Bir binanın ustasız olmasını (taş kum, çimento, su birbiriyle anlaşıp o binayı oluşturmaları mümkün olmadığı oçin) imkansız görüpte, bu kainat binay-ı kübrasının ustasız oluştuğuna inanma ve hatta ustasının olmasını imkansız görme kainattaki en büyük hurafedir...!
Ben akıl dışı hiçbir şey kabul etmem insanlarda ki mesela göz niye iki tane ve niye her insanda bu höyle ve niye her insandada gözler hep aynı yerde ve göz niye görür ama tatmaz duymaz konuşmaz bu bir ostekle iradeyle bir seçimle oluşturulmjş bir nizamı ve düzeni çok açıkça gösterir bir irade ve bir nizam ise irade sahibini ve o düzeni koyan çok açıkça gösterir ne kaotiği
Bir saksıda bir avuç toprak binlerce çiçeklere meyvelere sebzelere nöbetdarlık ediyor ya diyeceksin ki bu bir avuç toprakta binlerce her çiçeğin ve meyvenin şeklini rengini tadını bilim ona göre yapan ve hiç şaşırmayan binlerce makineler var, yada bir üst akıl ve sonsuz kudret ve ilim sahibi bu işleri yapıyor diyecelsin sen seç
Ben inandığımı akli temellere dayandırıp izah ediyorum bu sadece binlerce delillerden biriydi fakat siz inandığınızı yada inançsızlığınızı bir türlü akli izahlarla anlatamıyorsunuz gerçi hoş akla zıt bir fikri aklen nasıl izah edeceksiniz sizde haklısınız .
Tasarım eğitiminde aldığımız en önemli ders şu ; yaptığın tasarımı açıklayabilmen gerekir. Kendi içinde tutarlı ve mantıklı olmak zorundadır. eğer ki kendi içinde mantıklı ve tutarlı değil ise ve sen tasarımını açıklayamıyor isen, bu kötü bir tasarımdır.
Sadece bu gezegen üzerinde bile hiçbir yaratılışçının açıklayamadığı saçmalıklar var. Bana neden bütün canlılar aleminde deniz atlarının erkeklerine; hamileliğin ortasında bebeği anne deniz atından alıp kendi karınlarında tamamlama görevi verildi açıklayamazsın. Veya bize neden 20. yaş dişi gibi bir illet verildiğini. Hiçbir yararı yok, yararı olmadığı gibi yandaki dişleri kökünden kırar, kırmasa bile zaman içinde mutlaka çürür. Böyle bir diş neden verildi? Açıklayamazsın evrenin %99'undan fazlası boşluk, o %1'i oluşturan gezegenlerin %99'undan daha fazlası ise yaşam için elverişsiz. Bu kadar gezegen neden yaratıldı? Açıklayamazsın. Neden sağa sola çarpıp gezegen yok eden astoidler var, neden galaksileri yutan kara delikler var, neden gezegenleri kızartan ve aniden ortaya çıkan saçma sapan ışınlar var? Açıklayamazsın.
''Onların neden yaratıldığını bilmememiz boşa yaratıldıklarını göstermez '' lafı da çok inandırıcı değil. Sadece birazcık aklını kullanırsan işin ne kadar tutarsız olduğunu görürsün.
Gözlemlenebilen uzay içerisinde birbirine çapraz giren galaksiler bile var. Bana bunların rotasının neden böyle yaratıldığını açıklayabilir misin? Ya da çaprazları boş ver, evrendeki o öve öve bitiremediğiniz düzen ve ahengi açıklayabilir misin? Galaksilerin nereye gittiğini, hangi kara deliğin bizi yutacağını, hangi yıldızın bizi yok edeceğini? Açıklayamazsın.
Bir üst tasarımcı var mı yok mu bilmiyorum, kesin olarak da kanıtlanabileceğini düşünmüyorum, fakat bu kadar saçmalığın bilerek, istenerek yapılmış olması pek mümkün değil.
