Arkadaşlar herkese merhaba, sayfanıza yeni katıldım ve sizlere birkaç soru sormak istiyorum aydınlatırsanız sevinirim...
Evrim teorisinin kanıtlarını baz alarak ortak atalardan bahsedersek eğer insanlik tarihi 65 milyon yıllık primatlara, primatlardan ayrılıp evrilmeye başladığımız dönem ise 6 milyon yıl öncesine tekabül etmektedir. Cennetten Dünya'ya gönderilen Adem ise maksimum 20.000 yıllık tarihi kapsamaktadır. Yazıyı Sümerler icat etmiştir tarihi maksimum milattan önce 3500 lü yıllara dayanır. İlk kutsal kitap Tevrat ınM. Ö 1400 lü yıllarda indiği tahmin edilmektedir. Buna gore yazının icadindan önce neden semavi dinler yoktur cennetten kovulan Adem kimdir neye dayanarak insanlık bu tarihle başladı denir? Kutsal kitaplardan önce insanların ilahi adaleti yok muydu? O kişiler ahirete inananlara göre ne olacak? Yazının icadı olmadan önce ve Mısır'ın Osiris rahipleri Hz. Musayı eğitmeden ve Hz. Musa, Ramsesle ayrı düşmeden önce semavi dinler kavramı neden çıkmamıştır? Tüm semavi dinler bu kadar evrensel ise neden Ortadoğuya has konular kutsal kitaplarin içeriğinin tamamını oluşturmaktadir? Neden yaradılışı bu kadar sahiplenen peygamberler Tanrının elçisiyken kutuplardan bile bihaberdirler? Neden Hz. İsayla Horus hikayesi birebirdir? Neden genel anlamda peygamberleri Osiris rahipleri yetiştirmiştir? Neden Nuh Tufanının ilk anlatimi olan Gilgamış destanında Nuh Utnapiştim ismiyle yer alırken Ortadoguda ismi Nuh olarak değişir? Bunca olaylar içersinde, ucu açık soruların listesi daha da uzayabilirken, insan elinden ve aklindan öteye gitmeyen iyi kötü, ödül ceza sistemleri bu kadar açıkken bir sisteme ne kadar kutsal denilebilir? Buna inanılması nasıl beklenilebilir?
Semavi dinler evrensel midir?
Caglayan Ödek
C
0 kişi takip ediyor.
Paylaş:
220
Daha fazla göster
Yükleniyor...
Adem, ilk insan degildir, bilgiye vakif olan insan demektir.
Meleklerin Ademe secdesi, Melek(e)lerin [dogagüclerinin] insan ogluna teslimiyetine isaret etmektedir. Bilgisi olan insan doga güclerine hükmedebilir. Isaret ettiginiz celiskiler hurafe bilgilere dayanmaktadir.
Ugur Cayci teşekkür ederim. İşaret ettğim bilgiler arkeolojik kazılara ve Ölü Deniz yazmalarına dayanmakta aslında. Ayrıca antik Mısırı araştırdiğiniz zaman Horusla Hz. İsanın hikayelerinin birebir olduğunu gorebilirsiniz. Yazdiklarımda hurafe ve çelişkiler nerdedir belirtebilir misiniz? Doğa üstü güçlerden kastınız nedir? Bunların gerçekten olup olmadığını ve tarihin çarpıtılp çarpıtılmadığını neye göre bilebiliriz?
Caglayan Ödek "doga üstü" diye birsey yazmadim. Din söz konusu ise tek kaynak ayetlerdir. Dolayisi ile sadece ayetlerin isaret ettigi bilgileri paylastim.
Melek(e)ler = Dogadaki Gücler.
Pardon. Peki oyleyse bu kavram sembolik midir? Diger insanlardan neden bahsedilmemektedir bu noktada evrensellik nerdedir?
Hoşgeldiniz. Bu kadar soruyu bir arada cevaplamaya kalkarsak bir kaçı cevaplanacak geri kalanı unutulacak. Bence ilk insandan başlayalım konuya.
İlk insanın adem diye tek bir kişi olmadığını söylersek geriye hangi soruyla devam ederiz?
Hoşbuldum teşekkür ederim. Hz Adem ilk insan ve Havva ise kaburgasindan yaratıldı kavramından uzak bir açıklama olmadı mi sizce bu? Yani elmayı ısırıp cennetten kovulan ademler birden fazla mı? Diğer sorular birbirinden farkli istediginiz noktadan devam edebilirsiniz
Bu bilginin kaynağı nedir? Allahın böyle bir söylemi mi var? Ayetle delillendirir misiniz söylediklerinizi
Bu daha çok hadislerde geçen bir kavram. Benim inandığım yada baz aldığım konu olmasa da binlerce insanın yanlış düşünnmesine neden olabiliyor. Ayrıca Hz. Adem Kuranda zaten ilk insan ve olarak geçer. Tarihte ona uygn baz alınır.
Geçmez. İlk insan kavramının nerde geçtiğini göstermeniz gerekir. Adem insan demektir. Halife seçilmiş Allah tarafından. İlk hz adem diye bir kişinin yaratıldığı iddiası tamamen hadis kaynaklı
Sana Hz adem den evvel dünyada insan vardı diyen kim evrim sadece bir teori akılla izahı mümkün deil
Dinçer Sığın . Bu fosilleri ve kanıtlarıyla gösterilir, din ise tamamen elçilerin ilettiğinden, görünmeyen bir bilgiden ibarettir. Ben size ıspatını söylüyorm. O teori değil kanıtın kendisidir. Bugün fillerin bile dişsiz doğmaya başladığını, metamorfoza uğramış milyonlarca çeşide rastliyoruz şahit oluyoruz bunu siz kabul edin etmeyn ıspat ıspattir din kavramı görecelidir. İnammak isterseniz inanirsiniz inanmak istemezseniz sorglamazsınız, fakat bilimle dini aynı kefeye koyamazsınız.
Ben birşey diyeyim mi. Şu yalan hadis etkisinden kurtulmanız lazım. Ayet istiyorum oralı olmuyorsunuz. Din göreceli filan değildir. Yeter ki Allahın sölemleriyle konuşun
Görecelidir. Kendi içindeki kuralları değildir fakat dine inanıp inanmamak ve gerçekliği kişilere gore değiskendir. Cunku gorunmeyen bir inanç sistemine dayanır. Bu nedenle kesinliği sadece inanmak istediğinizde geçerlidir. Ayrıca kavramları istediği anlama çekebilen insanları düşündüğünüzde ve yanlış yaşayan toplumları izlediğinizde gayet göreceli oldugunu farkedebilirsiniz. Din insanın anlayışı kadar mevcutt diyebilirz.
Allah a inanmak, birşeyi Allahın yarattığını iddia etmek, onu algılamak vs bunlar göreceden çok akledebilme ile alakalıdır. Ben dinin göreceli olmadığı konusundaki fikrimi asıl dinin kaynağı olan kuranda yazanlar ile ilgili söylemiştim
Fakat Kuranın içinde yer alan ayetler bile tam anlamiyla açıklanamaz ki. Bu nedenle tesavvufi bakimdan hakikat makamları kademelere ve idrak seviyelerine ayrılmamış mı? Ayrıca sorduğum diğer sorulara cevaplarınız var mıdır? İlk insan adem değil. İlk peygamber Hz. Adem. Bu konuya ikna oldum. Digerlerine cevabiniz varmi ?
