Nasıl kitap okuma alışkanlığı edindim? (kitap kurtlarından)

Benim kitab sevdam çalıştığım otelde genel müdür ün eşi vardi birgün sac yaptirmaya geldi kendisi ogretmendir ... Oteldeki baska bayanlara da kitab veriyormus verdiği kişilerden biri kitabi getirdi ... Sonra bize siz de okumak isterseniz getiririm okuyun dedi ilk kitabim piraye canan tan sonra hep canan tan okudum okumayi cok seviyorum... Sevdirene teşekkür ederim. .

Beni hikayem ise şöyle....
Çok okuyan ya da kitapçı gezen değildim...
21 yaşında evlendim... Eşimin kitaplar ile arası iyiydi.... Ve bu gün bu grupta kendime bir yer buldu isem, eşimin sayesindedir....

kitap okuma sevdam kardeşimden bana bulaştı. Ortaokul ve lise döneminde kitap okumaya çalışıyordu. Üniversite, çalışma hayatı ve evlilik derken biraz kitap okumaya ara verdim. Çalıştığım iş yeri kapandığı için kendimi bir anda bi boşlukta hissettim. O arada kardeşimin kitaplığından kitaplardan okumaya başladım. Kardeşim de destek oldu. Kardeşim de abla bi kitabı oku çok seversin dedi. Su anda ise sürekli kitap okumak için zaman yaratıyorum kendime. Ve en büyük pişmanlığım da neden kitap okumaya ara verdim diye kendime kızıyorum.

Doğuda bulunduğum yıllarda keşfettiğim bir kütüphane sayesinde düzenli kitap okuma alışkanlığı kazandım ve bunu 20 yıla yakındır sürdürüyorum.

Yıllar yıllar önce beyaz dizi kitapları vardı, onlar ve Barbara Cartland'ın kitapları ile okumaya başladım... Zaman zaman ara verdim fakat uzunca bir zamandır da son sürat okuyorum...

Benim kitap okuma alışkanlığım babamdandır. Ilkokulu bitirmemiş olmasına rağmen her akşam 3-4 sayfa enaz kitap okurdu. Daha sonra ağır kitaplara geçişim ise eniştemin bir arkadaşımdan dolayı oldu anlamıyordum yardımcı kitaplardan bakarak okumamı söyledi ve bende onun tavsiyesine uydum. Bu ara okuyamıyorum işlerden dolayı fakat hala yeni kitap almaya devam ediyorum

Edebiyatla aram hep iyi olmuştur ama kitap okumayı hiç sevmiyordum, yaklaşık on yıl önce bi meslektaşım havalı havalı kitaplardan, yazarlardan bahsediyordu, tamam dedim eziklenemem bu kadar ve okuduğum ilk kitap nietzhe agladiginda idi )) ablam ve annem eve kitap girdimi kavga ederlerdi önce kim okuyacak diye )) Gülenay Güçlüer Cingöz

Kitap okuma sevdam dersanede bir arkadasimla hocamin bir kitap hakkinda konusmalarina kulak misafiri olmustum kendilerine sordugumda elif safak in ask adli kitabi oldugunu soylediler kitap okuma aski, mevlana ve sems e olan hayranligim bu sekilde basladi

Kitap okuma sevdam ilkokul birinci sınıfta düğme burun adlı hikaye kitabı ile başladı. Halen bu sevgi devam ediyor.

Babam memurdu 4 çocuk sadece okul kitaplarini alirdi okumak icin kitap alacak durumu yoktu aynı lojmanda oturduğumuz huseyin amca diye biri vardı oğullarım okusun diye Kemalettin tugcunun seri halinde kitaplarını almış bende gider alır okur verir yenisini alırdım gittiğimiz her ilin kütüphanesine üye olurdum şükür şimdi aldığım kitaplardan anneme kardeşlerime okumak isteyenlere veriyorum Glbyz Deni

Kitap okumayı seviyordum ama düzenli kitap okumazdım genelde çocuklar kucuk deyip çok fazla zaman ayıramayanlardandım 1.5 yıl önce bir rahatsızlık geçirdim ve uzun süre hastanede yattım bu sırada yoldaşım kitaplar oldu. O gunden sonra da düzenli hergun kitap okumaya calışırım.

