7 zeytin 1 incir çok faydalı kur'an da yazıyor tin suresi 1. ayet

7 zeytin 1 incir çok faydalıdır kuranı kerimde yazıyo tin suresi 1.ayet deneyin arkadaşlar

E
0 kişi takip ediyor.
Misafir olarak yayınla
54
54 CEVAP

Ve ilk kuran yazmaları iki kıldan daha mı değersizdi Kıl öpeceğinize deri parçalarını öpeydiniz Değiştirmeseler foyakarının çıkacağının bir korkusunu taşımasaşar ilk yazmaları her şeyden daha çok korurlardı İlk yazmalardan daha değerli kanıtmı olur

T

Keşke boş işlerle uğraşacaklarina kuran ile haşır neşir olsalardı

Erkan Sayman 6 yıl

Tuğba hanım sizin bu düşünce nizle yola çıktığımız da sizi bilmiyorum hangi dine mensupsunuz demek oluyor ki bütün Müslüman lar sapıklık içinde ve bütün İslam alemi yanlış yolda öyle mı oluyor

Ersan Shen 6 yıl

Peygamber (asm)'in yanında olan ayetler dışında sahabiler kendileri için özel sayfalarda yazıyorlardı. Kur'an'ın bütününü ezbere bilenlere "kurra" deniliyordu. İbnu Mes'ud, Muaz, Salim, Ubey ibnu Ka'b, Aişe, Hafsa, Ümmü Seleme bunlardandır. Resmi tedvin dışındaki Mushafların yakılması talimatını dinlemeyenler de oldu. Ali, Ibnu Mes'ud, Ubey ibnu Ka'b'in özel Mushaflarından da söz edilir. Aişe'nin de bir Mushaf’i vardı. Bu Mushaflar arasındaki farkları konu edinen bir kitabı Ebubekr ibnu Davud telif etti: Kitabul-Mesahif. Bugün dünyanın her yerindeki Mushaflar birbirinin aynısıdır. Topkapı Müzesi'nde saklanan Mushaf'ın Osman Mushaf’ı olduğu söylenir. Özbekistan'in başkenti Taşkent'te de ilk Mushaflardan bir örnek vardır. (63) Türkiye’deki Tarihi Mushaflar: İstanbul'da Türk ve İslam Eserleri Müzesinde şu tarihli Mushaflar vardır. - No: 457. Hz. Osman'ın imzasını ve Hicri 30 senesini havi Mushafı Şerif. - No: 557. Hz. Ali'nin imzasını havi Mushafı Şerif. - No: 458. Hz. Ali'nin yazısı olduğuna işaret edilen bir Mushaf. Diğer Resmi Ali Mushafları: Mısır'da Kahire'de "Seyyidüna Hüseyin" Camii’nde, Ali ibnu Ebi Talib'e mensup kendi el yazısıyla Kufi kadim hattıyla yazma bir Mushaf vardır. Mısırlı Türk Dostu Abdulvehhab Azzam Şehadetnamesi’nde Meşhed'de Hattı Kufi ile yazılı bir Mushaf'tan bir kısım gördüğünü ve sonunda şu ibare bulunduğunu yazıyor: "Bunu Ali ibnu Ebu Talib yazdı." Yine orada diğer tam bir Mushaf vardır, o da Kufi hattıyla şu ibare yazılı: "Bunu Hasan ibnu Ali ibnu Ebu Talip yazdı." Şia ulemasından Abdullah Zicani, Kur'an Tarihi’nde Necefu'l-Eşref'te Hz. Ali hattıyla Mushaf bulunduğunu söyler. İşte, muhtelif eski nüshalar, Sahabe devrinden kalma Mushaflar bugün de elde mevcuttur. Bu mushaflar arasında hiçbir farklılık yoktur.(64) "Münih Üniversitesi’nde kurulmuş "İnstitut für Koran Forschung", bütün dünyadan topladığı 42.000 kadar tam ve natamam Kur'an nüshasını bir araya getirip tasnif etmiş ve elli yıl süren bir mukabele ve tetkikat sonunda bunlar arasında bir iki hattat hatası bir yana, hiç bir nüsha farkı olmadığını tesbit etmiş ve bu durumu bir raporla dünyanın gözleri önüne sermiştir. Bu Enstitü, içindeki vesikalarla birlikte II. Dünya Harbi esnasında Amerikan uçaklarının bombardımanları sırasında berhava oldu."(65)

