Trabzon'da yaşayanlar bir bakabilir mi 4-5 aya Kadıköy'den oraya göçme gibi planlarım var. Ne bileyim kendimi hep oraya ait ruhum hep orda gibi hissediyorum. Kiralar ortalama ne kadar insanları hakkında iyi söylemler yok ama benim dövmeler çok. Bir yeşillendirsenize işteyim yorumlara dönücem siz şeyapın
Kübra Ömüm
K
Çok yagmur var çok, bende istiyordum da o son yağmuru yiyene kadar, sana başarılar
merhaba trabzonda evimiz var kiracı ayrıldı şuan yardımcı olabirim kiracım olabilirsin
git kal bi kaç gün dene yapabilirsen kira konuşuruz: S
Kadıköy'den Trabzon'a göçmek enteresanmış.
Tuzladan Sakarayaya göç ettim.
çok dürüst konuşacağım, trabzon esnafının %90'ı şunu diyecek, çoğu zaman içinden, arada bir de doğrudan sana: "oooo, istanbul'dan gelmiş her yeri de dövmeli, biraz uğraşırsam bana da verir bu".
Dostum bunu tüm Türkiye der nere gidersen git, kadını kadın olarak gormeyenlerden ülkemiz de çok var
her yerde var. Ama mesela şu an yaşadığım edirne'de bu oran %10'u bulmaz. Geçen yıla kadar yaşadığım, kübra'nın terk etmeyi düşündüğü kadıköy'de de keza öyle. Aradaki fark bu.
Abi her milletten insan var , Çok sevdiğim bir söz vardir Para ile imanın kimde olacağı bilinmez
yani, kadıköy'de kadınlar ne kadar tacize uğruyorsa trabzon'da da o kadar mı uğruyor?
Trabzonda daha az ugruyor cunku trabzonlu oyle birsey yaparsa kizin ailesi yada kocasi tarafindan gotunun kesilecegini bilir!
trabzon öyle anlatılan gibi geri kalmış biyer değil ben yaşıyorum annem tabzonlu her sene gidiyorum trabzon karadenizin en gelişmiş ili
bu normal bişey istanbulda nasıl içebiliyolarsa oradada içebilir sen insanlara bişey yapmazsan onlarda yapmaz
peki bu sorunları biz neden yaşamıyoruz benim ailem benım kız arkadaslarım neden yaşamıyor
Bulaşma derim.
Sebepleri yazmaya gücüm yetmez
ben şimdiye kadar 5-6 defa gittim, gözlemlerim bu yönde.
Onur Yanpal , senin de dürüstçe yanıt vermeni istediğim bir soru, kollarında, bacaklarında, göğsünde ve sırtında dövmeler olan genç bir kadın şortunu askılı badisini giyip hiçbir tacize uğramadan çıkıp kahramanmaraş caddesinde şöyle yarım saaat tur atıp biraz alışveriş yapıp sonra da bir yere oturup iki bira içebilir mi?
Trabzona bende gittim. Bırak onları yapmayı birçoğu, misafir bile olsan kadın olduğun için senden küçük erkeklere bile hizmet etmeni bekliyor.
Vay anasini ya
Dostum aynı şeyler Edirne’de de oluyor 16 yıl Edirne’de kalmış biri olarak söylüyorum
Edirnede bir tane taciz olayına rastlamazsın. Olan şehir dışından gelmiş oranın halkı olmayan tarafından yapılmış bir eylemdir. Edirnenin halkı yapmaz..
Ne yazık ki oldu olmaz diye bir şey yok Edirne halkı çok sevdiğim bi halk ama Türkiye’de bu olayların olmadığı il yoktur heralde
Çağdaş Pehlevan ben hiç anlatmayayım kardeşim :)))
Bak rize desen ordu desen artvin desen vs.. Olumlu, git yaşa derdim fakat Trabzon ııh ( önyargı kesinlikle değil )
veya, moda'da gördüğü çimlerde yayılıp şarabını içmeye alışık olan aynı kadın vadi parkında da çimlerde açıp şarabını içebilir mi?
