Astronomi ile ilgilenmeniz sizi dinlerden veya teizmden soğuttu mu? Yoksa aksine daha çok ilgilenip, önceden sizi alakadar etmeyen bir tanrıya inanmanızı sağlattımı?
Astronomi belki dinlerden sogutabilir ancak tanrı fikrinden vazgeçmek için tek başına yeterli değil. Ahlak, varoluş gibi olgular incelenip öyle tanrı fikrini oluşturmak bana daha dogru geliyor.
Bilimi inançla yorumlamak devamlı taraflı sonuç verecektir. Eğer ateist isem multi-evrenler teorisi cazip gelip Tanrı'yı reddetmem için bana fırsat verir. Eğer teist isem evrenin büyüklüğünü düşünüp burda bir yaratıcı var derim.
Çok fazla bir bilgim yok ama elimden geldiğince cevaplarım o yüzden yanlışlarım olabilir. Genel kabul gören Big Bang teorisinde başlangıç için bir tetikleyici gerekiyor. Ve her şeyin belirli bir sisteme göre hareket etmesi az da olsa bir müdahale olduğuna çekilebilir. Multi-evrenler teorisi ise aslında sistem denen şeyin olasılıklardan sadece biri olduğunu söyler. Bunu gezegenlerde yaşama benzetebiliriz. Bu Dünya'da olduğumuz için burası yaşama elverişli değil. Burası yaşama elverişli olduğu için burdayız gibi. Şimdi bu evren olasılıklardan biri olduğu için bu da görünüşte yaratıcının müdahalesini azaltmış oluyor.
Ki bunu da aynı şekilde inançlı biri kendisi için yorumlayabilir. Yaratıcının her şeyi mantık çerçevesinde yarattığını. Birden gerçekleşen varoluş yerine daha mantıklı bir yaratılışla ortaya çıkmıştır. Dediğim gibi bir veri, siz nasıl yorumlamak istiyorsanız öyledir. İki kişi aynı yere bakıp aynı şeyleri göremezler.
Bu kişisel bir algıdır. Nasıl Bilimle ilgilenmeden Bilim ile fikir ve bilgi sahibi olamazsınız. Dinlerle ilgili de sonuna kadar gitmeden gerçek doğruya ulaşamazsınız. Herkesin görüşüne saygı duyarım lakin araştırmadan hiçbir görüşe çamur atmayın.
Gökyüzünü sevmeğe başladıkça bütün dinlerden soğudum ( gökyüzünü sevmek kendimi daha özgür hissetmemi sağladı korkular bitti ( ki ben çok uç noktalardayken sorgulamaya başladım
Allah tüm canlıları bir fitrat doğrultusunda yapmıştır. Fıtrat yaşam sebebidir. Kaderdir. Bilgidir. İnsan hem kendi seçimleriyle hem de fıtrata göre hareket eder. Hiçbiri birbirinden bağımsız değildir. Bir insan eğer eşcinselse hem anne karnındayken oluşan hormonal dengeye hem de kendi isteğiyle olur. İnsanları nasıl algiladiğina göre değişir
Kaos içinde düzen, düzen içinde kaos var. Bu evrenin mükemmel düzeni kendi kendine değil bir üst bilinç tarafından yapılmış olduğu bariz. Astronomiyle ilgilenince, ayrıntıları öğrenince imanimin zayıflaması bir yana daha çok arttı.
Evrende her şeyin olmasının bir sebebi var. Eğer bir kişi engelliyse bunun bizim bilmediğimiz bir sebebi olabilir. Evrende küçük değişiklikler büyük sonuçlar doğurur(kelebek etkisi).Sistemin bozulmaması için bazen kaosa da ihtiyaç vardır.
Bir mitolojiye "saçma" demek suç, ama bir insana söyleyebiliyorsun. İnsana değer vermeyenin inancı ne olursa olsun bokum kadar değeri yoktur Kaan Şenkul
Size nazikce uyarida bulundum ve aciklama yaptim. Siz ile ayni dili konusmadigim kanaatine vardim. Sezarin bana verdi hakki kullanip sizi libya collerine suruyorum. Ozgun oldugunuzu belirtip tekrar sayfaya gelmek isterseniz moderator arkadaslara affinizi iletebilirsiniz. Lejyon birlikleri ileri!
Burada sabit bir hesaptan bahsetmiyor. Bu ayeti nasıl yorumladınız hiç anlamadım. Ayette yılların sayısını ve hesabını bilmemiz için konak yerleri olduğu söyleniyor.
Tek başına astronomi tanrı konusunda karar vermeye yeterli değil çünkü her iki yöne de kolaylıkla çekilebiliyor fakat tüm fen bilimlerinin ışığıyla dinler yerle bir oldu benim için. Tanrının var olmadığına ise düşünce deneyleri sonucunda ulaştım aydınlık ve ferahlık hissi uyandırıyor
Çok hassas bir konu. Umarım sinirine hakim olamayıp, gruptan atılmak zorunda kalan insan sayısı artmaz. Yöneticiler bu konuda çok iyi çalışıyor, tebrik ederim
5 bin yıllık bir ilim ve sürekli gezegenler yer degistiriyor araştırdık ca tabi ister istemez bilgelik ruhuna işliyor degismeyen teksey değişimin kendisidir bence.