Erhan Gedik 6 yıl

mushafın sözlük anlamı birleştirilmiş biraraya getirilmiş Kuran hz Muhammed zamanında toplanılmadı taşlara dallara deri parçalarına yazıldı güvenilir kişilere ezberletildi Kuran Muhammedin ölümünden sonra kitap haline geldi Yani diyosunuz ki peygamberin ölümündn sonra bir araya getirilen kuranlar harfiyen uyuyor Bravo Amabrn 10 farklı kuran var demedim dikkat edersiniz İlk yazmaların yok edilişinden bahsediyorm Mushaf haline getirilmeden önce muhammedin elini sürdüğü gözünün gördüğü yazmslar dan. Kuranı tarafsız komisyonlar değil arap komisyonları yazdı Kendi aklıyla ahlakıyla çeliştiğinde işine gelmeyen yerleri değiştirdi Ezberleyen kişiler elbet insanlığa miras kalmayacaktı Ama Muhammedin nezaretinde yazılan yazmaları saklamak kutsal emanet olarak korunmasına hususiyet göstermek icap etmez mıydı miras olatak ilk kuran yazmaları neden kalmadı imha edildi Kaldıkı araplar Muhammedin kılına hırkasına hassasiyet gösterip put yapmışlar bile Bunu o zaman düşünememiş olamazlar Yazdıkları mushaflarla ayetleriin yazlılı olduğu ilk belgelerde farklılık var ki yok edildi

Tugba Uğurlu 6 yıl

Tugba Uğurlu Türkiye’deki Tarihi Mushaflar: İstanbul'da Türk ve İslam Eserleri Müzesinde şu tarihli Mushaflar vardır. - No: 457. Hz. Osman'ın imzasını ve Hicri 30 senesini havi Mushafı Şerif. - No: 557. Hz. Ali'nin imzasını havi Mushafı Şerif. - No: 458. Hz. Ali'nin yazısı olduğuna işaret edilen bir Mushaf. Diğer Resmi Ali Mushafları: Mısır'da Kahire'de "Seyyidüna Hüseyin" Camii’nde, Ali ibnu Ebi Talib'e mensup kendi el yazısıyla Kufi kadim hattıyla yazma bir Mushaf vardır. Mısırlı Türk Dostu Abdulvehhab Azzam Şehadetnamesi’nde Meşhed'de Hattı Kufi ile yazılı bir Mushaf'tan bir kısım gördüğünü ve sonunda şu ibare bulunduğunu yazıyor: "Bunu Ali ibnu Ebu Talib yazdı." Yine orada diğer tam bir Mushaf vardır, o da Kufi hattıyla şu ibare yazılı: "Bunu Hasan ibnu Ali ibnu Ebu Talip yazdı." Şia ulemasından Abdullah Zicani, Kur'an Tarihi’nde Necefu'l-Eşref'te Hz. Ali hattıyla Mushaf bulunduğunu söyler. İşte, muhtelif eski nüshalar, Sahabe devrinden kalma Mushaflar bugün de elde mevcuttur. Bu mushaflar arasında hiçbir farklılık yoktur.(64) "Münih Üniversitesi’nde kurulmuş "İnstitut für Koran Forschung", bütün dünyadan topladığı 42.000 kadar tam ve natamam Kur'an nüshasını bir araya getirip tasnif etmiş ve elli yıl süren bir mukabele ve tetkikat sonunda bunlar arasında bir iki hattat hatası bir yana, hiç bir nüsha farkı olmadığını tesbit etmiş ve bu durumu bir raporla dünyanın gözleri önüne sermiştir. Bu Enstitü, içindeki vesikalarla birlikte II. Dünya Harbi esnasında Amerikan uçaklarının bombardımanları sırasında berhava oldu."(65)

