kaos teorisi hakkında ne düşünüyorsunuz? Kelebek etkisi ve bu etkiden kaynaklanan zorunlu fiiller sizce de zorunlu mudur? Kisacası özgür irade var mıdır yoksa irade yanılsama mıdır?
Bana göre özgü r irade yok çünkü bilim buna gidiyor ancak kuantum fiziğine göre belirsizlik kuramı var buda çok ihtimalli evrenler söz konusu kısacası fizik kuralları çok farklı evrenler olabilir... DNA mız bilgilerimiz kayıtlı bu gerçek bile özgür irade olmadığının kanıtı
yani en nihayetinde farklı evrenlerde bir sürü ben varsam ve bir sürü muhtemel gelecek varsa bile ben şu an bu evrende özgür değilim. Tıpkı diğerinde de özgür olmadığım gibi. Böyle düşündürdün.
Aslında bu makale özgür iradenin olmadığından çok olduğunu ortaya koyuyor. Çünkü yapılan deneyde bilimsel olarak özgür iradeleri olmadığı söylenen insanların aslında özgür bir irade ile daha kötü davranma kalıbı geliştireceklerine dikkat çekilmiş. Zannediyorum bizim irademizi özgür kılmayan şey toplumsal yargılar ve öğrendiğimiz ve bizi belirli tipte davranmaya iten genel yargılar olabilir.
Bilinçaltının biz karar aldığımızın farkına varmadan önce karar alması bence özgür irademiz olmadığını göstermez. Sonuçta bilinçaltıızda bize aittir. Ve sınırlı farkındalık kapasitelerimiz ve yargılarımızla bilincine varamadığımız fakat yine bize bizim bilgimize ve hayatımıza ait olan pek çok bilgi bilinçaltı tarafından algılanıp kaydediliyor. Ve aslında davranış ve kararlarımızın temeli olarak bilinçaltımız sahip olduğumuz verileri bütünüyle değerlendirerek bizim farkındalığımıza yansıtıyor. Yani aslında yine kararı veren biziz ama farkında değiliz. Bence insanlar kendilerine dair algılarını ve farkındalıklarını geliştirebilirler üzerine çalışırlarsa ve iradelerine karşı daha çok farkındalık sahibi olabilirler.
Çünkü herkes istenç herkesin farklı yönleri var bu yönler kayıtlı evren kuralları yâda dıştan gelen istenç ler sende olanı çıkarıyor farklı evrende farklı karakterli ben olabilir çünkü o evrenin istenci kuralları farklı oda sende bilmedigin gerçekleri cikarir sende kısacası sende olmayan çıkmaz tetiklenmesi lazım
Özgür irademiz hakında bilimin bir deneyi duymustum. Şimdi insanlara elektrotlar takılıyor. Bir konuda soru sorduklarında. Karar mekanizmasinin verdigi tepkiye bakarak bilim adamları cevabı insanlar vermeden önce biliyor. Yani özgür irade haricinde beynimizdeki süreçleri yaşıyoruz sadece. Özgür iradeye hakim olsak beynimizin bütün düşünce sistemi kontrol edebilirdik. Fakat bazen hiçbir şekilde onu atamayip kafamizi yiyen düşüncelere sahip olabiliyoruz. Özgür irade sadece liberalizmin beslendiği bir mit.
Matematik olarak bütün ihtimallerin doğru olma ihtimali var bilim daha yolun başında bilimi bize anlayacağımız şekilde veriyorlar güneş sisteminde ne 8 gezegen nede 9 gezegen var aslında sayilayamayak kadar çok gezegen var pluton 9 gezegendi ne oldu da gezegen lik ten çıktı çünkü plutonun gerisinde bir astroit kuşağı kesf edildi bunun üzerine astroit kuşağı dışında 9 gezegen bulma arayışına giriştiler çünkü 9 bitişi simgeler tamamen mantık ile uyuşturma çabası yoksa pluton kuşağında binlerce gezegen var 5 tanesi plutondan büyük ama bu evrim ağacında geçmez
Kaos teorisiyle özgür iradenin bağlantısı nedir? Kaos teorisi değişken sayısının fazlalığı ve bir sistemin fazla karmaşık olması sebebiyle gelecek durumunun öngorulememesi anlamına gelir. Hava durumunu bir noktadan sonra tahmin edememek gibi. Ancak tamamen kati determinist yasalarla mekanik bir sekilde ozgur irade barindirmadan da isleyebilir.