Asteonomiden önce müslümandım. Hala daha müslümanım. İslam inancım herhangi bir bilim dalına ilgi duyarak ne azalır ne artar. Bilimdeki herhangi bir keşif inancıma ne zarar verir nede kuvvet verir. Dinde bilim de bir bilme yöntemidir. Birbirinden farklıdır ve birbirinden üstün değildir. Ne bilim yüzünden dinden, ne de din yüzünden bilimden vazgeçerim. İkisini de biliyorum ve seviyorum.
"Din de bilimde aynı şeyin peşinde... Hakikatin... Sadece yöntemleri farklı" isaac Newton... Birileri sorgulama yaptım. Diyor. Ben emin ol çok daha sorguladım.. Öyle ki kafayı yiyecek derecede... Ben inanıyorum... İnanmayanda umrumda değil...
Astronomi ya da herhangi bir bilim dalini, dini gorusunuzu sorgulama konusunda referans alirsaniz zaten Dunya'daki dinlerin olaganustu ve bilime aykiri geldikleri sonucuna varirsiniz. Bilimde olagandisilik soz konusu olabilir mi? Her sey belirlenmis ya da belirlenecek yasalara baglidir. Size gore kimse denizi yaramaz, Ay'i bolemez veya goge yukselemez cunku. Din, insanin diger tum alanlardan kendini soyutlayip muhameke yapmasini gerektirecek kadat oznel bir yasam tarzi. Karar verirken dikkatli olmak gerekir
Evrenin olaylarini 3 temel bilim dali ile aciklariz. Fizik kimya ve biyoloji. 3 bilimi de yaparken herhangi bir yaraticiya ihtiyac duyulmaz. Din ve bilimi ayri tutalim lutfen..
Entropi yasalarinin 1. Maddesine gore; enerji yokdan var, vardan yok edilemez. iste bu bana bir enerjinin oldugunu ve buna yaradan dedigimi soyluyor ve tabi teistlikteki gibi doga ustu bir varlik olarak degil.
Evet. Bu konu hakkinda soyle bir paragraf yazmistim; "100km yukarıdan dünyaya bakınca dinler, ülke sınırları ve milliyetçilik gibi hayal ürünleri gözden kaybolur. Bunun sonucunda “Overview Effect” adı verilen bilişsel bir değişim ve farkındalık yaşarsın. İnsanın yarattığı bu sahte kavramlar ve hayali sınır çizgileri insanı bölüyor, ayrıştırıyor ve öldürüyor. Çoğu insan dinlerine ve milletlerine olan körü körüne bağlılığın sebebinin kazara olduğunu farkında değil. Doğduğun rastgele koordinattaki din, millet ve ülkenin, diğer dinler, milletler ve ülkelerden üstün olduğu yanılgısıyla büyütülüp, kendinden olmayana düşman olarak yetiştiriliyorsun. Bir durup düşün bakalım farklı bir koordinatta doğmuş olsan ne olacaktı… Şu an körü körüne bağlı olduğun din ve uğruna öleceğini düşündüğün milletin senin için hiçbir şey ifade etmeyecekti. Çocuk yaşta beyinlere enjekte edilen tüm bu dogmalar sorgulamadan kabullenmeyi dayatır. Sonuç olarak kuşku duymayan, merak etmeyen ve savaşmaya meyilli bir insan topluluğu elde edilir. • Bu çağda halen daha teistlerin kutsal kitaplarında bahsedilen ahlakçı tanrının varolduğuna inanmak evren ve kozmoloji hakkındaki cahilliğin sonucudur diye düşünüyorum. Ceza veren ve ödüllendiren, iyilik ve adaletle yöneten ahlakçı bir tanrı tamamen insanın hayal ürünüdür çünkü bu kavramların evrende mutlak birer karşılığı yoktur. Evrende olaylar var ve biz bunları kendi menfaatlerimize göre sınıflandırıyoruz hepsi bu. Hayali kavramlar için birbirimizi öldürmeye değer mi ? • “Overview Effect”e erişebilmek için astronot olmamıza gerek yok. İçinde yaşadığın evreni ve nereden geldiğini sorgulayarak ve astronomi & kozmoloji hakkında okuyarak bu farkındalığa erişebilirsin. (Mesela Baron d’Holbach, Carl Sagan, Lawrence Krauss, Frank White, Stephen Hawking, Matt Ridley, Frans de Waal ile başlayabilirsin). Sonuç olarak; "Bilim bizi tanrıların gazabından korur." • Hepimizin ortak bir adresi var; • Dünya Samanyolu galaksisi Laniakea süper kümesi Evren
Tüm bunları göz önüne alarak ve bilimin gelmiş olduğu bu noktadaki bulguları da hesaba kattığımda benim geldiğim nokta bu; Evrenin ilk patlama anından sonra tek bir hidrojen atomundan, dna gibi karmaşık dizilimli molekül zincirlerine kadar herhangi bir müdahale görmeden kendi başına evrimleşmiş olabileceğini biliyoruz. Dolayısı ile teistlerin elinde kala kala o ilk patlama öncesinde bütün bu süreci tasarlamış ve gerçek kılmış bulunan bir bilinçli varlığın bulunduğu iddiası kalıyor. Oysa biz artık maddi anlamda bir evrenin bulunması için ona dışarıda üfleyen bir varlığa gerek olmadığı biliyoruz: “Kütle çekim kanunları, evrenin kendini hiçbir şeyden yaratabilir ve yaratmış olmasını mümkün kılıyor. Hiçbir şeyin olmamasındansa bir şeylerin olmasının, evrenin ve bizim varolmamızın nedeni bu kendiliğinden oluş olabilir.” Tüm bunlar beni "materyalist panteist" bir noktaya getiriyor. İnsanın aradığı tanrı aslında evrenin kendisi. Hiç bir moral değer taşımadan sadece olasılıklar üzerinden kendi kendisini yaratan ve hiçlikten varolabilen bir evren. Dolayısı ile Ateistim demekte hiç bir tereddüt görmüyorum.