Ege Hasbolat Ahh dostum niye yordun kendini, yazdıklarını anlayabilecek bi kapasitesi yok. Sana karşılık olarak verecek cevabı yine dar kalıplı düşünceleriyle üretecek ve seni tatmin etmeyecek. Yine de emeğin için teşekkürler değindiğin konular oldukça iyi.
Kapasite yok diye konuşmak bence çok yanlış. Ön yargılı olunmaması gerekiyor. Gerçi arkadaşın bu sayfada önceden yazdıkları da bunlardan farklı değildi ama olsun. Ben yazarım. Yazmayacağım tek insan tipi yobazlardır, bu arkadaş onlardan değil.
Bir sarayın yüz kapısı olsa o saya girmek icin bir kapının açılması kafidir, halbuki tasarım konusunda belki 80-90 kapı açıktır yani insandaki tasarımda bir düzen bir ustalık görünüyor ama birkaç kapı kapalı diye o saraya girilmez denemez yani bazı kusur zannedilen şeylere bakarak diğergüzel tasarımı görmezden gelnek yahut bir tasarımın varlığını reddetmek olmaz ben biyolog, kimyager, fizikçi yada işte diğer ilimler onlarla çok iştigal etmediğim için kainattaki herşeyi bilmiyorum hatta adın bile duymadığım bur sürü bitki ve hayvan vardır ama okuduklarımdan yola çılarak bazı küllî kaideler söyleyebiliriz 1:"Herşey zıddıyla bilinir",yani kusur olmazsa kemal, çirkinlik olmazsa cemal bilinmez. Soğuk olmazsa hararetin dereceleri bilinmez ve hakeza, işte bu alemdeki sanat tam görünsün güzellik tam bilinsin diye yaratıcı bazı çirkinliklere müsaade etmiş, aslımda bu çirkinlikler güzelliğin bilinmesine hizmet ettiği cihetle güzeldirler yani bir şey ya doğrudan güzeldir ya neticeleri itibariyle güzeldir yada güzelin bilinmesine sebebiyet verdiği için güzeldir işte bu kaidenin gözlüğüyle bakarsak hakiki kusur kalmamış olur. 2; "Bilim değişkendir" evet, bilim tarih içerisinde sürekli değişime uğramıştır, ak dediğine sonradan kara diyebilmiştir, güneş dönüyor denildi sonra ise dönmüyormuş yanılmışız, anne sütü zaralıdır denildi şimdi ise en faysalı besin gibi deniliyor, ve hakeza bilim bulduğu birşeyin sonradan tersini iddia edebiliyor öyleyse bilimdeki bir takım teoriler kesin delil olamaz. Gibi gibi konuyu uzatabiliriz, kısacası kainatta umumi bir düzen gözüküyor bu düzen üstünde düşünmeden birtakım cüz'i düzensizlikleri ve işe yaramaz zannedilen şeyleri düşünmek büyük parçayı es geçmek olur mesela yine tekrar ediyorum insanın 20 lik dişi şimdiki bilimce abes görülüyor bu hükmüm ilerde değişmesi imkan dahilindedir hem tüm dişlerin bir düzende olması ve bunun tüm insanlarda böyle olması bir tasarım deği midir? Evet, bebekken besinlerimize münasip verilen dişler yaşımız biraz ilerleyince tek tek sökülüp yerine yeni besinlere uygun olan dişlerin takılması bir uygunluğu, bir merhameti ve bir iradeyi ve bir ilmi gösterir hem dediğim gibi umum insanlarda böyle işliyor sistem, bu gerçekten bir SİSTEM bunu gözle görüruz gözle görüp akılla tartıp doğruluğunu bulduğumuz bir hakikat setredilmemeli tek istediğim insanların akıl ve mantık ve dahi vicdanına kulak vermesi
guzellikler allahin varligini kanitliyorsa cirkinlikler de yok olduğunu kanitliyor. Ki kuantum fizigi teorilerine göre üst boyutlarda tanri gibi vs. Herhangi birsey ayni anda hem var hem yok olabilir
Al bi de burdan yak verdiği cevaba bak Ege kendisi balinanın ağzında 40 gün geçiren yunusa ayı ikiye bölen muhammede kısacası tek boynuzlu atın varlığına yani masallara inanırken bilimi tutarsızlıkla suçluyor gülsem mi ağlasam mı bilemedim bi söz var 'aptalla tartışma aranızda ki farkı anlamayabilirler'
Tabiat konunları Allahın koyduğu ve adeti haline getirdiği kanunlardır, bu kanunları o koyduğu için yine o istediğinde adetini terkedip o kanunu değiştirebilir,mesela insanların tek başlı olması bir kanundur bir adet-i ilahiyedir fakat tarihte biz duysaydık ki iki başlı bir insan mucize eseri olarak var olmuş buna şaşırırdık çünkü bu adetin ve alışılmışlığın haricindedir zaten o yüzden mucize oluyor ya... Fakat insanlar iki başlı olsaydı sonra duysaydıkki tarihte biri mucize eseri olarak tek başlı olmuş yine şaşırırdık çünkü bu alışılmışlığın dışında bir şeydir, işte mucize böyledir mucizeyi imkansız görmek Allah koyduğu kanunu değiştiremez demektir kanunu koyan gerektiğinde elbette o kanunu değiştirir işte tabiat dediğiniz şey bu kanunlardan ibarettir!
