Tanrı tasviri bakımından kusursuzdur. Eğer tanrıysam neden bir şeyler yaratayım? Ya da neden yaratmak zorundayım? Bana tapmaları için insanlar ya da beni yansıtması için doğa yarattığımda bu bana ne katabilir? Hiçbirşey katamaz tabi ki çünkü kusursuzum. Öte yandan yarattığım doğa da yarattığım insanlar da kozmik bir amaca değil de sadece basit bir can sıkıntısına hizmet etmiş olurlar.
Kusurun olmaması ister kusurun hiç bulunmaması olsun, ister kusurun bulunması ama tanrı da bulunmaması olsun kusursuzluğu doğurur. Netice itibariyle kusursuz "kusuru olmayan" demektir. Ayrıca içeni yoksa suyun ne önemi var? O halde suyun önemli olması için içecek biri yaratmasına ihtiyaç mı var?
Kusursuzluk ''tam'' olmak yani eksiksiz olmaktır. Kendine kullar yaratmadığı için bileni olmayan bir tanrı ''bileni olmayan'' tanrıdır, o halde bu bir eksiklik değil midir? Kusursuzluğunun gereği eksiksiz olman gerekir ve henüz kullar yaratmadığın için ''bilinme'' dediğimiz olgu senin için geçerli değildir, bu olgu sen kendine kullar yaratmadığın sürece senin için bir eksiktir. Haliyle bir tanrının kendine kullar yaratması kaçınılmaz bir durumdur.
Senin dediğin bileni olmamak "keşfedilmemek" yani varolanın farkedilmesi anlamında bir anlam taşımıyor. Şöyle ki bir varlık kusursuz ise o halde bu varlık aynı zamanda sonsuz olmalıdır. Sonsuz bir varlığın bileni de bilineni de ta kendisidir. Yani senin burada uğraşını farkettim. Lakin ne kadar uğraşırsan uğraş yarattıklarımın bana bir şey kattığını kanıtlayamazsın.
Beyin gücümüzü ölçmek istiyorsun Canlının birbirini yemek için degil eneji depolamak için ve enejiyle yaşadığı bir sitem yapardım Bununda uzayda daha mümkün olduğunu gösterirdim ve canlı birbirini yemek için degil uzaya nasıl hukmedecegini ve oda nasil yasayacagini ve enerjiye sahip olacağını ve mücadele yolunu koyardım
Bunu öğrenmelerinin bir önemi var mı? Zira tanrı olarak fizik kanunlarını, bilgiyi ve bilimi yaratan zaten sizsiniz, sizde sonsuz olduğunuza göre kullarınıza öğretebileceğiniz bilginin ve teknolojininde sınırı yoktur, sonsuza kadar gelişebilirler veya onların canlılık formunu daha üst bir düzeyde baştan yaratıp onları farklı ihtiyaçlara da yönlendirebilirsiniz. Hatta bunun dışında onların ihtiyaçlarını ellerinden alıp eksiksiz tam bilgili ve ölümsüz bir şekilde yaratabilirsiniz, sonuçta siz tanırsınız herşey sizin elinizde. Peki niçin onlara hazır vermek yerine böyle bir dünya ve amaç yarattınız? Bu canlılar nihai hedeflerine ulaştıklarında neyi anlamış olacaklar?
Tanrı dediğin sonsuzdur ve sonsuz her şeyi kapsayacağından zaten başka sonsuz tanrılar yaratmanız onları sizden gayrı kılmaz, zira siz zaten onlarsınız ve onlarda sizdir yani siz ''BEN'' değil ''BİZ'' sinizdir. Buradan yola çıkarak tanrı kavramını henüz idrak edemediğinizi görüyorum. Şimdi tanrının ne olduğunu öğrendiğinizi farz ederek tekrar soracağım; Tanrı sizsiniz, nasıl bir dünya yaratırdınız?
