KİLO VEREMEME DAHİL BİRÇOK HASTALIK VE PROBLEMİN NEDENİ CANDİDA MANTARI !
Sindirim sistemimizde bazısı iyi, bazısı kötü olan 25 trilyon bakteri yaşıyor olup Candida mantarı kötü olan gruptandır. Sistem dengede ise %80 iyi bakteriye karşı %20 kötü bakteri olduğunu söyleyebiliriz. Böylece sindirim ve bağışıklık sisteminiz normal olarak çalışmaya devam eder. Bu mantar nasıl beslenir?
Bildiniz!
Rafine şeker, yapay tatlandırıcılar ve koruyucular… Tüm bunlar, besin kaynaklarımıza 50 yıldan fazladır eklenen şeyler. Candidayı beslediğinizde daha hızlı yavrulamaya başlar ve midenizdeki iyi bakteriye karşı kısa sürede sayıca üstünlük sağlayıp yönünü üst ve alt ince bağırsaklara çevirir ve sonra tüm sindirim yoluna. Çok geçmeden de vücudunuzun diğer kısımlarına yayılmaya başlar.
Mutlu bir yaşam sürme gücünüzü zayıflatıp, sonuçta ciddi tıbbi sorunlarla karşılaşırsınız. Yorgunluk, kilo alma, uykusuzluk, şişkinlik ve gaz, hassas mide sendromu, kabızlık, deri problemleri(örneğin sedef), mantar enfeksiyonları…
Bunlar Candida’nın vücudunuzda oluşturduğu hasarların sadece başlangıcı. Bu belirtilerin herhangi birinden şikayetçiyseniz bu parazitten kaynaklanması çok muhtemel. Antibiyotik aldığınızda candida büyümesi daha çok artmakta ve diğer iyi bakteriler de ölmektedir.
Candidanın çok tehlikeli olma sebebi direkt sindirim sistemini etkiliyor olmasıdır. Çünkü Sindirim sistemi, en geniş iç organımız aynı zamanda bağışıklık sisteminin evidir. Bu yüzden sindirim sisteminiz zayıf düştüğünde, hastalıkla mücadele kabiliyetimiz de zayıflar, ve hastalık tedavi edilmediğinde hayatınızın tüm alanları etkilenmeye başlar. Genel belirtiler: Kilo verememek, kronik yorgunluk, enerji kaybı, genel halsizlik, düşük cinsel arzu, yiyeceklere, kimyasallara ve diğer alerjenlere karşı hassaslık egzama, sedef hastalığı, hassas mide sendromu, ayak mantarı…mide-bağırsak semptomları: Pamukçuk, ağız içi beyazımsı plaklar, şişlik ve gaz mide krampları, rektal kaşıntı, ishal ve kabızlık gibi değişen mide fonksiyonları, mantar enfeksiyonları, sık idrar yolu enfeksiyonları, hassas idrar yolu, hormonal şikayetler: Acılı ve kanamalı adet düzensizliği, adet öncesi sendromu, fibroit yetmezlik.
Sinir sistemi belirtileri: Depresyon asabiyet, konsantrasyon bozukluğu. Bağışıklık sistemi belirtileri: Alerjiler, kimyasal hassasiyetler, düşük bağışıklık fonksiyonları Ve geçmişinizde; kronik mantar enfeksiyonları, enfeksiyonlara karşı kronik antibiyotik kullanımı, sivilce ya da doğum kontrol hapı kullanımı, ya da oral steroid hormon kullanımı varsa; Candida aşırı çoğalma olasılığınız yüksek miktarda artmıştır. Candida hakkında en ürkütücü şeylerden biri, istediği yiyeceklerden daha fazla alması için canınızı çektirerek sizi programlamaya başlaması yemek isteğiniz için tat alıcılarını, beyin kimyasallarını ve hormonları gaspetmesidir ki, bu da sizi daha fazla harap etmesini sağlıyor.
Ekmekler, şekerler, rafine karbonhidratlar, gazlı içecekler, kızartmalar, pizza ve pasta gibi karbonhidrat ağırlıklı gıdalar ve tabii ki tatlılar ve şekerlemeler. Kendinizi sık sık bunları aşerirken buluyor musunuz? Öyle ise bu büyük ihtimalle sizin sağlıksız bir yiyici olduğunuzdan değil kötü bakterilerin üstünlüğü ele almasından olabilir. Onlar aşağıda midenizdeler ve beni besle diye çırpınıyorlar. Sizi yemek istemeye zorluyorlar. Bu da durumunuzu zora sokuyor, kilo aldırıyor ve zahmetli bir diyete girmenize sebep oluyor. Birçok kadın, vücutlarındaki belirtilerin çoğunun mantardan kaynaklanabileceğinden kuşkulanmaz. Neyin gerçekte yanlış gittiğini bilmeden kendini suçlayan kadınların sayısı genel anlamda milyonlarla ölçülüyor. Kilo veremeyen ve nedeni hakkında hiç bir fikri olmayan milyonlarca kadın!”