Ayrıca Tuncay Doğan Özdemir bey, siz tartışmak ve kafa yormak istemiyorsanız çekilebilirsin, lütfen konuya müdahil olmayın insanlara yobaz, aptal, tabu esiri gibi hakaretlerde bulunmak insanî açıdan çok çirkin birşeydir ve merduttur, insanlar aynı fikirde olmayan diğer insanlara hakaret edemez etmemesi gerek bu kisinin seviyesini gösterir her neyse siz, müdahil olmazsanız (zira fikrî açıdan konusmak niyetinde değilsiniz) sevinirim....
Bende tüm ateistleri çok mantıksız ve divane ve saçma bir zihin yapısına sahip görüyorum öyle düşünüyor ama kinuşurken kimseye aptal ahmak vs.. Demiyorum kimseye hakatet etmiyorum
Bak ne kadar güzel söyledin eflatun diye bi arkadaş var araştırmanı tavsiye ederim etkileşim konusun da uzmandır inanç noktasında anlattıklarını genelleyemezsin sadece kendi fikrini ortaya koyarsın değinmek istediğim konu buydu ve istediğim doğrultu da bitti inancını genelleyerek anlatman senin gerçeği belirlediğin anlamına gelmez bu senin düşüncendir gerćeği sen belirleyemezsin
Bu kisisel gfikirlerim değil aklın zorunluluklarıdır be n insanlar akla yönelsin diye uğraşıyorum bunlar hakaret olmadığı için dile getiriyorum aıl ve kalp birleşorse işte hakikat ışıkları parlamaya başlar ama insanlara aptal demek aklın zorunluluğu değildir aklın zorunlulugu olsaydı ispat etmen gerekirdi halbuki ben tüm söylediklerimi akılla izah ediyorum bu da onu gerçek haline getiriyor
Ben bilimi reddetmiyorum ama siz bazı teorileri bilim sayıyorsunuz 7 çücelerin bir masal olduğunu herkes biliyor ama din bir gerçekliktir çünkü hicbir tarih dinin olmadığı hir tarihigösteremiyor bu din gerçeğini gözlere şiddetle gösterir antropolkğla din objesinden soyutlanmış bir toplum ispatlayamadılar tarihi bilgiler masal değildir evrim teorisi kendi içinde çelişik bir teoridir, zaten kesin bilgi içeren bir teori olsaydı bunu tüm bilim adamları kabul ederdi yada bu teori Allah yoktur manasına gelseydi dindar bilim adamları olnamak lazım gelirdi ve hakeza .... Bilim bu evrenin oluşumuna dair eğer bir yaratıcıyı kabul etmezse cansız varlıklardan var olması için sonsuz kudret ve ilim gerektiren düzenli intizamlı ve dakik sanatlı olan varlıkların olusmasını kabul etmiş ve dolayısıyla bir ilahtan kaçıp aslında binlerce ilahı kabul etmiş olur ben yaratıcısız bir bilimi akla ters olduğu için elbette kabul etmem ama bu bilmimi reddediyor değildir dinsiz bilimi reddediyorum demektir