Determinizm ile kaos farklı şeyler. Sistemin determinist olup olmamasiyla alakasi yok. Yeterince karmaşık mekanik bir sistem de kaotik olabilir. Tersine gerçekten rastgele sureclerle yuruyen bir sistem de kaotik davranabilir. Günlük hayatta kullanilan kaos ifadesinden farklı bir şey. Ayrıca kaos teorisinin ve kelebek etkisinin çıkışı tamamen determinist bir yapıya sahip.
kanser hücreleri sana zarar verdiği için yok edilir. Hücre bunu isteyerek mi, isteksiz mi yaptı diye bakılmaz. Bunun gibi suç işleyen ister iradesiyle, ister iradesizce suç işlemiş olsun cezası verilir. Teze karşı yanlış anti tez.
hocam "düşünce" dediğin şey öylesine kıt ki. Yani bir et parçası ile düşünüyorsun. Bunun mükemmel bir düşünüş olduğunu da asla bilemeyiz. Varlığı algılamadaki duyu yetersizliğimizi de tespit edemeyiz. yani beynin düşünüşünü ilaçlar alkol hatta yiyecekler bile etkiler. Bu etkilerin altında nasıl olur da "ben özgürce düşünüyorum" deriz.
ihtimaller dahilinde özgürüz. Her ihtimal başka bir kaos yaratır. Yaptığımız her seçimde içine dahil olduğumuz yeni bir senaryo ile yolumuza devam ederiz. Varolan ihtimallerin ve buna bağlı senaryoların el verdiği kadar özgürüz aslında. Ama görünürde farkındalık kapasitemiz kadar özgür olduğumuz düşünülebilir ve bu kapasiteyi yaratan duyguların yarattığı hislerin berraklığı nispetinde de farkındayızdır bence.
bir senaryodan başlamak zorundayız. Zamanda ilerledikçe aslında senaryolar arasında geçiş yapıyoruz. Orada bütün ihtimaller var, buna paralel evrenler de diyebiliriz. Ve biz her seçtiğimiz ihtimalde hali hazırda zaman ve mekanda bulunan bütün senaryolarda seyahat ediyoruz kendimize rota seçiyoruz diye düşünüyorum. Belki biraz çılgınca oldu ama bence öyle. Tabi ki de bu durumda bir sonraki ihtimale sıçrama yapmak için bir önceki ihtimalde bulunmalıyız.
ya aslında aristoda da olan, islam felsefesinde de olan "muharriku'l-evvel" (ilk hareket ettirici) e gidiyor zihnim. Yani her şey böyle birbirini tetiklerek geliyorsa bunun bir başlangıç noktası olmalı. Hareketi başlatan bir şey. Asıl meselem tanrıya ulaşmak değil yanlış anlaşılmasın. Ben zaten tanrıyı kabul ediyorum ama ulaştığım nokta fiillerimde özgür olmadığım kanısına vardırıyor beni. Sokrates gibi bağlayayım bari: "ben yinede hiçbir şey bilmiyorum"
bence bir bakıma çok haklısınız. Benimde aslında kastettiğim şey bu idi. Mesela M teorisinde Tanrı boyutu diye adlandırılan 11. boyut yani anerk boyutu bütün ihtimallerin var olduğu yer diye tanımlanıyor. Biz hali hazırda bütünün parçası isek yapabileceğimiz her şeyde onun dahilinde gerçekleşebilir. işte bizim özgür irademizde bütün ihtimallerin olduğu yerde her kendimizi bilişimizde, farkında olduğumuzda ve tercih yaptığımızda yani zamanda devinime girdiğimizde gerçekleşebiliyor. Aslında bir başlangıç noktası bence yok ama konu itibariyle farkındalığın izin verdiği ölçüde bir başlangıç noktası düşünülebilir diye düşünüyorum. Çünkü o zaman ancak bir anlam ve manaya ulaşabiliriz fakat herşeyin sadece bundan ibaret olmadığını da yine bilebiliriz. Yani aslında hiçbir şey bilmediğimizin ve aynı anda aslında her şeyin bilgisine sahip olduğumuzun. Göreceli olarak neyi anlamak istiyorsak o açıdan bakarak.
Bana göre özgü r irade yok çünkü bilim buna gidiyor ancak kuantum fiziğine göre belirsizlik kuramı var buda çok ihtimalli evrenler söz konusu kısacası fizik kuralları çok farklı evrenler olabilir... DNA mız bilgilerimiz kayıtlı bu gerçek bile özgür irade olmadığının kanıtı
Özgür irade buda özgür irade olmuyor kaos oluyor kuantum fiziğinin temeli
yani en nihayetinde farklı evrenlerde bir sürü ben varsam ve bir sürü muhtemel gelecek varsa bile ben şu an bu evrende özgür değilim. Tıpkı diğerinde de özgür olmadığım gibi. Böyle düşündürdün.
https://www.google.com/amp/s/bilimfili.com/ozgur-irade-bir-yanilsama-mi/amp/
Aslında bu makale özgür iradenin olmadığından çok olduğunu ortaya koyuyor. Çünkü yapılan deneyde bilimsel olarak özgür iradeleri olmadığı söylenen insanların aslında özgür bir irade ile daha kötü davranma kalıbı geliştireceklerine dikkat çekilmiş. Zannediyorum bizim irademizi özgür kılmayan şey toplumsal yargılar ve öğrendiğimiz ve bizi belirli tipte davranmaya iten genel yargılar olabilir.