Erhan Gedik 6 yıl

"Kur'an'ın bütün metnini ezberleme alışkanlığı Hz. Peygamber (s. A.) zamanından başlar. Halifeler ve İslâm devlet reisleri daima bu alışkanlığı teşvik etmişlerdir... Başlangıçtan beri Müslümanlar bir eseri müellifinin veya icazetli bir talebesinin huzurunda okumayı ve karşılaştırmayı, zamanında gerekli düzeltmeler yapılmış ve tesbit edilmiş metnin rivayeti için yazılı iznini (icazetnamesin) almayı âdet edinmişlerdi. Kur'an'ı ezberden okuyanlar yahut sadece yazılı metni yüzünden okuyanlar da aynı şeyi yaptılar ve bu itiyat günümüze kadar böylece devam etti. Bu işin dikkat çeken yönü şuydu: " "Her üstad kendisi tarafından verilen icazetnamede talebesinin yalnız okuyuşunun doğruluğunu değil, aynı zamanda kendisinin üstadından işittiği okuyuşa uygun olduğunu açık bir şekilde söyler ve kendi üstadının da üstadından bunu böyle okuduğunu ve talebesine öyle öğrettiğini zikrederek zincir Hz. Peygambere (s. A.) kadar devam ederek götürülür." "Bu satırların yazarı Kur'an'ı Medine'de şeyh Hasan eş-Şair'den okudu ve aldığı icazetnamede diğer bilgiler arasında üstadların ve üstadların üstadlarının zinciri nihaî kısımlardaki üstadın aynı zamanda Hz. Osman, Hz. Ali, Hz. İbn Mesud, Hz. Übey İbn Kâab ve Hz. Zeyd bin Sabit'den (ki hepsi ashabdandırlar. Allah cümlesinden razı olsun) okuduğunu kayıt eder. Hafızların sayısı dünyada şimdi yüz binlerle sayılmaktadır ve metnin kopyaları (yani Kur'an-ı Kerîm'in aslî nüshaları) dünyanın her tarafında bulunur ve birinin metniyle diğerinin metni arasında katiyen fark bulunmaz. Bu kayda değer bir noktadır ki, hafızların hafızalarındaki Kur'an ile eldeki Kur'an metni arasında hiçbir ayrılık yoktur." (İslam Giriş, Prof. M. Hamidullah, s.42)

Erhan Gedik 6 yıl

Simdi geleleim sizin teredutlerinize.. Karsi cikislariniza neticede ne demek istiyorsunuz.. Kuran ALLAH kelami degilmi? Kurani insanlarmi uydurdu? Kuranda oyle bir sistem ve duzen ve intizam var ki tek bir noktasi olmasa tum yazilar tugla gibi birbirlerinin uzerine yikilir, Bu sistemi su teknolojide hic bir bilimsel alet bilgisayar uyapamaz. Kurandaki ozelliklere haiz bir duzeni su zamana kadat hic bir bilgisayara becerememistir. O yazilarin icine 2 harf koyulsa o akis tamamen bozuluyor. Yani lutfen bu gunesi balcikla sivamaya calismayin sadece eliniz kirlenir gunese bir damla bir sey olmaz cunku o kiyamete kadar bir harfi bozulmadan geldigi gibi kalacaktir, Kendi bedenizdej=ki evrendeki duzene bakin intizamli iken o kitapmi bozulacak...... Ne derler... Hadi canim sende.......

Erhan Gedik 6 yıl

Asli nüshaları yoktur Din alimlrride buna bir şekilde kaybolmuş diye kıvırıp cevap verememektedir Hırkasını saklamayı akıl edenler ilk yazmalar için anyı şuuru gösterememişler nedense. Sen asıl nüsha olarak komisyonların yazdığı ilk mushafları kabul ettiğin için dediğimi anlayamıyorsun Olaya duygusal bakıyorsunuz

Tugba Uğurlu 6 yıl

Kurana bakıp köleliği kaldırmak istemiyorlar kurana bakıp bir yasında çocukla nikah caiz diyolar Yıkılmış yıkılacağı kadar

Tugba Uğurlu 6 yıl

Neden sorguyoruz sanıyyosun bu kadar insanlığa zararlı verdiği için

Tugba Uğurlu 6 yıl

Belki değiştirilmemiş kuran köleliği kaldıröıştır Araplar bu bizim düzrnimiz deyip köleliği düzenleyen ayetleri kendi eklemiştir Gayet mantıklı