Bakacağım. Bu kısmı atlattığımıza sevindim
Uğur Köktaş dinin göreceli olmadığını nasıl iddia edersin? Göreceli değilse o zaman neden hep islama göre, kurana göre deriz? Şimdi şu telefonla dünyanın öbür ucunu arayabilirsin dediğimizde, dünyanın neresinde olursa olsun herkes evet der (tabi telefondan haberi varsA). Ama dini birşey bak bakalım kaç kişi evet der.
Insan ın evrim gittiğine dair bir tane fosil yok ki altını çiziyorum insan
Kanıt yok mu 3.5 milyon yıl öncesine ait insan iskeletini bilmiyorsunuz sanırım. Araştırmanızı öneririm. Fosillerden dolayı insanlık tarihi 6 milyon yıl öncesine dayaniyor deniliyor. Bilim adamları ispatlamadıkları bir konuda konusmazlar cunku bu zaten bilimin kendisine aykırıdır. Evrim suyun kaldırma kuvveti kadar gerçekliği olan bir sistemdir. Günden güne herşey değişir ve dönüşür bunu gormemek mumkun mu?
3.5 milyon yıl önceye insan iskeleti olsaydı sence bugün dünyanın nüfusu kaç olurdu
Yaş ortalamasını 30 yap çoğalmayı 1 çocuk yap 100 milyarı geçer
Ölüm yaşını 30 yap dedim 1 çocuk dedim
Kardeşim 1 çocuk koy diyorum ölüm yaşı 30 diyorum 3.5 milyon yıl önceye iner sen bugün nüfus 100 milyarı geçerdi çok rahat hemde
Ben evrime inanmıyorum bu yüzden soruların bir kısmı havada kalır benim yüzümden. Fakat ademin yaşayış tarihini biri net olarak verebilirse o döneme ait semavi din olup olmadığını net olarak iddia edemeyeceğim. Ki bildipim kadarıyla bilimin de bu konuda net ifadeleri yok
Evrim din değil ki inansanız da inanmasaniz da mevcut bir sistem aslında. Bunu kendi yaşayışınızla birlikte tüm canlılarda görebilirsiniz. Tarih kronolojik bir araştirmayla Hz. Adem i 20.000 yıla dayandiriyor. Soy agaci ve yaşayış biçimlerimi inceleyerek. Semavi dinden kastım 4 kutsal kitap, Hristiyanlik, Musevilik, Müslumanlık inancı. Bu inançlar neden hep aynı noktadan yayılmış? Sonucta her medeniyete peygamberlik geldiği iddia edilmisken neden ozellikle semavi dinler bu bölgeden çıkmış?
Dinler sadece bu bölgeden cikmamis dunyanin her yerinde dinler var, ama insanligin afrikadan itibaren bu bölgelerden dunyaya yayildigini dusunursek bu dinlerinde dunyaya neden böyle yayilip hakimiyet sahibi oldugu anlasilir
Tabiki degildir ilk vahyi alan kisi ademdir, yani yuksek bilinc duzeyine ulasmis her hangi bir insan .
Ademin ne zaman yasadigini bilmiyoruz heralde ilk homosapienslerden biriydi
Teşekkürler diğer sorularima da cevabinız varsa sevinirim. İnsanlık aslında birçok yerde mevct o dönemde, Aztekler, Hintliler, Çinliler, Yunanlılar... Daha aklima gelmeyen veya bilmediğim uygarlıklar da mevcut.
insanlik bir cok yerde mevcud degil insanlik afrikanin savanalarinda gelisip oradan dunyaya yayilmis bir durumda . Buyuk ihtimal ilk dini anlayislartin ortaya cikdigi bölgede bu yuzden oralar, ve afrikalilarin kulturune bakdigimiz zaman, bir cok dini simbol göruyoruz
YAhu alperen misirlilarin yazili tarihi surada 5-6 bin senelik 20 bin senelik magara duvarlarinda dini simgelerle rituellerle karsilasiyoruz, daha geriye git daha geriye
yanlis bunlar insanlarin aklinin kapasitesinin yetmedigi zamanlarda tapindiklari seyler, ilahi dinler bu karmasayi duzenleyip indsanlara bunlarin doga gucleri oldugunu yaradandan baska tapilacak hic bir nokta olmadigini anlatir
Alperen birak genc kardesim bu ateistlerin ucuz iddaalarini, din insanlar uzerinde hakimiyet kurulmasini engelliyor sen hic kurani okuyupta oradan kendine toplumda menfaat cikarabilecegin bir yer gördunmu görduysen getir beraber sömurelim bu milleti
ISte insan allahin diniyle insanin urettigi din arasindaki farki göremzse ortada yasanilani allahin dini sanir bu yuzden sana yukarda GENC KARDESIM dedim cok gencsin ve cok az kuran bilgin var . Biraz kurana yönel kuranla konus kuranla yaz
dinlerin kökeni daha geride iste bende onu diyorum
Dinlerin tarihi çok daha eski fakat semavi dinler için Mısır uygarlığı en yakın örnek. Çunku Hz. Musa da bu uygarlikta yaşamıs
Kuranıkerim ve iman sana inşallah yardımcı olur
HAni desenki sumerliler en eski dayanak noktasidir diye, diycemki yazili bilgi olarak benzerlikler nedeniyle en eski vahiy alinmis daha sonra bozulmus din ordadir dogrudur
ama misirlilar özellikle önceki dinlerden etkilenip kendi dinlerini cikarmis bir irk
Athona kadar cok tanrili bir din yasiyorlar athonla beraber tek tanrili bir din anlayisina geciyorlar oda fazla surmuyor yikiliyor.
aynen Sercan su an dinin en eski kirintilarini bilimin kabul ettigi göbeklitepede göruyoruz, gecen seferde yazdim, hintlilerin tapinaklarinin tarihleri bundan cok daha eski, yazili kutsal kitaplari isadan evvel 100 bin li seneleri anlatiyor, arkeolojiye tarihe uymadigi icin kabul görmuyor ama 300 bin dizelik destanlar orda duruyor, gelde bunlar yok de
Tarihi incelediğimizde insanların tüm bu arayıs, benzerlik ve yasayış biçimlerinde bir üstün güçten bahsediliyor. Yani aslında bence tek mesele insan birseylere inanmak istiyor, üstünlük ve güce ihtiyaç duyuyor gibi. Turlerini üstün kılabilmek adına doğa üstü güçlere yönelip farklilasmaya kusallastirmaya calisiyorlar. Halbuki hayatın sadeliğini, döngü ve değişkenliğini kabul etmek ve saygı duymak zor olmasa gerek.
ne yazikki Caglayan bu dusunleriniz materyalist, din bu dunyayla diger dunyayla ilgilendigi kadar ilgilenmiyor bile .
Dinleri insanlarin menfaat icin cikardigini dusunen her insan, ölümden sonrasini bi sorgulasin
bunu hem felsefi yonunden hem bilimsel yönunden hemde dini ögretilerle yapsin
Sercan insalar bin yildir, bu kitabin kendisinin kutsal oldugu yalani ile kandirildi, insanlar kitabin kagiudina dokunmakdan cekindiler .