İnsanın beyin gücünün çok çok üstünde bir düzen. Ve her yer zeka belirtisi içinde. Tesadüf ve evrim gibi kavramlar çok aciz kalıyor. İslamiyeti de az çok arastirdiğım için Allaha olan inancım katlanıyor.
Bur da anlatmak istediğim din değil allah. İslamiyet ise inceligiyle güzelliğiyle beni tanrıya bağlıyor. Kesinlikle kişilere bağlı kalmıyorum. Her fırsatta kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Gerek kuranda gerekse insanlardan bazen de kendi mantığımla hareket ediyorum .
Burada yazılanların artık konudan çokça saptığını inanç ve inançsızlık propagandasına döndüğünü düşünüyorum. Kuantum kuramını bilen herkes evrenin bütün sırlarını çözmüş gibi konuştuğuna şahit oluyorum. Yada inanan bir kimsenin inancıyla herşeyi anladığına ve bildiği ne şahit oluyorum. Yeter yapmayın saçmalık artık. Herkes bir şey bilmek istiyorsa ilk önce haddini bilsin. Boş boş konuşmayın. Gidin asıl sitemizde bir yazı okuyun vaktinizi boşa harcamamış olursunuz.
Allaha yemin olsunki yaprak kıpırdıyorsa Allah tandır..
Madem bilim bu kadar önde herşeyi açıklıyorsa bir meyvenin nasıl oluştuğunuda yazsınlarda görelim kara topraktan kıpkırmızı tane tane NAR meyvesi nasıl oluşuyo bi yazsınlarda görelim Allah a hamd olsun herşeyi o yarattı o yönetmekte...
Bilimi inkar eden yok. Evrim ise tartışılır bir konudur. “Ey insanlar! Size bir misal getirildi; şimdi onu dinleyin: Sizin Allah’tan başka, dua edip çağırdıklarınızın (bâtıl ilahlarınızın) hepsi bir araya gelseler, bir sineği yaratamazlar. Sinek onlardan bir şey kapsa, onu da geri alamazlar. İsteyen de âciz, istenene de!” (Hac, 73) Kuran'da sinek örneğini vermiş Yüce Allah. Sinek yada sivrisinek, araştır bakalım nasıl bir hayvan imiş gör. Şunu da söyleyeyim: Sineğin yaratılışı anlık olarak gerçekleşecek değildir. Bir süreç içinde gerçekleşir. Bu süreç Evrim de olabilir başka bir süreç de olabilir.
güncel astronomi bilgileriyle kuran-ı kerim'deki astronomi ile alakalı kısımları karşılaştırınca kuran'ın oldukça ilkel kaldığını gördüm. Açıkçası bende ciddi hayal kırıklığı yarattı, dinden uzaklaşmamda en büyük nedenlerden birisi astronomidir.
ben bu karşılaştırmayı 7 yıl önce ayrıntılı yaptmıştım. Şu an üstünkörü biraz internetten ayetlere baktım, bulduklarım; mülk-67/5 kefh-86 secde-4 lokman-10 gaşiye-18 bakara-29 naziat-27-30 bunlar.
Kuran'da Astronomi hakkında ki herşeyi söylerse o zaman Astronomi'nin anlamı kalmaz. İnsan hazır olarak direk bilgiye ulaşacak ise o zaman aklın ne önemi kalır ki? Kuran, Astronomi hakkında özet bilgi verir, gerisini keşfetmek insana kalmıştır. Allah evrene kanunlarını koyar, insana düşen görev ise bu kanunları keşfetmek ve Allah'ın yüceliğinin farkına varmaktır. Tabi isteyen farkına varır, isteyen varmaz. Kimsenin kimseye zorla bir şey kabul ettirecek hali yok. Bakara, 256.. Ayet: Dinde baskı-zorlama-tiksindirme yoktur. Doğru bilgiye dayalı eriş, bozuk bilgiye dayalı sapıştan açık bir biçimde ayrılmıştır. Her kim tâğuta sırt dönüp Allah'a inanırsa hiç kuşkusuz sapasağlam bir kulpa yapışmış olur. Kopup parçalanması yoktur o kulpun. Allah, hakkıyla işiten, en iyi biçimde bilendir. (Bu ayete rağmen eğer müslümanlar sizi din konusunda zorlar ise burada suçlu İslam değil, müslümanlardır.)