Tugba Uğurlu 6 yıl

Tugba Uğurlu Tuzagami dustun tuzagami dusurmeye calisiyorsun...? Kuranin bir degil binlerce aslinin aynisi var Hz osman zamaninda farkli olanlar yaktirildi. O zamandan gelme onlarcada asli cesitli muzelerde bulunmaktadir.. Amacin ne diyorum kurana olan guvenimi azaltmak istiyorsun.. Bana cevap ver.. Senin 100 gobek 1000 gobek veya 10.000 gobekten deden kim atan kim.. Sen karsimizdasin onu bulamiyorsan sen yoksun senin herseyin bozuk belki degistirmisler seni? Dermiyiz diyemeyiz....

Erhan Gedik 6 yıl

Tugba Uğurlu iste konu buna gidiyor amaciniz bu kuran degisti o yuzdende ona guvenmeyin diyorsunuz ama ben dedim ki bir harfi degisse hepsi bozulan bir duzende bu kitap

Erhan Gedik 6 yıl

Göster hadi ilk taş yazmaları göster

Tugba Uğurlu 6 yıl

Allah bilmezmi senin gibilerin cikacagini o yuzden o kitabi oyle bir yazi sifrelerine baglamistir ki degisitirlemezzzzzzz

Erhan Gedik 6 yıl

Hadi deriler dallar tahrip oldu günümüze gelemedi farzedelim

Tugba Uğurlu 6 yıl

ben gosterecem sende 10.000 gobek orteden dedenin resmini gosterecekmisin?

Erhan Gedik 6 yıl

kimse degisititememezzzzz

Erhan Gedik 6 yıl

Yani biri senin kökeni öldürebilirse sende onun kölesini öldürebiliyosun Doğrumu

Tugba Uğurlu 6 yıl

bir noktasi yazilmadan olmaz birak eklemeyi cikarsan duzen bozulur

Erhan Gedik 6 yıl

nereye kivirdin simdi ne kolesi kokeni?

Erhan Gedik 6 yıl

Araplar su andaki araplar gercek islamdan cok otedirler..... Peygamberimizin o ortama gelmesinin sebebi ahlaken en bozuk olmalrindandi onlari duzelterek tumdunyaya isik olmakdi amac

Erhan Gedik 6 yıl

diri diri kizlarini gomen bir topluliukdu onlari duzeltti

Erhan Gedik 6 yıl

ustunluk islamdadir arapta degil

Erhan Gedik 6 yıl

islam kimdeyse ingiliz de ise islam ustunluk musluman olan ingiliz musluman olmayan araptan ustundur

Erhan Gedik 6 yıl

Diri diri kız gömüyolarmış Ama ticaretle uğraşan bi kadınla evlenmiş Bu nasıl bi tezat

Tugba Uğurlu 6 yıl

com-pcdgbfe8n6kezp0iu4b9.jpg

Erhan Gedik 6 yıl

Tugba Uğurlu diri diri gomen insanlar bozuk araplar ticaretle ugrasan kadinla evlenen kisi ise o araplari duzeltmeye gelen Hz Muhammed,, ve kendinden 15 yas buyuk dul bir kadinla 15 yil sadece onunla evli olarak yasiyor

Erhan Gedik 6 yıl

tezatlik orda degil tezatlik senin aklinda

Erhan Gedik 6 yıl

http://islamicevaplar.com/wp-content/uploads/kuran-bozulmadi_bugun_100213-1.jpg

Erhan Gedik 6 yıl

O zaman halifeler mi sahtekar Madem Muhammed yazmış Onlar niye yıllarca kitap haline getirecrz diye uğraşmış Kitap değil canım taş yazmaları göatereceksiniz O da yokKırıp dağıttılar herhalde

Tugba Uğurlu 6 yıl

Hicr-9: “Şüphesiz o zikri (Kuran’ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz…”

Erhan Gedik 6 yıl

Kızları diri diri gömen toplum o kadını ticaret yaparken nasıl sağ bırakmış Sen ondan haber ver