Kutsalligin icindeki bilgi oldugu, icindeki bilginin hayata gecirilmseinin kutsal oldugu gercegi yeni yeni yer ediyor insanlarda
gecmis jenerasyonlardan benim umidim yok benim jenerasyonunmdanda umit yok ama gelecek jenerasyonlar kuranla buyuyor ve karsi cikiyor akli kullanip sorguluyor
Cem Turkarslan belki benim belki sizin düşünceleriniz dogrudur bilmiyorum. Fakat hepimiz yetiştirildiğimiz şekilde ilerliyoruz hepsi bu.
CAglayan kardesim, her kezin dusuncesi kendisine göre mutlaka dogrudur haklisin, ama ortada her zaman bir mutlak dogru vardir .
Ben ne yazikki sorguluyan insanlarda "sizin gibi" cok aci bir gercegi göruyorum, yukarda sercaninda dedigi gibi icine dogdugumuz dinin kitabinin bilgisinden yoksunuz, bize ailemiz cevremiz ve kendisinden din adami diye bahsedenlerin verdiklerini dogru sanip onlari sorguluyoruz sorguladigimiz seyler mantikla uyusmadigi zamanda red etme eylimine giriyoruz
Oysa Allahin kitabi yasanilandan bize anlatilandan ögretilenden cok baska seyler yaziyor
Cem Turkarslan doğru diyorsunuz fakat ben elimden geldiğince okuyup anlamlandirmaya çalışıyorum. Hocaları dikkate almam kendim açar okurum. Fakat şunu unutmamalıyız ki bu konuları Turkiye de bir müsluman olarak konusuyoruz fakat Japonya veya başka bir ülkede olsak hak din islam konusundan belki haberimiz bile olmayacakti. Tek mutlak doğru denilebilecek şey belki dinlerin ihtiyaç ortaya çıkartmasından kaynaklanan yaratıcı kavramıdır fakat görünmeyen konulardan mutlak doğru beklenmesi mumkun değildir. Neticede kutsal kitaplar da, magaralardaki yazılar resimler yada hindu öğretileri, dzyan dizeleri de insan zihninden geçmiştir, zihin değişken ve yanılabilirse mutlaklik mumkun değildir. O sadece kisilerin kendi ozel mutlakı olabilir evrensellik taşımaz
Sercan pek çok flu bilgiyi gerçekmiş gibi kabul ederek inancını sorguluyorsun... Önce maymunlarla akraba olup olmadığına karar ver.. Yerini yurdunu bul sonra konuşalım.. Sağlam kanıtlarla...
Sadece maymunlarla değil, tüm canlılarla akrabayız. DNA araştırmaları akrabalık derecelerini kesin olarak koyuyor ortaya. Mesela şempanzelerle %96,solucanlar la %20 akrabalığımız var..
Caglayan Ödek , sorgulanması gereken pek çok konuyu derleyip, toplamışsın
Teşekkür ederim.
Sercan ne yazikki o is okadar kolay degil, bu gun bilim paralel evrenler diyince bi heyecanlaniyorsunuz, quantum dalgalanmalari diyince bi arstiriyorsunuz, bilimin verdigi termodinamik kanunlarinin kesin gecerliligini kabul ediyorsunuz
ama sizin kendi sahsiuyetinizin bilincinizin öz enerjinizin ölümle bitecegini atomlarinizin toprak olup cicege dönuscegini savunuyorsunuz
BU cok basit bir aciklama bu gunku bilimsel verilerin cogunlugu bilinc denilen seyin atomlarla yani fiziki vucudla bir alakasi olmadigi yönde, ve bu bilincin yok olmayacagi yönunde
dini kitaplarda bundan ayri gayri bir sey söylemiyor
evet sizin bedeniniz burada ota cicege dönuscek ama bilinc dedigimiz holografik yapi kesinlikle bir sicramayla baska bir alemde yasamina devam edecek .
yani her seys burada biter deyip istediginizi yapmakda size kalmis bu verileri ciddiye alip gelecek yasam yönunde tavirlar sergilemkde size kalmis
dinde zorlama yok
Bilincin en yanlis tanimi insanin cevresini farkedebilme yetisine sahip oldugu aciklamasidir
bu yetmez bilinc icin bilinc dis dunyadan alinan verilerin zihinde muasesesinin yapilip sonuclar turetilmesi ve bu dorgultuda kararlar verilmesidir.
BAzi hayvanlar bunlara yakin hareket ve davranislar gösteriyorlarmi ne guzel onlarin bilincide evrim geciriyor demektir ama vahiyden sorumlu tutulascak bilinc duzeyine ulasmalarina daha milyonlarca yil var
Madem kabirde kurtlar ve çiyanlar tarafından yeneceksiniz bari kalan ömrünüzü keyifle geçirin.... Milletin inancını aşağılayarak değil.... Hiç olmazsa arkanızdan kötü bir şey söylememize ya da şahitlik etmemize gerek kalmaz....
Kötü bir sey demiyorlar bacim sakin
Bacım değil abi. Tansu bey
Sağol kardeş....
Ohhh, pardonn ya hem tansu diye hem gulsen diye kiz arkaadasim var kusura bakma kardes
Sen dogal durtulerle bilinci biraz karistiriyorsun
etki tepkiyle verilen yapilan hareketler bilinc degil
bilinc bilmektir mesela maddenin ışıga ışıgın maddeye sesin frekansa frekensın sese vs dönüşümünü anlayıp not edip bir sonraki versiyona aktarma becerisi bence ))
Seni görmedigim halde kafamda senin uzerine bana verdigin bilgilerle cizdigim portre var ya, iste dogal durtu degil o bilinc
dogal ne ki önce onu acıkla )
Bilince evrildiğimiz gibi hayal gücüne de evrildiğimizi unutmamalıyız bence. Sağ beyinde belli noktalar tetiklendiği an ateist bir kişinin bbile belli varlıklar gördügü ispatlanmış bir deney. Bunu sadece beynimiz bilincimizin bir noktasında gerçekleştirip dna hafizamizla baglantiya geciyor olabilir. Bu ilahi kavramlarla karıştırılmış ve yanlış anlaşılmış bile olabilir. Yani insandan çıkan herhangi bir bilgi neye gore kesinlik kazanabilir ki? Bunu insanlar çok farkli psikolojiler ve egonun niteliklerini arttirma çabasından bile yapmış olabilir.
Beyni ve psikolojiyi dogru sekilde anlamaya basladigim andan itibaren dinlere bakış açım tamamen değişti. Çunku kişide benlik var, dürtü var, alt ve üst benlikler ve bunları geliştirilen kişilikler var, bu bir kişinin üst benlik kavramiyla iletisime gectiginde kendisini ilahi bir elçi zannetmesini bile sağlayacak kadar hastalıklı ruh hallerine dönüşebilir. Niekim hak din, dogru din İslamdır denip diğer tüm inanç biçimlerinin yanlış olacaği ve cezalandıralacaği kavramı da apaçık üst benliğin(egonun) birebir ıspatıdır. Mantıken baktığınızda dünyadaki milyarlarca insan bir beyne sahip yaratıcı varsa onu da yaradan o kişilere o aklı vermiş demektir. Kişilerin ahlak ve inanç kavramlarini tek bir noktaya kilitlemek nasıl bir yaratıcı kararı olabilir sizce?
