Aranızda yaşadığımız hayatın gerçek olduğuna inanan var mı? Bana ciddi manada aşırı sahte geliyor. Sanki bizler simülasyonlarız. Bilmiyorum.. Mesela yemek yerken sadece o an zevk alıyorsun sonrası yok. Telefon şarjı gibi düşünün. Doluyken kimse şarja takmaz. Bizler bu simülasyonlarda hayati sürecimiz bitince başka bir bedene her şeyi unutarak geri mi dönüyoruz.. Her şey bir enerjiden meydana geliyorsa bu enerjinin bu kadar doğru yayılması nasıl gerçekleşiyor. Neden altın oran var. Bu altın oran nasıl kendi kendine olsun. Gelin ufkumuzu açalım. Gittiği yere kadar. Zorlayalım kafaları: D
Hamit Ceyhan
H
Tabii, bu yaşadağım evren bir simülasyon olabilir fikrinin çok daha eski arkaplanı var. Descartes örneğin; "Acaba yaşadığımız dünya var mı, ben var mıyım?" diye düşünmekten ömrünü harcamış adam. Varlığına delil bulamamış, kafayı yemiş. Tabii, bunları düşünürken yok fiziktir, yok kuantumdur falan hak getire, kimse bilmiyor bunları. Herşeyden kuşku duyuyor, hiçbir şeyin hatta kendisinin bile varlığına delil bulamıyor. Sonunda kendince çözümü bulmuş: "Kuşku duymayacağım tek şey, bir şey düşünüyor olmam. Rüya gördüğümü, benimle alay edildiğini ya da bir bedenim olmadığını düşünsem bile bu böyle. İşte buldum, düşünüyorum, öyleyse varım!"