Aslında var daha çok seküler bir forma geçildi batı din ile devleti ayırdı ve Abduhun ifadesiyle ilerledi fakat şuda bir gerçektir batının karşı durduğu din içinde bir çok pataloji barındıran skolastik hristiyan düşüncesiydi belki bu manada onların dinleri onlara ayak bağı oluyordu çünkü bilim ve tekniği red eden bir din anlayışı vardı ancak aynı şeyi islam için söyleyebilir miyiz
Benim kişisel kanaatim islam batının karşı durduğu din değildir hatta onların uğruna mücadele ettikleri bir din gibi duruyor şöle ki bildiğiniz üzere Haçlı seferleriyle beraber batı dünyası islam coğrafyasıyla tanıştı ve farkedildiki islam aleminde bilim teknik değil yasak teşvik bile edilmektedir ibni heysem cabıri vs bilim adamlarının devlet tarafından desteklendiğini görünce adamlar başladılar kiliseyle çatışmaya ve zaten bir çok yeni buluşu da islam topraklarından götürmek suretiyle aydınlanma süreci yavaş yavaş böyle başladı
Ali Aslanalp hocam bize ne oldu ki böyle bir durumdan ALLAH CC istediği insan'ı Kamil noktasından bir anda aklı doğal olarakta ilim bilim vs gibi durumları devre dışı bıraktık/ bırakır hale geldik aklın sınırlarını yükselten insanlardan aklın seviyesini düşüren insanlara topluma nasıl dönüştük
Ali Aslanalp hocam islam adı altında yapılan uygulamalara aynı şeyi/şeyleri söyleyebiliriz fakat bizim hızla özümüze dönerek yeniden ilim ve bilim insanları yetiştirmenin yollarını bulmamız lazım diye düşünüyorum
Arkadaşlar kuranı kerimin yaklaşık 1000 tane ayeti aklı kullanmayı emir ve tavsiye eder hem de akıl kavramının geçtiği tüm ayeti kerimelerde ya fiil ya da türevleriyle geçmektedir örnek veriyorum efela taqilun aklınızı kullanmazmışsınız? Gibi hep eylem kipinde gelmiştir fakat ne oldu neden aklı dışlayıp fideist bir mantığa mahkum olduk bu çok uzun bir mesele bu sayfaya sığmayacak kadar geniş bir konu olduğu için üzerinde durmuyorum
Son dönemdeki teknoloji sanki aklımızı devre dışı bırakıyor. Akıllı telefon ve tabletler, akıllı evler akıllı arabalar. Çoğu güya hayatı kolaylaştırmak için üretilmiş gibi görünse de akıl ve düşünce noktasında daha az beyin jimnastiği yapmamıza kapı açmakta olduklarını düşünmekteyim.
Zaten batının hedefi de tam olarak bu mesela yıllar önce internet biz insanlar için lükstü şimdi bu kadar kolay ulaşılabilir olması ucuza mâl olması kesinlikle tesadüf değil
Ben dinin bilimsiz olduguna inanmiyorum heleki bir cok ayette akli olan dusunur falan diyor akli olan icin ibret diyor birde emir dinle oku olunca bunun bilimsiz olabilecegini kabul edemiyorum. Avrupaya gelince avrupa dini hic birakmadi ki
Insanlar bir dine inandıkları için ahlaka ihtiyaçları kalmamış gibi davranıyorlar amin mouluf bence asıl sorun ahlâki değerlerin degersizlestirilmesi adı hak olan bir din dusununun ama işçi hakkı için hiçbir şey demiyor veya islâm alimlerinin böyle insanı anlatimlari yok emeğin somurusunun bir hak gasbi olduğunu anlatmıyor
cunku dinde isci hakkini gasp edecek bir bilinc yok hak yemek zaten yasak olduguna gore bu yargiyi dini yasayanlara gore yaparsaniz yanilirsiniz cunku dinle dini yasayanlar ortusmus olsaydi sayet ne savas olurdu ne hirsizlik ne gasp yeme ne dedikodu ne yalan nede dolan olurdu.. Ama insan bile din yada inanc sistemleride diyebiliriz olmasina ragmen boyle ..