Vallahi buna sesli güldüm
çamur at izi kalsın demişer çağdaş behy
çamur atmıyor, yanıtınızı rica ediyorum. Ama dürüstçe, lütfen. Ben kadıköy'de bir kadını misafir ettiğimde gel şu ağacın oraya serelim montları oturup iki bira içelim hiçbir şey olmaz diyebiliyorum. Ya siz?
Valla çok arkadaşım geldi kaldı hem ben hem kendisi hiç bir sorun yaşamadı
Bu dedigini anadolunun bircok sehrinde yapamazsin
Bir hata yapmış olursun. Bir süre sonra kafana dank eder geri dönmek istersin. Ben 2 yıl üni okudum orda. Yerlisini sevmem ki dışarıdan gelenler zaten belli. Ben caddebostandan beylikdüzüne taşındım psikolojim bozuldu. Ben gene ist içinde taşındım. Senin atacağın adım olumlu ya da olumsuz daha etkili olacaktır.
Ama söylendiği kadar geri beyin değiller tabi ki. Ben küpeli küpeli takıldım, sıkıntı çıkmadı. Ama ramazan ayında bir tane çay içecek yer bulamazsın
Goygoya yazmak istemedigine eminsin dimi yanlis olmasin ?
Ya eminim ajjsjsks
Ünv rizede okudum Trabzonda da yaşadım şuan şöyle hissettim New York da oturan kişi istanbul Bağcılara taşınacak
Trabzon güzel tercih, kulakdan dolma kuru laflara aldırış etme, yok dışlarlar yok döverler söverler böyle bir şey yaşamazsın, aksine çok tutucudur insanları, he sadece birisine dik dik bakma yeter ben döner sırası beklerken arkasına sürekli dönen adamı ne bakıyorsun kardeşim diye bacağından vurduklarını biliyorum
Tutucu değil çok tutucu kadıköy rahatlığını bulmak imkanı yok belli bir saatten sonra hayat biter ama doğa muhteşem temiz hava değer mi değer aslında
İstanbula kıyaslarsan evet şehir merkezi çok ufak ama yine gayet vakit geçirecek imkanları var. Daha önce akşam 9 dedinmi sokakta insan bulamazdın tabi ama son zamanlarda daha da aktif insanlar
Karadeniz bir yaşantıdır aslında orası çok başka bir dünya çok zorlandım ama alıştım gelirken de üzüldüm oralara bir yaşayış biçimi bence
İstanbul gibi sürekli aktif beklenti içinde olan insan daralır orda yaşayamaz ama sakin bir yaşantı isteyen için gayet iyi, benim arkadaşımın babannesi safkan lazdı onun konuşmasını dinlenemek için saatlerimi verdiğimi biliyorum her kelimesinde söverdi o ayrı
Senin yerin Kadıköy.
Bi elini yüzünü yıka. Sonra çık caddebostan'da adalari seyret. Bak bu aksam super ay da var onu gözlemle sonra bir daha düşün. Kendin bulacaksın yanıtı zaten. Bu arada Trabzon'u kotulemiyorum ama kalkip da kadikoyden oraya giden birisi yapamaz. 1 haftaya kalmaz çok pişman olursun.
Trabzonda yasayan biri olarak sana tek onerim buraya gelme, gezmeye bile gelme
Nesi varmış Trabzonun? Trabzon'da yaşayan arkadaş
Trabzonun insani egitimsiz. Bu okul egitimi degil hayata dair olan egitim. Yolda yurumeyi bilmeyen insanlar, yabanci ya da ogrenci gordugunde buna nasil sokarim diye dusunen esnaflar, gereksiz yere kavga cikarmaya cabalar, gecenin 3 unde tofasla yanlamalar ve son ses muzikleri saymazsak guzel sehir.