Bana göre, gökyüzünün mükemmel bir düzene sahip olduğunu anlatıyor. Örnek vermek gerekirse: '' Şu evin duvarı çatlamış'' cümlesinde çatlak kötü görünümlü olan, bozuk gibi anlamlarda kullanılmış. Allah ise bu ayette, göğü biz bina-inşa ettik ve onda bir bozukluk bir eksiklik yani bir çatlak bulamazsınız diyor. Bu benim fikrim ve kesin doğru olacak değil. Belki de Allah Astronomik bir olaydan da bahsediyor olabilir. Bu kesin olarak bilinemez. Ben kendi bilgi birikimim çerçevesinde böyle yorumladım. Selâm ve sevgi ile.
Astronomi insanı nasıl inançsız yapar hayret. Bir çekirdekte koskoca bir meyve ağacının meyveleriyle beraber dna'si var. Kim koydu o çekirdeğin içine o dna'yi.
Dna kadar küçük ve tanrıya kıyasla basit olan bir şeyin kendi kendine olabilmesine ihtimal vermiyorsun ama o dna'yı oraya koyan tanrı gibi muazzam bir şeyin yaratılmadığını ve kendi kendine var olduğunu iddia edebiliyorsun. Çok mantıklı gerçekten
Öncelikle çok güzel bir soru sormuş arkadaşımızı kutluyorum , bütün inançlara saygı göstermekle birlikte, ergen yılların da a_teist, 25 ve 30 yaşları arasında sıkı bir " teist " olarak, her iki inancı yaşamış biri olarak ben, astronomi ile tanıştıktan sonra şu kanıya vardım. " bu devasa evreni araştırma ya gönül vermiş kimsenin " a-teist" olması ile "teist" olması arasında hiç bir fark yoktur. Teist olanlar, dinlerde bahsedilenden çoooook çok çok daha büyük bir yaratıcının var olduğunu ve yaratıcının anlatılanlar kadar basit olmadığının farkına varamaması ve ateist lerinde tüm bunları görerek ve gördüklerinin kendiliğinden var olduğunu düşünmesi bence korkunç derecede üzerinde kafa yorulması gereken bir konu olsa gerek, işin özeti şu ki, astronomiye ilgi gösterip evreni tanımaya çalışan birinin "deizm _ panteizm ve agnostizm" arasında mekik dokumasi kaçınılmaz bir son.
Deizim en mantiklisi gibi geliyor bana da, fakat tanrı tanımını yaparken biraz eksik kalıyor, eğer bir bir yaratıcının var olduğuna inanıyorsa o yaratıcının sanılandan çok büyük bir yaratıcı olduğuna açık vurgu yapması gerekir. Yeni bir akımmı oluştursak acaba
Akım çok yanlış bir kelime. Modaya uymak için inandıgıma inanmıyorum. Bana göre evreni yaratmış olan bir tanrının insanlara din yollama ihtiyacında bulunmuş olamaz. Zaten bana göre bir deist bu yüzden tanrıların en büyüğüne inanıyor
Müslümanım hiç soğutmadi
Bende daha oncesindende vardi. Astronomi bana sadece kapi oldu.
Bu arada lutfen kimse kimsenin inancina saygisizlik yapmasin aninda libya collerine sureriz.
Bu grubun insanları akıllıdır olmaz bence
Oluyor efenim bolca aslanlara kolezyum kumlarina libya collerine galya daglarina suruyoruz.
Astronomi belki dinlerden sogutabilir ancak tanrı fikrinden vazgeçmek için tek başına yeterli değil. Ahlak, varoluş gibi olgular incelenip öyle tanrı fikrini oluşturmak bana daha dogru geliyor.
Dinleri reddetmemi sağladı. Tanrı bana göre var ama
İnanç ve bilim, benim için farklı yerdeler.
Derken?
Bilimi inançla yorumlamak devamlı taraflı sonuç verecektir. Eğer ateist isem multi-evrenler teorisi cazip gelip Tanrı'yı reddetmem için bana fırsat verir. Eğer teist isem evrenin büyüklüğünü düşünüp burda bir yaratıcı var derim.
Emre Akgenç Multi Evren teorisi neden ateistliğe cazip geliyor? Biraz detaylı anlatabilir misiniz?
Çok fazla bir bilgim yok ama elimden geldiğince cevaplarım o yüzden yanlışlarım olabilir. Genel kabul gören Big Bang teorisinde başlangıç için bir tetikleyici gerekiyor. Ve her şeyin belirli bir sisteme göre hareket etmesi az da olsa bir müdahale olduğuna çekilebilir. Multi-evrenler teorisi ise aslında sistem denen şeyin olasılıklardan sadece biri olduğunu söyler. Bunu gezegenlerde yaşama benzetebiliriz. Bu Dünya'da olduğumuz için burası yaşama elverişli değil. Burası yaşama elverişli olduğu için burdayız gibi. Şimdi bu evren olasılıklardan biri olduğu için bu da görünüşte yaratıcının müdahalesini azaltmış oluyor.
Ki bunu da aynı şekilde inançlı biri kendisi için yorumlayabilir. Yaratıcının her şeyi mantık çerçevesinde yarattığını. Birden gerçekleşen varoluş yerine daha mantıklı bir yaratılışla ortaya çıkmıştır. Dediğim gibi bir veri, siz nasıl yorumlamak istiyorsanız öyledir. İki kişi aynı yere bakıp aynı şeyleri göremezler.
Müslümanken Deist oldum
Bir gercekler var bir de inanilmak istenilenler.
Çok güçlü olmasa da iyi kötü bir inancım vardı. Şu an tamamen agnostikim.
