugu bir nokta vardır. Onun için adına kırılmak demeyelim ama üç nokta koyalım Toplumsal yaranızın acısı ile davranmak yerine yaranızı kapatmak adına topluma burdan seslenmemeniz de sizden kültür olarak cok altta olan şahsımın ricası ... Burası fikir yeri tahammülünüz yoksa dahil olmazsınız ki paylasım sizin dahi değildi. Belirgin olgunluga erişen topluma herkesin faydalı olmasını isteyen bir zihniyet önce tahammül sınırlarını yükseltebilmeli ki kendi gibi gelişmiş insanlar olabilmesi için ufuklar açılsın !! Toplumsal ilk organizasyonumuzda ilk safta sizi görmek isteriz fikirleriniz ne olursa olsun insan olarak herkes her fikir kabulümüz Zaten insan olmak budur kim oldugunu bilmeden kabullenmek tıpkı iman gibi tanıdıkca ya kalırsınız ya dışlanırsınız o da sizin ve bizim donanımımızla alakalı olur iyi geceler

1. O bahsettigim 50 kişinin içinde değilim.. Kendime benzer kişiler aradığım da yok. Ancak milletini geliştiren çığır açan kişilerin imanını sorgulamak da ne Size ne bana düşer.. 2.Tahammulum yok dediğim nokta bence gerçekten önemli bir hususta bu denli bağnaz yaklaşımlar. 3.imanin sorgulamadan kabulü ile bahsettigim gelismemisligin ilgisi yok diyorsaniz uzatmam daha.. 4.Sana tahammulum yok git başımdan demek ile kendi hayatinla dogrularinla çelişen bir düşünceyi bile savunmak gafletine dusuruyorsa seni o dini bir sorgula bak seni bile ne hale getirmiş demek aynı şey degildir. 5.Duyarlilik dediğiniz şey fikirlerden bağımsız değil kanımca.. Üstelik benden daha iyi olduğunuz yüzlerce yönunuz olabilir. Bunun aksini iddia edeceğiniz ne söylemiş olabilirim acaba.. 6.Derneginizin adı nedir?

Sosyal kalkınma platformunun (skp) bünyesi altında derneğimiz bir cok alanda yatırımı olan bu proje ortakları maddiyatla kalmayıp eğitim öğretim inşaat yurtdışı eğitimleri sağlık sektörü vs vs gibi bir cok alanda yaptıgı yatırımların bir noktasının topluma katılımı olmasını hedefliyor. Girmediğimiz alan el uzatmadıgımız hayaller kalmadı desek yeridir cehaletten konuşulması yerine cehaletin önünde durulması ana temamız eger katılmak isterseniz iletişime gecebiliriz bizim sorularımızı siz hazırlarsınız belki? Detay isterseniz katılmak için arkadasları yönlendirelim onun dısında hoş olmasada bize bir alim kazandırma ihtimali olan bir konuşmaymış ilgilenirseniz dernegimize bekleriz hoşcakalın

Cehaletten konuşulması sadece cehalletten konuştuğum anlamına gelmesin. Adim atabilmektir aslolan. Kurucularini ve amaçlarını inceledikten sonra seve seve katılmak isteyecegim bir platforma benziyor. Yonlendirin arkadaslarinizi lutfen ve sağlıcakla kalın.

İlginiz için teşekkürler en kısa sürede iletişime geçeceklerdir "Savaş akılla olur kalemle birleşince son bulur "bu fikre sahip oldugunuza eminim. Hoşcakalın