Türk Tabipler Birliği açıklama yapıyor; "Savaş bir halk sağlığı sorunudur" ve açıklamasına savaşın psikolojik ve fiziksel etkilerinden bahsederek barış propagandası yapıyor.
Ardından benim ülkemin çok düşünen halkı(!) Atatürk'ün sözlerinden alıntı yapıyor ( Beni Türk hekimlerine emanet ediniz), Türk Tabipler Birliğini karalıyor, hakaret ediyor, terörist olmakla suçluyor ve kısacası linç ediyor.
Peki benim gerizekalı halkımın bazı fertleri, Atatürk gibi, benim dahi sempati duyduğum liderin; barış üzerine sözlerini bilmiyor mu?
Richard Nixon bu durumu çok güzel bir sözle özetlemiş; "Barış için savaşmak, bekaret için sevişmeye benzer."
Pek çoğunuz sıcacık koltuğunda keyif çatarken, evinde, elinde çekirdek televizyon izlerken insanlar ölüyor. Bunun ise bir televizyon şovuymuş gibi sloganlar atıyor, tükürükler saçarak öldürün diyorsunuz. Ölüyoruz be dostlar, yok yere ölüyoruz.
Şimdi diyeceksiniz ki Terör örgütleri sınırımıza gelmiş, önlem almayacak mıyız? Arkadaşım önlemi bu sorunu nasıl kökten çözerim diye almak gerekir. Bugün adamı öldürürsün, yarın çocuğu sana düşman olur. Çocuğunu öldürürsün, kuzeni sana düşman olur. Bu nefret döngüsünü anlamayacak kadar sığ mısınız?
Ne yapmak gerek? Sorunu nasıl kökten çözebiliriz ?
Çözüm önerin ne? Terörün kökten çözümü nasıl olur?
Insanlar kandan haz alir bi noktadan sonra. Bunun bir cizgisi var. Sonra daha cok kan ister daha fazla.. Sebepler bitmez bahanesi hep coktur. Birilerinin piyonu olup bir satranc oynadiklarini bilmezler. Kimimiz de o kadar cok kan gormustur ki akmadan durdurmanin yolunu arar durur. Duzen boyle. Bozulmaz sanirim .
Bu sorunu kökten çözme ihtimalimiz var mı? Ben bu çözümden daha iyi bir çözüm göremiyorum. Elbette savaş kötüdür fakat içine düştüğümüz durumdan barış, barış diyerek kurtulmamızın imkanı var mı ?
anlaşılmayan nokta şu ki bu basit bir terör sorunu değil. Bu amerikan-israil kuklası olacak kürdistanın kurulup kurulmayacağı meselesi. Bu devleti kurdurmayacağım diyorsanız savaştan başka şansınız yok. Barış sloganları güzel hoş da içi boş. Herkes barış ister.
Doğrudan iletişim sorunları çözmekte fayda sağlar. Bu insanların sorunu ne, bizim talebimiz ne? Savaşmak yerine konuşmak gibi bir çare olsa evet anlayacağız. Ancak ülkemizdeki temel sorunlardan birisi nefret. Hiç tanımadığımız insanlardan sebepsizce nefret ediyoruz. Bakın Türk Tabipler Odası bir örnektir. Önce nefretimizi kontrol altına almamız gerekiyor. Bunu düşünen her birey olarak yaparsak, savaşmak yerine huzursuzluğumuzu ifade eder ve böylece sorunları çözeriz.
Şimdiye kadar savaşarak ne zaman barış sağlanmış. İnsanlar savaşıyor, ölüyor ve öldükten sonra barışmayı düşünüyor.
Barisamiyor da ulkede gerginlikler devam ediyor. En yakin tarihli en komsu ulke gayet feyz almalik. Bir bakip gorebilseler keske
Bakınız pek çoğunuz Atatürk'ü sever, ben de severim. Şu yazıyı bir okuyun :
http://www.sozcu.com.tr/2016/yazarlar/ugur-dundar/mustafa-kemalin-tek-kursun-atmadan-dehasiyla-kazandigi-zafer-1384469/
ben sana hemen söyliyim. Kurtuluş savaşı. O da bir savaştı. Savaş zorunluluk haline gelmişse yapılır.
Konuşarak çözemedik. Çözüm süreci gösterdi bunu. Karşında bir canavar varsa, sen de canavar olmalısın.
Aynı Mustafa Kemal, savaştan çıkan yorgun bir toplumu gördü. Ama ne pahasına olursa olsun, Hatay’ı almak için savaşa hazırlandı.
Efendim barış istiyorsanız düşünecek ve isteyeceksiniz. Barış kolay elde edilen bir şey değildir. Hadi birilerini terörist ilan etmeden, nasıl barış elde ederiz düşünelim. Öldürmek işin kolayıdır.
Teknik bir örnek vereyim, bilgisayarınız bozuldu ve onu çöpe atıp yenisini almak kolaydır. En azından tamir etmekten daha kolaydır. Tamir ise emek ister, çaba ister, bilgi ister. Ama eğer tamir ederseniz beraberinde bedel ödemeden cihazı onarmış olursunuz. Bunu yapmaya gücünüz var mı?
Barışta böyle işte. Emek ister, bilgi ister, çaba ister. Tek sorun bunun birey değil toplum olarak yapılmasını ister. Kendi ülkemizde düşman olmadığımız taraf kalmadı. Hiç huzurumuz yok, tonla parayı sadece savaşa yatırmaktayız. Hiç kimse bu barış nasıl sağlanır diye düşünmüyor.
Savaş yanlısı değilim. Ama bu halk terörden çok çekti. Yine söylüyorum; çözüm süreci bir işe yaramadı. Terör yandaşları daha da azıttı. Karşımızda gözü dönmüş bir kitle var. Barış’ı sağlamaya çalışırken de çok can kaynı olacak. Biz güçlü olduğumuz için alttan alması gereken biz olacağız. Yani en çok ölen bizden olacak. Peki nereye kadar? 20 yıl halk buna dayanabilir mi ?
Savaşmadan elde edilen barışlar teslimiyetle sonuçlanır, maalesef. Savaşı kimse istemez lakin kendi çıkarını koruyamazsan devlet olamazsın.
