İnsan gözü hangi koşullarda, ne kadar yoğunluktaki ışığı görebilir? Örneğin yeterince karanlıkta kaldığımızda, göz görüş alanına giren tek bir fotonu seçebilir mi? Ya da başka bir canlının gözü bunu yapabilir mi?
Isik ( foton ) hem parcacik hem dalgadir. Burada dalga frekansinin biyolojik olarak gozlerimiz ile hangi aralik boyutunda tespit edebildigimizdir. Mesela tv kumandasi kizilotesi frekansda yayin yapar gozlerimiz kizilotesine evrilmemistir. Fakat bir kamera ile kumanda mercegindeki kizilotesi yayinini gorebiliriz. Dene istersen ama tuslara basmayi unutma:)
Bu kısmını daha önce okumuştum, fotonun hem dalga hem parçacık olması da ok. Tek bir parçacık için dalga boyu ne demektir? Onu anlayamadım. Yani tek bir parçacığın kızıl ötesi mi gama mı olduğunu bize anlatan nedir?
Erman Usturası hem dalga hem parçacık derken parçacıkLAR toplamı bir dalga oluşturuyor demek değil. Foton dediğimiz şey ya da kuantum elemanları tek olsalar bile hem parçacık, hem de dalga gibi davranıyor. Nasıl olur deme, kuantum dünyası böyle karaktersiz, şerefsiz, adi bir dünya.
Sanırım ben soru sormak konusunda başarısızım Şöyle sorayım o vakit, dalga boyu nedir? Hemen akabinde de: Tek bir foton için dalga boyunu nasıl tanımlarsınız? Bir de burada aklımı kurcalayan başka bir soru doğdu, ki muhtemelen bilgisizligimdendir. Foton tek başına da hem parçacık hem dalga özelliği gösterir diyoruz. Bunun matematiksel olmayan, kanlı canlı bir ispatı var mi? Tek bir foton için çift yarık deneyi gibi.
Yok soru sormakta başarılısın bence. Sadece anlamamazlığa geliyorum çünkü ilk soruna hop diye cevap veremem, bilmiyorum tam olarak. İkinci soruna ise cevabım evet. Gene hop diye kaynak veremem ama yutubda falan bunu anlatan videolar var. Kozmikte de anlatılıyordur eminim. Şimdi arayacak vaktim yok. En iyisi ben süper kahramanımızı tagliyim buraya. Ögetay Alcer . Bu sorular beni aşmaya başladı.
Ancak cevap verebiliyorum kusura bakmayın, yurtdışındayım pek internet erişimim yok. Fark edemediğim bir şey olduysa tekrar etiketleyin lütfen. 1) Dalga boyu tek bir foton için tanımlıdır zaten. E=hf'dir kabaca. Burada h bir sabit, f frekans, E ise enerjidir. Frekansı dalga boyu cinsinden düşünebilirsiniz, tam tersidir. Enerjisi ne kadar yüksekse, o kadar düşük dalga boyuna o kadar yüksek enerjiye sahiptir. Bu özelliklerin hepsi "tek bir foton" için tanımlanır. 2) İkinci ifade "akı". Kabaca çıkan foton miktarını ya da toplanan foton miktarını ifade eder. Gözümüze bir kaynaktan belirli bir miktarda akı ulaşır ve bunlar yorumlanır. 3) Akı ne kadar çoksa veri o kadar iyi yorumlanır. Bu sebeple teleskoptan bulutsuları görseniz dahi renksiz görüyorsunuz. Çünkü gözünüze yeterince ışık ulaşmıyor. Hangi renk olduğunu anlama şansınız olmuyor. 4) İyi şartlarda sağlıklı bir gözle 6 kadire kadar yıldızlar görünebilir. Çok iyi bazı gözlemcilerden 8-8.5 kadire kadar gördüklerini söyleyenler var. Bu çok ciddi bir fark bu arada. 5) Göz her dalga boyunu algılayamıyor elbette. Hücreler spesifik dalga boyu aralığını tespit edebilecek şekilde evrimleşmiş. Bunu histolojiye hakim bir hocama zamanında sormuştum. Aslında cevabı o kadar basit değil. Fakat bazı fiziksel limitler de bulunuyor. Örneğin gama ışınını göremezsiniz, bunun sebebi gönüzle etkileşime girmemesi değil. Aksine öyle bir etkileşime giriyor ki yok ediyor. Burada mesele sadece enerji aralığı değil, aynı zamanda sebep olduğu bir takım farklı etkiler de var. Örneğin mikrodalga görünür ışıktan daha düşük enerjiye sahip fakat gıdaları deli gibi ısıtabiliyorsunuz. İşin biyofiziği oldukça karmaşık, aklıma gelenler bunlar. Umarım yardımcı olabilmişimdir.