Caglayan hanim. Güzel paylasimlariniz ve yorumlariniz icin tesekkürler. Size konudan bagimsiz (üzerinde kafa yordugum) birsey sormak istiyorum. Rüyalar ve Yusuf Peygamberin rüya yorumlama yetenegi hakkinda ne düsünüyorsunuz? Gelecek 14 yilin öngörülebilirligi beyinin gelecek hesaplamalari/tahminleri olabilir mi? Psikolojide buna isaretler var mi? Bu konuda bir bilginiz var mi acaba? Paylasabilirseniz sevinirim. Tesekkürler.
belkide şöyle düşünebiliriz kısaca bir bilgisayar kendi kendini oluşturabilrmi ))
peki bilgisayara sorssak seni kim yaratı diye onudamı bilemez )
insan beyni ile ilişkilendiren sensin))
bilgi sayar zaten bilinc in bir başka veriyonu ama ne verirsen o kadar hayal gücü yok ))
Hayal gücü beyinlerde Tanrıyı da yaratabilir. Yaratıcı arama ihtiyacı bilinçle ortaya çikmıs, beyin geliştikçe, kişilikler oluşmuş, korkuya gore bilincin halleri değiskenleşmiş ardından güven niteliği insanları Tanri kavramına itmiştir. Algoritmadan farklı olarak, insanlar kendi yaratıcı zekasını yaradanla ilişkilendirmiş olabilir. Dinlerin çikışıyla ilgili güzel cevaplar bunlar tesekkurler arkadaslar
hayal güçü önemli ama rüya da öyle eh akılda öyle lop diye geliyorsa geldigi yer vardır şimdi hangi bilgisayar kendinden bir tane daha yapabiliyor yada düşünebiliyor ve yapabilseydi bu gücü bu beceriyi ona kimiğn verdigini sorgulamazmıydı))
Anlamlandiramadiklarimiz bir yaratıcıdan ziyade henüz bilimsel yönden eksik olduğumuzu gösterir bence. Evrensel sistemin bundan çok daha farklı işlediğini düşünüyorum. Bunun için oncelikle karanlik madde ve yokluk kavramını çozebilmek gerekir. Ornegin bize gore biseyler var yada yokken evrende hersey varolmaya devam eder, eskiden yağmur açıklanamadığı dönemde tanrının bir laneti yerine gore bereketiydi, simdi ise basi bir doga olayı ve ağaçlarla olan iliskileri ıspatlanmış durumda. Bu nedenle yaratıcı kavramı sorgulansa da sorgulanmasa da dogrulugu benim düşüncemde yeterince ıspat olusturmayacaktir. Cunku hersey yasam kosullarina gore olusuyor, atom karanlik maddede dönüşüp ışınlanabiliyorken, frekanslardaki sonsuzluk ve etkileşim varken mucize aramak, sadece guvensizlik ve derin yalnizliğimiza bir cevap arayışından öte olmayacaktır.
Yazi adamden once ALLAH tarafindan yazildi hz adem ile hz havva, nin towbesi kabul olduktan sonra ve arafatta birbirlerini bulduktan sonra ALLAH, in emri ile hz adem ve hz havvaya okuma yazma ogretildi yazi sumerlerde cok once wardi ALLAH insanlara ogretti melekler bi cok bilim dalinida ademe ogretti inanmiyorsaniz arastirin
Eğer dediğiniz gibiyse, dünyada bunlardan hiç haberi olmayan milyarlarca yaratılmış(!)insan var.(Japonlar, eskimolar, Çinliler Hindliler vs. Vs.) Yani evrensel değiller. Onların durumu ne olacak?
Benim dedigime butun dunya giriyo adem oncesi yok butun insanlik adem ve havvadan geldi
Tamam, giriyor ama kitlelerin bundan haberi yok. Onlar da başka şeylere kesin doğru olarak inanıyorlar.
Inanmamalari onlarin sorunu keske her insan hakk yolu bula bilseydi we inanc sinawini gecebilseydi
Onlar da inanıyor
Mehmet Gürdal bu bilgiler nerde yer aliyor
Ben arafca kurtce cewiri kitaplardan okudum kardesim
Eger sen turkcesini bulmak istersen netten bulabilirsin
Ne sekilde arastirmamı önerirsiniz, ıspatları nedir?
Mesela hz adem we hz adem dunyada nereye atildilardan basla
Benim ispatim ALLAHc, c kelami kur'a, ni kerim we efendim muhammed sav hadisleridir kardesim
Bunlar zihni terbiye ederek ulasılabilecek kavramlardır. Ayrıca evren bilgisinden kastınız nedir? M. Ö Sokrates, Pisagor, Pers uygarlığı, Mısır uygarlıgı var. Medeniyetler var, ki Hz. Muhammed ticari yaşamından sonra bu bilgileri elde etmis bile olabilir. Gozlerimizle gorduk mu bilebiliyormuyuz nasıl yasadiklarini?
sanki sokratesi falan gözlerinle gördün ha )
Mete çetin kanıtları kitapları yapıları herseyi mevcut. Stoa okullarını ve gelmis gecmis geometrik kavramların oluşumunu ispatiyla adamlar gostermiş, pisagor hipotenüs herseyi ıspatlıyor. Etik felsefesinin ahlakın, ic dinginligin Yunan sofistler tarafından ilk kez ele alınıp Demokritos, Platon un Devlet ile ilgili politik etigi konu alması ortada. Arastirmadiysaniz yada gozleriniz gorunene kapaliysa bu sizin eksiginiz. Bunlar Hz. Ademle ilgili efsanelerden cok daha fazla kanıt iceriyor. Canınızın istedigine inanmak sizin sorununuz.
Mehmet Gürdal ben bayanım. Çin, Japonya, Hindistan gibi ülkelerin inancı aslına bakarsanız bizim kabul ettigimiz islamiyetten cok daha eski, budizme inaniyorlar. Yada inanmiyorlarsa zorla din egitimi verilmiyor once ahlak ogretiliyor. Diger toplumlarda adem havva hikayesi bizdeki kadar onem teskil etmiyor farkli ilgi alanları var. Bizler doğru yol islam diye konussak da budizmde dinin sadeliğini görebilirsiniz. Kimse zorlanmaz, kendileri mertebeye ermeye calısır, tercihle hareket ederler, baskalarinin ahlak bekciligini yapmazlar, bence ademle havvayi onlara anlatmak yerine bizim onlardan hoşgörünün ne oldugunu ogrenmemiz gerekir.
Mehmet Gürdal dayatma nedir biliyormusunuz? Aslında su son yazdıgınız sey. Yanlis anlamayin yargilamak icin soylemiyorum bunu. Fakat her konusmaya dini bir üslup kattiginizda bile aslinda dini dayatmıs olursunuz. İnsanlar zaten zorla musluman olacaksın diye birsey soylemez fakat her kelimesiyle islamı ogretmeye calisir, cemaat mensubu kisiler ozellikle şu efendimiz der ki, bu efendimiz der ki diye konuya girerler ve kendi fikirlerini belirtmezler bile. Benim amacım dinse zaten sizin bilgileriniz yetmez Ayetlere bakarım. Fakat benim burda sormak istedigim fikirleriniz ve bildiginiz cevaplar neyse onları en mantikli sekilde aciklamanizdir.
Sercan algoritmalarin ortaya koydugu sonuc, insan bilincinin sadece kötü bir kopyasi, bilgisayar canliligida elde ettigi zaman böyle bir soruyu ele alabiliriz.