1 haftadır savaş istemediğimi bu harekatın sadece belli kişilere yarar sağlayacağını söylediğim için okulda potansiyel terörist olarak görülüyorum. Aşırı sığ ve tek taraflı düşünüyorlar. Bakış açıları diye bir şeyleri yok. Savaş çıksa sen savaşmazsın diyen oldu. İşin komiği ülkeyi etkileyen herhangi bir büyük olayda hep aynı düşüncedeydiler. Olayları algıladıklarında özürler dilediler. Ama çekilmiyorlar artık...
Sizinkiler leşçi çünkü. Reyhanlı patlamalarından beri adam akıllı bir duruş sergileyemediler
Olur mu o gün onlar gerçekleri görmüşler hepsi canla başla hastanelere koşmuşlar sınavları Bile iptale çalışmışlar
hepsi ruh hastası ya
Haydar Alakbarova Bu halk bu savaşlara yaklaşık 50 yıldır dayanıyor ve halen bir çözüm üretilebilmiş değil. Son yıllarda uygulanan yanlış politikalarda bu ateşi körükledi ve günümüz sorunlarını yarattı. Eğer bir isyan varsa, o isyana zemin hazırlayan durum da vardır. Bir savunma varsa, o savunmaya zemin hazırlayan durum da vardır. Silahlar yerine insanlar konuşmayı bir gün öğrenecek ama bugün değil, bunun farkındayım. Çünkü insanlar bunu yapamayacak kadar sığlar henüz.
Bu ülke savaşmayacak ne yapacak? Sanat yok, bilim yok, endüstri yok, tarım yok, üniversite yok, aydın bir zümresi yok.
Bu ülkenin savaşmak dışında yapacağı hiç bir şey yok.
O yüzden bu ülkede savaş karşıtı olmanın da bir anlamı yok.
Yürümeyi öğrenmemiş bir çocuğu balerin yapmak gibi.
Bildigin hakli
Sonunda benim gibi düşünen gibi. Ağalar Amerika sözde müttefiğine saldırı anında bu kadarlık tepki ile kalır mı? Hemde güçlü bir devlet iken. Amerika ne istiyorsa o oluyor şuan aynı coğrafyanın çocukları birbirini vuruyor. Biri terörist diyor diğeri faşist işgalci diyor. Tek kazanan amerika israil ve rusya gibi geliyor bana. Ceplerini dolduruyorlar ve izliyorlar. Ne demişler savaşın kazananı barışın kaybedeni olmaz. Kürt sorunu silahla çözülseydi 50 yılda çözülürdü zaten. Hala türkiye cumhuriyeti halka inemiyor. 50 yıldır boş dağları bombalıyor bomba da amerikanın silah da uçak da, karşı tarafta keleş kullanıyor rus silahı
Füzeler bombalar bizim Amerikanın değil.
Uçak kimin?
Uçak ve tank dışındaki bütün araç gereçler bizim. Uçak ve tank üretmek için de çalışmalar yapıyoruz. Amerikanın istediği falan da olmuyor. Etrafımızda pervane oluyor operasyonu durdurmak için görmüyor musun? Eskiden olsaydı silah ambargosu yer otururduk kıçımızın üstüne ama artık Türkiye kendi silahlarını kendisi üretebiliyor. Dışarıya eskisi kadar muhtaç değiliz. Bu eziklik hissiyatını üzerinizden atın. Hükumet kararlı davranır ve Amerika Fıratın doğusundan çekilmezse Türkiye YPG ile birlikte onları da vuracaktır. Şimdiden bas bas bağırıyoruz Amerika da bizi durdurmak için elinden geleni yapmaya çalışıyor.
Ben pervane olduklarını göremiyorum dostum
O zaman gündemi takip etmiyorsun demektir.
Silahlı bir terör örgütüyle barış nasıl sağlanabilir ki, oturup konuşsan ne isteyecek, toprak isteyecek, bağımsızlık isteyecek izin verebilir miyiz buna ?
Sonuçta onlarda insan toprağı senden istemeyecek kendi yaşadığı topraklarda bağımsızlık istemesi en az senin kadar haklı seni yaratan onuda yarattı o sende olabilirdin sadece ondan güçlü olduğun için kendinde hak görüyorsun empati kursan bari
Niye istemesinler bağımsızlık? Konu işte bu. Düşman gördüğün bir halkın bağımsızlığını kabul edemiyorsunuz.
Düşmandeğiller düşman yapıldılar düşman senin haklarını elinden alandır adil davranılsaydı tek çatı altında yaşanırdı
savaşı destekleyen vatanseverler ve ellerindeki android silahlar.
Bu yeşilzeytin harekatından sonra ülkedeki tüm terör olayları son mu bulacak? Nereye kadar 20 yıl mı demişsin haydar? Halk buna dayanır mı? Ee halk buna dayanır mı?
Bu ülkenin üzerine çok güzel oyunlar oynanıyor. Şimdiki hükmet de her zamanki gibi piyon. Onların da işine geldi tabi. Seçimler yaklaştı. Milliyetçilerin oyu lazım.
Oy kaybedecekler.
Aksine. Senin fikrini değiştiremezler ama milyonlarınki değişmiştir eminim.
Hayır. Orada hem ekonomik hem de can anlamında zarara uğrayacağız. Ben, ‘akp oy kaybetsin de canlar önemli değil’ demiyorum. Ama bu bir gerçek.
haydar öyle bir tablo çiziyorlar ki. Uzun zamandır tv de haber izlemiyorum. Geçen akşam foxu açtım. Küçücük çocuklar. Spikerin biri röportaj yapıyor. Askerler ezberlemiş. Çok mutluyuz keyfimiz yerinde. Bizi merak etmesinler. Hep de 6 aylık 1 yaşında bebekleri olan askerleri seçmişler. Ya da öyle söyletmişler bilemiyorum. Tablo çok pembeydi. Daha neler neler. Şok oldum. Kimse ağzını açıp muhalif bir yorum yapamıyor zaten. Sen zannediyor musun ki şehit sayısı açıkladıkları gibi?
Şehit sayısı ne medyanın söylediği gibi ne de terör örgütlerinin söylediği gibi. O konuda çok ciddi bir yalan haber havuzu var. Burada savaş istemeyenleri gayet iyi anlıyorum. Birileri savaş istemeyen herkesi ‘terör’ sevdalısı sanıyor. Ama inan ben de savaştan nefret ederim. Üst yorumlarda dediğim gibi; mecbur bırakılıyoruz. O evli askerler konusunda da medya bilerek onları gösteriyor. Halkın duygularıyla oynamak için. Şehit olduğunda, halk daha da öfkelensin diye. Benim kuzenim ağustos ayında şehit oldu tuncelide. Yanlış hatırlamıyorsam; show tv, 7 ay sonra baba olacak dedi ) halbuki öyle bir şey yoktu.