Tanrı olarak sonsuz olduğunuzdan ötürü bilmediğiniz şey yoktur. Bir tanrı olarak zaten insan olmadan da insan olmanın ne demek olduğunu bilirdiniz. Peki sizin dünya yaratıp insan olarak yaşamanızın amacı nedir?
Arkadaşlar bizim idrakımız gördüklerimizle ve yaşadığımız ortamla sınırlıdır. Siz ne düşünürseniz düşünün şuan ki ortamdan alıntı yapmak zorundasınız. Bu da aslında gerçek tasarımcının siz olmadığını gösterir.
Bu size göre güzel olsa gerek. Zira kendisi için ''iyi'' veya ''kötü'' olgular bulunmayan, ihtiyaçları olmayan, haliyle hisleri ve duyguları bulunmayan sonsuz bir tanrının ''sadece'' güzel bir dünya yaratması mantıksızdır. Şimdi hissiz bir tanrı olarak bir daha düşünün; Nasıl bir dünya yaratırdınız?
Hayır Furkan Kavur aslında insanlı bir dünya yaratırdım demek istedi, zira insan diğer canlıları hor görmeden ve kendinin aciz bir canlı olduğunu kabul ederek de yaşayabiliyor.
Benim sorum ''yaratır mıydın?'' diye bitmiyor. En iyisi soruyu buraya yapıştırmam da fayda var, okuma güçlüğü çekiyor olsanız gerek; - Tanrı sensin ve nasıl bir dünya yaratırdın? Yaratmazdım diyebilmeniz için size yaratmak isteyip, istemeyeceğinizi sormuş olmam gerekirdi. Ayrıca yaratmak istemeyen kişi zaten soruma cevap vermeyerek bu sorunun temelinde yatan ''yaratmak'' eylemini gerçekleştirmemiş olur. Peki sizi soruma cevap vermeye iten nedir?
Benim bu soruyu böyle bir platformda sorma amacımı siz bilemezsiniz zira siz ben değilsiniz. O halde kibirli bir yapıyla başkaları adına yorum getirmeyi bir kenara bırakın ve cevap verecekseniz sadece soruma cevap verin veya sorum hakkında soru sorun, soruma cevap verir gibi kafanızdaki başka sorulara cevap vermeyin. Şimdi tekrar etmemde fayda var; - Tanrı sizsiniz, nasıl bir dünya yaratırdınız?
O halde siz ölümsüz insanlar yaratmayı düşünüyordunuz? Zira dünyanın yanında birde ahireti yaratarak işi kökten çözebilirsiniz, bunun yerine onların dünyada mutlu olmalarını istediniz?
Eğer siz bizim dünyamızdaki olası tanrı Allah'tan bahsediyorsanız o halde onun yolladığı düşünülen kutsal kitabı irdelemekte fayda var. Allah'ın insanların mutlu olmasını isteyip istemediği konusunda şöyle dikkatlice Kuran'a bakıldığında buna benzer ifadeler kullandığını görürsünüz; - Bunu yapasınız ki huzura erin - Kendinize zulmediyorsunuz - Onlar kendilerini ateşe atar - Kuranı size rehber yolladık - İyiyi arzulayan şükür eder - Biz zulmetmedik onlar seçti - Nefsini yenen cennete girer Hatta daha garibi şöyle bir ayet bile vardır; - Sizi yaratırken rahmetim gazabıma ağır bastı Acaba gazabı ağır bassa ne olurdu diyor insan? Şimdi bundan anlayacağımız üzere bu dünyanın olası tanrısı Allah pekte öyle insanların mutluluğunu isteyen bir tanrı değil, iyiliği emretmesinin sebebi ''iyiyi istiyorsanız'' diyor, kendi mutlu olacağı için değil. Sadece sonsuz olduğundan ötürü sebepsizce bizi yaratıp iyiye ve kötüye kullanıma müsait dengeli bir dünyaya yolladı. Ne iyiliğimizi istiyor cennete yolladı, ne kötülüğümüzü istiyor cehenneme atsın, iyiye veya kötüye kullanılabilen bir dünyaya yolladı bizi, haliyle dünyanın bu her yöne kullanılabilen kaçınılmaz dengesi kötülere kötülük yapma fırsatı verdi, tanrının bu durumda buna da bir dengeleme yapması gerekiyor haliyle ahireti yarattı. Yani özetle anlayacağınız üzere ortada öyle iyi kalpli insanların mutlu olmasını veya tam tersi acı çekmesini isteyen bir tanrı yok, sadece sebepsizce yarattığı dünyada hissiz ve adaletli bir kararla dengeyi yaratan bir tanrı var. Dünya ve ahiret ile bunu dengelemiş durumda. Şimdi tekrar soruyorum; Bunun size bir faydası yok. Sizin yaratacağınız dünyada insanların niçin mutlu olmasını istiyorsunuz?