ilerlemek için önce okumak gerek ama insanların önce kendi akıllarını duygularını kullanması gerek bizler de bu nasıl oluyor peki belli başlı kişilerin düşüncelerini koşulsuz hemen kabul ediyoruz hatta çoğu zaman araştırma zahmetine katlanıp o düşünce ideoloji halkında hiiçç kafa yormuyoruz hazırcı milletiz biz Ali Aslanalp hocam sizinde değindiğiniz gibi yüce Rabbimiz Kuran-Kerim'de defalarca aklınızı kullanmazmısınız veya akıl sahipleri için nice öğütler vardır der. Rabbimizin ilk emri Oku olduğu halde Kuran-ı ömründe birkez dahi okumamış nice nice müslümanlar var işte bu yüzden geride kalıyoruz diye düşünüyorum ben
Kuran veya semavi bütün dinler insanın sosyal yasami içerisinde devrim yapmışlardır bunda sıkıntı yok ama ilerlemek için din sartmidir değildir burda akıl devreye giriyor ama burdada şöyle bir sorun var allah kur anda 800 küsür yerde akla vurgu yapıyor eğer yapmasaydı bu vurguyu bizler Kuran da böyle bir vurgu yok diye aklımızı kullanmicakmiydik buradaki sorun tanrının bunu söylemesi veya soylememesi değil asıl sorun ahireti dünyaya tercih edip dünyayı tinlamamamiz yani onceligimiz ahiret yoksa salak bir millet olduğumuzu avrupaninda akıllı bir millet olduğunu düşünmüyorum Fatma Marulkafa Ali Aslanalp
Ilk bakisya "ilim Çin deyse bile gidip alın (ozan belkide bilenen en uzak yer olduğu icin cin olabileceğini dusunuyorum)" diyen bir peygamberimizin sözüyle bir çelişkidir. Simdilik sorunun uygulamadaki hatalar olabileceği fikri ağır basıyor
Onlar yapar yapmadık derler müslümanlara gelince müslüman gevurdan akıl almaz ne yapacağını nasıl yapacağını gevura sormaz zaten doğru olanı yapar ve yapması lazım kaynaklarımızı saymaya gerek yok heralde.
Asıl sorun diye devam ettiğiniz cümlenize cevaben "sizin hayırlınız dünyası için ahireti ahireti için dünyasını terk etmeyendir "hadisi şerifi hatırlatmak isterim size bu konuda kısmen katılıyorum. Çünk başka bir hadiste de hiç ölmeyecek gibi dünya için çalış fakat yarın ölecekmiş gibi de tedbirli ol buyurur Rasulü Ekrem Murat KüÇük
Bati kilise ve çevresindeki gruh tarafından sömürulmüş, bastirilmiş ve köle haline getirilmişlerdi. Araziler yapilar ve madenler netedeyse herşey kilisenin eline geçmişti ve kilise yeniliğe de karşıydı. Kilisenin bu durumu halki bezdirmiş yoksullaştirmiş ve din8 duygularini zedelemiştir. İlme ve yeniliğe karşı olan bu kiliseyi yani tahrif olmuş dini terkettiklerinde gelişmeye başladılar. Muslümanlara gelince onlarin yani islamin ilk emri okudur yani ilim ve irfan sHibi kişilerdir müslümanlar. Onlar dinleri sayesinde ilerldiler ne zamanki dinlerinden uzaklaştılar işte o zaman gerilediler.
Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması gerekir Atatürk bu yüzden Laiklik getirdi ülkemize bu gelişmeyi görmek için Avrupaya değil kendi ülkemize bakmamız yeterlidir Kurtuluş savaşından sonra ülkemizde yapılan devrimler bunun en iyi örneği..