Bilinçaltının biz karar aldığımızın farkına varmadan önce karar alması bence özgür irademiz olmadığını göstermez. Sonuçta bilinçaltıızda bize aittir. Ve sınırlı farkındalık kapasitelerimiz ve yargılarımızla bilincine varamadığımız fakat yine bize bizim bilgimize ve hayatımıza ait olan pek çok bilgi bilinçaltı tarafından algılanıp kaydediliyor. Ve aslında davranış ve kararlarımızın temeli olarak bilinçaltımız sahip olduğumuz verileri bütünüyle değerlendirerek bizim farkındalığımıza yansıtıyor. Yani aslında yine kararı veren biziz ama farkında değiliz. Bence insanlar kendilerine dair algılarını ve farkındalıklarını geliştirebilirler üzerine çalışırlarsa ve iradelerine karşı daha çok farkındalık sahibi olabilirler.
Özgür irade olmadan, özgür irade yoktur yorumunu nasıl yapabilirim ?
İşler malesef o kadar yüzeysel değil
bu yorumu yapman da zorunludur. En kısa cevabı bu olur ama felsefi olarak çok daha derin cevapları da var.
Çünkü herkes istenç herkesin farklı yönleri var bu yönler kayıtlı evren kuralları yâda dıştan gelen istenç ler sende olanı çıkarıyor farklı evrende farklı karakterli ben olabilir çünkü o evrenin istenci kuralları farklı oda sende bilmedigin gerçekleri cikarir sende kısacası sende olmayan çıkmaz tetiklenmesi lazım
Medeniyet olmadan evvel insan daha özgürdü
Özgür irademiz hakında bilimin bir deneyi duymustum. Şimdi insanlara elektrotlar takılıyor. Bir konuda soru sorduklarında. Karar mekanizmasinin verdigi tepkiye bakarak bilim adamları cevabı insanlar vermeden önce biliyor. Yani özgür irade haricinde beynimizdeki süreçleri yaşıyoruz sadece. Özgür iradeye hakim olsak beynimizin bütün düşünce sistemi kontrol edebilirdik. Fakat bazen hiçbir şekilde onu atamayip kafamizi yiyen düşüncelere sahip olabiliyoruz. Özgür irade sadece liberalizmin beslendiği bir mit.
Matematik olarak bütün ihtimallerin doğru olma ihtimali var bilim daha yolun başında bilimi bize anlayacağımız şekilde veriyorlar güneş sisteminde ne 8 gezegen nede 9 gezegen var aslında sayilayamayak kadar çok gezegen var pluton 9 gezegendi ne oldu da gezegen lik ten çıktı çünkü plutonun gerisinde bir astroit kuşağı kesf edildi bunun üzerine astroit kuşağı dışında 9 gezegen bulma arayışına giriştiler çünkü 9 bitişi simgeler tamamen mantık ile uyuşturma çabası yoksa pluton kuşağında binlerce gezegen var 5 tanesi plutondan büyük ama bu evrim ağacında geçmez
Kaos teorisiyle özgür iradenin bağlantısı nedir? Kaos teorisi değişken sayısının fazlalığı ve bir sistemin fazla karmaşık olması sebebiyle gelecek durumunun öngorulememesi anlamına gelir. Hava durumunu bir noktadan sonra tahmin edememek gibi. Ancak tamamen kati determinist yasalarla mekanik bir sekilde ozgur irade barindirmadan da isleyebilir.
Çünkü sende kaosun sonucusun hücrede olan istenç sendede var
Ayrıca kaos mantığı aynı 0 ve 1 bunların çoklu ihtimali diğer hepsi varsayım yani aslında 1+1 =2 yapmaz
Determinizm ile kaos farklı şeyler. Sistemin determinist olup olmamasiyla alakasi yok. Yeterince karmaşık mekanik bir sistem de kaotik olabilir. Tersine gerçekten rastgele sureclerle yuruyen bir sistem de kaotik davranabilir. Günlük hayatta kullanilan kaos ifadesinden farklı bir şey. Ayrıca kaos teorisinin ve kelebek etkisinin çıkışı tamamen determinist bir yapıya sahip.