Bu kişisel bir algıdır. Nasıl Bilimle ilgilenmeden Bilim ile fikir ve bilgi sahibi olamazsınız. Dinlerle ilgili de sonuna kadar gitmeden gerçek doğruya ulaşamazsınız. Herkesin görüşüne saygı duyarım lakin araştırmadan hiçbir görüşe çamur atmayın.
Gökyüzünü sevmeğe başladıkça bütün dinlerden soğudum ( gökyüzünü sevmek kendimi daha özgür hissetmemi sağladı korkular bitti ( ki ben çok uç noktalardayken sorgulamaya başladım
Yeap #
Teizm bir tercihtir
Ateizm bir tercihtir.
Biz her seyi tercih etmek zorunda olan bir varligiz.
İnancım daha da arttı.. Bakış açısı işte...
Yeni doğan bir bebek ateist midir? Hangi inanca mensuptur? Bu "tercih" olduğu konusunda bir antitez oluşturur mu ?
Örneğin eşcinsel olmak bir tercih midir yoksa hormonlar nedeniyle oluşan, doğuştan bir yönelim mi ?
Her şey bizim tercihimiz veya seçimimiz değildir. Bazı şeyler zorunluluktur
Coğrafyamızda doğduysa muhtemelen kulağına ezan okunur ve zorla müslüman yapılır. Ta ki okuyup araştırıp, tercih yapma eşiğine gelinceye kadar.
Allah tüm canlıları bir fitrat doğrultusunda yapmıştır. Fıtrat yaşam sebebidir. Kaderdir. Bilgidir. İnsan hem kendi seçimleriyle hem de fıtrata göre hareket eder. Hiçbiri birbirinden bağımsız değildir. Bir insan eğer eşcinselse hem anne karnındayken oluşan hormonal dengeye hem de kendi isteğiyle olur. İnsanları nasıl algiladiğina göre değişir
Tanrı'nın gönderdiği kitaplar yüzünden hep savaş hep ölüm hep yıkım Tanrı bütün bunlara göz yumdu ( aklımda deli sorular
Sadece bir sınav. Herşey karşılığını hakkıyla bulucak
Sümeyye Sezek varsayım...
Kendi inancım.
Inancim. Yaraticiya olan inancim pekisti. Berraklasti. Artti.
Kaos içinde düzen, düzen içinde kaos var. Bu evrenin mükemmel düzeni kendi kendine değil bir üst bilinç tarafından yapılmış olduğu bariz. Astronomiyle ilgilenince, ayrıntıları öğrenince imanimin zayıflaması bir yana daha çok arttı.
Aynaya baktığında gördüğün düzen. Gözlüklerini çıkar.
İsmet Pierce Sen mükemmel olmadığını mı düşünüyorsun?
İsmail Bayram Aynaya engelli birisi bakmak isterse durum tersine mi dönecek ?
Aslında mükemmel değiliz. Basit örnekler var. Ama olmamız da gerekmiyor. Mükemmellikten kasıt evrende belirli bir sistem olduğudur.
Evrende her şeyin olmasının bir sebebi var. Eğer bir kişi engelliyse bunun bizim bilmediğimiz bir sebebi olabilir. Evrende küçük değişiklikler büyük sonuçlar doğurur(kelebek etkisi).Sistemin bozulmaması için bazen kaosa da ihtiyaç vardır.
Bilinmeyenlerden korkmak. Korkudan inanmak diye bir inanc tarzim yoktur. Bildigini zannedip inkar etmek var bana gore bu da sizlerin inanc tarzi.
Bir mitolojiye "saçma" demek suç, ama bir insana söyleyebiliyorsun. İnsana değer vermeyenin inancı ne olursa olsun bokum kadar değeri yoktur Kaan Şenkul
Size nazikce uyarida bulundum ve aciklama yaptim. Siz ile ayni dili konusmadigim kanaatine vardim. Sezarin bana verdi hakki kullanip sizi libya collerine suruyorum. Ozgun oldugunuzu belirtip tekrar sayfaya gelmek isterseniz moderator arkadaslara affinizi iletebilirsiniz. Lejyon birlikleri ileri!
ATILDIN!!
Astronomi'ye olan ilgim beni dine daha da bağladı. Astronomi de Tanrı'nın sonsuz yüceliğini görüyorum.
Burada sabit bir hesaptan bahsetmiyor. Bu ayeti nasıl yorumladınız hiç anlamadım. Ayette yılların sayısını ve hesabını bilmemiz için konak yerleri olduğu söyleniyor.
İnandığım din zaten benden Astronomi ile ilgilenmemi istiyor, daha ne olsun.
Tek başına astronomi tanrı konusunda karar vermeye yeterli değil çünkü her iki yöne de kolaylıkla çekilebiliyor fakat tüm fen bilimlerinin ışığıyla dinler yerle bir oldu benim için. Tanrının var olmadığına ise düşünce deneyleri sonucunda ulaştım aydınlık ve ferahlık hissi uyandırıyor
Neyseki kendilerine göre bir çıkıntı bulup ekliyorlar. Şu kadar yüz yıl önce bilmişti, yazmıştı filan gibi uydurmacalarla..
Lütfen herkesin görüşüne saygı ile yaklaşalım
Hazirda bekliyorum..
