Dogru yol oysa ateistligi de kabul ederim sen keyfinde ol. Arastirirken bir dini kabul etmis olmak bana hic ama hic zarar vermiyor. Hele de islam gibi bir din ise. Bireysel ve toplumsal fayda saglayan bir din beni guclendirir.
Diyelim ki sen bana 5tane kapali kutu gosterdin Ve iclerinden birini secip bana verdin al bu enguzeli dedin. Ben digerlerini gormeden buna nasil inanacam
Anlayışınızı bir sonraki aşamaya ulaştıracak türden muazzam bir hikaye. Sonuna kadar okuyun arkadaşlar eminim bakış açınızı değiştirecektir Öldünüz. Evinize giderken öldünüz, Bir araba kazasıydı, öyle değişik bir kaza değildi fakat anlamsızdı. Geride bir eş ve iki çocuk biraktınız. Acısız bir ölümdü. Ambulans ilk yardımcıları seni kurtarmak için herşeyi yaptı fakat olmadı. Bedeniniz öyle dağılmıştı ki, inan ölmen daha iyiydi. Ve böylece benle tanıştın. ‘Ne.. Ne oldu? Diye sordun..’Nerdeyim?’ Önemli olan ‘’Öldün’’ dedim. Kelimeleri çevirmenin anlamı yok. ‘Bir.. Bir kamyon vardı ve kayıyordu’ “ Evet” dedim ‘Ö.. Öldüm mü?’ ‘’Evet, fakat kötü hissetme. Herkes ölür’’ dedim. Etrafına bakındın. Tek şey hiçlikti. Sadece sen ve ben.’Burası neresi?’ diye sordun.’Burası ölümden sonraki hayat mı?’ “Az ya da çok.” dedim ‘Sen Tanrı mısın?’ diye sordun. “Evet.” dedim. “Ben Tanrıyım.” ‘Çocuklarım.. Karım,’ dedin. “N’olmuş onlara?” ‘İyi olacaklar mı?’ “Bu benim de görmek istediğim ,” “.. Yeni öldün ve senin endişen alien.. Bana hayranlıkla baktın. Senin için Tanrı'ya benzemiyordum. Sadece bir erkeğe ya da muhtemelen bir kadına benziyordum. Belli belirsiz otorite figürü, belki. Yücelikten çok bir dilbilgisi öğretmeni gibi.. “Endişelenme. ”Dedim. "Onlar iyi olacak. Çocuklarınız sizi her açıdan mükemmel olarak hatırlayacaktır. Onlar için, seni hor görecek vakitleri olmadı. Karın dışarıdan ağlıyor olacak, ancakiçinden gizlice rahatlayacak. Adil olmak gerekirse, evliliğiniz parçalanıyordu. Eğer sana teselli olacaksa,;kendisini rahat hissetmekten dolayı suçlu hissedecek ". (şaşırmışca) “Oh,” dedin. ‘.. Şimdi ne olacak? Cennete mi, cehennememi, nereye?’ “Hiçbiri.” dedim. “Sen reenkarnasyon olacaksın.” ‘Ah,’ dedin. ‘.. Öyleyse Hintliler haklıydı.’ “Bütün dinler kendince haklıdır,” dedim. “.. Benlen yürü.” Boşluk boyunca beni yürüyerek takip ettin. ‘Nereye gidiyoruz?’ “Özel bir yere değil,” dedim. “.. Sadece yürürken konuşmak iyi oluyor.” ‘Öyleyse bunun anlamı ne?’ diye sordun . ‘Yeniden doğduğumda, belleğim bomboş olacak, değil mi? Bir bebek. Öyleyse bu hayatta ki bütün tecrübelerim ve yaptığım hiçbirşeyin önemi kalmayacak.’ “Öyle değil!” dedim. “İçinizde geçmiş hayatların tüm bilgi ve deneyimlerine sahipsiniz. Sadece şu an hatırlamıyorsun.” Yürümeyi bıraktım ve omuzundan tuttum. “Ruhunuz hayal edebileceğinizden çok daha görkemli, güzel ve devasa. İnsan zihni, gerçekte olduğunuzun sadece küçük bir kısmını içerebilir. Sıcacık ya da soğuk olup olmadığını görmek için parmağınızı bir bardak suya sokmak gibi. Gemiye kendinizin küçük bir bölümünü koyarsınız ve onu geri getirdiğinizde sahip olduğu tüm deneyimleri kazanmış olursunuz. ” “48 yıldan beridir bir insan bedenindesin, o yüzden yeterince büyüyemedin ve geri kalan o muazzam bilincini hissedemedin. Eğer burada yeterince uzun kalsaydık, herşeyi hatırlayacaktın. Fakat her hayat arasında bunu yapmanın bir anlamı yok. ” ‘O zaman kaç defa reenkarne oldum?’ “ Oh, bir sürü kez. Çok ve çok kez. Bir süre değişik hayata” dedim.’Bu zamanlarda, MS 540’ta bir Çinli kız olacaksın. ” ‘Bekle, ne? Diye kekeledin. ‘Beni zamanda geri mi gönderiyorsun?’ “Hımm, teknik olarak sanırım. Senin bildiğin zaman kavramı, senin evreninde geçerli. Benim geldiğim yerde herşey daha değişik.” ‘Nerden geliyorsun?’ Diye sordun. “Tabiki”, diye açıkladım. “.. Öyle bir yerden geldim ki. Bambaşka bir yer. Ve benim gibi başkaları da var. Biliyorum, oranın nasıl bir yer olduğunu öğrenmek isteyeceksin, fakat samimi söylüyorum, anlayamazsın.” Biraz üzülüp boynun büküldü.’…fakat, bekle. Eğer farklı zamanlarda, farklı yerlere reenkarne olduysam, bir nokta da kendimle de karşılaşmış olmaylıyım’ “Elbette. Bu her zaman olur. Ve her iki hayat da sadece kendi ömürlerinin farkındadır ve sen böyle olduğunun farkında değilsindir. ‘Peki o zaman bunun anlamı ne? “ “Cidden mi? Diye sordum. “Cidden bana hayatın anlamını mı soruyorsun? Bu biraz basmakalıp olmadı mı? ” ‘Bu makul bir soru,’ diye ısrar ettin. Gözlerine baktım. “Hayatın anlamı, bu evreni yaratmamın amacı, SENİN gelişmendir.” ‘İnsan oğlu mu demek istiyorsun? Bizim gelişmemizi mi istiyorsun?’ “Hayır, sadece SEN. Bütün bu evreni SENIN için yarattım. Her yeni hayatta SEN gelişip, olgunlaşmakta ve çok daha geniş ve büyük akıl, zeka haline gelmektesin.” ‘Sadece ben mi? Diğer insanlara ne olmakta?’ “Başka hiç kimse yok, ”Dedim. “.. Bu evrende sadece SEN ve Ben varız.” Boş gözlerle bana baktın.’ Fakat Dünyadaki onca insan…’ “Hepsi sensin. SENİN farklı İnkarnasyonların.” ‘Bekle. Yani ben herkes miyim? “Şimdi anlamaya başlıyorsun,”Dedim, kutlar şekilde sırtına vurarak. ‘Ben şu ana kadar yaşayan her insan mıyım?’ “Ya da bundan sonra yaşayacak her insan, evet.” ‘Ben Abraham Lincoln’muyum?’ Dehşetle ‘Ben Hitler’ miyim ?’ Dedin “Ve O’nun öldürdüğü milyonlarsın.” ‘Ben İsa’ mıyım?’ “Ve O’na inanan herkessin.” Sessizce kaldın bir süre. “Ne zaman birini incitsen,” Dedim, “.. Kendini incitiyordun aslında. Ne zaman birine hoşgörülü davransan kendine hoşgörülü davranıyordun aslında. Bugüne kadar her bir insan tarafından yaşanmış ve ya yaşanacak her mutlu ve üzüntülü an SEN tarafından deneyimlenmiş ve deneyimlenecektir .” Uzun bir zaman düşündün. ‘Fakat neden??’ Diye sordun. ‘Bunların hepsi ne için’ “Çünkü bir gün SEN benim gibi biri olacaksın. Çünkü sen aslında busun. Benim türümden biri. Sen benim küçüğümsün.” ‘Haaaa’ dedin inanmamışcasına. ‘Yani ben bir Tanrı mıyım?’ “Hayır. Henüz değil. Henüz bir ceninsin. Henüz gelişmektesin. Bütün zamanlarda, bütün insanların hayatını yaşadığında, doğmak için yeterli olgunluğa erişeceksin.” ‘Öyleyse bütün evren,….. Sadece..’ dedin “BİR YUMURTA .” diye cevapladım. “Simdi senin bir sonraki hayata gitme zamanın.” Ve seni yoluna gönderdim.. By: Andy Weir SONUÇ: Şu an hissetiklerin, duygular seni kendi üstünde kaldırmakta ve aklın gelişmektedir. Yükselmiş. Yeni bir aşamaya yüceldin. Evet, yeni biriyle tanıştığında içinden bunları düşünmek kaçınılmaz olacaktır. Kendine soracaksın ‘Annem, kardeşim, çocuğum, eşim, en iyi arkadaşım, hepsi ben mi?’ Onlarla konuşurken bunu düşüneceksin. Daha fazla sorgulayacaksın kendini, ‘ Bu çekici garson kız, yada Leonardo DiCaprio, yada Ghandi, bütün o teröristler, politikacılar, savaşlarda ölen askerler, patronum….hepsi,,, gerçekten BEN olabilir mi?’ Fakat düşündüklerin normal, iyi şeyler. Sorgula. Herşeyi ve herkesi sorgula. Evrene bu bakış açısıyla algıla. Dünyaya ve içindeki herkese bu gözle bak. Düşün eğer hepimiz birbirimizi böyle görseydik. BİR gibi. N’olmuş bu sadece bir hikayeyse, önemli olan inandığımız bir hikaye olması. Belki hikayeyi değiştirme ve yeni bir tane kabul etme zamanı. Yeni bir hikaye, Dünyayı daha iyi bir yer yapacak türden. Bir hikaye; Dünyayı daha iyi bir yer yapacak, Doğru hikaye olup olmaması değil, HEPSİ DOĞRU. Bir hikaye; SENi daha iyi bir insan yapacak. Bir TANRI. Aklıma Gelmişken Ekleyeyim: Bu yazıyı ‘’SEN’’ kendin yazdın… Kaynak: http://simplecapacity.com/2015/07/the-egg-story/ Çeviri: Yusuf ŞAHİN
Puhahaaa bu nasil bir Tanri ki sadece belirli ruhlari yaratmaya gucu yetiyor. Yenisini yaratmiyor da ayni ruhu dolandiriyor. Ben neden durduk yere hitler oluyorum bilmem ne oluyorum. O zaman ilk yaratilan ruh sayisi belli. Ve kader bildigimiz kader degil o zaman ben yazilan senoryoyu oynamak zorunda degilim
Dogru yol oysa ateistligi de kabul ederim sen keyfinde ol. Arastirirken bir dini kabul etmis olmak bana hic ama hic zarar vermiyor. Hele de islam gibi bir din ise. Bireysel ve toplumsal fayda saglayan bir din beni guclendirir.