Ilerki zamanlarda organik bilgisayarlarimizda olacak, canlilik örnegi sergileyen fakat ozaman bile kim kim tarafindan yaratilmissa onun tarafindanda sorguya cekilir. Bir bilgisayar akilli diye yaptigi her seye verdigi her karar evet denilcegini zannetmiyorum, gereginde hareket ve davranislari sorguya ckilip, varliginin devamiinin nasil olacaginin karari verilir.
Bizi yaratan yaradan bizi sorguya ceker, bizim yarattigimiz bilgisayarida bizsorguya cekeriz.
Algoritmayi yazan ben ama onu gelistirip karar verme mekanizmasini calistirip gelistireno, eger yukledigim algoritmayi dogru bilgilerle beslerse ulascagi sonuclar hicde yanlis olmaz. Yanlis bilgilerle yuklerse pekala suclu durumuna dusebilir. Ben sadece ona kullanmasi gereken bilgiyi veriyorum nasil kullanabileceginin alternatiflerini gösteriyorum, karar sonuc ilsikisi ona ait Bu bana gecenlerde millete kufur eden googlenin yapay zekasini hatirlatti, 24 saat milletle chat yapmasina izin verdiler 8 saat sonra sövmeye basladi, sonuc alindi algoritma temizlendi yaptiginin yanlis oldugu ögretildi yine birakildi. SImdik ne olabilir hala kufur etme yetisi var ama bunun dogru olmadiginida biliyor, ederse onu alir yerine daha gelismisini koyariz
Daha gelişmişi = Halife (Nachfolger) Ardından gelen yeni sürüm
CAglayan hanim kardesim beyni dogru anliyabildigimden beri diyorsunuz SINIRBILIMCILER bile bu organi sadece kabataslak anlarken bu biraz buyuk bir iddaa bence
Beyni dogru anlamaya basladigimdan beri demem tamamen anlamış oldugumu elbette gostermez, psikolojinin herseyini bildigimi iddia etmedim. Bu kadar karmaşık sistemde iddia edilemez de zaten, fakat bu karmaşıklıkla hayal gücü birlestigi anda insan cok farkli bilinc halleri yasayabiliyor. Dayanak olarak Carl Gustav Jung, Alfred Adler, nörobilimcilerin deneyleri terapiler vb bircok unsur var kanit olabilecek.
Hatta Cem Isık, dini tecrube ve mistisizm adında bir kitap var Abdüllatif Tüzer in kitabı. Okumanızı öneririm. Bircok bilgiyi bir araya toplamış, bunun yanısıra Emile Durkheim ın makalelerini de öneririm. Din sosyoloğu olarak hatrı sayilir bilgilerle açıklama yapiyor.
Yapilan deneyler kisiden kisiye degisik sonuclar verirken ve bu bilim adamlari ortalamadan ileri giderken hic kimse bu kesindir diye bir seyi dayatamaz.
Hayvandan insana gecirilen evrimde, beyin en önemli unsur, hem alici hem verici funksiyonu var. YAni bu kadar beyinle ilgiliyseniz beynin alici verici funksiyonunu nasil görmemezlikten gelirsiniz. Ben bn sinirbilim calismalarini SInan Canan hocadan aliyorum asil ben size onu tavsiye ederim bilim ve dini pekala bir araya getirebilmis klasik dinsizlikve bilim öngörusunden siyrilmis muhtesem bir hoca
Eski insanlari anlamadan bu zamanin akliyla eskide olan biteni anlatsaniz dahi insanlarin kafasi karisacaktir önce eski insanlari tanimlayin nasillardi diye ... Ve cağlayan hanimin su sözüne gercek anlamda kulak verin aklı kullanmak özellikle ... Birtek Allah inanan ve inanmayan diye ayira bilir onun kudretinden sual olmaz ama bunu insanoğlunun yapmasi ne kadar dogrudur ... Ki bizim dinimiz islamiyet hosgörü ve sevgi üzerinedir Allah sirk kosan ve inkar edenler üzerine buyurduklarini bizler kendimize maâl etmemeliyiz bunu sorgulamak bizlerin isi degildir kalbleri bilen Allah u teala bağlidir.. Burda islami. Okudugu gibi anlamanin kötu bir mantigidir kabullenirken hikmet sahibi yaradicinin kudretini ve mağfiretini hice sayan insanlar inanan inanmayan.. Yanilgiya düserler.. Anlam kavrami üzerine insan oğlunun beyni cok önemlidir...
Peki tavsiyenizi dikkate alıcam. Fakat siz de söylediklerimi kenara atmayın. Bahsettigim kisiler psikanalıtiğin kurucularıdır çünkü. Dinle bilimi bir araya getirmesinden ziyade bilim adına dogruluklar daha onemli cunku. Ayrıca Carl Gustav Jung ruhtan detaylıca bahseden inancli bir bilim adamıdır. Etkileşimi kenara attıgımı nerden cıkardınız? Konusulan konu ustune sizce psikolojinin tüm detaylarını dökmelimiydim?
Tesekkur ederim keske bakacagima dair söz verebilseydim, elimde okadar cok kitap varki okumam gereken en fazla listeye alirim bunlari, Fakat elinizdeki kitaplardan guzel bölümleri burada paylasirsaniz cok seviniriz, oralardanda devam edebiliriz
Bakin bu benim yillardir okuyup uzerine kafa yordugum bir konu
Insan dunya iyisiyken ama hristiyanken, adam dunya kötusu fakat musluman oldugu icin kazancda oldugunu dusunuyor söylyuor
Bu yanlis bir yaklasim, hic kimsenin kendisini musluman olarak tarif etmesi onun imanli oldugunuda göstermez, imanin sergisi insanin bu kitapdaki ögretileri ne kadar hayatina yansittigidir, yani bir insanin ici kötuyse istedigi kadar muslumanim desin havyla civa
Hristiyanlar konusunda ise kitabimiz onlarinda icinde SIRKE bulasmadan yaradana iman edenler oldugunu ve onlarinda katinda mukafatlari oldugunu bize belirtiyor, yani butun muslumanlar cennetlikdir, butun diger dinler cehennemlikdir gibi bir söylem masldan ibarettir, kuranin söylemi degildir
İlerleyen süreçlerde kitaplardan alıntı yapar tartışmaya acmak isterim elbet. Bu sayfayi gercekten sevdim ilgi ve cevaplariniz icin hepinize tesekkurler.
TAbiki mutlaka bekleriz, cevreyle grup uyeleriylede her hangi bir dert hakaret felan olursa ltf adminlerimizden birini etiketleyin, hemen mudahil olacaklardir
He birde yaradana inanmaz dine inanmaz ama iyidir
onlarin bizim inandigimiz dine göre yaradandan bir sey beklemeye haklari yok
Sebeb: Ben bunuda suna benzetiyorum
bir adadasiniz yapmaniz gereken görevler ve bu görevlerin sonunda alacaginiz mukafatlar var, fakat yaptiginiz her seyi ilk önce ana kitaya bi belirtmeniz lazim, ben bu gun bunu bunu bunu yaptim diye, birde telsiziniz var ve her gun rapor veriyorsunuz
EGER TELSIZINIZIN FREKAANSI ANA KITAYLA BIR FREKANSDA DEGILSE istediginiz kadar rapor verin istediginiz kadarda adada görevleri uslubuyla yerine getirin, raporlar yerine ulasmayacakdir
Bunu bilemeyiz Cem Turkarslan tabii ki sizin şahsi fikrinizdir ve yaşamınız ona göredir, fakat mükafat beklentim yoksa ve sadece bir sekilde tüm canlıları seviyorsam saygı duyup değer veriyorsam benim icin onemli olan sekilde yasiyorum demektir.