Bugun mağazalardan masum insanların evlerine roketler atan şerefsizler yarın o bölgede devlet kurup emperyalistler den gerekli silahları aldığında ülkeyi bombardımana tutarlar
Evet bu operasyon kökten çözüm değil ama gerekli ve mecburi
Ben kesinlikle savaş yanlısı değilim. Savaşı kimse istemez. Oraya bir petrol uğruna girilmedi. İnsanlar savaşmaz, birileri onları savaşa mecbur bırakır. ‘Bir damla petrol, bir damla kandan daha değerlidir’ diyen güçlü bir azınlık var insanlığın karşısında. Birileri bu azınlıkların kuklası olup, eline silah alıp da kendilerine pay verileceğini zannettikleri sürece bu kan bitmez. Burası ortadoğu. Petrol ne zaman değersiz olur, işte o zaman bu kan susar. Savaşı biz değil, petrol isteyenler istiyor. Bizler mecbur bırakılıyoruz.
Çok uzatmanın alemi yok ama gerçekten bazılarının balık hafızası sinir bozuyor ve bazı şeyleri dile getirmek şart oluyor...
Savaşı, ölümü, silahları oyun sanan tipler, “fetih” sözleriyle geziyor. Yaşı henüz 18 bile olmayan tipler, “girelim, yakalım, yıkalım” diyerek sağda solda yazıyor, paylaşımda bulunuyor. Güle oynaya askerlik yapmış tipler, sadece terör bölgelerindeki askerlerle empati bile yapsa akıllanacakken, askeri paylaşımlarla gaz veriyor...
Bu kısım çok uzuyor. Malum, laf ederken pek düşünen yok!
Şimdi gelelim asıl konuya.
Bizim politikamız sonucu Suriye bu hale geldi. Kirli oyunlar oynandı. Sınır güvenliği rezil edildi. Yetmedi, her tür politika, yarını düşünmeden, çıkarlar uğruna yapboza döndü...
Önce Fırat Kalkanı, şimdi de Zeytin Dalı.
Evet, bunlar mecbur reaksiyonlar ancak anlamadığınız nokta şu, işler bu raddeye geldiyse, bunun sorumlularından biri de biziz, bizim dış politikamız!
Biz, salak gibi, ABD’ye koşulsuz uyup, kendimizi kullandırtıp kirli oyunlar oynamasaydık, bugün gözü yaşlı ailelerin oğulları, hiçbir şeyin farkında olmayan bebeklerin, kokusundan tanıdığı insanın yolunu gözleyen çocukların babaları sağ olacaktı!
Ama... Bugün, birilerinin oynadığı kirli oyunları, BOP’a gönüllü olanların yaptıklarını masum insanlar ödüyor...
Yetmiyor!.. Bu olayların asıl sorumluları, sebep olan akılsızların paylaşımları da sürüyor... Askerliğini “bedelli” yapmış olanlar asker üniformalı fotoğraf paylaşıyor, askerimizi kendince(!) destekliyor, hatta sanki bir vasfı varmış gibi bu alanda ahkam kesiyor!
Şarlatanlığın lüzumu yok!
Evet, bu harekat gerekli ama siyasilerin yarattığı sorunların da bir bedeli!
Ve bu sorunu yaratanları “kahraman” sayıp da, giden canlara üzülmeyen, savaşın “s” si ne demek bilmeden, bol keseden sallayanlara da diyecek çok bir şey yok!!!
Bir de... “Yurtta sulh, cihanda sulh!” ve “Öldüreceğiz diyenlere karşı, “ölmeyeceğiz” diye savaşa girebiliriz. Ancak, ulusun hayatı tehlikeye girmedikçe, savaş bir cinayettir.” sözlerini eden o büyük komutan, sizin zerresini düşünemediğiniz savaşın içinden çıkmış bir adam ve açık açık savaşın gerçeğini ortaya sermiş bir adam.
O adamı anlamayıp da, büyük oyunlara kalkıp, insanları büyük bedellere mahkum edenler, elbet bir gün kendi payına düşeni de öder.
Mümkün olduğunca az masumun zarar görmesiyle atlatılır bu süreç umarım. Yoksa her gelen şehit haberindeki ikiyüzlü teselliler ve savaş naraları atan embesillerle gerçekten tahammül kalmıyor.
Uzun gelir okumazsanız Atatürk’ün sözünü de ayırıp atayım: “Öldüreceğiz diyenlere karşı, “ölmeyeceğiz” diye savaşa girebiliriz. Ancak, ulusun hayatı tehlikeye girmedikçe, savaş bir cinayettir.”
E tamam, zaten Atatürkün dediğini yapıyoruz şu an.
İyi yazmışsın tamam da şu anda zaten ulusun hayatını tehlikeye atıyor oradaki oluşum
Alper Sevindik Bir üstteki uzun yazıya bakım bence.
Gökberk Çetinoğlu okudum çoktan
Haydar Alakbarova Biz Atatürk’ün yolundan “salak gibi” en başında çıktık ve “büyük(!)” olmak adına oyunlar oynadık. Buraya terör olayları listesini atsam dudağınız uçuklar...
Peki Gökberk şuan orada kurulacak bir kukla devlet ulusun geleceğini can güvenliğini tehlikeye atar mı ?
Yazımın tamamını okumadan, yorum yapmayın.
Tarihçilere, "X benim için bir tehdit oluşturuyordu, ben de Y olarak onları haklı şekilde yok ettim" cümlesini sizin için tarihi olaylar üzerinden örneklemesini isteseniz, sanırım hiç olmasa dokuz yüz örnek gösterecektir.
Çok normal çünkü devletler böyle ayakta kalır. Devlet mantığında kendi varlığını yani vatandaşının varlığını ve refahını garantiye almak vardır. Ben sadece diyorum ki, operasyon şart, evet ama bu, geçmişte siyasilerin yaptıklarının bedeli!
Bir de bilginiz olsun, bu operasyona mecburduk...
Çünkü biz çok daha önceden oynanan oyunlara dahil olup, lafta büyüdük!