araştırmacısın orn: Hristiyan yada yahudisin yinede doğruyu bulsan degistirirmisin
Degisirim. Amacim dogru sandigim yolun dogru oldugundan emin olmak. Dogru degilse dogruyu secerim
Dogrulari zaten kabul etmeyeceksem daha niye yoruyorum kendimi
doğrular seni hep bu zamana kadar ne öğretti
Diyelim ki inanc degistirmeyi yanlis buluyorum. Peki gozlerimi actigimda bana ogretilen dini sorgusuz sualsiz kabul etmem dogru mu
doğru degil araştırma yapıyorsun çünkü bazi şüphelerin var
bazi tezatliklar gördün ayetlerde ve hadislerde bence araştırma yapıyorsun
Diyelim ki sen bana 5tane kapali kutu gosterdin Ve iclerinden birini secip bana verdin al bu enguzeli dedin. Ben digerlerini gormeden buna nasil inanacam
Zafer sen iyi misin ben her yorumumda arastirma yaptigimi soyluyorum zaten
Ben hayatimda tezatlar gordum beni arastirma yapmaya iten de bu
Ben hepsini ogrenip kendi secimimi yasamak istiyorum toplumun bana empoze ettigi dini siyaseti partiyi degil
Benim arastirmam sadece din degil bilim de var bunun icjnde
Anlayışınızı bir sonraki aşamaya ulaştıracak türden muazzam bir hikaye. Sonuna kadar okuyun arkadaşlar eminim bakış açınızı değiştirecektir Öldünüz. Evinize giderken öldünüz, Bir araba kazasıydı, öyle değişik bir kaza değildi fakat anlamsızdı. Geride bir eş ve iki çocuk biraktınız. Acısız bir ölümdü. Ambulans ilk yardımcıları seni kurtarmak için herşeyi yaptı fakat olmadı. Bedeniniz öyle dağılmıştı ki, inan ölmen daha iyiydi. Ve böylece benle tanıştın. ‘Ne.. Ne oldu? Diye sordun..’Nerdeyim?’ Önemli olan ‘’Öldün’’ dedim. Kelimeleri çevirmenin anlamı yok. ‘Bir.. Bir kamyon vardı ve kayıyordu’ “ Evet” dedim ‘Ö.. Öldüm mü?’ ‘’Evet, fakat kötü hissetme. Herkes ölür’’ dedim. Etrafına bakındın. Tek şey hiçlikti. Sadece sen ve ben.’Burası neresi?’ diye sordun.’Burası ölümden sonraki hayat mı?’ “Az ya da çok.” dedim ‘Sen Tanrı mısın?’ diye sordun. “Evet.” dedim. “Ben Tanrıyım.” ‘Çocuklarım.. Karım,’ dedin. “N’olmuş onlara?” ‘İyi olacaklar mı?’ “Bu benim de görmek istediğim ,” “.. Yeni öldün ve senin endişen alien.. Bana hayranlıkla baktın. Senin için Tanrı'ya benzemiyordum. Sadece bir erkeğe ya da muhtemelen bir kadına benziyordum. Belli belirsiz otorite figürü, belki. Yücelikten çok bir dilbilgisi öğretmeni gibi.. “Endişelenme. ”Dedim. "Onlar iyi olacak. Çocuklarınız sizi her açıdan mükemmel olarak hatırlayacaktır. Onlar için, seni hor görecek vakitleri olmadı. Karın dışarıdan ağlıyor olacak, ancakiçinden gizlice rahatlayacak. Adil olmak gerekirse, evliliğiniz parçalanıyordu. Eğer sana teselli olacaksa,;kendisini rahat hissetmekten dolayı suçlu hissedecek ". (şaşırmışca) “Oh,” dedin. ‘.. Şimdi ne olacak? Cennete mi, cehennememi, nereye?’ “Hiçbiri.” dedim. “Sen reenkarnasyon olacaksın.” ‘Ah,’ dedin. ‘.. Öyleyse Hintliler haklıydı.’ “Bütün dinler kendince haklıdır,” dedim. “.. Benlen yürü.” Boşluk boyunca beni yürüyerek takip ettin. ‘Nereye gidiyoruz?’ “Özel bir yere değil,” dedim. “.. Sadece yürürken konuşmak iyi oluyor.” ‘Öyleyse bunun anlamı ne?’ diye sordun . ‘Yeniden doğduğumda, belleğim bomboş olacak, değil mi? Bir bebek. Öyleyse bu hayatta ki bütün tecrübelerim ve yaptığım hiçbirşeyin önemi kalmayacak.’ “Öyle değil!” dedim. “İçinizde geçmiş hayatların tüm bilgi ve deneyimlerine sahipsiniz. Sadece şu an hatırlamıyorsun.” Yürümeyi bıraktım ve omuzundan tuttum. “Ruhunuz hayal edebileceğinizden çok daha görkemli, güzel ve devasa. İnsan zihni, gerçekte olduğunuzun sadece küçük bir kısmını içerebilir. Sıcacık ya da soğuk olup olmadığını görmek için parmağınızı bir bardak suya sokmak gibi. Gemiye kendinizin küçük bir bölümünü koyarsınız ve onu geri getirdiğinizde sahip olduğu tüm deneyimleri kazanmış olursunuz. ” “48 yıldan beridir bir insan bedenindesin, o yüzden yeterince büyüyemedin ve geri kalan o muazzam bilincini hissedemedin. Eğer burada yeterince uzun kalsaydık, herşeyi hatırlayacaktın. Fakat her hayat arasında bunu yapmanın bir anlamı yok. ” ‘O zaman kaç defa reenkarne oldum?’ “ Oh, bir sürü kez. Çok ve çok kez. Bir süre değişik hayata” dedim.’Bu zamanlarda, MS 540’ta bir Çinli kız olacaksın. ” ‘Bekle, ne? Diye kekeledin. ‘Beni zamanda geri mi gönderiyorsun?’ “Hımm, teknik olarak sanırım. Senin bildiğin zaman kavramı, senin evreninde geçerli. Benim geldiğim yerde herşey daha değişik.” ‘Nerden geliyorsun?’ Diye sordun. “Tabiki”, diye açıkladım. “.. Öyle bir yerden geldim ki. Bambaşka bir yer. Ve benim gibi başkaları da var. Biliyorum, oranın nasıl bir yer olduğunu öğrenmek isteyeceksin, fakat samimi söylüyorum, anlayamazsın.” Biraz üzülüp boynun büküldü.’…fakat, bekle. Eğer farklı zamanlarda, farklı yerlere reenkarne olduysam, bir nokta da kendimle de karşılaşmış olmaylıyım’ “Elbette. Bu her zaman olur. Ve her iki hayat da sadece kendi ömürlerinin farkındadır ve sen böyle olduğunun farkında değilsindir. ‘Peki o zaman bunun anlamı ne? “ “Cidden mi? Diye sordum. “Cidden bana hayatın anlamını mı soruyorsun? Bu biraz basmakalıp olmadı mı? ” ‘Bu makul bir soru,’ diye ısrar ettin. Gözlerine baktım. “Hayatın anlamı, bu evreni yaratmamın amacı, SENİN gelişmendir.” ‘İnsan oğlu mu demek istiyorsun? Bizim gelişmemizi mi istiyorsun?’ “Hayır, sadece SEN. Bütün bu evreni SENIN için yarattım. Her yeni hayatta SEN gelişip, olgunlaşmakta ve çok daha geniş ve büyük akıl, zeka haline gelmektesin.” ‘Sadece ben mi? Diğer insanlara ne olmakta?’ “Başka hiç kimse yok, ”Dedim. “.. Bu evrende sadece SEN ve Ben varız.” Boş gözlerle bana baktın.’ Fakat Dünyadaki onca insan…’ “Hepsi sensin. SENİN farklı İnkarnasyonların.” ‘Bekle. Yani ben herkes miyim? “Şimdi anlamaya başlıyorsun,”Dedim, kutlar şekilde sırtına vurarak. ‘Ben şu ana kadar yaşayan her insan mıyım?’ “Ya da bundan sonra yaşayacak her insan, evet.” ‘Ben Abraham Lincoln’muyum?’ Dehşetle ‘Ben Hitler’ miyim ?’ Dedin “Ve O’nun öldürdüğü milyonlarsın.” ‘Ben İsa’ mıyım?’ “Ve O’na inanan herkessin.” Sessizce kaldın bir süre. “Ne zaman birini incitsen,” Dedim, “.. Kendini incitiyordun aslında. Ne zaman birine hoşgörülü davransan kendine hoşgörülü davranıyordun aslında. Bugüne kadar her bir insan tarafından yaşanmış ve ya yaşanacak her mutlu ve üzüntülü an SEN tarafından deneyimlenmiş ve deneyimlenecektir .” Uzun bir zaman düşündün. ‘Fakat neden??’ Diye sordun. ‘Bunların hepsi ne için’ “Çünkü bir gün SEN benim gibi biri olacaksın. Çünkü sen aslında busun. Benim türümden biri. Sen benim küçüğümsün.” ‘Haaaa’ dedin inanmamışcasına. ‘Yani ben bir Tanrı mıyım?’ “Hayır. Henüz değil. Henüz bir ceninsin. Henüz gelişmektesin. Bütün zamanlarda, bütün insanların hayatını yaşadığında, doğmak için yeterli olgunluğa erişeceksin.” ‘Öyleyse bütün evren,….. Sadece..’ dedin “BİR YUMURTA .” diye cevapladım. “Simdi senin bir sonraki hayata gitme zamanın.” Ve seni yoluna gönderdim.. By: Andy Weir SONUÇ: Şu an hissetiklerin, duygular seni kendi üstünde kaldırmakta ve aklın gelişmektedir. Yükselmiş. Yeni bir aşamaya yüceldin. Evet, yeni biriyle tanıştığında içinden bunları düşünmek kaçınılmaz olacaktır. Kendine soracaksın ‘Annem, kardeşim, çocuğum, eşim, en iyi arkadaşım, hepsi ben mi?’ Onlarla konuşurken bunu düşüneceksin. Daha fazla sorgulayacaksın kendini, ‘ Bu çekici garson kız, yada Leonardo DiCaprio, yada Ghandi, bütün o teröristler, politikacılar, savaşlarda ölen askerler, patronum….hepsi,,, gerçekten BEN olabilir mi?’ Fakat düşündüklerin normal, iyi şeyler. Sorgula. Herşeyi ve herkesi sorgula. Evrene bu bakış açısıyla algıla. Dünyaya ve içindeki herkese bu gözle bak. Düşün eğer hepimiz birbirimizi böyle görseydik. BİR gibi. N’olmuş bu sadece bir hikayeyse, önemli olan inandığımız bir hikaye olması. Belki hikayeyi değiştirme ve yeni bir tane kabul etme zamanı. Yeni bir hikaye, Dünyayı daha iyi bir yer yapacak türden. Bir hikaye; Dünyayı daha iyi bir yer yapacak, Doğru hikaye olup olmaması değil, HEPSİ DOĞRU. Bir hikaye; SENi daha iyi bir insan yapacak. Bir TANRI. Aklıma Gelmişken Ekleyeyim: Bu yazıyı ‘’SEN’’ kendin yazdın… Kaynak: http://simplecapacity.com/2015/07/the-egg-story/ Çeviri: Yusuf ŞAHİN
reenkarnasyon arastirdin mi
Evet
Saçma mi sence
Hem de cok
sana laf yetiştiremem birsey demiyorum
Demek zorunda degilsin
Puhahaaa bu nasil bir Tanri ki sadece belirli ruhlari yaratmaya gucu yetiyor. Yenisini yaratmiyor da ayni ruhu dolandiriyor. Ben neden durduk yere hitler oluyorum bilmem ne oluyorum. O zaman ilk yaratilan ruh sayisi belli. Ve kader bildigimiz kader degil o zaman ben yazilan senoryoyu oynamak zorunda degilim
Iste bu cok anlamsiz olur. Ben kalkip seni oldureyim ve o zaman beni cezaevine atmasinlar. Ben yapmadim kader buydu?
seninle diyaloga girmeyim vaktim yok şuan
Benimde