Dünya üzerinde 40000 den fazla din var ve hepsinin fanatik inananları 'benim dinim gerçek eğer inanmazsan öldükten sonra ızdırap çekeceksin'diyor dinler tarihini araştırsaydın bütün dini inançların kökeninde çok tanrılı olduğunu ve günümüzde ki bazı dinlerin hala çok tanrılı olduğunun farkına varırdın dinin gerçeklikle hiç bir bağlantısı yoktur sadece inançtan ibarettir bilim somuttur yaşamın nereden geldiğini ne tip genomlar taşıdığımızı yer kürenin hangi coğrafyasından ortaya çıktığımızı genetik bilimi ortaya koyuyor bu işle uğraşan arkadaşlara da genetik mühendisi diyoruz neyse bu konu kısır bir döngü sen inancınla yaşamaya devam et ama bil ki dinler inançtan öteye geçemeyecek
İslam dini ilk insanla başladı ve heo var oldu bu tehid diniydi ancak peygamberin getirdiği dinler sonradan insanlar değiştiretek tahrif ederek dini bozmuşlar fakat sonuncu peygamberin ki o da ilk insanla var olan tevhid dinini dava etmistir ve onun davası bozulmaktan mahfuz kalmıştır örneğin kuranda tek bir kelime değişmeniştir (hafızlar vesilesiyle,) ben tüm dinler hak demiyorum zaten hen ben bur din kabul ediyorum oda tevhid dini yani tüm peygamberlerin dini zira akıl bir ve tek olan yaratıcıyı gerekli kılar yoksa bir yaratıcıyı kabul etmemek tüm suursuz varlıklarsan oluşan milyarlar ilahı kabul etmek demejtir zira görünen fiiller bir ilim irade ve hadsiz bir kudreti gösterir
Doğanın kanunları Tanrı tarafından belirleniyor ise bu kanunlara aykırı doğan canlılar ne oluyor? Dünyaya 2 başlı gelen insanlar ve yılanlar da var. 2 kalpli, 6 böbrekli, 3 bacaklı, 43 veya 45 kronızomlu insanlar da var. Doğanın kanunları Tanrının kendi eli ile hazırlanmışsa, bu insanlar hangi güç ile bunlara sahip oldu?
Şu anda Almanyada 1400 küsür sene önce bulunan Kur'anla günümüz Kur'anının uyuşmadığı hakkında ciddi bir araştırma yapan bir profösör var. Bir daha düşün derim.
Bunların bir sürü hikmeti var, Tanrı bu suretle o kanunu değiştirebileceğini yani irade ve kudretin gösteriyor yani istersem böylede yapabilirim diyor hem kör sağ ır vs.. İnsanları yaratarak diğer ağlam insanları ibrete ve şükre ve o engellleride sabra sevkediyor zora Allahın isimleri tecelli edecek yerler ister sabrettirici ve şükrettirici isimlerinin tezahürü için vuna müsaade edilmiştir
Yani beni istese sırf başkasını tehdit etmek için hiçbir günahım yokken sakat, asalak, eksik yaratır diyorsun. Ve, bu insanların bilerek, istenerek yaratıldığını söylüyorsun, doğru mu?
Bu zaten bilinen birşeydi, bu kuranın değiştiğini mi gösterir, araplar kendi dili olduğu için harekeye ihtiyaç duymadılar fakat islan dini yayılıp arapça bilmeyenler müslüman olunca kuranı yanlış ojuyorlardı hatekeleri yanlış yapıyorlardı bunun üzerine şam valisi haccac zamanında harekeleme, noktalama yapıldı bu yeni bulunan bir bilgi değil
Gayet de değişmiş olduğunu gösterir. Noktalamaya göre anlam değişiyor. Noktalamanın doğru yapılıp yapılmadığını neye göre bileceğiz? Sence artık %100 değişmemiştir demek ne kadar doğru?