Verilen cevaplara bakiyorum. Genel olarak bir İLAHI gücün varlığıni kabul eden fakat ilah in yarattığı dünya ve uzerindeki seyleri begenmeme kompleksi elestirel bir bakış açısı oluşmuş durumda.
Önce o şeytanın a...... Dünya da ateşli silah icad edecek olan aklı göndermezdim.... Bu en sevdiğim kulumdur diyip hiç bir canlıyı ayırmaz aralarına girer eğlenirdim felan.... Savaş olmazdı bi kere... Hiç kimse bir başkasını öldürme planı yapamaz ve acı çeken tek bir beden (ruh) olmazdı... Öyle değişik sınav felan yapmazdım...
Yok ederdim olan dünyayida isimmi yok bunca salagi yaratacam, sonra sonucunu bildigim halde sinava sokacam, sonra iyilere keyf yaptirip, kötülere iskence offfff bu kadar stresse Allah olsam girmem yani. Dünya yoksa sorunda yok !
Nasil bir Dunyam olurdu.. Bilemiyorum ama gorunmez falan olmazdim. Ara sira yarattiklarimla oturur hasbihal ederdim Derdiniz ne diye sorardim, bencilsiniz oglum derdim, memnun musunuz, var mi bi isteginiz, sikayetiniz diye sorardim, ozelestiri yapardim
Daha kötü bi dünya yarıtırdım iyilik ve kötülüğün oldugu bi dünya ama iyilik yapan insanların cennet e gideceğini falan söylerdim ama hepsini cehenneme gönderirdim
baya fantazik olurdu şimdiki ise benimkinin yanında bir hiç olurdu vuuuvvvv
Mesela?
Tanrı tasviri bakımından kusursuzdur. Eğer tanrıysam neden bir şeyler yaratayım? Ya da neden yaratmak zorundayım? Bana tapmaları için insanlar ya da beni yansıtması için doğa yarattığımda bu bana ne katabilir? Hiçbirşey katamaz tabi ki çünkü kusursuzum. Öte yandan yarattığım doğa da yarattığım insanlar da kozmik bir amaca değil de sadece basit bir can sıkıntısına hizmet etmiş olurlar.
Kusur olmadan kusursuz olabilir mi? İçeni yoksa suyun ne önemi var?
Kusurun olmaması ister kusurun hiç bulunmaması olsun, ister kusurun bulunması ama tanrı da bulunmaması olsun kusursuzluğu doğurur. Netice itibariyle kusursuz "kusuru olmayan" demektir. Ayrıca içeni yoksa suyun ne önemi var? O halde suyun önemli olması için içecek biri yaratmasına ihtiyaç mı var?
Benim önemli olup olmadığımı kendi yarattığım küçücük şeyler mi belirleyecek. Ululuğuma ululuk mu katacaklar? Beni mertebe mi atlatacaklar?