Aynı şey erkekler için de geçerli. Bir kez mantar için giriş kesildiğinde birçok diyet planınıyla verilemeyen kiloların inatçı göbek yapılarının bile hızlıca ve kolayca verilebildiği farkedildi.
Bunu yapmanın iki yolu var! Birincisi, tamamen doğal beslenmek. Bu, işlenmiş gıdalardan, rafine şeker ve karbonhidratlar, yapay tatlandırıcılar ve beyaz ekmekten uzak durmak anlamına geliyor. Ardından vücudunuzu, “probiyotik” isimli iyi bakterileri içeren gıdalarla desteklemelisiniz.
Yüksek probiyotikli besin içeren, lahana turşusu, kefir, zeytin ve fermente sebzeler tüketir, doğal olmayan şeyleri de beslenmenizden çıkarırsanız, bağırsağınız kendini dengeler. Geçmişte kilo verme sorunu yaşadıysanız bu Candida’dan kaynaklanmış olabilir. Sindirim yollarını tıkayıp, metabolizmanızı fazlasıyla yavaşlatmış olabilir.
Sindirim yollarınız tüm vücudunuzdaki hücrelerin %60’ını oluşturuyor.
Şişmanlık, hassas mide sendromu, cilt döküntüleri, azalmış cinsel dürtüler, düşük enerji, obezite ya da uykusuzluktan şikayetçiyseniz Amerikalıların %80’inde bulunan candida aşırı çoğalmasına sahip kişilerden olabilirsiniz. Esaslı bir beslenme değişikliğine gitmediğiniz sürece bakteri büyümeye devam ederken, belirtiler sizin için daha da kötüye gidecek. Şu şekilde düşünün: Diyelimki aniden artık dişlerinizi fırçalamamaya karar verdiniz, plaklardan oluşan bir yapı oluşur. Belki bir süre iyi hissetmeye devam edersiniz, ama sonucunda diş çürükleri oluşmaya başlar, ardından dişinizi kaybedersiniz, ve hiç şansınız kalmaz. Bunun aynısı şu an bağırsaklarınızda da gerçekleşiyor. Dişlerinizde bakteri üremesini sağlayan besinler, ardından midenize giden aynı besinler, yani taşınan bakterilerin etkilerinin de aynı olacağını düşünmek mantıklı, ama bağırsaklardaki sonuçları daha ağır olur.
Ağız ve dişleriniz elbette önemli, ancak vücudunuzun sadece ufak bir parçası, oysa sindirim sisteminiz sizin özünüz. Fiilen vücudunuzun diğer kısımlarından 10 kat daha fazla hücre içeriyor. Tedavi edilmezse, sağlığınızı etkilemeye başlar. Ağız kokusu, kabızlık, reflü, hazımsızlık, yorgunluk, uykusuzluk, deri problemleri bunlar sadece ilk belirtiler. Bağışıklık sisteminizin %70’i sindirim sisteminde bulunuyor.
Bağışıklık sistemi düzgün çalışmazsa sadece hastalığa yatkın olmakla kalmaz, aynı zamanda ciddi hastalıklara yakalanabilirsiniz, ülseratif kolit, lupus (deri veremi), MS (multipl skleroz), eklem iltihabı gibi… Ve artık bunlar, bağırsaklarınızı dengelemekle tedavi edilemez. İşte bu yüzden, çok geç olmadan, bu problemi halletmeniz gerekiyor.
Tedavi başarılı olmaya başlayınca tuvalet alışkanlıklarınız düzene girerse şaşırmayın. Çünkü artık bağırsakların esiri değilsiniz. Çok sayıda tuvalete gidiş artık tarihe karıştı. Vücudunuz artık bir besin yakma makinesi olduğundan kilonuz azalmaya başlar. Artık yağ ve şeker depolama yok. Muhtemelen kendinizi kafein, karbonhidrat ve şekere ihtiyaç hisseder bulmayacaksınız. Vücudu daha genç, daha enerjik bulacaksınız. Vücudunuz, besleyici öğeleri besinlerden daha iyi aldıkça teniniz daha genç ve sıkı görünebilir.. Ve artık vücudunuz iyi ayarlanmış bir makine gibi çalışır.
Kefiri nerden bulacağız
Adana'da. Teşekkür ederim