Kuran binperce kişi tarafından ezverlenmişti harfiyyen binler hafızalarsa kayıtlıydı peygamber zamanında kuran defalarca arza edilmişti yani baştan sina okunmuştu be ezber bu okuyuşa yani peygambein okuyuşuba göre yapılıyordu harekelemede buna göre olmuştu eğer okunduğu şekline ters bir harekeleme olsaydı binlerce hafızlar müdahale edelerdi yani iş oldukça sıkı tutuldu değişme olmuş olamaz
İlk hafızların ağzından yazıldığı zaman noktalama işaretleri yoktu zaten. İlk yazıya geçirildiği zaman noktalama işaretleri olsaydı, bu Kur'anda neden yok bunu açıklamaz.
Merak etme, yanlış meal yapan adamlara bile bir şey olmuyor. Değiştirilse bile kimsenin sesi çıkmaz, çıksa bile kendi aralarında çatışırlar, ama değiştirilmiş hali devam eder.
İlk hafızlar peygamberden diğerleride ilk hafızlardan ve diğerleride onlardan okuşuşu öğrendiler o şekilde ezberlendi nasıl değişsin bir iki hafız değilki yanlış ihtimali olsun sadece yemame savasında 70.000 hafız şehit oldu .
İlk yazıya geçirildiğinde demiyorum. İlk yazıya geçirildiğinde noktalama işareti olmadığı ortada, yoksa bu belgeseldeki Kur'an olmazdı. Sonradan yazılanlarda eklendi diyorum. Sanki her Kur'an yazıldığında tek tek kontrol ettiler. Adam zaten ezbere biliyor, niye yeniden açıp baksın ki? Ayrıca, kontrol ettiklerini ve değiştirilmemiş bulduklarını nereden biliyorsun?
Harekeleme peygamber zamanından çok uzak bir tarihte değil, o zakanda çokları hafızdı ne yani birileri değiştirmiş fakat o kuranı okuyan binler insan bunu faek etmemiş, manaya zıt olsa araplar farkedebilir hafız olmasa bile kaldıki hafızlarsa mukabele ve hatim ve yüzünden okumalarda ezbere değil bakarak okurlar
Bilimin değiştiği tek nokta, hata payını kabul etmesidir. Zaten 1980'lerden sonra bilim camiasında doğru bilinipte sonradan doğrusu bulunan birşey pek yok, her gün kusursuzlaşıyor.
Mesela şu anda kuyruklu yıldızlar ile bizim ısındığımız yıldızların birbirinden farklı olduğunu biliniyor, eskiden tam tersiydi. Artık bu değişebilir mi? Hayır. Bu, kusursuza yaklaşmasının bir delili.
Kuranda bahsedilen fakat bilimin yenilerde ancak bulduğu peygamber zamanında ise bilinmesi pek mümkün olmayan şeyler kuranın Alkah kelamı olduğunu ve tabi terstende bir Allahın olduğunu gösteriyor
Eskiden ve Kur'anda kuyruklu yıldızlar ile bizi ısıtan güneşe benzer yıldızlar bir tutulmuştur. Bilim, sonradan bunun yanlış olduğunu ortaya çıkardı. Bu da Tanrı tarafından yazılmadığının kanıtıdır.
Kandil dediği; dünyadan bakınca parlak olarak görünen yıldızlar. Yıldız kayması olduğunda (yani aşırı hızlı bir gök taşı) da dünyadan farklı gözükmüyor.