CAglayan hanim bakiniz, evet bunlar fikrim ve dusuncem, daha dogrusu senelerdir din ve bilim uzerine yaptigim arastirmalardan kendim icin cikardigim seyler .
SIzin bir mukafat beklentiniz olmayabilir, butun muslumanlarinda hayatlarindaki tavirlarini bir korkuyla yada bir mukafat beklentisiyle yaptigida yanlisdir, dini bilgiler karakteri gelistirir, insanlarda bu karakter dogrultusunda otomatikman yasar .
Fakat yukardada dedigim gibi
termodinamigin 2. yasasi var olan hic bir seyin yok olmayacagini söylyuor, yani su canliliginizi siz öldukten sonra baska bir formda yasamina devam etmesi buyuk olasilik, insan bedeninin evrim gecirdigini biliyor ve inaniyorsunuz, insan bilincinin hayal gucunun evrim gecirdigini bilip inaniyorsunuz ama bu bilincin ölümden kurtulmak icin bir sinif daha yukari cikmis olabilecegini dusunmuyorsunuz
ve bu bilin eger yasamaya ölümden sonra devam ederse, hangi ortamda olacagi bu frekansla ve bu frekansa yuklediginiz enerjilerle alakali yani ortada bir mukafaaat yada ceza yok ortada bir sebeb sonuc ilsikisi var
Bu güzeldi. Sünnetullah, sebep sonuç
Ölümden sonra bilincimiz yaşayacaksa o zaman anlarım. Fakat bu yinede dinleri yasamimin garanti belgesi gibi gorup onların belirledigi kurallara gore yasayacagimi gostermez. Sadece vicdanıma gore bircok seyi ayırt edebileceğimi düsünüyorum. Daha iyi bir insan olmak yada daha saygili olmak icin neler yapmam gerektigi uzerine uzunca düşünürüm fakat kulluk kavramı ile bunlara cevap aramam. Cunku kulluk kavramı bana hırslı din adamlarinin insanlara yaydigi uyuşturucu gibi gelmekte. Bunları düsünmeme sebep olan sey ise hem yasaklar, kurallar hem engizisyon mahkemelerinden tutun da işide kadar tüm din adına yaşanan şeylerdir. Yani dinden konusundan once ahlak uzerinde daha fazla durulmalı, din kimseyi ahlaklı bir insana dönüştürmüyor baktıgınız zaman, tüm yanlışlar kimin sözünün yada hangi yaratıcının daha cok ragbet gorecegi icin yapilmakta. Ben burda bana ornek teskil eden tavır gormuyorum.
Uyku olmasaydi ölümün son olacagini kabul ederdim belki. Hic dusunmuyor musunuz uyuyunca ya da bayilinca farkli boyuta geçebiliyoruz. 2saniyelik ruyada gercekmis gibi uzun uzun yasiyoruz. Bizim bedensel olumumuzden sonrasi da varsa ve simdiki hayatimiz o zamanin uykusu gibiyse?
Bedeni bir bilgisyara, bilinci de Word programina benzetiyorum. Bilgisayar kapaninca hic birsey calismiyor. Word de calismaz. Bilgisayari actiginiz yani elektrik verildiginde Word de calisabiliyor.
Bu arada bilgisayar kapali kaldigi sürece Word'e ne olduysa, ölüm süresince de insana o oluyor.
Gecici enerji kaybı olabilir bir varlik bizden o enerjiyi aldigi gibi bize tekrar geri verebilir neden imkansiz geliyor bu
Bilincin degisimlerinin olabileceğini zaten yukarda belirttim. Hersey bilincle alakalı. Fakat yaşamsal fonksiyonu kaybedince bilincin bir yere taşınıp taşınmayacagini bilemeyiz.
Olmeden bilmek zor olur ama öldükten sonra risk almamak icin ihtimalleri değerlendirmeliyiz. Akilli insanlarin boyle dusunecegine inaniyorum.
Herkes farkli adlandirir farkli hareket eder. Bazi insanlar bu huyuma kötümserlik olarak bakar ama bana gore tedbirdir. Her zaman en kotu ihtimalle ne yapacagimi kestirmeye çalışırım.
Numaranızı eksik almşım tekrar yazarmısınz özele yanlışlıkla msjı sildim de
Kiminle yazisiyorsan onu etiketle veya ozelinden yazmaya devam et. Benim yorumumun altina -1saat sonra- bunu yazmissin burasi sohbet sayfasi değil. Ozelden yazistigin kisiyi burda ifşa etmen de hiç etik değil.
Bu arada kimse beni yanlış anlamasın hanım efendiyle saygı çerçevesinde dün geceden beri yazışıyoruz yani kimseyi rahatsız etmiyorum
O zaman dedigimiz garanti belgesi kavramına geri dönmüş oluyoruz Yasmin SeCo ben hayatımı uygun ahlakla yaşayayim gerisi çok da onemli degil, karşılık beklemek de kişinin çıkarcı düsüncelerine dayanır bu da zaten aslına bakarsanız dinin çıkar üstüne kurulu bir sistem olduğunu gösterir, manevi yönü saglam kisileri bu konuya dahil etmiyorum tabii.
Selam Caglayan hn,
Din deyince dejenere edilmiş anlayışları ve bu anlayışa dayalı pratikleri anlıyorsanız dinin çıkar üzerine kurulu olduğunu kabul etmeniz doğal oluyor.
Ancak, islam üzerine kaynağı olan kurana objektif yaklaşıp anlamaya çalışırsanız sizin din/islam hakkında islam dışı din( ki musevilik, hristiyanlık, ateizm, deizm, sunnilik, alevilik ayrı bir sanılsa da islam dışı dinin birer mezhebi olmaktadır) e göre istisna edilmesi gerektiği şeklinde görüşünüzün değişmesi gerektiğini yukarıdaki yazılarınızdan tanıdığım kadarıyla söyleyebilirim.
Bir de dini yanlış bulup reddeden biri olarak ahlaklı yaşamayı kabul ediyorsunuz ki ahlakın dinin bir türevi olması nedeniyle burada da kendiniz bir çelişkiye düşmüş oluyorsunuz.
İslamı belirleyen Allah ın durumu hariç her şey, tüm ilişkiler aslında bir çıkar/kazanım üzerine kuruludur. Bu da yanlış değildir. Yanlış olan çıkarın adaletsiz dağılımını benimseyebilmektir.
Ahlak dinin bir türevi midir??
evet öyledir.
Müslüman biri olarak söylüyorum ahlak dinin turevi değildir din olmadan da ahlak olur her din kendi ahlak kuralları çerçevesinde devam eder. Eger ahlak dinin turevidir dersek Japonya nufusunun %76 nı olusturan ateistler ahlaktan bi haberdir demiş oluruz. Oysa ki japonlar dürüst ve ahlaklı bir millettir bu asikardir.
Ahlak dinin türevi değil.. Japonya'nın yanında, İskandinav ülkeleri ve ataistlerin çok olduğu pek çok Avrupa ülkesinde de insanlar ahlaklı ve dürüst bir yapı oluşturmuşlar. Keşke, dinin çok yoğun etkili olduğu ülkelerde de dürüstlük ve ahlak içinde bir hayat tarzı vardır diyebilsek.