Yook artık 2 diye bi film var izledin mi
Trabzondan ziyade giresun daha iyidir hem iklim açısından hem zihniyet açısından ayrıca tam ortadadır orduya da trabzona da 1.5 saatte gidip gelirsin öyle dövmeye filan takılmaz kimse içsen bile bir şey diye olmaz kiralar eşyalı ev arıyosan 400-600 civarı eşyan varsa eğer 200-500 arası bulursun ev giresunu öneririm ben
Yok mu arttıran
Trabzon' da 500 lira kira girseunda 350 ye ev var
artırıyor ve buyur edirne'ye gel diyorum. Ben kadıköy'de yaşadığım hayatı 1,5 yıldır yarı fiyatına burada yaşıyorum. İstediğim zaman atlayıp bisiklete iki saatte bulgaristan ve yunanistan'a gitmek gibi bir artısı da var. Sen de istersen sınıra kadar 20 liraya taksi tutup yürüyerek geçersin.
Trabzon esnafı bildiğin eminönü esnafı zaten yazın türkten çok arap var hiç ama hiç tavsiye etmem heryeri satmışlar ordu ya git veyahut hopa hele hopa bildiğin kadıköy sabaha kadar içen genç kızlar erkekler horonlar efsane
Daha yeni gezmeye gittim, evler eski, yollar kötü, her yer yokuş, sosyal ortam yok denecek kadar az. İstanbul'dan sonra çok üzer. En sevdiğim yanı havaalanı şehrin içinde
gidilcek en son yerdir. Zaten öyle bi yer olmasa istanbulda bu kadar trabzonlunun ne işi var...
Aklı olan gelmez
Bu nasıl bi göç yahu
istanbulun nufusu az ,.sende gel... Pasaportla kitalar arasi olmadan yerini al istanbulda... Bir gordugunu bir daha gormeme ihtimalin yuksek... Kiraya cikip 1500 tl ye mahalle mahalle gezsen ... Ev sahiplerini cileden cikarsan .,,istanbul duymaz bu olanlari...
Süper 1 kişilik daha yer açılıyo
Yaşamını sürdürmek için alternatif şehir, yer, mekan arayışında değil Kübra Ömüm arkadaşımız, ait olma, aidiyet gibi çok güçlü bir hissediş, ruhsal bir enerjiden, bağdan sözetmiş. Soruyu, beklentiyi eksik ya da yanlış anlamış olabilir misiniz? Herkes kendi penceresinden bakıyor elbette, fakat senin için hazır olan, sana özel olan ruhsal deneyimleri yaşayabilmen için bir zemin olacaktır kim bilir.. Köklerin o coğrafyadadır kim bilir, seni oraya çeken şeyi bul, keşfet.. Yolun açık olsun gitsen de gitmesen de..
ruhum izmir yada alanya ... Gercekler istanbul
Gitme
Doğu karadenizin her ilini iyi bilirim. Keza severim de sonuçta anavatanım lakin şöyle birşey var sosyalleşmek olarak en sorun yaşayacağın yer Trabzon. Rahat edebileceğin iller Ordu, Giresun. Nedeni hayat görüşleri çok farklı, sizinle işi olmaz. İnsanlar rahat, kadın başına bara vs gidip takılabilirsin. Ama Trabzon için maalesef aynı şeyleri söyleyemeyeceğim.
Tam göç yeri
Bi arkadasim anlatmisti. Eve kizarklari geliyomus. Bi gece kapi calmis bi araba tanimadiklari adam. Burasi trabzon ulan diye bildigin agizlarini burunlarini kirmislar. Kirasi suren evi apar topar bosaltmislar hatta onlari alacak araba yakina gelememis cunku dayakcilar yollari da tutmuslar... Bu tabi sen gidince boyle bi ortam gorucen anlamina da gelmez ya da baska bi yerde boyle igrenc bsy yasamiycan anlamina da gelmez ama sahsen 300 km yakinina bile ugramam ben bunu detayiyla dinlemis biri olarak. Neden trabzon bu arada? Yazdigin sebep cok anlamsiz geldi bana, baska bsy olmali illa:)
Buna benzer şeyi yaşayam arkadaşlarım oldu üniversitede iken. Tanıdık varsa sıkıntı olmuyor. Ama bir kadın için ki hele hele yaşam standartlarını ve tarzını değiştirmiş olacaksın ki yapma derim.
Sakın gitmee
Sebebi nedir ?