Kusursuzluk ''tam'' olmak yani eksiksiz olmaktır. Kendine kullar yaratmadığı için bileni olmayan bir tanrı ''bileni olmayan'' tanrıdır, o halde bu bir eksiklik değil midir? Kusursuzluğunun gereği eksiksiz olman gerekir ve henüz kullar yaratmadığın için ''bilinme'' dediğimiz olgu senin için geçerli değildir, bu olgu sen kendine kullar yaratmadığın sürece senin için bir eksiktir. Haliyle bir tanrının kendine kullar yaratması kaçınılmaz bir durumdur.
Senin dediğin bileni olmamak "keşfedilmemek" yani varolanın farkedilmesi anlamında bir anlam taşımıyor. Şöyle ki bir varlık kusursuz ise o halde bu varlık aynı zamanda sonsuz olmalıdır. Sonsuz bir varlığın bileni de bilineni de ta kendisidir. Yani senin burada uğraşını farkettim. Lakin ne kadar uğraşırsan uğraş yarattıklarımın bana bir şey kattığını kanıtlayamazsın.
3 5 arkadaş yaratırım Illuvatar gibi takılırz
Arkadaşa ihtiyacınız yok, neden kendinize arkadaş yaratasınız ki?
Lütfen tanrının işine karışmazmısın. D
Tanrıyı sorguluyorum şuanda, hata mı yaptım?
Evet bunun bir cezası olmalı
Tanrıyı sorgulamanın cezası yoktur, tanrının yaptıklarını sorgulamanın cezası vardır. Sizin ki hangisine giriyor?
Yine aynı böyle saçma sapan bir dünya yaratırdım bence. Tanrıya kızamıyorum zaman zaman, insanda da suç var.
Beyin gücümüzü ölçmek istiyorsun
Canlının birbirini yemek için degil eneji depolamak için ve enejiyle yaşadığı bir sitem yapardım
Bununda uzayda daha mümkün olduğunu gösterirdim ve canlı birbirini yemek için degil uzaya nasıl hukmedecegini ve oda nasil yasayacagini ve enerjiye sahip olacağını ve mücadele yolunu koyardım
Böylece neyi öğrenirlerdi?
Uzayı fizigi bununla beraber teknolojiyi
Bunu öğrenmelerinin bir önemi var mı? Zira tanrı olarak fizik kanunlarını, bilgiyi ve bilimi yaratan zaten sizsiniz, sizde sonsuz olduğunuza göre kullarınıza öğretebileceğiniz bilginin ve teknolojininde sınırı yoktur, sonsuza kadar gelişebilirler veya onların canlılık formunu daha üst bir düzeyde baştan yaratıp onları farklı ihtiyaçlara da yönlendirebilirsiniz. Hatta bunun dışında onların ihtiyaçlarını ellerinden alıp eksiksiz tam bilgili ve ölümsüz bir şekilde yaratabilirsiniz, sonuçta siz tanırsınız herşey sizin elinizde. Peki niçin onlara hazır vermek yerine böyle bir dünya ve amaç yarattınız? Bu canlılar nihai hedeflerine ulaştıklarında neyi anlamış olacaklar?
Farklılık tür ve çeşit olmalı sadece cansız bir yaşam birşeye yaramaz Duyguları üremeleri hazları olan bir yaşam olmalı ve onlarda bunları yaşamalı
Bana gelince kendimi sorgulardım Sonsuzluk denen bu yerde neden kaos zulim işkence
Sucuk ekmek gibi yapardım dünyayı, sonra yerdim.
Sizin kafanızdaki olası tanrı modeli sucuk ekmek yiyor olsa gerek? İhtiyaçları olan bir tanrı, belli ki siz tanrı kavramını çok yanlış tanımışsınız...
İnsan yaratmam farklı tanrılar yaratırdım
Tanrı dediğin sonsuzdur ve sonsuz her şeyi kapsayacağından zaten başka sonsuz tanrılar yaratmanız onları sizden gayrı kılmaz, zira siz zaten onlarsınız ve onlarda sizdir yani siz ''BEN'' değil ''BİZ'' sinizdir. Buradan yola çıkarak tanrı kavramını henüz idrak edemediğinizi görüyorum. Şimdi tanrının ne olduğunu öğrendiğinizi farz ederek tekrar soracağım; Tanrı sizsiniz, nasıl bir dünya yaratırdınız?