Tugba Uğurlu 6 yıl

Kardesim peygamberimiz yazamaz cunku okuma yazma bilmiyordu Hem yazmis olsa neden ben elciyim desin ki ben Allahim derdi kuranda bir kac yerde Allahin peygamberi ikaz etmeleri var neden kendini ikaz ettirsin ki.... Ve gelecege dair bilhgiler var mesela tatli su tuzlu su karismamasi var kuranda bu parelel ve meridyenlerin ayet numaralriyla sifrelenmesi var peygamberimiz 1400 yil evvelden ha=ritadaki pareleli meridyeni nereden bilsin.... O noktada beliritiliyor numaralar net belli ediyor

Erhan Gedik 6 yıl

Vardır gömende o toplumun geneline maledip muhammedi kadın kurtarıcısı ilan etmebçniz acayip Galiba Muhammed eden sonra o coğrafyada kadın bütün hürriyetini kaybetti kimliği sosyal hayattan silindi Ben bugüne bakınca bunu anlıyorum Sindi suusçdi arabistan da eşten babadan izin yoksa kadının tedavi hakkı yokMuhammedden önce kadın ticaret yapabiliyorken şimdi tedavi hakkı şarta bağlı

Tugba Uğurlu 6 yıl

Tugba Uğurlu Soracaksan mantikli sor sirf muhalefet olsun diye sorma lutfen Hz Aise cok guclu bir ailenin kiziydi, O zamanda babasi o adete inanmiyordu kizini oldurmedi.. Simdi emniyet kemeri takmak mecburi herkes takiyormu veya herkes kurallar inaniyormu herkes namaz kilyormu her musluman basini ortuyormu her musluman zekat veriyormu her musluman hirsizlik yapmiyormu her musluman zina yapmiyormu icki icmiyormu daha sayayimmi?????

Erhan Gedik 6 yıl

Tugba Uğurlu Hz muhammedin kadina verdigi degeri kimse vermez vermedi.. Bir yere gidecegi zaman hanimindan izin alirdi sokugunu kendi dikerdi hanimindan bir sey iostemez kendi pisiriridi... Rasulullah: ”Mu’minlerin, iman bakımından en mükemmeli, ahlakı güzel olandır. En hayırlınız da hanımları icin hayırlı olandır” diye buyurmaktadır. Kadınlara karsı iyi davranılmasını emreden Hz. Peygamber, bizzat kendisi de hanımlarına ve aile efradına iyi davranmıstır. Cunku onun ahlakı Kur’an’dan baska birsey değildir. Bir cok hadisinde de Rasulullah, kendisine dunyada kadının, guzel kokunun ve namazın sevdirildiğini acıklamaktadır.

Erhan Gedik 6 yıl

Resûlullah erkeklere eşlerinin hatalarına karşı kin tutmamayı ve affedici olmayı tavsiye etmiş: “Bir kimse karısına kin beslemesin. Onun bir huyunu beğenmezse, bir başka huyunu beğenir.” (Müslim, Radâ, 61)