Kuran o zamanın astronomi bilgisine göre konuşuyor yoksa ey insanlar siz yanlış biliyorsunuz aslında gümeş ayrıdır, dünya ise dönmektedir ve dünya yuvarlaktır vs... Gibi zamanın kozmoğrafya bilgilerine zıt şeyler söylesydi elbette o zamanın insanları anlamayaktı yabancı kalacaktı kuranın ilk muhatapları onlar olduğu için onların bilmediği mesela uçaktan elektrikten vs.. Elbette açıkça bahsetmeyecek
O sırlardan ayetlerde işatet nevinden bahseder açıkça bahsetmez mesela uçak demez çünkü hu o nazarlara yabanî görünür ama sülayman kıssasında rüzgarı onun emrine verdik ona biner uçar nevinden bahseder işte bu ayetle diğer asırlara hitaben ey insanlar işte süleymana bu özelliği verdik demekki havada dahi hu özellik var işte siz arayınız o havanın özelliğini bulunuz o ndan faydalanınız işareten der yani tutarsız değil
Kuran kainattan Allah hesabına ve onun nimetkeri hesabına bahseder bilgi vermek için bahsetmez yani koca yıldızları sapan taşı gibi kullanan orduları olan bir padişaha nasıl olurda isyan edersiniz diye onlara ders verir yoksa maksat kozmiğrafya dersi vermek dwğildir maksat irşattır
Bir binanın ustasız olmasını (taş kum, çimento, su birbiriyle anlaşıp o binayı oluşturmaları mümkün olmadığı oçin) imkansız görüpte, bu kainat binay-ı kübrasının ustasız oluştuğuna inanma ve hatta ustasının olmasını imkansız görme kainattaki en büyük hurafedir...!
dedi evrenin kaotik yapısını bilmeyen arkadaş.
Dna yapısı kaotik yapı herşe bir isim takarak gerçeği örmek ...
Daha sağlıklı bir cümle üretirsen sevinirim, hiç bir şey anlamadım.
Örtmek
Biz buna evreni realist doğrultu da yorumlamak diyoruz, yani siz hurafelere inananların alanına girmeyen bir konu isteseniz de anlayamazsınız.
Ben akıl dışı hiçbir şey kabul etmem insanlarda ki mesela göz niye iki tane ve niye her insanda bu höyle ve niye her insandada gözler hep aynı yerde ve göz niye görür ama tatmaz duymaz konuşmaz bu bir ostekle iradeyle bir seçimle oluşturulmjş bir nizamı ve düzeni çok açıkça gösterir bir irade ve bir nizam ise irade sahibini ve o düzeni koyan çok açıkça gösterir ne kaotiği
Bir saksıda bir avuç toprak binlerce çiçeklere meyvelere sebzelere nöbetdarlık ediyor ya diyeceksin ki bu bir avuç toprakta binlerce her çiçeğin ve meyvenin şeklini rengini tadını bilim ona göre yapan ve hiç şaşırmayan binlerce makineler var, yada bir üst akıl ve sonsuz kudret ve ilim sahibi bu işleri yapıyor diyecelsin sen seç
Yobazla tartışmanın bi anlamı yok, sözlerimi burada sonlandırıyorum.
Ben inandığımı akli temellere dayandırıp izah ediyorum bu sadece binlerce delillerden biriydi fakat siz inandığınızı yada inançsızlığınızı bir türlü akli izahlarla anlatamıyorsunuz gerçi hoş akla zıt bir fikri aklen nasıl izah edeceksiniz sizde haklısınız .
eğer ki illa tasarım hakkında konuşmak istiyorsan, bir tasarımcı olarak bu evrenin bir tasarım eseri olmadığını kanıtlayabilirim.
Tasarım eğitiminde aldığımız en önemli ders şu ; yaptığın tasarımı açıklayabilmen gerekir. Kendi içinde tutarlı ve mantıklı olmak zorundadır. eğer ki kendi içinde mantıklı ve tutarlı değil ise ve sen tasarımını açıklayamıyor isen, bu kötü bir tasarımdır.
Sadece bu gezegen üzerinde bile hiçbir yaratılışçının açıklayamadığı saçmalıklar var. Bana neden bütün canlılar aleminde deniz atlarının erkeklerine; hamileliğin ortasında bebeği anne deniz atından alıp kendi karınlarında tamamlama görevi verildi açıklayamazsın. Veya bize neden 20. yaş dişi gibi bir illet verildiğini. Hiçbir yararı yok, yararı olmadığı gibi yandaki dişleri kökünden kırar, kırmasa bile zaman içinde mutlaka çürür. Böyle bir diş neden verildi? Açıklayamazsın evrenin %99'undan fazlası boşluk, o %1'i oluşturan gezegenlerin %99'undan daha fazlası ise yaşam için elverişsiz. Bu kadar gezegen neden yaratıldı? Açıklayamazsın. Neden sağa sola çarpıp gezegen yok eden astoidler var, neden galaksileri yutan kara delikler var, neden gezegenleri kızartan ve aniden ortaya çıkan saçma sapan ışınlar var? Açıklayamazsın.