Din ve devlet işleri ayrılmaz devlet dine göre kurulmalı bu yapılmadığı için dünya bu halde heryerde huzursuzluk savaş islamiyet heryerde uygulansa bunların hiçbiri olmaz diye düşünüyorum zorla müslümanlık mi olur olmaz müslümanım diyenler bari böyle yapsa belki diğer ülkelere örnek olunur.
Hocam konu laiklik değil. Konu tahrif edilmiş hristiyanlıkla tahrif olmuş müslümanlar. Hristiyanlarin dinden kaçışlarındaki isabetli tutum ile müslümanların dinlerinden kaçışın müslümanları geriletmesi ve zillete düşürmesi.
Bildiğiniz üzere din tarih boyunca siyasetle beraber olmuştur ve üzülerek belirtmeliyim ki iktidarların meşruiyet kaynağı olmuştur Atatürk bile bir çok hutbesinde dini argümanlardan istifade etmiştir bunu benden iyi biliyorsunuz geçiyorum bunu Genelde sosyolojinin özelde Emile Durkheim'in de belirttiği üzere tarih boyunca hiç bir toplum dinsiz olmamıştır fakat mesele dinin olup olmaması meselesi değildir daha çok ne tür bir din konusu bizi ilgilendirmektedir Abduhun bahsettiği mefhum yani Doğu ve Batı realitesi bizi gerçek din konusunda düşünmeye sevketmektedir bilmeyenler için hatırlatmakta fayda var Muhammed Abduh Max Weber Durkheim vs adamların çağdaşı bir düşünür islam aleminin özellikle Osmanlı'nın yıkılışına ve o döneme tanıklık etmiş hatta bu uğurda çok mücadele etmiş bir mütefekkirdir dolayisiyla Abduhun bu tespiti bence çok yerinde bir tespittir onun daha başka önemli tespitleri de var yeri geldikçe paylaşırım biz dinimize sırt çevirerek geriledik çünkü bizim dinimiz ne bilime ne de ilerlemeye karşı değildir aksine soyut teolojik tartışmalar yerine doğada yaratılan nesneler üzerinde derin derin düşünüp onların yaratılış yasasını keşfetmemizi istemektedir somut bir örnek olsun diye söylüyorum göğün nasıl yaratıldığını devenin bal arısının hatta karıncanın bile incelenmesini bize öğütlemektedir daha binlerce örnek fakat biz herşeyi bir Hikmet'e bağlayarak düşünmekten araştırmaktan ziyade düşüncede Hikmet fikirde maslahat yolunu seçtik ve batıda yükselen değerler karşısında anlamak yerine bırakın değişip dönüşmeyi karşı durmayı hatta Kafirlik alametleri saydık dolayısıyla onlar ilerledi biz geriledik şunuda not olarak belirteyim batının özellikle aydınlanmacıların dine karşı olmaları tamemen hristiyanlıkla alakalıydı fakat bu zamanla bir genellemeye dönüştü islam da bundan nasibini aldı kimler tarafında bizim sözde aydınlarımız tarafından
Avrupa dinini peygamberler zamanında bıraktı yeni değil o yüzden İslam dini geldi Allah nurunu tamamlamıştır tüm müslümanlar deseki biz İslam'dan vazgeçtik Allah içinizden 1 müslümanda olsa bırakacaktır sefer bizim zafer ALLAH ın dır O NE GÜZEL VEKİLDİR
Hüseyin bey bilim teknik anlamında biz ilerlemeyi değerlendirdik fakat asıl yozlaşma bizde daha çok ahlaki ve manevi alanlarda görülmektedir batıyı sadece bilim teknik noktasında değerlendirmemek gerekir Abduhun aslında itirazı sosyal ahlaki ekonomik bir çok alanı kapsamaktadır çünkü onun yaşadığı dönemde batıda yükselen değerler vardı demokrasi insan hakları eğitim bir çok alan çünkü toplumsal çözülme tek yönlü değildir ve tek bir konuyu kapsamaz insanı ilgilendiren her şeyi kapsar
bence din olmalı ama insanın içinde olmalı yani günlük yaşantında hem dini ni yaşayacaksın hemde günlük işlerini güdeceksin devlet içinde aynısı olursa çok güzel olur bunun adıda laiklik .