Onca terör neden var zannediyorsunuz?
En başta aklımız başımızda değildi...
Bir de şunu söyleyeyim, YPG gibi ÖSO da bir terör örgütü...
Bu operasyonun çokça tepki toplamasının nedeni, Esad’ın bizi orada istememesinin nedeni, ÖSO ile hareket etmemiz.
Düşünün ki Türkiye, Suriye gibi olmuş. Bizi yıkmak istyen PKK’yı yanına alıp, doğudaki başka bir gücü, atıyorum aşiretleri temizliyor Suriye gelip...
Üstelik o aşiretleri oraya biz koymuşuz, PKK’yı tutsun diye!
Şimdi olayı anlamayanlar anlamıştır sanırım...
Bu nedenle diplomatik açıdan işimiz çok zor!
Bu saatten sonra savaşsız, silahsız bir çözüm üretilebilir mi ?
Ütopik söylemler bunlar
Üretilir çünkü Türkiye hiç saldırmadan topraklarını koruyacak güçte bir ülke
Tr büyük ülke istese ve güçlü bir siyasi irade ve halk desteği olsa fazla taviz vermeden bu sorunu çözer
"Şiddete gerek yok, konuşarak bu işi çözebiliriz" deyip bir araba dayak yiyen elemanlara döneriz.
Dönmeyiz o dediğin eşit ya da yakın güçlerle alakalı. Ypg hiçbir zaman Tr ile boy ölçüşebilecek bir güce sahip olamaz. Tr Öso yu desteklemeyi bıraksa yeter zaten bütün sorunlar çözülür
/ / /SANKi iki devlet veya iki millet savasa kalkışiyorda barıştan filan sözediyoruz:)... Ya karşımızdakı mahluklar insani bütün değerlerini yitirmiş "bebek ve kadın öldürelimde daha çok ses gelsin"... Amerikan taşeronu kırma bir topluluk
Şu Afrin operasyonu aşırı gereksiz bir operasyon bu işin sonucunda bir sürü insanın ölmesi dışında hiçbir getirisi olmayacak maalesef
beni de terörst ilan etmişler yaptığım paylaşım yzünden
"Ülkemiz tehdit altında olduğu için savaşıyoruz"
Savaşın meşrulaştıran bu sözlere karşı kimsenin fazla bir sözü olmaz, olsa da dikkate alınmaz. Çünkü ülkemiz terör tehditi altında. Peki bizler ülkemizdeki terör tehditini ortadan kaldırmak için ülkemizdeki barışı sağlayabildik mi? Terör odakları sınırımızdaki ülkelerde can buluyor ve biz onların kaynağına kadar gidip orada kurutursak terörüde kurutmuş oluruz.
Öncelikle terörün kaynağından kurutmak istiyorsak sınırımızdaki ülkelerde bulunan terör odaklarını yaratan koşulların aslında ülkemizdeki yönetim zaaflarından kaynaklandığının tespitini yapamadığımız zaman, doğru sonucu da bulamayız. Yani yanlış sorulan soruya doğru cevap verebilir misiniz?
Doğru soru şu terör ülkemizde neden var? Terörü ortaya çıkaran sebepler nedir?
Bizler bu soruları doğru sorduğumuzda her kesim kendine göre cevaplar verecektir, ancak şunu çok iyi bilmeliyiz, empati kuramayan, karşı tarafı anlamayan, sadece kendi düşüncesinin doğru olduğunu, diğer düşüncelerin kesinlikle yanlış olduğunu zorla dayatan, kimseye konuşma, düşünme hakkı tanımayan zihniyetler bu sorduğum soruya doğru cevabı veremeyecek ve insanların kafalarında ki savaş düşüncesi meşru hale gelecektir...
Eline silah almayıp mevzinin arkasına geçmeyenler savaşanlar için AMA larla dolu bir sürü haklı sebepler buluyor... Boka batmış dış siyasetin yoksul mehmet in kanı ile OYlara dönüştürülmesinden başka bir şey değil bu savaş.
Barış artık çok zor halklar artık tamamıyla bir birine kin güdüyor.
Afrîn lê bitmiyecektir bû savaş.
Baskılar beli bir zaman sonra yeni bir isyan çıkarabilir. Hepimiz Amarîka İsrail vs empariyalist ülkelerden şikayetçiyiz ama zemini biz onlara hazırlıyoz.
Savaş kurtlarıda bunu çok güzel kullanıyorlar. Biz onlardan önce kendi evimizin önünü temizlemeliyiz o zaman daha sağlıklı düşüneceğimizi umuyorum.
Savaş yok eder olan bütün güzellikleri.
Ama bizi daha büyük bir savaş bekliyor bunlar bizim belkide iyi günlerimiz bu savaşın yaşanması gerekir Şuan ki neslin savaşın iyi bir şey olmadığını görmesi gerekir ondan sonra belki barış herkes için aynı şeyi ifade eder.
/ / /SAVAS dışında her yolu denedi Türk milletı be anladık ki mesele kürt Turk mevzu deil... Karşımızda Amerika taşeronu insani değeri olmayan kırma bir topluluk var
ben gerçekten şu olan bitene inanamıyorum.. Sanki akşam yattık sabah kalktık pyd, pkk oluşmuş ve bizim asayişimizi ( sınır bütünlüğü söz konusu bile olamaz ) tehdit ediyormuş gibi yorumlar yapılıyor.. Ya arkadaş aç az oku, yandaş medyanın manipülasyonundan kurtul da
gerçek bilgiler üstünden kendi fikrini oluştur.. Ne terörü, ne tehdidi sen abd nin, efendilerinin izni olmadan adım mı atabilirsin.. Onlarca hükümetinle, tsk. İle çekiç gücü desteklemedin mi.. Çözüm süreci ile, tırlarla terörü zaten sen beslemedin mi.. Bu ucuz bahaneyle vatan millet deyip evlatlarımızı kendi yarattığın cehenneme sürmenin neresi vicdan işi.. Bir arkadaş yazmış.. Alman füzeleri, alman tanklarını vuruyormuş.. Arada insanlar ölse ne olur.. Silah tüketimi devam ediyor işte.. Olan biten sadece bu.. Yani bu kaba gerçeğe karşı dimdik savaşa hayır diye durmaktan başka bir şey yapabilir miyiz.. Bugünü tarihsel süreçten bağımsız yorumlayabilir miyiz.. Burada dahi beyni yıkanmış arkadaşlara ısrarla barıştan yana olunmasını anlatmak zorundayız ya.. Halimiz berbat..
