Ahlak kavramının dinle alakası nedir?

Ahlak, iyi (ya da doğru) ve kötü (ya da yanlış) arasındaki farklardan doğan ve isteklerimizi, düşüncelerimizi ve hareketlerimizi etkileyen davranışsal algıların tümüne verilen isimdir.
Etik ise bununla ilgilenen felsefe dalina denir, yani iyi yi yada kötüyü dogruyu yada yanlisi belirlemeye calisan bilimsel dal.
Insanlar bu dünya ustunde var olduklarindan beri, beraber yasayabilmek icin ahlaki kanunlar koyma geregini duymuslardir, bu beraber yasayabilmek icin mecburiyettir.
Bilmek istedigim sey ahlak kavraminin DIN ile alakasi nedir.?
Ahlakin kökeni nedir??
Bu gun dine inanmayan insanlar ahlak kavramini nereden almislardir??

C
0 kişi takip ediyor.
Misafir olarak yayınla
51
51 CEVAP

özellikle Roma İmparatorluğu’nda akrabalık sistemi patriarkal yapıya rağmen kadını belli bir ölçüde koruyordu. Kadın kocasına değil babasına tabiiydi. Bu da kendisine kocasının evinde belli bir özgürlük kazandırıyordu. özellikle babasının ölümüyle birlikte özgürlüğüne tam olarak kavuşuyordu. Ev içinde görevleri esas olarak çocukların yetiştirilmesiydi.

Erkeklerin evlenme yaşı yüksekti, kadınlarınki daha düşük. Evlilik için her iki tarafın ve babaların onayı ön koşuldu. Gelin belli bir drahoma getirmek zorundaydı ama damat buna dokunamıyordu. Boşanmalar sıktı ve gelin boşanınca drahomasını alıyordu. Evlilik anlaşması olmadan birlikte yaşamak da mümkündü ama yasal çocuklar ancak evlilikle mümkündü. Evlilik dışı çocuklarsa toplumda dışlanmıyorlardı.

Ölüm oranının yüksekliği hayatta kalan çocukların sayılarını sınırlıyordu. Ayrıca çocuk öldürme, çocuk sayısını sınırlamak için en çok kullanılan yöntemdi. Aileler kendi çocuklarının sayısını sınırlı tutarken, evlat edinme müessesesi önem kazanmıştı. Köleler üzerine kurulu ekonomik düzen de, ayrıca aile işletmelerinin azalmasına neden oldu. Doğum kontrolü nedeniyle nüfusun azalması ve köleler üzerine kurulu ekonomik düzen tarihçilere göre Roma İmparatorluğu’nun çökmesinin ana nedeniydi.

Roma döneminde ailenin geçirdiği değişim bugünkü postmodern değişimin neredeyse aynısıydı: Boşanma oranının yüksekliği, evlenmeden birlikte yaşayanların artışı, çocuk sayısının azalması. Ortaçağda aile içinde patriyarkal yapı devam ediyor olmasına rağmen aile reisinin gücü geçmişe göre azalmaya başlamıştı. Köklerin devamının ailenin ana motifi olması, yerini üretime dayalı aile modeline bırakmıştı.

K