Mehmet bey sizin kişisel görüşünüz bişey diyemem fakat şu da bir gerçektir insan tabiatı gereği değişkendir her ne kadar içinde bulunduğu konjonktürden etkilense de en doğrusunu araştırmak durumundadır Sokrates şöyle der sorgulanmayan bir hayat yaşanmaya değmez bunu şunun için söylüyorum siz bu ülkede yaşıyorsunuz ve bu toplumun sisteminin etkisiyle ister istemez hemen laik bir düşüncenin doğru en doğru sistem olduğuna kanaat getiriyorsunuz fakat siz eğer başka bir ülkede olmuş olsaydınız yine aynı düşüncede oluruydunuz daha açık bir ifadeyle bize doğru diye dayatılan bir düşünce ne kadar doğru
Nikahları bile kilise'de yapılıyor, dini nasıl bırakmış oluyorlar?
Sembolik ritüelleri bırakmadılar fakat eğitim hukuk vs bi çok alandan dini tasfiye ettiler
Bi de kiliseyi devletin denetimine aldılar
Yani laiklik de yok
Aslında var daha çok seküler bir forma geçildi batı din ile devleti ayırdı ve Abduhun ifadesiyle ilerledi fakat şuda bir gerçektir batının karşı durduğu din içinde bir çok pataloji barındıran skolastik hristiyan düşüncesiydi belki bu manada onların dinleri onlara ayak bağı oluyordu çünkü bilim ve tekniği red eden bir din anlayışı vardı ancak aynı şeyi islam için söyleyebilir miyiz
İslam bütün dinleri içinde barındıran ve kemalatını bulmuş bir din hatta yaşam tarzıdır.
Benim kişisel kanaatim islam batının karşı durduğu din değildir hatta onların uğruna mücadele ettikleri bir din gibi duruyor şöle ki bildiğiniz üzere Haçlı seferleriyle beraber batı dünyası islam coğrafyasıyla tanıştı ve farkedildiki islam aleminde bilim teknik değil yasak teşvik bile edilmektedir ibni heysem cabıri vs bilim adamlarının devlet tarafından desteklendiğini görünce adamlar başladılar kiliseyle çatışmaya ve zaten bir çok yeni buluşu da islam topraklarından götürmek suretiyle aydınlanma süreci yavaş yavaş böyle başladı
Kendi düşüncem bu yönde hocam fakat bu karşılaşmalardan sonra onlar ilerlerken biz neden geri kalmış bir duruma düştük/maruz bırakıldık sizce
Ömer Gökay bey son yorumumu okuyun bunun kısmi cevabını verdim
Ali Aslanalp hocam bize ne oldu ki böyle bir durumdan ALLAH CC istediği insan'ı Kamil noktasından bir anda aklı doğal olarakta ilim bilim vs gibi durumları devre dışı bıraktık/ bırakır hale geldik aklın sınırlarını yükselten insanlardan aklın seviyesini düşüren insanlara topluma nasıl dönüştük
Ali Aslanalp hocam islam adı altında yapılan uygulamalara aynı şeyi/şeyleri söyleyebiliriz fakat bizim hızla özümüze dönerek yeniden ilim ve bilim insanları yetiştirmenin yollarını bulmamız lazım diye düşünüyorum
İslamın ilerlemeyle hiçbir problemi yok eğer kuranı okumuşsanız teşvik bile ediyor sorun Müslümanlarda
O konuda hem fikiriz hocam ıslam adı altında yapılan derken kast ettiğim budur
Allah bilir
Arkadaşlar kuranı kerimin yaklaşık 1000 tane ayeti aklı kullanmayı emir ve tavsiye eder hem de akıl kavramının geçtiği tüm ayeti kerimelerde ya fiil ya da türevleriyle geçmektedir örnek veriyorum efela taqilun aklınızı kullanmazmışsınız? Gibi hep eylem kipinde gelmiştir fakat ne oldu neden aklı dışlayıp fideist bir mantığa mahkum olduk bu çok uzun bir mesele bu sayfaya sığmayacak kadar geniş bir konu olduğu için üzerinde durmuyorum
Hiç bir ayette akıl kavramı isim olarak geçmez hep eylem fiiliyle geçer
Son dönemdeki teknoloji sanki aklımızı devre dışı bırakıyor. Akıllı telefon ve tabletler, akıllı evler akıllı arabalar. Çoğu güya hayatı kolaylaştırmak için üretilmiş gibi görünse de akıl ve düşünce noktasında daha az beyin jimnastiği yapmamıza kapı açmakta olduklarını düşünmekteyim.