İlk okuduğum kitap vadim o kadar yeşilki kitabıydı o kadar etkilendimki o günden sonra hiç kitap okumayı bırakmadım bu dünyadan koptuğum zaman derim kitap okurken:))))

Yeni nesil bilmez, eskiden çizgi romanlar vardı, Teksas, Tommiks, Zagor gibi. Bunları severek okurdum, taaki Yaşar Kemal'in İnce Memed'ini bir ağabeyim hediye edene kadar. Bana okuma sevgisi veren öncü kitabım budur.

orta 1de çok sevdiğim halada gorüstüğum türkçe ögretmenim bir kitap almamızi söyledi muzaffer izgünün zıkkımın kökü kitabını alin dedi tabi bizde aldik ve benim kitap maceram da böyle basladı ben o kitabı ard arda 12 kez okudum ve simdi kızim ilkokulu bitirdiğinde kitabı ona hediye edeceğim.

Annem sayesinde sanırım, daha okumayı öğrenmeden önce bana kitap okurdu. Aynı kitapları okumaktan bıkan kadıncağız sıkılınca sayfa atlarmış ben hemen müdahale edermişim. Okumayı öğrendiğimde de alt komşumuz posta kutumuza kitap bırakırdı. O zamandan bu zamana ara ara okuma sıklığım değişse de hiç bitmedi. Alışkanlık haline geldi evden çıkarken yanıma almazsam eksik gibi oluyorum.

Orta okul yıllarımda Tommiks, Teksas, Zagor, Kızılmaske, Kaptan Swing, Mandreka ile başlamıştım. O günden bu güne kendimi ara sıra nadasa bıraksam da devamdayım...

Edebiyatla kardeşmişim gibi hissediyorum, içimden geliyor, sanırım hayatta beni en huzurlu ve mutlu kılan bu ..

Ilk okudugum kitap 1997 yilinda bursa da ogrenciyken ahmet gunbay yildiz in sokaga acilan kapi ... Sonra nemi oldu evimde kucuk bir kutuphane oldu

Ben okumayi ilkokul 3. Siniftayken ogrendm okumaya biraz gec kalmis olsamda su an bir kitap kurduyum. Ortaokul sondayken alacakaranlik okumustm cok begenmistm sonra ipek ongun kitaplriyla kitaplara olan sevgim buyudu simdi universite sinavina hazirlaniyorm sinava az bir zamn kalmis olmasina ragmen ders calismaktan cok kitap okuyorm ne yapim dayanamiyorm daha okunmamis 20 kitabim var ama gene de doymuyorm surekli bir yerlerden kitap bulma cabasindaym

Okul hayatım boyunca ne okumaya zorlayan bir öğretmenim oldu ne de ailem zorladı. Sevdiren de olmadı ama ben bunun eksikliğini üniversiteye başlayınca anladım ve kardeşlerim okumayı sevsin istedim. Onlar ilkokuldaydı Harry Potter filmini izledikten sonra öğrendik ki kitabı varmış korsan da olsun aldım (param yetmiyordu ) Onlarla birlikte okumaya başladım. Heveslendirmek için birlikte okurduk. Sevebilecekleri kitapları almaya çalıştım hep. Ben de böylece kitap okumaya başladım Küçük kardeşim aşırı okumaz zaten zamanı da olmuyor artık ama sevdiği tarz olunca okur. Büyük kardeşim fantastik kitap serileri okudu şimdi her türlü kitabı okuyor. Umarım onlara bir katkım olmuştur

Bende aslında kitapla geç tanıştım diyebilirim. Yanılmıyorsam 17-18 yaşlarındaydım.Cengiz Aytmatov'un Ana kitabını okumuştum. Halam hediye etmişti. Ondan sonra aldı başını gitti. Fakir Baykurt, Kemal Tahir, Orhan Kemal, Aziz Nesin ve diğerleri. Aslında birazda bibliyoman gibiyim. Ama yine de okuyorum. Daha çok politik, işçi ve sınıf üzerine. Ayrıca kısa yazılmış öykü kitapları. Ve edebiyat dergileri;Sözcükler, Notos, Kafkaokur gibi...