Kardeşim, sen önce her kabul edilen yaşam biçimine ahlak dersen işte böyle birbirine ters şeylere de ahlak diyerek dinden soyutlarsın. Ahlak nedir, herkese ve her coğrafyada değişmeyecek şekilde ahlak tanımını yapabilirsen o zaman islamın ürünü asıl ahlak ile yapay ahlak farkını da görürsün. Hırsızlık sana göre ahlaksızlık iken başkalarına göre ahlak kabul ediliyorsa o zaman sen ona ahlaksızlık diyemezsin. Ama gerçekte ahlaksızlık değilmidir, ahlaksızlıktır. o halde herkes için ortak tanımlanabilir bir ahlak olmalıdır ki bu da insanlara din olarak verilen islam ürünü olabilir.
Garanti belgesi kotu algilanmamali. Diyelim ki cennet cehennem yok ben zaten bu dunyada odulumu iyi ahlakimla aliyorum. Ahiret bunun ekstrasi olacak.
Selam Yasmin hanım,
garanti belgesi dediğiniz nedir, okuduklarım arasında geçmişse de ben ya atladım, yada anlamadım galiba!
Selam Sercan,
senin gibi din deyince komplekse girip red refleksi gösteren kimselere din anlatmaya gerek yok ama din/islam ı da tam bilmeden dinin bir biçimi, türevi olan ahlak ı sahiplenip onu insan icadı iddia etmeleri trajikomik oluyor.
Garanti belgesi konusunu ben de okumadim ama tum ateistlerin cenneti garantilemek icin mecburen iyi ahlakli olmayi seciyorsunuz dusuncesine istinaden Caglayan hanimin bunu kastettiğini anladim.
Insaallah yanlis anlamamisimdir Adnan Beyazıd
Cenneti garantilemek için bilinçli bir müslümanın ilk tercihi olmaz. İlk nedeni müslümanlığı kabul edince dininin zaten norm olarak belirlediği yaşam biçimini de kabul etmesiyle kendiliğinden ahlaklı olmayı doğurur.
Bence de. Cennete gidecez diye iyi insan olmuyoruz. Iyi insan oldugumuz icin cenneti umuyoruz.
Toplumun bir arada yaşaması için zaman içinde oluşan kurallar gelenek, kültür olur da onlar da yine robot toplumundan bahsetmiyorsan bir inanç değerlerle şekillenir. Ahlaki anlayış yada çeşitliliğe bakarak ahlakı insan icadı sanmayı doğru kabul etmeye devam edebilirsiniz yine de.
Sercan Günay aslinda din iyi ahlakli olmayi gerektiriyor bu dogru ama ondan bagimsiz oldugu konular da var
Din olmadigini düşünün sizin yaptiginizda dunyadaki cikarlari saglamak degil mi?
Dinin ahlakı sahipleniyor olması dine bağlanamaz diye dusunuyorum. İnsanın iyi ve ahlaklı insan olma arayısı erdemle alakalı bir olaydir. Ayrıca ben yaşayısları ve anlayısları karıstırmadan cennet cehennem kavramının bile çıkar ve korku üzerine masalsı anlatım oldugunu düsünüyorum. Bu insanların o dönemde gelistirdigi koruma sistemi denilebilir aslında.
Olabilir ama zararli hale getiren yine insanlardir. Bak şunu yapna evladim Allah seni yakar dersen korkutarak dini anlatmis olursun. Halbuki anlayacagi yasta Cennetin guzelliklerini anlatmaya baslarsan kotuluklerin cezasini anlatmana gerek bile kalmaz.
Din ahlakı sahiplenmez, ahlak zaten dinin kendisinden doğan bir şeydir. Erdem dediğimiz şey de yine dinin bir gereği olarak ortaya çıkmaktadır.
Bütün bunların doğru anlaşılması için din nedir, onun tam olarak bilinmesi gerekir.
Din bir yaşam biçimidir ki yaşayan her insanın kendisi bilmese de bir dini vardır. Bu din ama islam ama islam dışı olabilir o ayrı bir durumdur.
insan robot değildir, akıl, vicdan, duygu ve düşüncelerle erdem, ahlak gibi unsurları doğru yada yanlış kavrar ve benimser.
Sercan Günay; toplumu bu gün kü toplum olarak ele almayı bırakıp, ilk insanların dönemine bir yolculuk yaparsan ahlakın insan icadı olmayacağını da belki görebilirsin. Ama görsen de itiraf edebilirmisin onu bilmiyorum!
Daglarda taslarda kayaliklarda hayvanlarda ahlak var mi?
Maddesel herşey evrimden gelmiyor mu Ahlaksiz bir kayalik neden bir insani oldurebiliyor kötü ahlakli oldugu icin mi
E onlarda niye ahlak yok maddesel degil mi ahlak
Konu evrime kadar gitti
Hayvanlarda ahlak varsa onlarda ki calma ahlaki öldürme ahlakini nasil aciklariz
Hayvan baska hayvani öldürünce sorun olmuyor da neden insan insani oldurunce sorun oluyor
Yahu şu evrim ile gelişme/bilinçlenme sürecini birbirine harmanlayıp evrim teorisi saçmalıklarına götürmeye çalışmayı terk edin artık.
Siz imansızlara göre güçlü olan yaşar, kuralları güçlü olan koyar kabulü güya bilimsel bir durum değilmidir? Öyleyse ahlak nasıl insan icadı olabilir?
Şimdi, her tolumsal anlayışın adına ahlak dendiği için ahlak insan icadı deseniz de ahlakın da doğrusunun ne olduğu, tanımı yapılmalıdır ki diğerlerine ahlak dense de aslında asıl olan ahlak olmadığı görülebilsin.
Ölümle her şey son bulacaksa insan neden ahlaklı, erdemli olmalıdır, bu çelişkiyi de açıklamaya çalışın.
Bilimsel olsun veya olmasin cok da onemli degil benim icin. Toplum icinde huzur istiyorsak iyi ahlak şart. Sizin anlamadığınız ya da anlamak istemediginiz şu ki; Cennete girmek icin iyi ahlakli olmuyoruz, iyi ahlakli oldugumuz için cenneti umuyoruz.
Cennet iyi ahlaka tesvik ise bunun neresi size ters geliyor? Bu bir inançtır. Saygi duymak cok zor değil. Aksini soyleyenler olsa da eger bir mükafat varsa iyi ahlakli insanlarin hepsine verilecegini dusunuyorum.
Sercan,
Hani ahlak değişkendi, göreceli idi, çalmak niye ahlaksızlık oluyor, hırsız için tam da bir ahlaklılıktır o halde!
Sen önce yukarıda yazdığımı anlama zahmetine girmezsen böyle çelişik şeyler yazar durursun tabi.
asıl Ahlak nedir, .sonradan türeyen ahlak nedir, bunlara doğru yanlış demeden ahlak denmesi doğrumudur, bunu bir düşün!
Sen otobanda güvenle yürü, biz patikada yürürüz. Ama bilmediğin halde ilim dağıtan olmayı da bırak...
Suç ayrı bir şey ahlak ayrı bir şey! Ahlak göreceli olur deyip, her halta ahlak derseniz hırsızlığı da ahlaksızlık diye tanımlayamazsınız, bu basit mantıksal çelişkiyi bile kabul edemiyorsunuz bir de kalkmış ahkam kesiyorsunuz.
