Çünkü her öğrenilen konuda olduğu gibi, ezberleyerek bir yere varılmaz. Eğer bir şeyi gerçekten öğrenmek istiyorsanız, ona ilginiz olması, onu hayatınıza sokmanız gerekiyor. Eğer birisi kendi imkanlarıyla İngilizce yazmaya, okumaya, konuşmaya çalışmıyorsa, istediğiniz kadar diretin zaten çok büyük bir ihtimalle öğrenemez.
Kişisel bir örnek vereyim. İngilizce bana ilk gösterildiği zaman 4. sınıftaydım. O zamanlar "My name is bora." demekten acizdim. Sonra 5. sınıfa geçtim, bir arkadaşım kötü not almasın diye onu çalıştırmaya çalışırken az da olsa aşina oldum. Asıl olay 6. sınıfta oldu, dersleri dinledim ve dinlediklerimi internette kullandım -evde çalışmadım bile-. Sınavlardan tam çekmeye başladıktan sonra da o tarihten lise sona kadar 1 gram İngilizce dersi dinlemedim, çalışmadım. Sadece 6.sınıfta aldığım o basit temel ile Bilkent'in hazırlığını atladım. Burada elbette hocanın da etkisi var, fakat asıl etki benim bu bahsettiğim 6 senelik süreç boyunca İngilizceyi hayatımda aktif olarak kullanmamdı. İngilizce yazı yazar, tartışır, makaleler okur, çoğu zaman çekinsem de gerektiğinde sohbet ederdim. Yani yapılması gereken aslında bu, bu kısıma gelindikten sonra tek sıkıntı küçük dil bilgisi hataları olabilir ki bu durumda tıpkı Türkçedeki hatalar gibi çok basit bir şekilde düzeltilebiliyor, çünkü artık dili bilmiş sayılıyorsunuz.
Çünkü her öğrenilen konuda olduğu gibi, ezberleyerek bir yere varılmaz. Eğer bir şeyi gerçekten öğrenmek istiyorsanız, ona ilginiz olması, onu hayatınıza sokmanız gerekiyor. Eğer birisi kendi imkanlarıyla İngilizce yazmaya, okumaya, konuşmaya çalışmıyorsa, istediğiniz kadar diretin zaten çok büyük bir ihtimalle öğrenemez.
Kişisel bir örnek vereyim. İngilizce bana ilk gösterildiği zaman 4. sınıftaydım. O zamanlar "My name is bora." demekten acizdim. Sonra 5. sınıfa geçtim, bir arkadaşım kötü not almasın diye onu çalıştırmaya çalışırken az da olsa aşina oldum. Asıl olay 6. sınıfta oldu, dersleri dinledim ve dinlediklerimi internette kullandım -evde çalışmadım bile-. Sınavlardan tam çekmeye başladıktan sonra da o tarihten lise sona kadar 1 gram İngilizce dersi dinlemedim, çalışmadım. Sadece 6.sınıfta aldığım o basit temel ile Bilkent'in hazırlığını atladım. Burada elbette hocanın da etkisi var, fakat asıl etki benim bu bahsettiğim 6 senelik süreç boyunca İngilizceyi hayatımda aktif olarak kullanmamdı. İngilizce yazı yazar, tartışır, makaleler okur, çoğu zaman çekinsem de gerektiğinde sohbet ederdim. Yani yapılması gereken aslında bu, bu kısıma gelindikten sonra tek sıkıntı küçük dil bilgisi hataları olabilir ki bu durumda tıpkı Türkçedeki hatalar gibi çok basit bir şekilde düzeltilebiliyor, çünkü artık dili bilmiş sayılıyorsunuz.