İlk kitabım son sığınak ilk okul üyeyim babam almıştı. O yıl okudum anlamsız geldi. Her sene okudum. Hala bende ve okumaya devam ediyorum. Reşat Nuri Güntekin

Ben liseyi yatılı okudum, geceleri pembe dizi kitapları vardı, gece lambası aıltında onları okurduk. Mezun olduktan sonra, ilk göreve başladığım köyde öğretmen arkadaşım boş vakitlerinde istersen okuman için kitap verebilirim dedi ve iyi ki o kitapları verdi. O gün bu gün ne bulursam okurum. Önceden kitaplarımı başkları okusun diye hediye ederdim, ama yaşlandıkça kitaplarıma kıyamıyorum.

Benim hikayem biraz hüzünlü ilkokul birinci sınıfmı ikinci sınıfmı hatırlamıyorum..kitap alacak paramızda yok babam tesadüf ya Bir kitap bulmuş alıp eve getirmiş. Bende yeni okumaya geçmişim. Babam kitabı okumamı istedi bende büyük bir keyifle aynı zamanda annemin yardımıyla okumaya çalıştım.. Babama anlatsam hatırlamaz belki sonra uzun süre kitap bulamadığım için okumaya ara verdim sonra ne hikmetse büyüdüm galiba kendimi evli çocuklu buldum 16 yaşında annemi olunur neyse öyle böyle oğlumla büyüyoruz sonra annesinin kuzusu okul çağına geldi oğlum okumaya geçecek ya benim destek olmam gerekiyor derken büyülü dünyaya adım attık. Kitap bulamıyorduk çocukken ruhumuzdan anlayanda yoktu çok üzgünüm daha farklı olabilirdi okuma serüvenim

geçen yaz başladı. Gerçekten kitap pkumayı kuyucaklı yusuf u okurken sevdim ve şu an kitap okumaya bayılıyorum.

Ne kadar samimi, içten yorumlar, sanki kitap okuyormusum gibi büyük bir heyecanla tüm yorumları okudum, benim bir hikayem bile yok, kendimi bildim bileli okumayı çok seviyorum, anlamlı yorumlar ve bu güzel paylaşım icin herkese teşekkür ederiz

Lisede aşık oldugum bir kız vardı. Kitap kurdu ona yaklasmak ve kalbini kazanmak icin kütüphaneye gitmeye basladım. Çünkü o da gidiyordu.. Ona yakinlasmayi basardim ara ara O'nunla kütüphaneye gider kitap alırdim okumasam da.. Zamanls iki sayfa üc sayfa okumaya başladim. Sonucta aşkıma karşilik bulamadim ama yeni bir ask buldum ; kitap

Ben çok daha geç tanıştım kitaplarla. 22 yaşımda eğitim setleri okurdum. Düzenli okumaya 28 yaşımdan Ahmet Ümit in Bab ı Esrar kitabıyla başladım. Arkadaşlarım tavsiye etmişti. Çok sevmiştim. Kitap okumadığım zaman vicdanım sızlıyor. Günüm boşa gitmiş gibi oluyor.