İnsanların kaynakları çok verimli kullandığı bir dünya yaratır sonra ben de insana dönüşür o dünyada yaşardım
Tanrı olarak sonsuz olduğunuzdan ötürü bilmediğiniz şey yoktur. Bir tanrı olarak zaten insan olmadan da insan olmanın ne demek olduğunu bilirdiniz. Peki sizin dünya yaratıp insan olarak yaşamanızın amacı nedir?
Çünkü öyle isterim. Ben etin tadını da biliyorum. Ama yine yerim. Amaç keşfetmek mi? Eğlenmek mi?
Tanrı için eğlenmek veya keşfetmek zaten söz konusu olamaz, sizin tanrı modeliniz daha çok istediğini yaratabilen insan modeli gibi duruyor.
Yunus Solmazgül Neden olamasın? Tanrının sonsuz güce ya da merhamete sahip olduğunu kim söylemiş?
Tanrı varsa varlıktan gayrı olmalıdır diye düşünüyorum, eğlenmek bizlere özgü kavramlar.
Arkadaşlar bizim idrakımız gördüklerimizle ve yaşadığımız ortamla sınırlıdır. Siz ne düşünürseniz düşünün şuan ki ortamdan alıntı yapmak zorundasınız. Bu da aslında gerçek tasarımcının siz olmadığını gösterir.
Cocuklar ve kadinlarin dokunulmazligi olan silahsiz parasiz bir dünya cok güzel olurdu
Bu size göre güzel olsa gerek. Zira kendisi için ''iyi'' veya ''kötü'' olgular bulunmayan, ihtiyaçları olmayan, haliyle hisleri ve duyguları bulunmayan sonsuz bir tanrının ''sadece'' güzel bir dünya yaratması mantıksızdır. Şimdi hissiz bir tanrı olarak bir daha düşünün; Nasıl bir dünya yaratırdınız?
yaratmazdim o zmn
Neden?
Cünkü his yok duygum yok niye yaraticam yani bi anlami yok yaratmamin
Yaratmamak içinde bir sebebiniz yok? Yaratıp kötü bir his duymayacaksınız? Yaratmak sizin için iş gücü de değil? Zamandan muafsınız zaman kaybı değil?
yaratmazdım xd
''Dünya yaratır mıydınız?'' demedim ''Nasıl bir dünya yaratırdınız?'' dedim. Cevap verecekseniz soruma cevap verin, kafanızdaki sorulara değil.
2 ayakları üstünde yürüyen kendini zeki sanıp diger tüm canlılari hor gören bir hayvan yaratmazdım
İnsansız bir dünya mı yaratırdın ?
Hayır Furkan Kavur aslında insanlı bir dünya yaratırdım demek istedi, zira insan diğer canlıları hor görmeden ve kendinin aciz bir canlı olduğunu kabul ederek de yaşayabiliyor.
Yaratmazdım
''Tanrı olsaydınız dünya yaratır mıydınız?'' demedim, sorumu bir daha okuyun.
Yunus Solmazgül İşte onu diyorum bende, yaratmazdım
Benim sorum ''yaratır mıydın?'' diye bitmiyor. En iyisi soruyu buraya yapıştırmam da fayda var, okuma güçlüğü çekiyor olsanız gerek; - Tanrı sensin ve nasıl bir dünya yaratırdın? Yaratmazdım diyebilmeniz için size yaratmak isteyip, istemeyeceğinizi sormuş olmam gerekirdi. Ayrıca yaratmak istemeyen kişi zaten soruma cevap vermeyerek bu sorunun temelinde yatan ''yaratmak'' eylemini gerçekleştirmemiş olur. Peki sizi soruma cevap vermeye iten nedir?