Kültürel farklılıklar
Fazla abartıyorsunuz bence
Aşırı derecede tutucu
Ben de bayanım yaşadığım sıkıntıları ben biliyorum
Trabzon bir sevda Trabzonspor ise bir efsanedir Trabzonspor'luysan hayat mükemmel. Her yer horon, kolbastı
Burak Koşuncu tam olarak dediğin işte
Valla Trabzon a git gör ne ruh kalır ne oraya ait hissi
Valla ruhunu teslim eder kaçarsın
Ewet Trabzon lu isen çok doğru
Siz ne yaşadınız ya
Tavsiyem Giresun veya Ordu'ya da bir bakmanız. Trabzon güzel memleket ama sıkıntı yaşayabilirsiniz ileride.
Bana biraz orta sınıf oryantalizm sevdası gibi gelmeye başladı. "Abi aslında en güzeli gidecem doğanın içinde yasayacan mis gibi bu ne ya boyle..." deyip sonra da beklediği dizinin yeni bölümü torrenta düşmüş mu diye kontrol etme falan.
35 yillik trabzonluyum yok kiz kacirmalar yok kadinlar barda icemezler. Anasini satayim sanki afganistan. Gidip elin kirolariyla takilirsan bu tarz olaylari istanbul da da yasarsin. Hergun partyliyen o bar senin bu house party benim diye gezen bi tipsen evet sıkilabilirsin. Millet abartmis.
Seda yı ekledim gruba tam onun cevap vereceği konu aslında hem değil mi Kamer
Bence de
Agzin bal yesin.
Hakkari'de yasa daha iyi ya robotlasmis psikopatlarin oldugu sehirde ne yapacaksin
Hayır aksine. Zaten istanbul izmir kadıköyde zamanında herşeyin bokunu çıkarttık. Sıkıldım burda artık sakinliği özledim. Kadıköyde oldukça (iş çevre burda) yani o sakinliği ister istemez korumaya çalışsansa zor oluyor. Alkol zaten rakıdan rakıya oda 6 ayda bir.
O zmn git kardesim bir dene. Ben de trabzonluyum benimde dovmelerim var. Kimse konusamaz disardan gelip gevsek gevsek takilanlar burda bos yapanlar.
Kübra Ömüm . Bu postu açarak en azından Trabzon'un tek kelimelik insan profilini de görmüş oldun. Başka şehirlerden gelip çok üzücü olaylar yaşayan insanların tecrübelerini görmezden gelip, onlara saygısızca "Gevşekler" diyen kadınların yaşadığı bir şehrin, erkeklerini sen düşün artık..
Gote got gevsege de gevsek denir. Bak isine ya..
Ya bu papaz fenerli ya anlasildi. Kuyruk acisi afkur dur!
Sen zaten gelme ulan ayi ..
İnsanları sıkıntı giresun ve ordu daha medeni giresunluyum diye demiyorum genç kesim çok fazla ve dediğim gibi medeni insanı daha fazla...
Samsun karadenizde. Yasanilacak en iyi yerdir. Net
Ben en iyisi gidip bi hafta bakayım deneyeyim
aynen dediğim gibi bak 1 hafta dene
Yeter ki Fenerbahçeli olma. Fiyatlar konusuna gelince istanbul'dan kalır yanı yok iğneden ipliğe, meyve sebzesine kadar. Malûm navlun ücretleri hâlâ yüksek
İstanbul Maltepe'den Samsun Atakum'a göçtüm. Sıkıntı yaşadım. Tekrar dönüyorum. Kadıköy'den Trabzon'a göçmek? İş icabı falan mı göçmeyi düşünüyorsunuz?Kübra Ömüm
Yok iş icabı falan değil tamamen içimde ki Trabzon aşkı
Yukarıdaki bir kadının yorumundan anlamışsınızdır sanıyorum mevzuyu.
Vaaay bee meğerse teksasta doğmuşum da haberim yok benim.
Benim ağzımdan çok iyi oldu gibi bir şey mi duydunuz da bana cevap yetiştirme gayretine girdiniz?
Haklısınız demeyi çok isterdim.
Trabzona gitde gör bakalım
Yorumlara bak. Valla içimde olan Trabzon sempatisini yitirdim ama bizzat yaşayanlar yazmış. O zaman bu olayların İnandırıcılığı yadsinamaz.