Zaten batının hedefi de tam olarak bu mesela yıllar önce internet biz insanlar için lükstü şimdi bu kadar kolay ulaşılabilir olması ucuza mâl olması kesinlikle tesadüf değil
Ben dinin bilimsiz olduguna inanmiyorum heleki bir cok ayette akli olan dusunur falan diyor akli olan icin ibret diyor birde emir dinle oku olunca bunun bilimsiz olabilecegini kabul edemiyorum. Avrupaya gelince avrupa dini hic birakmadi ki
Insanlar bir dine inandıkları için ahlaka ihtiyaçları kalmamış gibi davranıyorlar amin mouluf bence asıl sorun ahlâki değerlerin degersizlestirilmesi adı hak olan bir din dusununun ama işçi hakkı için hiçbir şey demiyor veya islâm alimlerinin böyle insanı anlatimlari yok emeğin somurusunun bir hak gasbi olduğunu anlatmıyor
cunku dinde isci hakkini gasp edecek bir bilinc yok hak yemek zaten yasak olduguna gore bu yargiyi dini yasayanlara gore yaparsaniz yanilirsiniz cunku dinle dini yasayanlar ortusmus olsaydi sayet ne savas olurdu ne hirsizlik ne gasp yeme ne dedikodu ne yalan nede dolan olurdu.. Ama insan bile din yada inanc sistemleride diyebiliriz olmasina ragmen boyle ..
ilerlemek için önce okumak gerek ama insanların önce kendi akıllarını duygularını kullanması gerek bizler de bu nasıl oluyor peki belli başlı kişilerin düşüncelerini koşulsuz hemen kabul ediyoruz hatta çoğu zaman araştırma zahmetine katlanıp o düşünce ideoloji halkında hiiçç kafa yormuyoruz hazırcı milletiz biz Ali Aslanalp hocam sizinde değindiğiniz gibi yüce Rabbimiz Kuran-Kerim'de defalarca aklınızı kullanmazmısınız veya akıl sahipleri için nice öğütler vardır der. Rabbimizin ilk emri Oku olduğu halde Kuran-ı ömründe birkez dahi okumamış nice nice müslümanlar var işte bu yüzden geride kalıyoruz diye düşünüyorum ben
Kuran veya semavi bütün dinler insanın sosyal yasami içerisinde devrim yapmışlardır bunda sıkıntı yok ama ilerlemek için din sartmidir değildir burda akıl devreye giriyor ama burdada şöyle bir sorun var allah kur anda 800 küsür yerde akla vurgu yapıyor eğer yapmasaydı bu vurguyu bizler Kuran da böyle bir vurgu yok diye aklımızı kullanmicakmiydik buradaki sorun tanrının bunu söylemesi veya soylememesi değil asıl sorun ahireti dünyaya tercih edip dünyayı tinlamamamiz yani onceligimiz ahiret yoksa salak bir millet olduğumuzu avrupaninda akıllı bir millet olduğunu düşünmüyorum Fatma Marulkafa Ali Aslanalp
Ilk bakisya "ilim Çin deyse bile gidip alın (ozan belkide bilenen en uzak yer olduğu icin cin olabileceğini dusunuyorum)" diyen bir peygamberimizin sözüyle bir çelişkidir. Simdilik sorunun uygulamadaki hatalar olabileceği fikri ağır basıyor
Onlar yapar yapmadık derler müslümanlara gelince müslüman gevurdan akıl almaz ne yapacağını nasıl yapacağını gevura sormaz zaten doğru olanı yapar ve yapması lazım kaynaklarımızı saymaya gerek yok heralde.