Stres yapma aslan biz kendi yorumumuzu yapıyoruz, istediğin cevabı alamadın diye makale ile cevap vermene gerek yok, harcadığın enerjiye yazık
Benim bu soruyu böyle bir platformda sorma amacımı siz bilemezsiniz zira siz ben değilsiniz. O halde kibirli bir yapıyla başkaları adına yorum getirmeyi bir kenara bırakın ve cevap verecekseniz sadece soruma cevap verin veya sorum hakkında soru sorun, soruma cevap verir gibi kafanızdaki başka sorulara cevap vermeyin. Şimdi tekrar etmemde fayda var; - Tanrı sizsiniz, nasıl bir dünya yaratırdınız?
Şuanki dünyanın aynısını yaratırdım ve aynı sistemi sürdürürdüm nasıl olsa insanlar siksen bile şükrediyolar
Şuan ki dünyada bolca şükür etmeyen ve hatta varlığınıza bile inanmayan milyonlarca insan var? Bu dünyadan bahsettiğinizden emin misiniz?
Aynen bu dünyadan çünkü inanmayanlar huzurlu inananlar acı çekiyo
O halde siz ölümsüz insanlar yaratmayı düşünüyordunuz? Zira dünyanın yanında birde ahireti yaratarak işi kökten çözebilirsiniz, bunun yerine onların dünyada mutlu olmalarını istediniz?
Şuan tanrı dünyadakilerin mutlu olmasını istiyor mu acaba? Bu sorunun cevabı olmalı ki bende sorunu cevaplayabileyim.
Eğer siz bizim dünyamızdaki olası tanrı Allah'tan bahsediyorsanız o halde onun yolladığı düşünülen kutsal kitabı irdelemekte fayda var. Allah'ın insanların mutlu olmasını isteyip istemediği konusunda şöyle dikkatlice Kuran'a bakıldığında buna benzer ifadeler kullandığını görürsünüz; - Bunu yapasınız ki huzura erin - Kendinize zulmediyorsunuz - Onlar kendilerini ateşe atar - Kuranı size rehber yolladık - İyiyi arzulayan şükür eder - Biz zulmetmedik onlar seçti - Nefsini yenen cennete girer Hatta daha garibi şöyle bir ayet bile vardır; - Sizi yaratırken rahmetim gazabıma ağır bastı Acaba gazabı ağır bassa ne olurdu diyor insan? Şimdi bundan anlayacağımız üzere bu dünyanın olası tanrısı Allah pekte öyle insanların mutluluğunu isteyen bir tanrı değil, iyiliği emretmesinin sebebi ''iyiyi istiyorsanız'' diyor, kendi mutlu olacağı için değil. Sadece sonsuz olduğundan ötürü sebepsizce bizi yaratıp iyiye ve kötüye kullanıma müsait dengeli bir dünyaya yolladı. Ne iyiliğimizi istiyor cennete yolladı, ne kötülüğümüzü istiyor cehenneme atsın, iyiye veya kötüye kullanılabilen bir dünyaya yolladı bizi, haliyle dünyanın bu her yöne kullanılabilen kaçınılmaz dengesi kötülere kötülük yapma fırsatı verdi, tanrının bu durumda buna da bir dengeleme yapması gerekiyor haliyle ahireti yarattı. Yani özetle anlayacağınız üzere ortada öyle iyi kalpli insanların mutlu olmasını veya tam tersi acı çekmesini isteyen bir tanrı yok, sadece sebepsizce yarattığı dünyada hissiz ve adaletli bir kararla dengeyi yaratan bir tanrı var. Dünya ve ahiret ile bunu dengelemiş durumda. Şimdi tekrar soruyorum; Bunun size bir faydası yok. Sizin yaratacağınız dünyada insanların niçin mutlu olmasını istiyorsunuz?
Yaratıp da başıma bela mı alacam, kurarım çilingir sofrmı 4 büyüklerle karşılıklı içerüm
Tanrının ihtiyaçları yoktur, ayrıca tanrıya hiçbir uğraş belada olmaz, demek ki siz tanrı kavramını hiç tanıyamamışsınız bile.