Burda kimse oyke seyler yasamaz. Bi eksik varsa disardan gelenin eksigidr. Burda hic kimse misafire ogrenciye ve heleki bi bayana o yazdiklari seyleri kasti yapmaz. Trabzona gel bi kapi cal derdini sole tanimasalar bile herkes derman arar.
Neyse artık gider bir hafta denerim bende
İstanbul yaşantısıyla Trabzon yaşantısını kıyaslayan arkadaşlar efsaneler. Ben Trabzonluyum misafirperverlik konusunda giden arkadaşlarımın anlattıkları ile burada anlatılanlar arasında bağ kuramadım. Evet her ilin, ilçenin kendi içinde yozlaşmış insanları barındırdığı bir gerçek yalnız bu ülkede sadece Trabzon böyleymiş veya sadece Trabzon halkı böyleymiş gibi bir mantıkla ilerlemek saçma.
Rez alıyorum işten çıkınca yazacağım
Gitmekten ben bile vazgeçtim. tüm yorumları okudum.
Karadeniz turum esnasında ilk kez gittiğim halde esnafına 1,5 saat tahammül edebildiğim şehirdir. Bulduğum ilk vasıtayla Rize’ye kaçmıştım.
Eneee kubrayi buldum burda
Ohaaa
Trabzon iyidir birde ordu var orasida güzeldir kirasi trabzona bakarak daha ucuzdur sahil kısmı boztepesi herşeyi var..
nereden ve nasıl bir ev tutacağına bağlı aslında nereye yakın baktığınla da alakalı tabiki daha ayrıntılı sorarsan daha iyi yardımcı olabilirim
Evet oraya aşığım ama yapabilir miyim asıl mesele bu kimsem yok çünkü orda
küçük bir şehir gidebileceğin yerler genelde sınırlı zaten ama tabi ne aradığına bağlı yeşillik doğa arıyorum dersen merkezde kaldıkça pek mutlu olacağını düşünmüyorum
LACİVERT DENİZLİ ÜLKE
Bisikletimle tanjant yolunda gezinirken narin dilimde narin istanbul türkçesiyle nereye gidebileceğimi sorarak "uzun sokak" gezmesinden gelen afili çocuklara faroz kesmesi(kolbastı, hoptek) oynayan uşaklar gibi deliriyordum dinmesini hiç istemediğim yağmuru kucaklayarak.
Rüzgar çekiştiriyordu yakamdan gidelim ziganalara diye oysa böyle güzel yağıyorken gafulların altında uzanmak da istiyordum bir yanımda eğil(ehil) finduk bir yanımda yabani.
Az ötemdeki evlerden gelen fasulye turşusu kokusu damağımda sel başlatmıştı. Tam gaz kuğu piliçte dürüm yemeye gitmek geldi içimden birden sonra çardak pideleri geldi gözümün önüne bir ucundan öbür uca eriyerek akan tereyağlarıyla.
Oysa birazcık mısır ekmeği ya da vakfıkebir ekmeğinin arasına minzi koyup yiyebilirdim de, faroz sokaklarından kıvrıla kıvrıla geçerken bisikletimle eski moloz kayalıklarına gelmeden biterdi bile. Sonra dümdüz yolda yomra, arsin sahillerine kadar pedal çevirirdim.
Nereden nasıl bulmuştum da giyinmiştim kara lastikleri ayağıma, yol kenarındaki dükkanların birinde uzadıkça uzayan kuymakları büyük bir özenle aslında kocaman bir şefkatle yiyen konfeksiyoncu kızların gülüşmelerine sebep olacağını bilemeden. Oysa adım gibi emindim bu kızların yarısı şalpazarlıdır, akçaabatlıdır yarısı köfte gibi gülmelirinden belliydi. İşte tam bunu düşünürken nasılda düşmüştü içime akçaabat köftesi, taneyle değil kiloyla mübarek.
Ne oldu nasıl oldu birden kendimi zağnos köprüsünden geçip tabakhaneye giderken buldum. İki simit kapıp yoldan yetişmeliydim Beton Helvacıya kapanmadan. Ve nihayet meydandaydım bildiğim kesek yollardan patikaları adımlar gibi Ganita da bir çayla kutlamalıydım bu şehrin şiirsel coşkusunu coşkuma katarak.