Çok hassas bir konu. Umarım sinirine hakim olamayıp, gruptan atılmak zorunda kalan insan sayısı artmaz. Yöneticiler bu konuda çok iyi çalışıyor, tebrik ederim
1 kisi libya colune suruldu tahminimden daha az bu iyi bir gelisme.
5 bin yıllık bir ilim ve sürekli gezegenler yer degistiriyor araştırdık ca tabi ister istemez bilgelik ruhuna işliyor degismeyen teksey değişimin kendisidir bence.
Asteonomiden önce müslümandım. Hala daha müslümanım. İslam inancım herhangi bir bilim dalına ilgi duyarak ne azalır ne artar. Bilimdeki herhangi bir keşif inancıma ne zarar verir nede kuvvet verir. Dinde bilim de bir bilme yöntemidir. Birbirinden farklıdır ve birbirinden üstün değildir. Ne bilim yüzünden dinden, ne de din yüzünden bilimden vazgeçerim. İkisini de biliyorum ve seviyorum.
"Din de bilimde aynı şeyin peşinde... Hakikatin... Sadece yöntemleri farklı" isaac Newton...
Birileri sorgulama yaptım. Diyor. Ben emin ol çok daha sorguladım.. Öyle ki kafayı yiyecek derecede... Ben inanıyorum... İnanmayanda umrumda değil...
astronomi beni tanıya dahada çok inanmamı sağladı
Her hangi bir dine mensupmusun?
evet
Astronomi ya da herhangi bir bilim dalini, dini gorusunuzu sorgulama konusunda referans alirsaniz zaten Dunya'daki dinlerin olaganustu ve bilime aykiri geldikleri sonucuna varirsiniz. Bilimde olagandisilik soz konusu olabilir mi? Her sey belirlenmis ya da belirlenecek yasalara baglidir. Size gore kimse denizi yaramaz, Ay'i bolemez veya goge yukselemez cunku. Din, insanin diger tum alanlardan kendini soyutlayip muhameke yapmasini gerektirecek kadat oznel bir yasam tarzi. Karar verirken dikkatli olmak gerekir
Evrenin olaylarini 3 temel bilim dali ile aciklariz. Fizik kimya ve biyoloji. 3 bilimi de yaparken herhangi bir yaraticiya ihtiyac duyulmaz. Din ve bilimi ayri tutalim lutfen..
Mutlaka matematikte eklenmelidir. Dünyayı bırak uzayı evreni bile matematikle açıklarız.
Enerjinin korunumu yasasisini bagdastirabilir miyiz?
Matematik sanal gerceklik oldugu icin eklemedim. Bir suru daha bilim dali var ona bakarsaniz isimize yarayacak. Ben temel olanlari yazdim.
Kaan Şenkul ne gibi ?
Entropi yasalarinin 1. Maddesine gore; enerji yokdan var, vardan yok edilemez. iste bu bana bir enerjinin oldugunu ve buna yaradan dedigimi soyluyor ve tabi teistlikteki gibi doga ustu bir varlik olarak degil.
soğuttu bambaşka bir tanrı anlayışı getirdi
Evet. Bu konu hakkinda soyle bir paragraf yazmistim; "100km yukarıdan dünyaya bakınca dinler, ülke sınırları ve milliyetçilik gibi hayal ürünleri gözden kaybolur. Bunun sonucunda “Overview Effect” adı verilen bilişsel bir değişim ve farkındalık yaşarsın. İnsanın yarattığı bu sahte kavramlar ve hayali sınır çizgileri insanı bölüyor, ayrıştırıyor ve öldürüyor. Çoğu insan dinlerine ve milletlerine olan körü körüne bağlılığın sebebinin kazara olduğunu farkında değil. Doğduğun rastgele koordinattaki din, millet ve ülkenin, diğer dinler, milletler ve ülkelerden üstün olduğu yanılgısıyla büyütülüp, kendinden olmayana düşman olarak yetiştiriliyorsun. Bir durup düşün bakalım farklı bir koordinatta doğmuş olsan ne olacaktı… Şu an körü körüne bağlı olduğun din ve uğruna öleceğini düşündüğün milletin senin için hiçbir şey ifade etmeyecekti. Çocuk yaşta beyinlere enjekte edilen tüm bu dogmalar sorgulamadan kabullenmeyi dayatır. Sonuç olarak kuşku duymayan, merak etmeyen ve savaşmaya meyilli bir insan topluluğu elde edilir.
•
Bu çağda halen daha teistlerin kutsal kitaplarında bahsedilen ahlakçı tanrının varolduğuna inanmak evren ve kozmoloji hakkındaki cahilliğin sonucudur diye düşünüyorum. Ceza veren ve ödüllendiren, iyilik ve adaletle yöneten ahlakçı bir tanrı tamamen insanın hayal ürünüdür çünkü bu kavramların evrende mutlak birer karşılığı yoktur. Evrende olaylar var ve biz bunları kendi menfaatlerimize göre sınıflandırıyoruz hepsi bu. Hayali kavramlar için birbirimizi öldürmeye değer mi ?
•
“Overview Effect”e erişebilmek için astronot olmamıza gerek yok. İçinde yaşadığın evreni ve nereden geldiğini sorgulayarak ve astronomi & kozmoloji hakkında okuyarak bu farkındalığa erişebilirsin. (Mesela Baron d’Holbach, Carl Sagan, Lawrence Krauss, Frank White, Stephen Hawking, Matt Ridley, Frans de Waal ile başlayabilirsin).
