Neden tanrı tek olmak zorunda?

Neticede bu bir düşünce ve bir anda her şeyi geri alabilirdim

Bilmiyoruz ki. Öyle olmasını umuyoruz

En basit ve yalın haliyle cevap şudur: Şayet birden fazla Tanrı olmuş olsaydı; Tanrılar arası güç savaşları olur ve evren fesada uğrardı.
Tek bir tanrı var iken;
tek Tanrı'ya inandığını söyleyenler
şimdilik dünyada savaşlar, kaos, kan ve gözyaşına neden oldu-oluyor ise;
aynı zamanda dünya atmosferi ve atmosfer dışını da
ozon tabakasını delmek
uzayda da bir çöplük oluşturmuş ve yakın gelecekte de uzay savaşlarına zemin hazırlarken
birden fazla Tanrı olsaydı,
tanrılar güçlerini kullanmak suretiyle neler yapmazdı?

Belki savaşmak bize öğüdür. Afeddilme ve bağışlanma uğruna Tanrıya yaranan bizleriz. Peki zamanı mekanı gücü ve herseyi eşit olan tanrılar arasında bu olur muydu?

Yunan mitolojisi gibi oldu bu durum

Tek Tanri tek devleti temsil eder (Roma istisna oluyor, ama onlar da sonunda tek Tanri kabul ediyorlar). Tek Gunes var insanlar da tek Tanri dusunuyorlar. Belki cift yIldIzlI bir gzegende olsaydik degisik olurdu. Ani zamanda insanlar tabiat icin mumkun derecede basit bir izah arIyorlar, fizikciler de butun tabiat kanunlarini izah edecek tek bir denklem sistemi ararlar.

Ve hala ateist değilim demiştin değilmi? Gören Dardağan:))))

Bu düşüncelerin Seni ateist etti hatırlatayim :)))

Abi tanrıyı algılayacak bir zekaya sahip değilim ve bu sebeple kimse ateist olamaz derim

Olmayan ı algılamakmı? :)))

Öyle değil abi. Ama olsada algılayamazdık. Diyelim tanrı var. Bunu algılamanın bir yolu var mı. Misal vucudunda yaşayan mikro bir bakteri senden haberdar olup senin düşüncelerini anlaya bilir mi. sadece seni bir sistem olarak görür.

Bu iyi bir cevaptı:))) ben onu çok aradım bulsaydım alaşağı edip yerine ben oturacaktim..

Yani bu benim bakış açım. Aşamadığım bir sorun diyelim. İnsan olmayan bir şeyi düşünmez. Böylede bir gerçek var. Neyi düşünürsen düşün mutlaka vardır. Uçan boynuzlu at yok derler mesela ama oda vardır. Boynuz var at var uçmak var. Bize kalan sadece sentezlemek. Ama tanrı var diyoruz fakat bişeyle sentez edemiyoruz. En fazla kendimize benzetebiliyoruz çünkü yaratma vasfına sahip bir varlık yok insandan başka. Ondan tanrılarımız bize benzer. Eğer dünyada zeki iki tür olsaydı emin ol tanrıda kesinlikle etten kemikten olurdu. Yani her iki tür o zaman kendilerine benzetirlerdi fakat şimdi zeki olan tek tür olduğumuz için tanrı insan şeklinden başka şekle oturmuyor insan düşüncesinde.

<< olsada algılayamazdık.>> algInamayan bir seye "var" demek abestir. Tarif edemiyorsun, algIlayammiyorsun. Ne kaldI?

Hocam siz bu sistemin dışını tarif edemiyorsunuz. Misal evrenin dışında ne var diye sadece varsayımlarda bulunuyorsunuz. Belki bir canının oturduğu masanın üstünde yaşayan bir sistemin içindeyiz. Ama bişeyler olmak zorunda diyoruz sadece.

Evrende muazzam bir kaos var. Demek ki tek tanrı bile yok.

İnsan vücüdundandaki bakteriden farkımız şu; biz aklımız ve bilimi kullanarak evrenin başlangıcına dair kanıtlar bile bulabildik ama tanrıya ait bir kanıt yok .

Bir bakteriden akıllı olduğunu sadece bilimi kullanabildiğini düşürek varamayız. Biler alet yapabiliyoruz ama bu bizi akıllı yapar mı? Buda türümüze has bir özellik ama neticece akıllı değiliz. Bir bakteri yada bir hayvan çevre ile uyumu ve doğaya ile etkileşimi konusunda insandan daha akıllıdır. Akıl kriteri sadece alet ve icat ise bu bizi üstün mü yapar tartışılır

İnsan çevre şartlarının sınırlamasının ve bir insan düzeyindeki algılamasının ötesine geçebiliyor ve mantık kullanarak felsefe yapabiliyor. Hayvanlar bunları kullanamıyor ama onlara bu tip özellikler de gerekmiyor zaten.