Asıl sorun diye devam ettiğiniz cümlenize cevaben "sizin hayırlınız dünyası için ahireti ahireti için dünyasını terk etmeyendir "hadisi şerifi hatırlatmak isterim size bu konuda kısmen katılıyorum. Çünk başka bir hadiste de hiç ölmeyecek gibi dünya için çalış fakat yarın ölecekmiş gibi de tedbirli ol buyurur Rasulü Ekrem Murat KüÇük
Pardon gif yanlislikla geldi
El hatasi özür dilerim
rica ederim lütfen, sıkıntı değil
Tsk
Bati kilise ve çevresindeki gruh tarafından sömürulmüş, bastirilmiş ve köle haline getirilmişlerdi. Araziler yapilar ve madenler netedeyse herşey kilisenin eline geçmişti ve kilise yeniliğe de karşıydı. Kilisenin bu durumu halki bezdirmiş yoksullaştirmiş ve din8 duygularini zedelemiştir. İlme ve yeniliğe karşı olan bu kiliseyi yani tahrif olmuş dini terkettiklerinde gelişmeye başladılar. Muslümanlara gelince onlarin yani islamin ilk emri okudur yani ilim ve irfan sHibi kişilerdir müslümanlar. Onlar dinleri sayesinde ilerldiler ne zamanki dinlerinden uzaklaştılar işte o zaman gerilediler.
Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması gerekir Atatürk bu yüzden Laiklik getirdi ülkemize bu gelişmeyi görmek için Avrupaya değil kendi ülkemize bakmamız yeterlidir Kurtuluş savaşından sonra ülkemizde yapılan devrimler bunun en iyi örneği..
Din ve devlet işleri ayrılmaz devlet dine göre kurulmalı bu yapılmadığı için dünya bu halde heryerde huzursuzluk savaş islamiyet heryerde uygulansa bunların hiçbiri olmaz diye düşünüyorum zorla müslümanlık mi olur olmaz müslümanım diyenler bari böyle yapsa belki diğer ülkelere örnek olunur.
Mehmet Ağası bey Işidin yaptığı gibi mi ?
İsidle islamin ne alakası var
Hocam konu laiklik değil. Konu tahrif edilmiş hristiyanlıkla tahrif olmuş müslümanlar. Hristiyanlarin dinden kaçışlarındaki isabetli tutum ile müslümanların dinlerinden kaçışın müslümanları geriletmesi ve zillete düşürmesi.
Muhtesim Cenesiz bey Laiklik nedir?