Alman füzelerinin Türk şehirlerini bombalamasını mı tercih edersin?
/ / /Barış iki millet arasında yapılır bebek ve kadın öldürüp daha çok ses gelsin diye düşünen kudurmuş topluluklarla deil
Birisi “barıştan yana olmak” ne demek tanımlasa da biz de öğrensek! Adamlar yıllardır ülkeyi kan gölüne çevirmiş, kafasına tokmağı yemeye başlayınca barış diye bağırmaya başlıyor. Silahını sen bırakmadan barış olmayacak artık. Boş boş konuşuyorsunuz.
Benim burada tek gördüğüm ütopik barış söylemleri.
Bu duruma hükümetin yanlışları sonucunda mı geldik? Evet
Emperyalistler bizimle oyuncak gibi oynuyor mu? Evet
Bu durumdan başka çıkar yolumuz var mı? Hayır
Bu duruma gelmişken barış derseniz terörist ilan edilmeniz normal çünkü karşımızdakiler gerçek terörist
Şahsi düşüncem barış bu işi bu saatten sonra çözemez he savaşta çözmeyecek ama daha iyi bir hamle
Sağlam bir siyaset ile diplomasi şart. Harekat bittikten sonra masada da kazanmalıyız.
Barıştan yana olmak karşılıklı birbirini anlamaktır
Barıştan yana olmak karşındakini sevmektir
Barıştan yana olmak karşındakinin haklarına saygı duymandır
Barıştan yana olmak karşıdaki ile yardımlaşmaktır
Barıştan yana olmak karşıdakini İNSAN olarak görmektir
Barıştan yana olmak Gerçek düşmanlarını tanımak için bir fırsattır
Savaştan başka çıkar yolumuz elbette var, Barışmak hem de kendi vatanında bulunan insanlarla barışmak...
Nasıl barışıyoruz, özerklik falan vererek mi? Ya da bir devlet kurulmasına izin vererek mi?
Ya da ellerindeki silahlar ile şehirlerimizin bombalanmasına göz yumarak mı?
Diyorum ya biz karşimizdakileri çok iyi anladık... Oyüden savaşmaktayız
çok güzel bir yazi lakin gerizekalı hayli ağir gerisine harfi ile katıliyorum
Turhan karşımızdakini biz yanlış mı anladık? Biraz anlatır mısın bizde anlayalım?
"Nasıl barışıyoruz, özerklik falan vererek mi? Ya da bir devlet kurulmasına izin vererek mi?"
Sayın arkadaşlar Bu duruma ben getirmedim, yıllardır Kürtçe dilini yasaklayan, Kürt diye bir şey yoktur bunlar Kart Kurt sesinden dolayı isimleri Kürt olan Dağ Türkleridir diyen de ben değildim. Hindistan'a bakın 72 tane resmi dili var ve uzaya çıkıyorlar, biz hala yerimizde sayıp Türk Kürt, Alevi Suni savaşlarını içimizde barışı sağlayarak bitiremedikse bunun suçlusu, bizim kendi ellerimizle oy verip Devletin başına çıkardıklarımızdır. Bu sorunu karşılıklı diyaloglarla, Kürtleri ve ülkemizde yaşayan her türlü azınlıkların adını anayasal bir hak haline getirerek yapabiliriz...
Bu yapıldığını söylediklerini ben de yapmadım. Ayrılıkçı siyaset yapan ve ben kendi devletimi kuracağım diye silaha sarılan bir güruh ile yapılacak bir barış olmaz. Kendileri silahlarını bıraktıkları anda otomatik olarak barış gelmiş olacak. Anlamamak için direnmeye gerek yok. Hakikaten de barış isteyen silahını gömsün hayatına devam etsin. Devletin işlemeyen yönlerini hep beraber işletelim, ceberutluk yapılmasına hep beraber izin vermeyelim. Ama bir elinde silah dilinde barış, yemiyoruz bunu artık.
/ / /Terörist bizi gayet iyi anladığı için eylem yapıyor.. Zaten endi basına bir sey yaptığı yok tek yaptıkları Türk milletinin düşmanlarına taşeronluk etmek
Birol "Silahını bırak bu iş bitsin" demek, "Ben seni tanımıyorum, sana hiçbir hak vermiyorum, seni inkâr ediyorum anayasal güvenceni vermiyorum, İngilizce, almanca, Fransızca, arapça konuşabilirsin ama kürtçe konuştuğun anda terörist olmaya devam edersin demekle bu iş bitiyor mu?
Bu retorikten bıkmadınız mı artık. Herkes istediği dili konuşuyor, istediği gibi de yaşayabiliyor. Ya da en azından ben ne zorluğu çekiyorsam sen dr aynı zorluğu çekiyorsun. Bunun altında kendi ezikliğini propaganda malzemesi yapmanın anlamı yok. Türkiye’de çok az insan mutlu ve çok az insan istediği hayatı yaşayabiliyor. Bunun Kürt ya da başka bir etnisiteye mensup olmakla alakası yok. İkimizin de çektiği sıkıntıyı “ben Kürt olduğum için böyle oluyor” algısıyla içselleştirmeyin, çünkü ikimizin de çektiği sıkıntı nedeniyle sana özel muamele yapılmasına ben razı değilim. Silah bırakmadan barışı istemek en hafif tabiri ile milletin zekasıyla alay etmektir. Yapmayın bunu.
/ / /Pkk. Pyd. Ypj. Ydp ygd.. Vs vs bunlar kürt deil dertleride kürtler deil bunu gercek kürtler biliyor da soy karışınca olmuyor tabi...
Pkk, Pyd, Ypg vs. Tarzı bütün örgütleri ortaya çıkaran Kendi elimizle oy verip başa getirdiğimiz hükümetlerin azınlıklara uyguladıkları haksızlıktan dolayı olduğunu ve yine çözecek olanında hükümetler olduğunu, ve bunun yasalar çerçevesinde mümkün olabileceğini, ancak savaş biterse hükümetlerin yolsuzlukları ve hırsızlıklarınında su yüzüne çıkacağı için kimsenin bu işe yanaşmadığını ne zaman anlayacağız?