Ağzınıza sağlık arkadaşlar baya güzel anılarınız var yani kitapla ilgili ben bunu gördüm ne diyim hepinizi tebrik ederim. Keyifli okumalar

Ben daha 17 yaşında falandım, erken iş hayatına atılmıştım. O zamanlar tabii aşk romanları falan okurduk. Öyle bilinçli bir okuyucu değildim tabii. Ne yazar tanırdım ne bir şey. Ben gece 3'lere kadar kitap okurdum. Babam gelirdi (rahmetli) kızım yatmıyor musun derdi, ben de baba bitiyor yatacağım derdim. Sonra Kara Kuvvetlerinin kütüphanesi vardı, oradan bolca kitap alır okurdum. Benim kitap okuma hikayem böyle başladı. Sonra evlilik, çalışma hayatı devam etti, çoluk çocuk derken hiç kitap elime almadım desem yeridir. Durdu yani her şey. Sonra gençlikteki kitaplarda taşınmalardan falan kayboldu gitti. Şimdi büyüdük, emekli oldum ve dolu dizgin hiç ara vermeden, yılda 26 kitap falan okuyorum. Artık yazarları da tanıyorum, ne okuduğumu da biliyorum... Benim hikayem bu

7 yaşındaydım.. Annem gülten Dayıoğlu'nun Kumluktaki Yavru Martı kitabını almıştı ve ben bi koy evinin ufacık bahçesinde başlamıştım okumaya.. Çocuk aklımla ağlamış, üzülmüş ve çok takdir etmiştim çabalayan çocukları.. Öyle başladı şimdi de durmak bilmiyor..

6 yıl önce kendime zaman ayırmak için başladım kitap okumaya
Huzur sokağı emine Şenlikoglu
Ahmet ümit bab ı esrar
Elif Şafak İskender
Sinan Yağmur Aşkın göz yaşları
Uçurtma avcısı bin muhteşem güneş derken okumanın huzurunu keşfettim

Lisede edebiyat öğretmenim sayesinde okumayı sewdim. .
Okadar güzel anlatmıştıki gidip okulun kütüphanesinden BEN DELİMİYİM diye bir kitap aldım. Çok güzel bir kitaptı. O gündür bugündür okuyorum.

Ortaokula giderken yeni sosyal bilgiler öğretmeni gelmişti. Çok değişik gelmişti bana. Hele yazımı hiç beğenmiyordu zaten benden pek hoşlanmıyordu. Sürekli bir eleştiri, bir bakış. Elbette amacım onu kötülemek değildir. Yarıyıl tatili için üç kitap ismi verdi ve özet tabi. Çalıkuşu, Acımak ve Dudaktan Kalbe. Hepsini aynı yazardan niye verdi hep merak ettim doğrusu.. Tatilde kitapları okudum az buçuk özetledim. Sonuç okduğuma inanamayan öğretmen ve arkadaşlarım.. Çünkü benden başka kimse okumamış. Bilmiyorum kaç kez sordu gerçekten okudun mu diye. Sonra sınıfta onun sevdiği bir öğrenci olmanın yanında Reşat Nuri nin bütün kitaplarını okudum. Üstelik o zamanlar kitap pahalı, biz çok fakirdik. İşte Nahir hocamın marifeti sağolsun varolsun .

Okumayı ögrendiğimden beri kitap okumayı seven, kitap okuyan biriyim. Kitapla ilgili çocukluğumdan hatırladığım en belirgin anım, kitabım bittiğinde babamın elinden tutup kitapçıya gider yeni bir kitap alırdık

Kırk sene önce şu an 50 yaşındayım. İlçede kitap satan biryer yoktu ama gazeteciye tommix, texsas, bonanza gelirdi. Annem Tarkan diye bir dergiye (haftadalık) abone olmuştu evde kim ilk önce okuyacak diye kavga olurdu. Sonrasında bizde olanlarla erkek kardeşlerim mahalledeki çocuklarla değiştirirlerdi. Halk kütüphanesini bu sırada keşfettim. Lise bittiğinde kütüphanede nerdeyse okumadığım kitap kalmamıştı. Ama annem hep sitem eder sabahlara kadar bu kitapları okuyacağına ders çalışsaydın şu an farklı bir yerde olurdun diye. Emeklim gelmiş geçmiş hala söyler. Kendiside hala ne bulsa okur ilkokul mezunu.