Arkadaşlar yorumlarınızı yazılı olarak beğendiğimi ifade edeyim ve genel bi değerlendirme yapayım inş
Bildiğiniz üzere din tarih boyunca siyasetle beraber olmuştur ve üzülerek belirtmeliyim ki iktidarların meşruiyet kaynağı olmuştur Atatürk bile bir çok hutbesinde dini argümanlardan istifade etmiştir bunu benden iyi biliyorsunuz geçiyorum bunu Genelde sosyolojinin özelde Emile Durkheim'in de belirttiği üzere tarih boyunca hiç bir toplum dinsiz olmamıştır fakat mesele dinin olup olmaması meselesi değildir daha çok ne tür bir din konusu bizi ilgilendirmektedir Abduhun bahsettiği mefhum yani Doğu ve Batı realitesi bizi gerçek din konusunda düşünmeye sevketmektedir bilmeyenler için hatırlatmakta fayda var Muhammed Abduh Max Weber Durkheim vs adamların çağdaşı bir düşünür islam aleminin özellikle Osmanlı'nın yıkılışına ve o döneme tanıklık etmiş hatta bu uğurda çok mücadele etmiş bir mütefekkirdir dolayisiyla Abduhun bu tespiti bence çok yerinde bir tespittir onun daha başka önemli tespitleri de var yeri geldikçe paylaşırım biz dinimize sırt çevirerek geriledik çünkü bizim dinimiz ne bilime ne de ilerlemeye karşı değildir aksine soyut teolojik tartışmalar yerine doğada yaratılan nesneler üzerinde derin derin düşünüp onların yaratılış yasasını keşfetmemizi istemektedir somut bir örnek olsun diye söylüyorum göğün nasıl yaratıldığını devenin bal arısının hatta karıncanın bile incelenmesini bize öğütlemektedir daha binlerce örnek fakat biz herşeyi bir Hikmet'e bağlayarak düşünmekten araştırmaktan ziyade düşüncede Hikmet fikirde maslahat yolunu seçtik ve batıda yükselen değerler karşısında anlamak yerine bırakın değişip dönüşmeyi karşı durmayı hatta Kafirlik alametleri saydık dolayısıyla onlar ilerledi biz geriledik şunuda not olarak belirteyim batının özellikle aydınlanmacıların dine karşı olmaları tamemen hristiyanlıkla alakalıydı fakat bu zamanla bir genellemeye dönüştü islam da bundan nasibini aldı kimler tarafında bizim sözde aydınlarımız tarafından
Harika tespit hocam Cemil meriç vurgusu süper .
Uc kitaya hukmeden Osmanli dewleti ne zaman penceresini batiya acti o zaman yikilmaya basladi
Ayrica batini su anki refahi mazlumlarin kani we goz yasi uzerine kurulmus
Avrupa dinini peygamberler zamanında bıraktı yeni değil o yüzden İslam dini geldi Allah nurunu tamamlamıştır tüm müslümanlar deseki biz İslam'dan vazgeçtik Allah içinizden 1 müslümanda olsa bırakacaktır sefer bizim zafer ALLAH ın dır O NE GÜZEL VEKİLDİR
Çok
Ne yönde ilerledğnize veya ilerlemeden ne anladığınıza bağlı.
Hüseyin bey bilim teknik anlamında biz ilerlemeyi değerlendirdik fakat asıl yozlaşma bizde daha çok ahlaki ve manevi alanlarda görülmektedir batıyı sadece bilim teknik noktasında değerlendirmemek gerekir Abduhun aslında itirazı sosyal ahlaki ekonomik bir çok alanı kapsamaktadır çünkü onun yaşadığı dönemde batıda yükselen değerler vardı demokrasi insan hakları eğitim bir çok alan çünkü toplumsal çözülme tek yönlü değildir ve tek bir konuyu kapsamaz insanı ilgilendiren her şeyi kapsar
bence din olmalı ama insanın içinde olmalı yani günlük yaşantında hem dini ni yaşayacaksın hemde günlük işlerini güdeceksin devlet içinde aynısı olursa çok güzel olur bunun adıda laiklik .
Mehmet bey sizin kişisel görüşünüz bişey diyemem fakat şu da bir gerçektir insan tabiatı gereği değişkendir her ne kadar içinde bulunduğu konjonktürden etkilense de en doğrusunu araştırmak durumundadır Sokrates şöyle der sorgulanmayan bir hayat yaşanmaya değmez bunu şunun için söylüyorum siz bu ülkede yaşıyorsunuz ve bu toplumun sisteminin etkisiyle ister istemez hemen laik bir düşüncenin doğru en doğru sistem olduğuna kanaat getiriyorsunuz fakat siz eğer başka bir ülkede olmuş olsaydınız yine aynı düşüncede oluruydunuz daha açık bir ifadeyle bize doğru diye dayatılan bir düşünce ne kadar doğru