Neden Tanrı var? Benim benimsediğim düşünce insanların bilinmeyene olan zaafı ve korkuları aynı Zaman'da ilkel çağlardaki fizikse büyüklük ve kitlelerdeki çoğunluğa zulümlerini mininize etme sanatına "Ateş'te yanma, mükâfat ebedi hayat ve dünyalık sınırlıları olan Arzu'ları ile bütünlemek isteğini düşüncelerine enjekte etmedir.

Tanrı gözüyle yaradılışa bakabilme?
Zaten kutsal kitaplardaki tarif insanın düşüncelerindeki kaosu ve o kaosa bir şakil o döneme ayit bir düzen zaten tamammı ile beşeri olan bir ben Tanrı olsaydımın sonucu.

Ona ait olan düşünce
O'na ait yada O'nlara ait tüm Tanrılık, ulvilik, dogmatik, pragmatik, ne varsa düşünülmüşlür bilinen şimdiye kadar sosyolaşik ve pisikoloji evrim sürecinde elenenler hariç 1400- 1600 E yakın inanç mekanizmaları mevcut, bunun insan merkezli ve odaklı bulundukları coğrafya'ya ve Zaman içerisinde başka toplumlardan uzak durmanın neticesinde yarattıkları sosyal statüye göre temelde aynı olan bir beşer düşünceyle izole toplumların aynı şekilde bilinmeyene olan korku ve zaaflarını tatmin etmiş bir inanç yaratmaları, üretmeleri insan evriminde bir ihtiyaç olarak vuku bulmuştur. Bunlar benim düşüncem yanılıyor olabilirim. gören Erdoğan sonunda sizin devam etmeniz için diye bitirmesinden dolayı kendi fikrimi belirtim akademik değildir.

hayat mikrodan makroya ve makrodan mikroya ortak hareket eden bir sistem aslında. Evrensel bir bilinç var ortak bilinç ve orada aslında ne yapması gerektiğini biliyor insan ama bunun farkında değil...

düşüncenin yaratımı ortaya çıkartması konusunda ise haklısın bu mümkün fakat insan kendisi bunu bile bile sabote ediyor. Bir piyango bileti alıyor daha alırken yok canım bana çıkmaz deyip geçiyor. Kendisine uç gelen tüm düşüncelerde böyle hareket ediyor insan aklı.

Bütün bu yaşananlar ve gördüğün her şey bir düşünceden ortaya çıktı, insanın kendi yaratım gücünü görmesi gerekiyor işin özüne inecek olursak. Bak kutsal kitaplarda insanın yaradılışını anlatırken dört element kullanıldığını söylüyor. Toprak su hava ve ateş... İnsan yeryüzünde iken bu dört elementi kullanarak tüm uzayda dolaşmaya başladı, uçaklar, gemiler, uydular, aklına gelen her ne varsa hepsini insan ortaya çıkarmıştır dört elementten...

Bu bir evrensel zeka işi ve bunu yöneten mutlak bir güç var ortada. Bunun adı tanrı, allah, rab, ilah, uzaylılar, insanın üst beni olabilir fakat olan her ne ise bir düzen içinde işliyor. Birde senin düşün ile benim düşüm bir araya gelince ortak bir sonuca ulaşıyor. Düşünsene herkesin favorisi olan bir erkek ya da kadın sanatçıyı dünya üzerinde onbinlerce insan hayal ediyor hatta belki de yüzbinlerce hepsinin hayalinin gerçek olduğunu düşünmek akıl karı iş değil. İşte tam da burada devreye zihinsel kalıplar giriyor, Tina Turner mi? Yok canım o bana bakmaz o kim ben kim... İşte burası zincirin kırıldığı yer oluyor. Erişebilmek, erk sahibi olabilmek... Her insanda var olan ama bunun farkında olmayan ve kullanamayan insanların sonuçta geldikleri nokta burası oluyor.

Yaratım insanın gerçekliğidir, sadece kendisine ve ait olduğu birliğe inanması şartıyla...