Sonuç olarak; "Bilim bizi tanrıların gazabından korur."
•
Hepimizin ortak bir adresi var;
•
Dünya
Samanyolu galaksisi
Laniakea süper kümesi
Evren
Deistlerin degil 'Teistlerin' olcak o duzeltiyim dedim
Tüm bunları göz önüne alarak ve bilimin gelmiş olduğu bu noktadaki bulguları da hesaba kattığımda benim geldiğim nokta bu; Evrenin ilk patlama anından sonra tek bir hidrojen atomundan, dna gibi karmaşık dizilimli molekül zincirlerine kadar herhangi bir müdahale görmeden kendi başına evrimleşmiş olabileceğini biliyoruz. Dolayısı ile teistlerin elinde kala kala o ilk patlama öncesinde bütün bu süreci tasarlamış ve gerçek kılmış bulunan bir bilinçli varlığın bulunduğu iddiası kalıyor. Oysa biz artık maddi anlamda bir evrenin bulunması için ona dışarıda üfleyen bir varlığa gerek olmadığı biliyoruz: “Kütle çekim kanunları, evrenin kendini hiçbir şeyden yaratabilir ve yaratmış olmasını mümkün kılıyor. Hiçbir şeyin olmamasındansa bir şeylerin olmasının, evrenin ve bizim varolmamızın nedeni bu kendiliğinden oluş olabilir.” Tüm bunlar beni "materyalist panteist" bir noktaya getiriyor. İnsanın aradığı tanrı aslında evrenin kendisi. Hiç bir moral değer taşımadan sadece olasılıklar üzerinden kendi kendisini yaratan ve hiçlikten varolabilen bir evren. Dolayısı ile Ateistim demekte hiç bir tereddüt görmüyorum.
Evet teşekkürler gözden kaçırmışım
Deist birisi olarak, deistler ne kutsal kitaba nede dinlere inanir. Deistler tanriya inanir ve tek kitap aklidir.
Sen biraz once her seye inaniyorum dememis miydin ya deizm ile panteizm farkli seyler
İnsanın beyin gücünün çok çok üstünde bir düzen. Ve her yer zeka belirtisi içinde. Tesadüf ve evrim gibi kavramlar çok aciz kalıyor. İslamiyeti de az çok arastirdiğım için Allaha olan inancım katlanıyor.
Evrim ne gibi aciz kaliyor ?
Bir üstün güç varda o kutsal kitaplardaki yaratıcı değil
Bur da anlatmak istediğim din değil allah. İslamiyet ise inceligiyle güzelliğiyle beni tanrıya bağlıyor. Kesinlikle kişilere bağlı kalmıyorum. Her fırsatta kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Gerek kuranda gerekse insanlardan bazen de kendi mantığımla hareket ediyorum .
Neyse ben 4 kadin aliyim da geliyim kendime o zaman
Ha bide İslamiyeti 'az çok ' araştırdım derken kesinlikle bilgilerim yeterli değil anlamda
Burada yazılanların artık konudan çokça saptığını inanç ve inançsızlık propagandasına döndüğünü düşünüyorum. Kuantum kuramını bilen herkes evrenin bütün sırlarını çözmüş gibi konuştuğuna şahit oluyorum. Yada inanan bir kimsenin inancıyla herşeyi anladığına ve bildiği ne şahit oluyorum. Yeter yapmayın saçmalık artık. Herkes bir şey bilmek istiyorsa ilk önce haddini bilsin. Boş boş konuşmayın. Gidin asıl sitemizde bir yazı okuyun vaktinizi boşa harcamamış olursunuz.
Benim inancım da daha da artıyor...
Düşünebilen zihinler için hiçbir şeyde olmayada bilirken neden birşeyler var değilmi
Çorap ne ya
Allaha yemin olsunki yaprak kıpırdıyorsa Allah tandır..
Madem bilim bu kadar önde herşeyi açıklıyorsa bir meyvenin nasıl oluştuğunuda yazsınlarda görelim kara topraktan kıpkırmızı tane tane NAR meyvesi nasıl oluşuyo bi yazsınlarda görelim Allah a hamd olsun herşeyi o yarattı o yönetmekte...
Nasil olustuguna cevap verirsem evrime ve bilime inancak misin ?
Ahahahahah abi supersin ya
Bilimi inkar eden yok. Evrim ise tartışılır bir konudur. “Ey insanlar! Size bir misal getirildi; şimdi onu dinleyin: Sizin Allah’tan başka, dua edip çağırdıklarınızın (bâtıl ilahlarınızın) hepsi bir araya gelseler, bir sineği yaratamazlar. Sinek onlardan bir şey kapsa, onu da geri alamazlar. İsteyen de âciz, istenene de!” (Hac, 73) Kuran'da sinek örneğini vermiş Yüce Allah. Sinek yada sivrisinek, araştır bakalım nasıl bir hayvan imiş gör. Şunu da söyleyeyim: Sineğin yaratılışı anlık olarak gerçekleşecek değildir. Bir süreç içinde gerçekleşir. Bu süreç Evrim de olabilir başka bir süreç de olabilir.
güncel astronomi bilgileriyle kuran-ı kerim'deki astronomi ile alakalı kısımları karşılaştırınca kuran'ın oldukça ilkel kaldığını gördüm. Açıkçası bende ciddi hayal kırıklığı yarattı, dinden uzaklaşmamda en büyük nedenlerden birisi astronomidir.