özgür irade yoktur.. Her şey etkileşim halinde ve zorunlu sonuçlara bağlıdır..
özgür irade yoksa kimsenin işlediği suçlardan dolayı ceza almaması lazım...
lakin düşünme insanın kendi seçtiği bir yoldur.
kanser hücreleri sana zarar verdiği için yok edilir. Hücre bunu isteyerek mi, isteksiz mi yaptı diye bakılmaz. Bunun gibi suç işleyen ister iradesiyle, ister iradesizce suç işlemiş olsun cezası verilir. Teze karşı yanlış anti tez.
Şükrü Ozsoy onlar hayvansal dürtülerini yerine getiriyor iradenin olması için düşünmenin olması lazım ve insan düşünüyor.
hocam "düşünce" dediğin şey öylesine kıt ki. Yani bir et parçası ile düşünüyorsun. Bunun mükemmel bir düşünüş olduğunu da asla bilemeyiz. Varlığı algılamadaki duyu yetersizliğimizi de tespit edemeyiz. yani beynin düşünüşünü ilaçlar alkol hatta yiyecekler bile etkiler. Bu etkilerin altında nasıl olur da "ben özgürce düşünüyorum" deriz.
düşünce özgürlüğü : Düşüncenin dış baskı ve yasaklarla sınırlandırılmaması, fikir hürriyeti öğrenme faaliyeti ile düşünce özgürlüğü farklı şeylerdir.
aynı dilde buluşamadık.
Yıldırım Baydan "sünnet" başlığı bir üstte. Yanlış yere yazdın hocam
Fark ettim son anda
ihtimaller dahilinde özgürüz. Her ihtimal başka bir kaos yaratır. Yaptığımız her seçimde içine dahil olduğumuz yeni bir senaryo ile yolumuza devam ederiz. Varolan ihtimallerin ve buna bağlı senaryoların el verdiği kadar özgürüz aslında. Ama görünürde farkındalık kapasitemiz kadar özgür olduğumuz düşünülebilir ve bu kapasiteyi yaratan duyguların yarattığı hislerin berraklığı nispetinde de farkındayızdır bence.
her seçim yeni bir senaryo yaratır diyorsunuz ama aslında bize uzanan seçim de bizden bir önceki seçimin senaryosu değil mi?
bir senaryodan başlamak zorundayız. Zamanda ilerledikçe aslında senaryolar arasında geçiş yapıyoruz. Orada bütün ihtimaller var, buna paralel evrenler de diyebiliriz. Ve biz her seçtiğimiz ihtimalde hali hazırda zaman ve mekanda bulunan bütün senaryolarda seyahat ediyoruz kendimize rota seçiyoruz diye düşünüyorum. Belki biraz çılgınca oldu ama bence öyle. Tabi ki de bu durumda bir sonraki ihtimale sıçrama yapmak için bir önceki ihtimalde bulunmalıyız.
yani başlangıç noktası özgür iradenin en özgür olduğu nokta olabilir.
ya aslında aristoda da olan, islam felsefesinde de olan "muharriku'l-evvel" (ilk hareket ettirici) e gidiyor zihnim. Yani her şey böyle birbirini tetiklerek geliyorsa bunun bir başlangıç noktası olmalı. Hareketi başlatan bir şey. Asıl meselem tanrıya ulaşmak değil yanlış anlaşılmasın. Ben zaten tanrıyı kabul ediyorum ama ulaştığım nokta fiillerimde özgür olmadığım kanısına vardırıyor beni. Sokrates gibi bağlayayım bari: "ben yinede hiçbir şey bilmiyorum"
bence bir bakıma çok haklısınız. Benimde aslında kastettiğim şey bu idi. Mesela M teorisinde Tanrı boyutu diye adlandırılan 11. boyut yani anerk boyutu bütün ihtimallerin var olduğu yer diye tanımlanıyor. Biz hali hazırda bütünün parçası isek yapabileceğimiz her şeyde onun dahilinde gerçekleşebilir. işte bizim özgür irademizde bütün ihtimallerin olduğu yerde her kendimizi bilişimizde, farkında olduğumuzda ve tercih yaptığımızda yani zamanda devinime girdiğimizde gerçekleşebiliyor. Aslında bir başlangıç noktası bence yok ama konu itibariyle farkındalığın izin verdiği ölçüde bir başlangıç noktası düşünülebilir diye düşünüyorum. Çünkü o zaman ancak bir anlam ve manaya ulaşabiliriz fakat herşeyin sadece bundan ibaret olmadığını da yine bilebiliriz. Yani aslında hiçbir şey bilmediğimizin ve aynı anda aslında her şeyin bilgisine sahip olduğumuzun. Göreceli olarak neyi anlamak istiyorsak o açıdan bakarak.