Erhan Gedik 6 yıl

Peygamberimizin eşlerinin yanına girdiği zaman selam vererek söze başladığı, hanımına yaklaşıp elini omzuna koyduğu, öptüğü, onlarla sohbet ettiği, dertlerini dinlediği, onları teselli ettiği nakledilmektedir. Her sabah ve ikindi vakti bütün eşlerine tek tek uğrar, hal-hatır sorar, onlarla ilgilendiğini belli ederdi. Eşlerine karşı çok sabırlıydı: Hiçbir eşine tek fiske bile vurmamış, kötü söz söylememişti. Eşlerinin bazen sabahtan akşama kadar peygamberimize küstükleri olurdu. Peygamberimiz onların huysuzluklarına tahammül ederdi. Eşlerine son derece yumuşak davranırdı: Hz Âişe anlatıyor:”Bir gece hanımlarına mı gitti diye vesveseye düşüp, Resûlullahı yoklamıştım. Elim saçlarına girdi. Durumu anlayan resulullah “Sana yine şeytan gelmiş olmalı.” dedi. Peygamberimiz, eşini azarlamadan ona hatasını göstermiştir. Hz Safiye anlatıyor: Resulullah bir gece yolculuğunda beni devesine almıştı. Yolda uyuklamaya başladım. (Uyumamı önlemek için) bir taraftan beni okşuyor bir taraftan da “Hey! Ey Huyey’in kızı ey Safiye!” diyordu. Peygamberimiz bir gün Hz Âişe’ye, hırçın ve sanki sert bir kömür parçası gibi siyah bir deve verdi. Ona dokunup bereket getirmesi için dua etti. Sonra şöyle dedi: “Bu deveye bin ve ona yumuşak davran. Şüphesiz bir şeyde yumuşaklık varsa, bunu süsleyip güzelleştirir. Bir şeyde yumuşaklık çekilip alınırsa onu lekeler.” Eşlerinin kusurlarını görmezden gelir, iyi huylarını överdi: Bir gün resûlullah muhacir ve ensarın teşkil ettiği bir topluluk önünde ganimetleri taksim ederken eşi Zeynep Bint Cahş söze karıştı. Hz Ömer onu azarladı. Peygamberimiz: “Ömer onunla uğraşma. O evvâhe (yumuşak huylu, yufka yürekli ve çok dua eden)dir.” dedi. ŞAKACI VE GÜLERYÜZDÜ Onlarla şakalaşır, şakalarına iştirak ederdi: Hz Âişe bir gün bulamaç pişirdi. Peygamberimiz sofraya eşlerinden Hz Sevde ile birlikte oturdu. Peygamberimiz iki hanımının ortasında oturuyordu. Hz Sevde bulamacı yemiyor, Hz Âişe yemesi için ısrar ediyordu. Hz Sevde ise yememekte ısrar ediyordu. Hz Âişe “Yemezsen yüzüne sürerim.” dedi. Sevde yememekte ısrar edince Âişe bulamacı onun yüzüne sürdü. Bunun üzerine peygamberimiz Sevde’nin elini alıp bulamaca batırdı. “Sen de ona bulaştır .” dedi. Daha sonra onların halini gülerek izledi. Hoşgörüsü ve kadın ile eğlenmedeki müsamahakârlığını açık bir şekilde görüyoruz. Erkeğin kadın ile şakalaşmaları kalbe sevinç ve ferahlık verir. Hz Ömer “Erkeğin suhûlet ve ünsiyetle, hanımının yanında çocuk gibi olması gerekir, toplum içinde yine erkek olsun.” diye tavsiye eder. Onların gönüllerini hoş edecek şeyler yapardı: Hz Âişe anlatıyor: “Peygamberimiz oturuyordu. Birden insanların ve çocukların gürültüsünü işitti. Bir de baktık ki Habeşli dans ediyor, insanlar etrafını sarmışlar. Bana: “Âişe gel bak.” dedi. Yanağımı omzuna koydum, iki omuzu arasından bakmaya başladım. “Doymadın mı Âişe?” demeye başladı. Ben de bana verdiği değeri anlamak için “Hayır.” diyordum. Yorgunluktan ayaklarını değiştirdiğini bir birine, bir ötekine bastığını gördüm.” Peygamberimiz Hz Âişe ile koşu yarışı yapardı. Bazen o peygamberimizi, bazen peygamberimiz onu geçerdi. Hatalarına karşı onlara kin tutmaz, affederdi: Hz Ebu Bekir kızının kapısına geldiğinde Hz Aişe’nin peygamberimizle tartıştığını duydu ve içeri girince peygamberimizi üzdüğü için kızına vurmaya yeltendi. Hz Âişe peygamberimizin arkasına geçerek babasından saklandı. Peygamberimiz onu korudu ve Hz Ebu Bekir gidince “Gördün mü ya. Seni adamın elinden nasıl kurtardım.” diyerek ona tatlı bir uyarıda bulundu. Hatalar karşısında bazen suskun kalır, eşinin hatasını anlamasını beklerdi: Bir sefere eşleri Hz Safiye ve Ümmü Seleme ile beraber çıkmıştı. Ümmü Seleme’ nin hevdeci sanarak Safiye’nin hevdecinin yayına gitti. Konuşmaya başladı. Onun Safiye olmadığın anlayınca Ümmü Seleme’nin yanına geldi. Ümmü Seleme kendi gününde peygamberimizin Safiye ile konuşmasını bile kıskanmıştı. Resûlullaha “Allah’ın elçisi olduğun halde benim günümde yahudinin kızıyla konuşuyorsun.” dedi. Peygamberimiz suskun kaldı. Ümmü Seleme söylediğine pişman oldu ve “Ey Allah’ın elçisi, benim için af dile. Beni böyle yapmaya kıskançlık sevk etti.” dedi. Eşlerine önem verdiğini davranışları ile gösterirdi: Hz Âişe peygamberimizle birlikte bazı seferlere çıkmıştı. Bu seferde Hz Âişe’nin gerdanlığı kopmuştu. Peygamberimiz gerdanlığın bulunması için yerinden ayrılmamıştı. Ashapta ayrılmayıp orda kaldı. Orada su olmadığı gibi yanlarında da su yoktu. Ashap Hz Ebu Bekir’e gelip: “Nedir bu kızın Âişe’nin ettiği? Resûlullahı ve bizi burada beklemeye mecbur etti, su da yok.” dediler. Ebu Bekir kızının yanına geldiğinde peygamberimiz Âişe’nin dizlerinde uyuyordu. Kızına dönüp “Resûlullahı ve diğer insanları alıkoydun. Üstelik su da yok.” dedi. Ona epeyce laf saydı hatta eliyle böğrünü dürtmeye başladı. Peygamberimizin başı dizlerinde olduğu için Hz Âişe hareket edemiyordu. Peygamberimiz sabah namazına kalktığında su yoktu, bunun üzerine teyemmüm âyeti indi. “Eğer su bulamazsanız temiz toprakla teyemmüm ediniz. Ondan yüzlerinize ve ellerinize sürünüz.” (Nîsa sûresi 43) Âişe üzerine bindiği deveyi gönderince gerdanlığı onun altında buldu. Kolay kolay öfkelenmezdi: Kadınlardan biri, Peygamberimizin eşlerinden Ümmü Seleme’ye: “Resûlullah öfkelendiği zaman ne yapardı?” diye sordu. Ümmü Seleme: “Öfkelendiği zaman yanakları kızarırdı. Resulullah öfkelendiğinde onunla konuşmaya Ali’den başkası cesaret edemezdi.” diye cevap verdi. Az kızdığı için, öfkelendiğinde eşleri karşısında konuşmaya cesaret edemiyorlardı. “Çok söyleme, arsız edersin” atasözünde olduğu gibi erkek gerekli gereksiz her şeye kızmazsa sözü çok daha fazla etkili olur.