Burada eşlerini başkalarına sunmaya ahlaksızlık diyen sizler eskimolardan bazı grupların konuklarına eşlerini ikram etmesine de ahlaksızllık diyemez, onların ahlakı diye ahlak türetmekten başka bir şey de yapmazsınız.
işte bu nedenlerle ahlak insan icadı değildir, Ahlak ta herkes için her coğrafyada geçerli olacak ortak normlar olmalıdır ki bu da ancak din ile konulabilir.
Tamam işte, daha ortak bir ahlak anlayışına bile sahip olamayan sizler nasıl ahlak insan icadıdır diyebiliyorsunuz ki!
Ahlak insana belirlenen dinin bir sonucu olarak zaten yaşam biçimi olarak ortaya çıkar. Dinden ayrılmalar oranında da ahlaki bozulmalar, yapay ahlaklar türetilmeye başlar. Konu kısaca bu kadar basittir.
Siz imansızlar da hem ölümle her şey biter diye iddia edip hem de dinin getirdiği ahlak anlayışını benimseyip savununca çelişik oluyorsunuz.
İslamdan ayrı eskimolar, sizden daha tutarlı oluyorlar bir bakıma.
ölümle her şey son ise neden islamın ahlakını sahipleniyorsunuz! Gerçekte bilinçli ateistler ahlakı sahiplenmezler de tam ateistte olamayan sunni alevi ateistler ahlaktan erdemden yalan da olsa vazgeçemezler.
Sercan, sen ateist değilmisin? Sana göre Allah yok din yalandan ibaret olduğundan uyulmaması gereken değilmidir?
Adnan Beyazıd ahlak kavramını din gecmisine kadar biliyor olmanız sizin eksikliğiniz. Herseyi dini baz alarak degerlendirirseniz koskoca felsefenin etik, ahlak felsefesini de bu şekilde çöpe atmanız mümkündür. Topluluk icersinde yaşayışları düzene sokmayı devlet ahlakı olarak platonm. Ö 300 lü yıllarda devlet kitabıyla ele almıştır, bunun yanı sıra insan iyi yasamayi ve zarar gormemeyi ister, bu da genlerimiz ve bilincimizin koruma içgüdüsünden kaynaklanan dogal tepkidir, bu hiyerarşi tüm canlılar arasında da vardır, kurtlar kendine alfa aile seçer, kimi hayvanlar kendini korumak icin sürü halinde hareket eder, kimileri yalnız yaşar, insanların da yaptığı bu hiyerarşiyi dengelemekten fazlası değildir. Oncelikle Kuranın asıl amaci ve kademe kademe okunuslariyla ilgili bilgi sahibi olun zaten toplumların yaşayıslarıyla ilgilenmedigini sadece icsel yolculugu baz alıp farkli bilinc kapilari acmaya calistigini goreceksiniz. Bu da tercihe bagli olmalıdır, çünkü belli inziva sürecleri gerektirir ayetleri cok farkli idrakla sorgulamayi gerektirir, daha Kuranın ne oldugunu ayırt edememis oruc namaz konusan bir toplumsak bence kimse dini anlatmaya calismasin once kendi anlamaya calissin derim. Daha ne savundugunuz ve diger ahlak kavramlarinin cikis noktasiyla ilgili bilginiz yokken kesin hükmünüzü dikkate alamam.
Ben bu konuda su fikrimi sunacagim izniniz olursa hersey ve herkes dinin geregini taklit ediyor tüm dunya dahi ... Mesala herkes kabe gibi tapilacak insanlar üretip onlarin kabirlerini süsleyip bu adam sunu yapti diyerek islamiyeti taklit ediyolar .... Kitablar yazarak tekrar islamiyet üzerinden taklitler bunlar ... Kerametin insan da oldunu düsünmek icin kopyala yapistir yapiliyor... Kimse islamiyett üzerinden yapilan taklitlerin farkinda degil olusum ölüsüme sebeb hesabı yasiyorlar... Tarihteki her anin her anlamin su anda süslü haliyle karsi karsiyayiz sadece ...
Ne bu ya hep aynı saçmalık yeni geldim yok evrim teorisi yok bilmem ne müslüman ların aklını karıştırmaya hakkınız yok biraz iman yeter
Murat Sezay kafanızı karıştırmıyorum. İmanınız saglamsa bu düşünceler sizi sarsmaz, bilimin ilimin önemini Kuran vurgularken siz bir müsluman olarak düsünmeye ve sorgulamaya neden karşisınız? Fikriniz yoksa yorum yapmıs olmak icin yapmayın, sordugum sorulara cevabiniz varsa buyrun tartışalim saygı çercevesinde tartişalim, siz size ezberletilenler dısında neler düsünüyorsunuz? Nerde sacmalik var? Evrim teorisine niye karsisiniz? Koskoca bilimsel calismaları bu ne ya sacmalik diye neye gore kenara atabiliyorsunuz? Bu konuda bilgi kapasiteniz nedir? Neydden korkuyorsunuz?
Allahtan korkuyorum şey tanda ilim sahibiydi fakat ihlası yoktu saygılar sizin için dua edeceyim
Ayseğül Sokur peki islamda ne kadar alıntılar olduguna dair fikriniz varmı? Atlantisteki hadesin cehennemindden, gilgamis destanına, kildiginiz yoga hareketlerinden olusan namaz hareketlerine kadar? Bunları araştirdiniz mi?
Islam ilk din degil ki Allah in gonderdigi diger peygamberler ve diger kitaplardan esinlenerek baska din kurmaya kalkışan insanlar olamaz mi? Birbirlerinden etkilenen topluluklar olduğu doğrudur. Ama bunu islam insanin uydurdugu kopya dinidir demekle işin içinden siyrilmak mantikli gelmiyor bana.
Ugur Cayci teşekkür ederim. Bu konuda kollektif bilinç üzerine psikanalitikçi Carl Gustav Jung ın calısmaları var ozellikle rüyalara yogunlasmış, hatta Ruyalar adına bir kitabı var okumanizi öneririm. Eger ki fikrimi soracak olursanız, biyolojik saatimiz haricinde bilincaltımızda gecmis gelecek kavramı diye birsey oldugunu sanmiyorum, gelecegi Hz. Yusuf dısında bircok insanın da kehanetleri bilinmektedir, orneğin Nostradamus, Baba Vanga, Edgar Cayce gibi. Bunun 6. Duyuyla alakali olduguna inaniyorum. Ozellikle tehlike anlarında belli hormonların salgısı sayesinde insanların bircok kaza vb anlarda ani fren yaptıgı anı daha once gordugu de ıspatlanmış, bunun sebebi de nöronlar duyumuzu devreye sokmadan önce belli titreşimleri algılıyor olabiliriz, bunu bilincaltı daha hizli titresimlerle sagliyor olabilir diye dusunuyorum.
Vaay. Bir isim altindan böyle bir hazine cikar mi? Freud'un hem arkadasi, hem rakibi Karsit görüsleri savunmuslar. Güzel. Bir kitabini buldum nette, indirdim. İnceleyecegim insallah. Cok tesekkürler. Ayrica 1960da (ölümünden 1 sene evvel) kendisi ile ropörtaj yapilmis. Orjinal ses kaydini buldum. Akilli adam https://www.youtube.com/watch?v=DuQwDvyflRA
Fakat Yasmin SeCo biliyorsunuz ki atlantis bambaska medeniyet ve tevrattan once var olmuş, hatta bunun binlerce yıl onceleri de var.