''Onların neden yaratıldığını bilmememiz boşa yaratıldıklarını göstermez '' lafı da çok inandırıcı değil. Sadece birazcık aklını kullanırsan işin ne kadar tutarsız olduğunu görürsün.
Gözlemlenebilen uzay içerisinde birbirine çapraz giren galaksiler bile var. Bana bunların rotasının neden böyle yaratıldığını açıklayabilir misin? Ya da çaprazları boş ver, evrendeki o öve öve bitiremediğiniz düzen ve ahengi açıklayabilir misin? Galaksilerin nereye gittiğini, hangi kara deliğin bizi yutacağını, hangi yıldızın bizi yok edeceğini? Açıklayamazsın.
Bir üst tasarımcı var mı yok mu bilmiyorum, kesin olarak da kanıtlanabileceğini düşünmüyorum, fakat bu kadar saçmalığın bilerek, istenerek yapılmış olması pek mümkün değil.
Ege Hasbolat Ahh dostum niye yordun kendini, yazdıklarını anlayabilecek bi kapasitesi yok. Sana karşılık olarak verecek cevabı yine dar kalıplı düşünceleriyle üretecek ve seni tatmin etmeyecek. Yine de emeğin için teşekkürler değindiğin konular oldukça iyi.
Kapasite yok diye konuşmak bence çok yanlış. Ön yargılı olunmaması gerekiyor. Gerçi arkadaşın bu sayfada önceden yazdıkları da bunlardan farklı değildi ama olsun. Ben yazarım. Yazmayacağım tek insan tipi yobazlardır, bu arkadaş onlardan değil.
İstersen o konuyu sana vereceği cevaptan sonra konuşalım.
Bir sarayın yüz kapısı olsa o saya girmek icin bir kapının açılması kafidir, halbuki tasarım konusunda belki 80-90 kapı açıktır yani insandaki tasarımda bir düzen bir ustalık görünüyor ama birkaç kapı kapalı diye o saraya girilmez denemez yani bazı kusur zannedilen şeylere bakarak diğergüzel tasarımı görmezden gelnek yahut bir tasarımın varlığını reddetmek olmaz ben biyolog, kimyager, fizikçi yada işte diğer ilimler onlarla çok iştigal etmediğim için kainattaki herşeyi bilmiyorum hatta adın bile duymadığım bur sürü bitki ve hayvan vardır ama okuduklarımdan yola çılarak bazı küllî kaideler söyleyebiliriz 1:"Herşey zıddıyla bilinir",yani kusur olmazsa kemal, çirkinlik olmazsa cemal bilinmez. Soğuk olmazsa hararetin dereceleri bilinmez ve hakeza, işte bu alemdeki sanat tam görünsün güzellik tam bilinsin diye yaratıcı bazı çirkinliklere müsaade etmiş, aslımda bu çirkinlikler güzelliğin bilinmesine hizmet ettiği cihetle güzeldirler yani bir şey ya doğrudan güzeldir ya neticeleri itibariyle güzeldir yada güzelin bilinmesine sebebiyet verdiği için güzeldir işte bu kaidenin gözlüğüyle bakarsak hakiki kusur kalmamış olur. 2; "Bilim değişkendir" evet, bilim tarih içerisinde sürekli değişime uğramıştır, ak dediğine sonradan kara diyebilmiştir, güneş dönüyor denildi sonra ise dönmüyormuş yanılmışız, anne sütü zaralıdır denildi şimdi ise en faysalı besin gibi deniliyor, ve hakeza bilim bulduğu birşeyin sonradan tersini iddia edebiliyor öyleyse bilimdeki bir takım teoriler kesin delil olamaz. Gibi gibi konuyu uzatabiliriz, kısacası kainatta umumi bir düzen gözüküyor bu düzen üstünde düşünmeden birtakım cüz'i düzensizlikleri ve işe yaramaz zannedilen şeyleri düşünmek büyük parçayı es geçmek olur mesela yine tekrar ediyorum