Soluk soluğa çıkmıştım Boztepeye ve bütün ışıltısıyla yukarıdan bakıyordum şehrime kıpkızıl güneş karadenizi hamsileriyle lacivertliğine bırakırken. Yine akşam olmuştu ve çok güzeldi şehrimde akşam, koyun koyuna yatarken evlerinde o canım insanlar bordo mavi perdelerinin arasından süzülen ışıklarını görebiliyordum ve biliyordum sabahın ilk ışıklarından itibaren sofraları kızartmaların süsleyeceğini ve al yanaklı çocukların o canım kokuyla uyanacaklarını.
Ve belki gün gelecek bu şehirle uyanacaktı bu ülke. Bu al yanaklı çocuklar elele tutuşup başka şehirlerdeki kardeşleriyle uyandıracaklardı ülkelerini en mutlu sabahlara.
Bu apal yanaklı çocukları gördükçe uyanmıştım ben, içimde çalan kemençeyle uyanmıştım. Böyle bir rüyayı görmeme sebep acıkmış olmam mıydı? Özlemiş olmam mıydı şehrimi? Evet belki.. Ama biliyorum ki açsamda güzel şehrime açtım, güzel ülkeme açtım. Güzel şehrimi ve güzel ülkemi özlüyordum. Ve o kemençe sesi ise binlercesinin bordooo maaviii diye bağırması gibi haayddii haaydii demektii biliyordum. Ve kemençe çaldıkça ben de bir ucunda İzmirli bir ucunda Adanalı çocukların olduğu horona bırakıyordum kendimi.. O canım Anadolu horon ediyordu horon.. Güzel şehrim kara kuru bir uşacuğum ben biliyrum ama ne iyi ettun da beni de apal yanakli çocuklarindan ettun. Seni çok seveyrum..
Benim gözümde Karadeniz’in Paris’i Samsundur
Yada fatsa ve ünyedir. Halkın trabzonla alakası dahi yoktur.
Beşirliden güzel bir ev tut gerisini akışına bırak. Kimse kimsenin yaşantısına karışmıyor rahat olabilirsin. Tek tavsiyem Araklı tarafından uzak dur
Trabzon'da futbolcular bile barınamıyor. Sana en fazla ıkı ay veririm. Dönüp dolaşıp geleceğin yer yıne İstanbul olur.
Biz futbolcudan futbol oynamasini bekliyoz rusyadan escortlari getirip parti yapmalarini degil o yuzden barinamiyolar
O kadar da yapsınlar bırakın sıkmayın topcuları.
Kardesim normalde el ustunde tutuyoruz topculari. Yeniliyoz adamlar parti veriyo evde bunu duyan halk sokakta gorunce tepki gosteriyo. Cok hassas ve milliystci duygularimz cok onlardan da bu hassasiyeti beklioz ister istemez
Trabzon'da yıllarca yaşadım, bilirim mıllıyetcılıklerını ama, abartıya kaçılmıyor değil.
Tabi canim abarttimizda oluyo biliosndir gaza gelmeye meilliyiz ama bosuna yapmioz yani illa bi hata vsrdir
Hayırlı olsun huzur istiyorsan en doğru yer Dövmeye takılma boşver
Sen olayları yanlis anlamissin oraya falan ait değilsin
Bir şehri gömenler,
Bir topluluğu kötüleyenler,
Bir önyargı voltranı oluşturanlar,
Bir klavyemin başında atayım tutayımcılar,
Ne güzel de karıştınız insanların hayatına. İçiniz pislik dolu. Sizin ki malesef yapıcı bir eleştiri olmadığı için aslında gömdüğünüz insanlardan geri kalır yanınız yok imiş.
Doğma büyüme Akçaabatlıyım. Giresun'da 5 ay, Bursa'da 4 yıl yaşadım. Son 3 yıldır'da Istanbuldayım.