Benim okuma hikayem, biricik halam sayesinde başladı. O zamanlar halacim evde bekar bir kızdı. Beraber oturuyorduk, çok otoriter biriydi. Onun dediği saatten gec evde olursak vay halimize
Ben Manisalıyım evimiz Ulupark in karşısında. Gittik mi evin yolunu bulabilene aşk olsun bir gün akşam namazı okundu biz hâlâ parktayiz Ikizim ( Hacer Asli Onat Alkan ) ile beraber oyundan zamanın nasil geçtiğinin farkında olamamisiz halacim bizi parktan gelip aldı yedigimiz azarin biri bin para ceza olarak önümüze kendi kitaplarını koydu biri Huzur Sokağı diğeri Çiçekler Susayinca bu kitaplar bitmeden parka çıkmayı unutun Ikizim Çiçekler Susayinca yi kaptı. Bana da Huzur Sokağı kaldı daha kucuguz ilkokul 3. Sınıfa gecmisiz
Ilk önce agladik sizladik baktık kitaplar bitmeden parka gitmeye imkan yok başladık okumaya.. İyi ki böyle güzel bir ceza vermiş halacim o gun bu gündür Ikizim ve ben kitap okumadan yapamayiz seni seviyorum canım halam Macide Gündoğdular

Benimki ilkokul 2 de köyden ilçeye taşınmamizla başladı. Konuşmalarım arkadaşlara garip geliyordu. Bazı dediklerimi de anlamıyorlardı ve öğretmene söylüyorlardı ) Derslerde başarılı olduğum ortaya çıkınca ve de müzik dersinde "bir yiğit gurbete gitse" türküsünü tutturunca biraz ilgi odağı oldum. O havayla gezerken sınıf kütüphanesi ilgimi çekti, ilk defa ders harici kitap görmüştüm. Dolapta ne kadar kitap varsa okumuştum ama sıkıntı Kemalettin Tuğcu ağırlıklı olmasindaydi ))

Ben kendimi bildim bileli kitap okurum. Babam bir kitap kurdudur. Her zaman evimizde küçük bir kütüphane vardı. Babam okuduğu kitapları eve gelen misafirlere bile önerir, verirdi. Çocukken bize de yaşımıza uygun kitapları hep almıştır. En ilginç hatırladığım şey ise ;ilkokul 2 ya da 3.sınıfa giderken Bulvar gazetesi pazar günleri Asteriks çizgi roman dağıtırdı. Gazete boyutunda olur, sen kendin katlar, keser, ortadan iğneler ve çizgi roman boyutuna getirirsin. Çok keyifli olurdu. Uykuyu çok sevmeme rağmen pazar sabahlarını iple çeker, erkenden kalkar bakkaldan alıp eve gelirdim. Büyük bir keyifle okurdum.

Benim kitap okuma serüvenim çok da ilginç değil ancak kendimle ilgili keşfettiğim günün ilk saatleri en verimli ve zevkli okuduğum saatler işte bu saatlerde okula gidene kadar 40 dakikalık tramvay yolculuğu her sabah bana bu imkanı sunuyor ve bu beni hayattan zevk almamı sağlayan nadir şeylerden biri. Okumayı yeme içme gibi zaruri bir ihtiyaca dönüştürebiliyorum sanırım böylece

Ilk okumaya 5 yasinda başlamişim. Egitimci bir aile çocuğuyum gazete okuyordum daha ilk okulda babamda rahmetli okumayi sevdiğimi anlayinca bana yasima uygun kitaplar aliyordu o gun bu gün ben okumaya hiç bikmadan şartlar ve zamanim dahilinde çok severek devam etmekteyim. En büyük korkum hayatta bir gün okuyamaz olmaktir... Bilmem anlatabildimmisevgiler keyifli okumalar mutlu aksamlarrr