Bu söyleminden anladığım 15 yıldır AKP yi iktidarda olmasını sağlayan pkk, pyd, ypg ile olan savaşı... Bıraksınlar şu silahı da kurtulalım artık akp den
Birol karşılıklı çekilen acılar, sıkıntılar ortak burda hemfikiriz. Ancak kimse karşıdakinin kürt olduğu için ayrı bir muamele etmesine gerek yok, aksine kürt olduğu için ayrım yapılmamasına, kendi dilini konuşmasına, ifade özgürlüğüne her Türk vatandaşı gibi izin verilmesini istiyor. Tekrarlıyorum Hindistan'da 72 tane resmi dil var ve Hindistan bölünüp parçalanmadığı gibi uzaya çıkıyor. Biraz empati
Empatide sorun yok. Buradaki ana konu barış. Bunun sağlanması için kalkışma yapan tarafın silahını bırakması gerekiyor. Bir devletin resmi gücünün silahlı ve ayrılıkçı bir yapıya karşı mücadele vermemesi düşünülemez. Ütopik taleplerde bulunup da gerçekleşmeyince zorda kalınır. Ayakları yete basmayan ve ön şartları olan hiç bir yapı ya da örgütle devletler oturup “barış” yapmazlar. Biraz mantık lütfen. Gerçekçi olan herkes ne demek istediğimi anlayacaktır.
Ülkemizin yer altı ve yerüstü kaynaklarını babalar gibi satanlar, vatan evlatlarını savaşa gönderiyor, işte bütün mesele bu
"15 yıldır AKP yi iktidarda olmasını sağlayan pkk, pyd, ypg ile olan savaşı... Bıraksınlar şu silahı da kurtulalım artık akp den"
Pkk tarafından en azından hatırladığım kadarı ile 4 defa silah bırakıp demokratik çözümün getirilmesi talep edildi, hatta Türkiye yetkilileri ülke dışında bazı ülkelerde barış görüşmeleri yaptı, iyi sonuçlar elde edilecekti ki Akp hükümeti sürekli bu savaşı yenilemek için askeri müdahalelere devam etti, sürekli gözaltılar, ev baskınları, dernek, parti baskınları, içeriye alınanlara yıllarca ceza verilerek hiçbir şekilde silahın bırakılmasına izin verilmedi. Bu şartlar altında kendi vatandaşı ile düşman bir hükümetin barış istemesi imkânsız...
Bende Herkes gibi ülkemizde barış ve huzurlu bir ortamda yaşamak istiyorum, Hükümetin huzur ortamı için attığı adımlar hep savaşla silahla çözüm getirmeye çalışıyor. Bence bu silah ve savaş huzuru getirecek gibide görünmüyor...
/ / /Valla ben Akp li deilim ama çözüm sürecini de yaşadık ve sahit olduk... Daa cok azdılar demekk ki terör örgütünün amacı kürt haklarinı ve çıkarlarını savunmak deil...
Terörün ve savaşın tek bi çözümü var. O da tek dünya devleti. Sınırlar olmaz, dünya kaynaklarından her millet eşit şekilde yaralanır, din, dil, ırk ayrımı yapılmaksızın herkesin refahı gözetilir, her milleti temsilen vekiller olur. Böyle bir devlette mülk ve zenginlik için üst sınırlama getirilir, aşırı kazançlar tek devletin hazinesinde toplanır. Ama kim yapacak bunu sen ben mi?
/ / / ibrahim bey... Kulağa hoş geliyorda bu 10 apartmanı olan bir insana kirada oturan bir insanin "Gel
Varlıklarımızı eşitleyelim" demesine benzer...
yılanı koynunuza alırsanız sizi sokar. Pembe humanizm gozlukleriniz fazla yasamaniza musade etmez
Ne yazıkki kin ve nefret hiç bir zaman çözüm olmadı aksine birbirini yeniden çoğaltarak doğuruyor hiç kimse barıştan söz etmiyor herkes savaş naraları atıyor dünyanın hangi ülkesinde savaşın barışı getirdiğini gördükki, bizler evlerimizde oturarak savaşı izliyoruz, ya o ölenler vicdanlar rahat mı?
Herkes karşındakine yılan olarak bakarsa, çözümü beklemek hayal olur
Ortada bir savaş yok esasında bir konsensüs var. Bunların olacağına daha önceden karar verilmişti. Aylar evvel ilgili devletlerin/iktidarların hepsi oturup kendi çıkarları için anlaştılar. Ve Afrin'de Türkiye'ye hibe edildi. Ortada ne kimseye karşı alınmış bir karar var, ne de bir bahane/gerekçe var. Gerisi zaten hep yaygara, hep algı operasyonu. Bu görsel de yaşananları çok iyi anlatıyor.
Bunu tartışmak bile anlamsız anarşist arkadaşlara katılıyorum bu konuda. Zaten bütün devletler katildir, kendi çıkarları için başkalarının canını katiiyen umursamazlar yaptıkları katliamlara her zaman bir kılıf hazırlamışlardır. Çünkü devlet olmak bunu gerektirir.
Bu sorunu nasıl çözerim diye kökten bir çözümü hiçbir zaman bulamazsın. Çünkü karşında çocuk yok ki? Seni yöneten ve ne yapman gerektiğini söyleyen Bir ABD var. 2 yıl evvel topraklarımızın içinden geçen PYD yi şimdi durdurmak için sınırötesi harekat yapıyoruz. Halktan bir Allah'ın kulu da ulan gavatlar zaten siz soktunuz bunları Suriye'ye dedi mi demedi. Halk cahil hükümet kandırılan piyon olmuş oyuncak eeee hangi sorunu kökten halledecekler ki bunlar.
yusuf terorle mücadele ve teroristle mücadele kısmını bilmiyorsun. Makro degil de mikro düşün. Eli silahlı adamlar senin evine girmek istiyor. Git diyorsun taş atıp camı kırıyor. Sen mecbursun o teroristle mücadele etmeye. Bizim başarısız olduğumuz yer terorle mücadele. Terorle mücadele edemediğimiz için şimdi teroristle mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Ama MÜCADELE ETMEDEN BUNUN ÇÖZÜMÜ YOK. Yani isviçre’de yaşasaydın dediklerin çok doğruydu. Ama burası ortadoğunun köşesi ve maalesef dünya burada en pislik yüzünü gösterirken pembe gözlük takıp devam etmemize izin vermez.
