Bugün yolda giderken iki tane ateist gördüm, hemen aklıma "onları bulduğunuz yerde öldürün" ayeti geldi. Çektim silahı vurdum bi tanesini. Arkadaşı ne yapıyorsun diye bağırdı. Ayeti uyguluyorum dedim. O ayetin anlamı o değil, biz size savaş açmadığımız sürece sizin bize savaş açmamanız lazım dedi. Ohoo dedim, ayeti uygulayınca anlamı o değil diyorsunuz, uygulamayınca ne biçim müslümansınız diyorsunuz...
Anlayacağınız yukarıda uydurduğum bu hikaye, toplumda hiç bir Müslümanın durduk yere gidip inançsız birini öldürmediğine dair lakayt bir yaklaşımdır. İslamı yargılarken hadisler üzerinden eleştiriyorsunuz, müslümanların yaşamları üzerinden eleştiriyorsunuz da, niye kimseyi durduk yere öldürmeyen Müslümanın yaşamdaki rolünü baz almıyorsunuz?
"Onları bulduğunuz yerde öldürün" ayetini azıcık aklı selim olarak düşünün ve öyle başlık açın. Çamur atınca cidden izi kalabiliyor, ve kötülüğü elinizle ve gönlünüzle bu şekilde yaymış oluyorsunuz.
İslam ise; iyiliği emret kötülüğü nehyet mantığıyla yaşıyor..
Doğru olmasına doğru fakat yapılan bütün olumsuzlukları malesef İslamiyete yüklüyorlar bunda da haksız sayılmazlar bence kendi Ülkemde dahil İslamiyet açısından büyük sorunlar vardır bu açıklar giderilmediği sürece bir şey değişmeyecektir. Nedir O derseniz Adalet yok. Paylaşım yok. Eşitsizlik hat safada. En önemlisi kamu malının çalınması? İslami bir Ülke Uygulamasıyla ön pilana çıkar fakat lafla hiçbir zaman müslümanlık olmaz. Temizlik başta gelir bunların en önemlisi çevre temizliği bir müslüman çevresini temiz tutmuyorsa bir sorun var demektir. İsraftan kesinlikle sakınması gerekir. Şuan baktığım zaman bunların hiç birisi uygulanmıyor bazı istisnalar hariç genele bakarak söylüyorum.