Ayet verirmisin lütfen?
ben bu karşılaştırmayı 7 yıl önce ayrıntılı yaptmıştım. Şu an üstünkörü biraz internetten ayetlere baktım, bulduklarım; mülk-67/5 kefh-86 secde-4 lokman-10 gaşiye-18 bakara-29 naziat-27-30 bunlar.
Kuran'da Astronomi hakkında ki herşeyi söylerse o zaman Astronomi'nin anlamı kalmaz. İnsan hazır olarak direk bilgiye ulaşacak ise o zaman aklın ne önemi kalır ki? Kuran, Astronomi hakkında özet bilgi verir, gerisini keşfetmek insana kalmıştır. Allah evrene kanunlarını koyar, insana düşen görev ise bu kanunları keşfetmek ve Allah'ın yüceliğinin farkına varmaktır. Tabi isteyen farkına varır, isteyen varmaz. Kimsenin kimseye zorla bir şey kabul ettirecek hali yok. Bakara, 256.. Ayet: Dinde baskı-zorlama-tiksindirme yoktur. Doğru bilgiye dayalı eriş, bozuk bilgiye dayalı sapıştan açık bir biçimde ayrılmıştır. Her kim tâğuta sırt dönüp Allah'a inanırsa hiç kuşkusuz sapasağlam bir kulpa yapışmış olur. Kopup parçalanması yoktur o kulpun. Allah, hakkıyla işiten, en iyi biçimde bilendir. (Bu ayete rağmen eğer müslümanlar sizi din konusunda zorlar ise burada suçlu İslam değil, müslümanlardır.)
Murat Gökkara Onda hiçbir çatlak yoktur derken ne demek istedi sence ?
Bana göre, gökyüzünün mükemmel bir düzene sahip olduğunu anlatıyor. Örnek vermek gerekirse: '' Şu evin duvarı çatlamış'' cümlesinde çatlak kötü görünümlü olan, bozuk gibi anlamlarda kullanılmış. Allah ise bu ayette, göğü biz bina-inşa ettik ve onda bir bozukluk bir eksiklik yani bir çatlak bulamazsınız diyor. Bu benim fikrim ve kesin doğru olacak değil. Belki de Allah Astronomik bir olaydan da bahsediyor olabilir. Bu kesin olarak bilinemez. Ben kendi bilgi birikimim çerçevesinde böyle yorumladım. Selâm ve sevgi ile.
Astronomi insanı nasıl inançsız yapar hayret. Bir çekirdekte koskoca bir meyve ağacının meyveleriyle beraber dna'si var. Kim koydu o çekirdeğin içine o dna'yi.
Cevap bulamayınca insan tanrıyı hatırlıyor
Ahuramazda olabilir; ama belki de Kayra Han'dır.
Dna kadar küçük ve tanrıya kıyasla basit olan bir şeyin kendi kendine olabilmesine ihtimal vermiyorsun ama o dna'yı oraya koyan tanrı gibi muazzam bir şeyin yaratılmadığını ve kendi kendine var olduğunu iddia edebiliyorsun. Çok mantıklı gerçekten
Hepsinin cevabi var, atarsam ve aciklarsam evrime ve bilime inancak misiniz ?
Öncelikle çok güzel bir soru sormuş arkadaşımızı kutluyorum , bütün inançlara saygı göstermekle birlikte, ergen yılların da a_teist, 25 ve 30 yaşları arasında sıkı bir " teist " olarak, her iki inancı yaşamış biri olarak ben, astronomi ile tanıştıktan sonra şu kanıya vardım. " bu devasa evreni araştırma ya gönül vermiş kimsenin " a-teist" olması ile "teist" olması arasında hiç bir fark yoktur. Teist olanlar, dinlerde bahsedilenden çoooook çok çok daha büyük bir yaratıcının var olduğunu ve yaratıcının anlatılanlar kadar basit olmadığının farkına varamaması ve ateist lerinde tüm bunları görerek ve gördüklerinin kendiliğinden var olduğunu düşünmesi bence korkunç derecede üzerinde kafa yorulması gereken bir konu olsa gerek, işin özeti şu ki, astronomiye ilgi gösterip evreni tanımaya çalışan birinin "deizm _ panteizm ve agnostizm" arasında mekik dokumasi kaçınılmaz bir son.
Agnostizm bana hep kolaya kaçmak gibi gelmiştir ve beni tatmin etmezdi
Bu konuda sana katılıyorum, bende genellikle aramaktan yorulunca sanırım bende agnostigim derdim
Yaşasın deizm
Deizim en mantiklisi gibi geliyor bana da, fakat tanrı tanımını yaparken biraz eksik kalıyor, eğer bir bir yaratıcının var olduğuna inanıyorsa o yaratıcının sanılandan çok büyük bir yaratıcı olduğuna açık vurgu yapması gerekir. Yeni bir akımmı oluştursak acaba
Akım çok yanlış bir kelime. Modaya uymak için inandıgıma inanmıyorum. Bana göre evreni yaratmış olan bir tanrının insanlara din yollama ihtiyacında bulunmuş olamaz. Zaten bana göre bir deist bu yüzden tanrıların en büyüğüne inanıyor