Nedense dikine cikti
Burada dalga boyu/frekanstan tam olarak ne anlayabiliriz? Eğer mevzu tek bir foton ise? Enerji miktarı mı?
Isik ( foton ) hem parcacik hem dalgadir. Burada dalga frekansinin biyolojik olarak gozlerimiz ile hangi aralik boyutunda tespit edebildigimizdir. Mesela tv kumandasi kizilotesi frekansda yayin yapar gozlerimiz kizilotesine evrilmemistir. Fakat bir kamera ile kumanda mercegindeki kizilotesi yayinini gorebiliriz. Dene istersen ama tuslara basmayi unutma:)
Bu kısmını daha önce okumuştum, fotonun hem dalga hem parçacık olması da ok. Tek bir parçacık için dalga boyu ne demektir? Onu anlayamadım. Yani tek bir parçacığın kızıl ötesi mi gama mı olduğunu bize anlatan nedir?
Gama kisa dalgaboylu yuksek enerjilidir. Kizilotesi uzun dalgaboylu dusuk enerjili. Göz de bunu renk olarak goruyor. Mavi yuksek enerji kirmizi dusuk.
Erman Usturası hem dalga hem parçacık derken parçacıkLAR toplamı bir dalga oluşturuyor demek değil. Foton dediğimiz şey ya da kuantum elemanları tek olsalar bile hem parçacık, hem de dalga gibi davranıyor. Nasıl olur deme, kuantum dünyası böyle karaktersiz, şerefsiz, adi bir dünya.
Sanırım ben soru sormak konusunda başarısızım Şöyle sorayım o vakit, dalga boyu nedir? Hemen akabinde de: Tek bir foton için dalga boyunu nasıl tanımlarsınız? Bir de burada aklımı kurcalayan başka bir soru doğdu, ki muhtemelen bilgisizligimdendir. Foton tek başına da hem parçacık hem dalga özelliği gösterir diyoruz. Bunun matematiksel olmayan, kanlı canlı bir ispatı var mi? Tek bir foton için çift yarık deneyi gibi.
Yok soru sormakta başarılısın bence. Sadece anlamamazlığa geliyorum çünkü ilk soruna hop diye cevap veremem, bilmiyorum tam olarak. İkinci soruna ise cevabım evet. Gene hop diye kaynak veremem ama yutubda falan bunu anlatan videolar var. Kozmikte de anlatılıyordur eminim. Şimdi arayacak vaktim yok. En iyisi ben süper kahramanımızı tagliyim buraya. Ögetay Alcer . Bu sorular beni aşmaya başladı.
Ancak cevap verebiliyorum kusura bakmayın, yurtdışındayım pek internet erişimim yok. Fark edemediğim bir şey olduysa tekrar etiketleyin lütfen. 1) Dalga boyu tek bir foton için tanımlıdır zaten. E=hf'dir kabaca. Burada h bir sabit, f frekans, E ise enerjidir. Frekansı dalga boyu cinsinden düşünebilirsiniz, tam tersidir. Enerjisi ne kadar yüksekse, o kadar düşük dalga boyuna o kadar yüksek enerjiye sahiptir. Bu özelliklerin hepsi "tek bir foton" için tanımlanır. 2) İkinci ifade "akı". Kabaca çıkan foton miktarını ya da toplanan foton miktarını ifade eder. Gözümüze bir kaynaktan belirli bir miktarda akı ulaşır ve bunlar yorumlanır. 3) Akı ne kadar çoksa veri o kadar iyi yorumlanır. Bu sebeple teleskoptan bulutsuları görseniz dahi renksiz görüyorsunuz. Çünkü gözünüze yeterince ışık ulaşmıyor. Hangi renk olduğunu anlama şansınız olmuyor. 4) İyi şartlarda sağlıklı bir gözle 6 kadire kadar yıldızlar görünebilir. Çok iyi bazı gözlemcilerden 8-8.5 kadire kadar gördüklerini söyleyenler var. Bu çok ciddi bir fark bu arada. 5) Göz her dalga boyunu algılayamıyor elbette. Hücreler spesifik dalga boyu aralığını tespit edebilecek şekilde evrimleşmiş. Bunu histolojiye hakim bir hocama zamanında sormuştum. Aslında cevabı o kadar basit değil. Fakat bazı fiziksel limitler de bulunuyor. Örneğin gama ışınını göremezsiniz, bunun sebebi gönüzle etkileşime girmemesi değil. Aksine öyle bir etkileşime giriyor ki yok ediyor. Burada mesele sadece enerji aralığı değil, aynı zamanda sebep olduğu bir takım farklı etkiler de var. Örneğin mikrodalga görünür ışıktan daha düşük enerjiye sahip fakat gıdaları deli gibi ısıtabiliyorsunuz. İşin biyofiziği oldukça karmaşık, aklıma gelenler bunlar. Umarım yardımcı olabilmişimdir.
Adam adam ya