Erhan Gedik 6 yıl

Sevgisini söylemekten ve davranışları ile göstermekten hiç çekinmezdi: Bir gün Âişe peygamberimize sordu: “Ya Resûlullah, bana olan sevgin nasıldır?” Peygamberimiz: “Kördüğüm gibidir.” diye cevap verdi. Hz Âişe arada bir sorardı: “Kördüğüm nasıldır? Peygamberimiz: “İlk günkü gibidir.” diye cevaplardı. Kadınlar için sevgi sözcükleri önemlidir. Kadınlar sevildiklerini duymak isterler. Peygamberimiz eşlerinden sevgi sözcüklerini eksik etmemişlerdir.

Erhan Gedik 6 yıl

Sen bunları copy past yapınca aklıma bbg evi adlı program geldi Bide şu söz Dünyada en güzel masalları araplar uydurur faslılıar anlatır türklerde inanır adamın eşiyle başabaş sohbetleri mahremiyeti bilenmaşallah dilinizde kaleminizde

Tugba Uğurlu 6 yıl

Peygamber de size güzel örnekler vardır biz herşeyi peygamberimizden öğreniriz çünkü Allah ondan hoşnut olmuştur bunu yüce kitabın da söylemiştir

Erkan Sayman 6 yıl

Var muhakkak Son yıllarda tıp dünyası sirkenin tıbbı değerini yeni yeni farkına varmışken Muhammed o yıllarda sirketle oruç açıp slrkeyle ekmeği katık yapıp kullanmayı tavsiye ediyordu. Ama her şeyide din böyle diyor emrediyor diye yutmayın be kardeşim Din diye dayatılan çok sağlam bkaynak dediklerimiz bile yalanlarla masallarla dolu Din aynı zamanda en tehlikeli sömürü aracıdır Şimdi ortadoğu da insanlığa çevrilmiş en tehlikeli silah din oldu

Tugba Uğurlu 6 yıl