Güzel bir örnek vermişsiz. Bende birşeyler eklemek isterim. Camı kıranların babaları, camcı dükkanına sahip. Ev sahibi de sabah olunca gidip ordan cam yaptırıyor. Sonuç camcı kazandı. Biz belki camcının bir kaç oğlunu öldürürüz. Ama camcı yaşadıkça bu sorun devam eder. Madem Ortadoğu da yaşıyoruz, uyanık olup camcıyı bulmamı lazım. Bir gün Amerika, bir gün Rusya ile saf tutup, evli karının kuması gibi terörle savaşılmaz. Ciddi savunma sanayisi ister. Zaten biz o kadar ciddi olsak. Ciddiyetimiz ile bir çok savaşı ve terörü caydırırız
İbrahim Ethem Yildiz onu da yazdim ama siz kayittan konustugunuz icin o kismini atlamissiniz.
Tekrar okudum fakat neyi yazıdınız anlamadım. Yazdığınızla yazdığım şeyler aynı şey değil. Sadece aynı doğrultuda şeyler. Bunuda belirttim. Fakat anlamadığım bir şey var. Hemen ithamda bulunup, hakaret tarzı konuşmak çok mu kolayınıza geliyor anlamıyorum. Velevki kayıttan konuşuyorum, velevki yanlışım var, birinin yanlışını ifade etmek sizin için bu kadar mı zor. Birde ciddi ciddi oturmuşuz terörün ne olduğunu ifade etmeye çalışıyoruz. Ne gereği var he hocam. Şeytan azapda gerek. Birbirine karşı bu kadar kin dolu toplumun kim neyini düzelte bilir ki. Ben zaten askerliğimi yapmışım. Sırası gelen gitsin banane ya hu. Size memleketi kurtarmada başarılar dilerim.
İbrahim askerde teroristle mucadele edilir. Hala dediklerimi anlamamakta israr ediyorsunuz terorle mucadele omur boyu her alanda herkes ustune dusen seyi yapmadikca banane dedikce tabi teroristle mucadele yetersiz kalip insanlara gereksiz gelecektir.
Barış diyen arkadaşları Kilis'e davet ediyorum. Kafalarınıza birkaç roket yedikten sonra tekrar konuşalım.
Savaş yerine barışı
Kabul etmek büyük bir erdem. Bu erdemde öyle okumakla akılla vs elde edilmiyor .
Bu savaş bu milliyetçi oylar için yapılan düzmece akıldan uzak harakat aslında sınırın diğer tarafındaki kişiler için değil, bizzat kendi ülkesindeki barıştan yana olan kişiler için
Bizler için. İşgal edilen sınırlar aklımın yüreğimin sınırlarını zorluyor.
Çocuklar ölmesin bu topraklarda suç
Barış demek bu topraklarda suç.
bahadır bu yüzden Barış diyoruz zaten o roketler bitsin diye
Bunu nasıl sağlamayı planlıyorsunuz?
Şu an da yaptıklarımızı yapmayarak
Sınırlarımızda Amerikan destekli 30 binlik bir YPG ordusu kurulmasına göz yumalım diyorsanız sizinle tartışmanın hiçbir anlamı yoktur.
Öyle bir laf ettiğimi hatırlamıyorum ama haklısınız sizinle tartışmamın anlamı yok iyi akşamlar
O halde kaçamak cevap vermeyin de barış ortamını harekat düzenlemeden nasıl sağlayacağınızı açıklayın.
Barış açıklamalarının devamı mı sizce? Çıkalım o zaman Afrinden. Hiç bir sey yapmayalim sınırımız umrumuzda olmasın. Bunu mu istiyorlar? Barış olacak evet. Barışı sağlamak zaferimize bağlı. Bazen barış için savaş şarttır. Şu an bu durumda barış çığırtkanlığı yapmak yanlıştır. Askerimizin ve ordumuzun yanında durmamız gerekir.
Kökten çözüm önerin ne mesela? Gerizekalı halkına ne onerirsin? Senin bile koskoca senin bile hayranı olduğu Atatürk ne demiş bu konularda?
Abuzer Günler 1-) Bazı gerizekalılar
2-) Ego amaçlı söylemedim, önyargılar... Militarist değilim, siyasetçileri sevmem fakat Atatürk siyaset yapmış bir asker olarak sempatimi kazanmıştır.
3-) Çözüm önerilerimden birisini yazdım, ilk yorumları oku görürsün.
Ayrıca güzel dostlarım, yorumlara bakıyorum da sadece Türkiye'miz hakkında yorum yapıyorsunuz. Ben bu başlığı açarken sadece yaşadığımız toprak parçası değil, toprak parçasını tehdit eden, bu uğurda ölen ve öldüren insanları da işin içine koydum.
Bazılarınız burası için İsviçre değil demiş, haklısınız değil. Çünkü genel olarak tembel ve cahil bir toplumuz. İki kitap okumak, biraz düşünmek ağır geliyor bizim toplumumuza. Sonra vay efendim emparyalist güçler falan filan. Arkadaşım biz toplum olarak kendimizi geliştirmezsek, tabii ki güçlü olan güçsüz olanı yer. Bugün ülkemizde sanal gündemlerle boğuşmaktan, asıl önemli olan meseleleri görmezden gelmekteyiz.
Yusuf Böke ben kitap okuyan biriyim pek çok alanda kendimi gelistirmeye çalışıyorum aynı zamanda. Ancak yine de sana katılmıyorum realiteleri gözardı ediyorsun coğrafyanın etkisini unutuyorsun
Bu coğrafyayı, bu coğrafya yapan içindeki toplum Abuzer, bunu görmüyorsun. Kitap okumanı canı gönülden tebrik ederim ve kitap okuyup suçu coğrafyada bulurken aslında sen de insanların cehaletinden yakınıyorsun. İnsanlar arasındaki anlaşmazlıkları yıllardır savaşla çözdü ve sanırım bu cehalet yüzünden bir süre daha böyle olacak.
Anlaşmazlıklar için birbirini öldüren insanlar gözümde elinde sopa mercedese binen mağara adamları gibi canlanıyor. Oysa müzakere olsa kolaylıkla masada çözülecek sorunlar var. Fakat neden çözelim, öldürelim birbirimizi.