Bilinmezcilik oynuyak;)

Tanrı/allah=bilinç, tir

Senden/sizden çıkan sözlerin kaynağı kendiniz değilsiniz, hatta özgür bir varlık hiç değilsiniz

Sınırsız sonsuzluk diyalektiği korkusu yaşayan insanın bilinçide kendi elinde özgür olmaz olamaz

Çocuklar en iyi filozoflardir çünkü şaşirma ve merak duygularini henüz yitirmemişlerdir demişti felsefe hocam Bu yazi da bana bunu bir kez daha ispatladi en büyük yanilgimiz kabul sistemimizden geçiyor ezberlediğimizi doğru öğretileni tek gerçek kabul etmemizden kaynakli bir durum Halbuki tek bir negatif koca pozitif sayi kuyruğunu değiştirmeye yeter... Hala ilkeliz hala gelişme ve pişme yolunda çok başlardayiz Bizimkisi de ergenlik ağrilari olsa gerek

Tam da öyle değilmi zaten?
Toplumlar yada bireysele indirgeyecek olursak her insan zaten beynindeki hayatı yaşamıyormu? Her tercih, her zevk, her arzu, her davranış önce beyinde sekillenmiyormu?

Bir hirsiz çaldiktan sonra karar vermiyor onu çalmaya, önce beyninde çalıyor sonra hayalini gerçeğe çeviriyor. Her hal ve davranış için geçerli degilmidir? Hayal etmeden iyi de yapılamaz kötü de.

O zaman tanrının canı cehenneme ondan ve onun vaad ettiklerinden çok daha iyisini yapabiliriz. Bizi tanrıdan üstün kılan gerçekleri yaşamadan simüle edebiliyor olmamız. Hayatı simüle edelim görelim, hataları ve iyileştirmeleri yaptıktan sonra gerçeğe cevirelim.

Varmısınız tanrıyı dogduguna pişman etmeye?
Varsaniz iyi olun yeter o belasını bulur.

İyi akşamlar.

Tanrinin varligi ve yoklugu tartismasi birbirine tutulan iki aynanin iclerinde olusan goruntuler gibidir; evreni var eden bir akil ise o akili var eden nedir, kimdir? Klasik cevap o kendi vardi hep zaten. E tamam o zaman bu bir cevap ise ayni sey evrenin varligi icin de gecerli. Tanri yaraticisiz var olabiliyor, evren yaraticisiz var olamiyor??!!..

Su kadarini soyliyim; sayet oturup himmm himmm himmmm? Diye dusunup evreni bilincli bir sekilde yaratan bir yaratici varsa, eyvallah.. Varsa var.. Bunu dusunmenin insanliga faydasi ne ki?? Onunla iletisim kurmayi istemenin tek bir nedeni var; CIKAR !! dusunsene.. Elinde muthis gucleri olan bi varlik senin kankan !! Oovveehh.. Gelsin saltanat, gitsin zevkk, kolaylik, hep nese felan filan..

Baksana olmayan biseyin adini kullanmak bile, olmasi umudu tasiyan insan surusunun sirtindan saraylar saltanatlar doguruyor..

Tanri, maddesel bir gercek degil.. Sosyolojik bir malzemedir kullanici icin, psikolojik sonuctur kullanilan icin.. Kimi silah, kimi umut, kimi teselli, her zaman pranga !!

Tanriyla ilgili ogretiler de insanlarin sahip olamadiklari ama olmak istedikleri uzerinden cikan hayal urunleri. Dusunsene, bir kuru topragi elin, belin ayagin kopa kopa suruyorsun, ekiyorsun.. Bekliyosun aylarca, sansina tabiat vurmazsa karnin doyuyor... Onca emek, yorgunluk, bekleyis, cile.. Bu adamin en buyuk hayali "ol diyince olmasi"dir..

Tanri, insanin olmak istedigidir. Bizim toplumumuza kitlenen Tanri tanimi da Araplarin ki, ayni onlara benzeyen, onlarin olmak istedikleri gibi kotu huylu, egoist, kindar, rusvetci, tehtidkar, zalim, bir elinde bir parmak bal, oburunde bir bidon kezzap olan, kocaman azgin fakli ama iktidarsizligindan kadina dusman bir erkek..

Felsefik ve degersel olarak gul gibi kök tengri dururken bu vahsiye sahip cikan bir milletiz ne yazik ki...

Kurtuldugum icin mutluyum. Ne mutlu ateizme ulasabilene..

Özgür Tekten bi daha kısa yorumlar yapma lennn

Olum yol uzun. Nasi bitiricem baska. Bulduguma sariyorum

Hee ne zaman dönecen. Bitmedi mi daha bu düğün dernek yaa.

Cumartesi son amcası.. Carsamba istanbuldayim amin ecmain.. (bu da "daha fazla nasil cirkin sesler cikarabiliriz"i calismalarinin sonucudur, anlami bilinmez ama girtlaktan firlayisi yeterince irite edicidir. ECMAIN. Yeri gelmisken şeettireyim dedim )

Okurken içimden tiksindim