Tanrının ihtiyaçları yoksa insanı niye yarattı? Bir ihtiyacı var ki yaratmış
Egosunu tatmin etmek için insanı yaratmış işte. İhtiyacı var
Kusursuz olan bir varlığın kusursuzluğunu söylemesi veya kendinden bahsederken övgülerle bahsetmesi, olan şeydir zaten. Ego bizlere özgü bir kavram.
Kendisini ovmesi icin bir sebep var mi ki? Buna niye ihtiyac duyuyor? Bizim, onun guclu olddugunu bilmemiz, ona ne fayda saglayacak?
Şahsen orta çağın ütopyası olarak öngörebiliriz.
Verilen cevaplara bakiyorum. Genel olarak bir İLAHI gücün varlığıni kabul eden fakat ilah in yarattığı dünya ve uzerindeki seyleri begenmeme kompleksi elestirel bir bakış açısı oluşmuş durumda.
Belkide özünde inandıkları halde ''inanmıyorum'' demelerinin altında yatan etkenleri gün yüzüne çıkarıyoruz kim bilir?
Çelişkili bir yaklaşım Sebep sonuç iliskilisi birbirinden farklı olmaması lazım
Insansiz
Önce o şeytanın a......
Dünya da ateşli silah icad edecek olan aklı göndermezdim....
Bu en sevdiğim kulumdur diyip hiç bir canlıyı ayırmaz aralarına girer eğlenirdim felan....
Savaş olmazdı bi kere...
Hiç kimse bir başkasını öldürme planı yapamaz ve acı çeken tek bir beden (ruh) olmazdı...
Öyle değişik sınav felan yapmazdım...
Kötülük yaratmadan mutlak iyilik yaratırsanız, yarattığınız iyiliğin idrakı olmaz. Dolayısıyla iyilik olmaz.
Olması gereken olmuş olur o halde....
Çağrı Kurut Olması gereken nedir ?
Önce o şeytanın...... Diye yazdığım ilk yorumumu oku kardeş....
Yok ederdim olan dünyayida isimmi yok bunca salagi yaratacam, sonra sonucunu bildigim halde sinava sokacam, sonra iyilere keyf yaptirip, kötülere iskence offfff bu kadar stresse Allah olsam girmem yani. Dünya yoksa sorunda yok !
Tanrı yorulmaz, sıkılmaz ve üşenmez. O halde artık yaratabilirsiniz, hadi yaratın nasıl bir dünya yaratırsınız?
Nasil bir Dunyam olurdu.. Bilemiyorum ama gorunmez falan olmazdim. Ara sira yarattiklarimla oturur hasbihal ederdim Derdiniz ne diye sorardim, bencilsiniz oglum derdim, memnun musunuz, var mi bi isteginiz, sikayetiniz diye sorardim, ozelestiri yapardim
tanrı olmaya çalışırken milletvekili aday adayı olmuşsunuz
Hakkatten oyle gibi olmus
Ben yaratacağımı yaratırdım, sonra birazcık oynardım. Sonra sıkılır s.. Ederdim. Aynı günümüzde olduğu gibi
Anlamadım, Allah dünyadan sıkıldı mı yani?
Daha kötü bi dünya yarıtırdım iyilik ve kötülüğün oldugu bi dünya ama iyilik yapan insanların cennet e gideceğini falan söylerdim ama hepsini cehenneme gönderirdim
Tanrı sizsiniz hakkınız.
İşte benim için Tanrı kavramını çürüten konu. Niye durduk yere bişeyler yaratayım ?
Niye yaratmayasın?
Tüm dünyayı bağcılar yapardım. Insanlar birbiri ile konuşacağı zaman bağcılar oturuşu yapmak zorunda kalırdı
Starcraft daki protos lar gibi bir ırk yaratırdım iyi olurdu
şimdikinin birebir aynısını yaratırdım. Memnunuz dünyandan.