Trabzon, Karadenizin 2. büyük şehridir fakat yine de pek gelişmiş bir şehir değildir. Dışarıdan gelen birisi için Trabzon şehir hayatı zorlayıcı olabilir. Ne anlamda? Kültür şoku. Fakat her yerin kendine ait bir dinamizmi, bir yazılı olmayan kurallar dizini olduğunu düşünürsek oyunu kuralına göre oynamak yeterli olacaktır. Kırsal kesim için o kadar zorlayıcı olmaz. Nasıl bir hayat tarzını benimseyeceğinize bağlı.
Istanbul'da da insanlar arkanızdan, çevrenizden laflar ediyor hakkınızda bir takım yorumlarda bulunuyordur. Yan masanızdan, metrobüste karşınızdan. Fakat bunlara ya kulak asmıyor ya da sığır çok diyerek geçiştiriyorsunuzdur. Muhtemelen. Fakat küçük yer de hemen yapıştır gelişine. Olaylar olaylar. Istanbul'da bir sığır bişey yapınca sorumluluk sadece o sığırda oluyor ama Trabzonda Erzurumda Kayseride olunca tüm şehrin insanları töhmet altında. Kim sığır kim efendi bilemezsiniz. Bilemeyiz.
Tamamı olmasa da bir kısmı önyargılı ve peşin hükümlüdürler. Hemen notunuzu verirler kendi içlerinde. Bu aslında hepimiz için böyledir. İlk 30 saniye ilk imaj şeysi hadisesi. Fakat biz içimizde tutarız bunu. O yörenin insanları saklamaz. Gerekirse yüzünüze söyler. İçi dışı birdir. İş çevirmez. Pat diye yüzüne söyleyemediği için daha gelişmiş şehirlerdeki insanların aslında oyuncu, düzenbaz, içten pazarlıklı insanlar olabileceğini düşünmeniz gerekir. Istanbul çok temiz sanıyorum. Asıl pislik yuvası burası. İçinde her türlü pislik var. Kimsenin içini bilemezsiniz. Bilemeyiz.
Belki de siz oradaki insanlar tarafından hemen sevileceksiniz. Şayet oradaki topluma karışma gibi bir düşünceniz varsa. Belki de sevildikten sonra saç renginiz, dövmeniz, kıyafetleriniz umursanmayacak. Bilemeyiz. X bir şehir için de geçerlidir bu. Hatta korunup kollanacaksınızdır belki de. Size bi lakap takacaklar belki de. Istanbullu kız diyecekler. Bizim dövmeli diyecekler. Ama sahiplenecekler. Bilemeyiz.
Şehir hayatını normal standartlarda yaşamak gerek. Çok içine düşmeden. Parka inip şarap içmenin özgürlükle bir alakası olduğunu düşünmüyorum. Doğayı doya doya yaşamalısınız. Eğer tercihiniz olursa KTÜ'ye yakın bir yere yerleşir, kendinize daha yakın insanlara ulaşabilirsiniz. Bilemeyiz.
Abartmadıkça bakan insanları sallama,
Trabzon simidi ye,
Kuymak yapmayı öğren,
Hamsiciler gibi çığırmayı bil,
Pide ye, köfte ye, balık ye,
Ekmeği taş fırından al,
Durduk yere kimseye sataşma,
Her zaman sırtını dayayabileceğin birileri olsun,
Dağlarda yürü,
Yaylada mangal yap,
Köylerde teyzelerin olsun,
Balığa çık,
13'lü oyna, japon kalesi yap,
Maça git, Mabed'e Medicalparkarena
Boztepe'de semaverde çay nargile yap,
Orta Mahalle evlerinin önünde otur, soluklan,
Sahilde turla, Beşirli ceplerinde otur,
Akçaabat dolmuşcularına çok şaşırma,
Trabzonspor insanların ana damarıdır, basma,
Ooo enişte gelmiş
Onur Yanpal olm sen kimsin, niye enişten oluyorum. Yenge diyenler azaldı, artık bana enişte diyenler çoğaldı. Niye böyle oldu bu iş Ben enişteniz değilim, o yengeniz
Çağdaş Avcu başkan ben kız tarafıyim
Onur Yanpal neyse tamam tamam, ona da ihtiyaç var