Etnik dini ve kültürel farklılık o kadar dar bir coğrafyaya sıkışmış durumda ki kör düğüm olmuş pek çok dava var. Burası Avrupa değil onlar da bu hale 50 milyon kişinin boğaz boğaza savastigi ikinci dünya savaşı sonrası geldi. Ortadoğu son yüzyılı çok sancılı geçirdi bu sancılar pek çok gelişmenin habercisi. Bölge insanını da bunlar olgunlastiracak ve birlikte bir yol cizmeyi ogrenecekler
Tembel ve Cahil değiliz her başarılı işe bok buluyoruz buna bende dahil, bu da bizi aptal yapar. İnsanlarımız her şeye bok atmazsa başarılı olabiliriz, olacağız da aslında. Agnostis, ateist, teist, deist, sol, sağ hepsi aptal(Türkiye'de) veya bok atıyor. Ortadoğu'nun etkisi de var. İsviçre ile kıyaslama yapan arkadaşlar zaten (kullandığınız ot cidden güzel) coğrafi, siyasi coğrafya hakkında gram bilgisi olmayanlar sizler ölün. Kitap konusuna gelirsek Türkiye'de cidden kitap okuyan var bkz; Dijital Kitap
Çok fazla dolambaçlı cevap veriyorsun. Birisi senin ekmeğini elinden alırken sadece diyalog kurarak kendini nasıl savunacaksın?
Bahadır Sütcü Dolambaçlı cevap vermiyorum. Birisi tutup elimden ekmeğimi alıyorsa açtır ve ekmeğe ihtiyacı vardır. Paylaşırım ekmeğimi, o sorun değil.
Birisi eve ihtiyaç duyuyorsa, evimi paylaşırım gelsin başımın üstünde yeri var.
Ancak bu durum tek taraflı olacak bir durum değildir. Mesela evime iyi niyet gösterip aldığım insan bana zarar veremez mi? Verebilir elbette. İşte bu durumun ortadan kalkması, karşılıklı hoşgörü ve anlayışa bağlıdır. Bir taraf aydınken, bir taraf cahil olursa o barış sağlanmaz. Neden bu başlığı sadece Afrin'de operasyonda olan askerlerimiz için yazdığımı düşünerek yorum yapıyorsunuz?
Barış diyeninin vatana ihanet diye algılandığı dönemde barış olamaz ancak ve ancak savaş olur.
Gol olursa 1-0 olur yani anladım.
Roda Çamlıca bkz; Vatan diyenin ırkçı faşist diye algılandığı dönemdeyiz ayrıca
Evet haklısın.
Karşındaki kişi paylaşmak istemiyor. Ekmeğini elinden alıp seni aç bırakmak istiyor. Böyle bir durumda konuşarak anlaşamazsın. Amerika dibimizde bir terör örgütü yapılanması kurarken ve onu eğitip silaha boğarken nasıl müzakere edip kendimizi savunacağız? Ki bahsettiğin masada kazanmak için de caydırıcı bir silah gücümüzün bulunması yine şart. Bak harekat başladı YPG'yi silaha boğan Amerika nasıl da şimdi etrafımızda dört dönüp anlaşmanın bir yolunu arıyor. Bu kuralları ben koymadım ama savaş ve vahşet bu dünyanın bir parçası. Ve bunlara bulaşmadan maalesef sadece konuşarak her şeyi çözemezsiniz.
Dünyanın bir dönem gerçeği olup da, yavaş yavaş tarihe karışmış şeyler listesinde bu akşam;
Kendi kızınla evlenmek.
Muhtesem tespit
Yalnız savaş gibi bir durum yok nereden çıkarıyorsalar bunu. Terörle mücadele var şuan savaş iki ülke arasında olur.
Şuna cevap vermek gerek: Fırat Kalkani harekatı neden yapıldı? Yapılmasaydi Afrin pyd koridoru ile birleşseydi ne olurdu?
Sınırımızda bulunan örgüt tehdit midir? İleride tehdit yaratır mı?
Sorularına cevap verilmeliki soruyu cevaplayabilelim.
Ülkeyi akp yönetiyo ve bu parti terör örgütü ilan edildi diyelim. Bu mesela abd nin ülkemizi işgaline hak verir mi.? Adam haklı dağılın mı diyeceksiniz
Afganistan ırak libya da aynı gerekçelerle işgal edilmedi mi. Bu işgal ler hayat bulmasa şu an böyle bi sorunu tartışıyo olur muyduk. Afrin işgal edilecek sorun mu bitecek. Bu defada iki yıl sonra başka bi terör tehlikesi için mi birbirimizi hain ilan etmeye devam edeceğiz.
Ortadoğu bataklığından bahsediyoruz arkadaşlar. Böyle kör mantıkla teröre çözüm bulunmaz
Ne cok kripto varmis
/ / /Ataturk yasasaydida sordaydık "Ne gerek vardı yunanla savaşmaya" diye:)
Romantik aptal.
Halkının bekası için savaşmaya mecbur bırakılırsan elbette savaşacaksın.
Senin gibi embesillerin aklına uysak 2,3 hafta da tüm memleketi yabancılara teslim ederiz...
Kucuk beyinlere buyuk dusunceleri anlatmak zor oluyor. Elinizde balta savasmaya devam edin mithat bey.
Büyük fikriniz “savaş olmasın”mı yusuf bey Hakkaten büyük fikirmiş Bravo valla biz hiç düşünememiştik bunu Ayrıca küçük beyin lafını size küçücük beyin olarak iade ediyorum. Ya hainsiniz ya da romantik bir aptal bunun ötesi yok. Türk milletinin en az yüzde 90 ının üzerinde mutabık kaldığı Hain parti hariç hemen hemen tüm partilerin desteklediği bir konuda biz yanlış düşünüyoruz da siz doğru düşünüyorsunuz öyle mi ?
Savaş olsa dağa kaçar saklanırsınız siz Milliyetçilik vatanseverlik nedir bilmezsiniz Hainlik etmekten zerre tereddüt etmezsiniz serkan Taş
Düşündüğünüz tek şey kendi çıkarlarınız, Daha fazla kazanmak, sözde emeğinizin sömürülmemesi. Sizin gibileri az bile eziyorlar. Bu toprakların ekmeğini suyunu hak etmiyorsunuz. Asıl sen git Küba’da yaşa
Asıl sen saçmalama Haddini bil Çalışmaya devam et