insanın 20 lik dişi şimdiki bilimce abes görülüyor bu hükmüm ilerde değişmesi imkan dahilindedir hem tüm dişlerin bir düzende olması ve bunun tüm insanlarda böyle olması bir tasarım deği midir? Evet, bebekken besinlerimize münasip verilen dişler yaşımız biraz ilerleyince tek tek sökülüp yerine yeni besinlere uygun olan dişlerin takılması bir uygunluğu, bir merhameti ve bir iradeyi ve bir ilmi gösterir hem dediğim gibi umum insanlarda böyle işliyor sistem, bu gerçekten bir SİSTEM bunu gözle görüruz gözle görüp akılla tartıp doğruluğunu bulduğumuz bir hakikat setredilmemeli tek istediğim insanların akıl ve mantık ve dahi vicdanına kulak vermesi
guzellikler allahin varligini kanitliyorsa cirkinlikler de yok olduğunu kanitliyor. Ki kuantum fizigi teorilerine göre üst boyutlarda tanri gibi vs. Herhangi birsey ayni anda hem var hem yok olabilir
Al bi de burdan yak verdiği cevaba bak Ege kendisi balinanın ağzında 40 gün geçiren yunusa ayı ikiye bölen muhammede kısacası tek boynuzlu atın varlığına yani masallara inanırken bilimi tutarsızlıkla suçluyor gülsem mi ağlasam mı bilemedim bi söz var 'aptalla tartışma aranızda ki farkı anlamayabilirler'
Tabiat konunları Allahın koyduğu ve adeti haline getirdiği kanunlardır, bu kanunları o koyduğu için yine o istediğinde adetini terkedip o kanunu değiştirebilir,mesela insanların tek başlı olması bir kanundur bir adet-i ilahiyedir fakat tarihte biz duysaydık ki iki başlı bir insan mucize eseri olarak var olmuş buna şaşırırdık çünkü bu adetin ve alışılmışlığın haricindedir zaten o yüzden mucize oluyor ya... Fakat insanlar iki başlı olsaydı sonra duysaydıkki tarihte biri mucize eseri olarak tek başlı olmuş yine şaşırırdık çünkü bu alışılmışlığın dışında bir şeydir, işte mucize böyledir mucizeyi imkansız görmek Allah koyduğu kanunu değiştiremez demektir kanunu koyan gerektiğinde elbette o kanunu değiştirir işte tabiat dediğiniz şey bu kanunlardan ibarettir!
Ayrıca Tuncay Doğan Özdemir bey, siz tartışmak ve kafa yormak istemiyorsanız çekilebilirsin, lütfen konuya müdahil olmayın insanlara yobaz, aptal, tabu esiri gibi hakaretlerde bulunmak insanî açıdan çok çirkin birşeydir ve merduttur, insanlar aynı fikirde olmayan diğer insanlara hakaret edemez etmemesi gerek bu kisinin seviyesini gösterir her neyse siz, müdahil olmazsanız (zira fikrî açıdan konusmak niyetinde değilsiniz) sevinirim....
Söylediklerim hakaret içermiyor gerçekleri dile getirdim
Gerçeği sen belirlemiyorsun,bu senin düşüncendir, hakikati sen belirleyemezsin
Bende tüm ateistleri çok mantıksız ve divane ve saçma bir zihin yapısına sahip görüyorum öyle düşünüyor ama kinuşurken kimseye aptal ahmak vs.. Demiyorum kimseye hakatet etmiyorum
Bak ne kadar güzel söyledin eflatun diye bi arkadaş var araştırmanı tavsiye ederim etkileşim konusun da uzmandır inanç noktasında anlattıklarını genelleyemezsin sadece kendi fikrini ortaya koyarsın değinmek istediğim konu buydu ve istediğim doğrultu da bitti inancını genelleyerek anlatman senin gerçeği belirlediğin anlamına gelmez bu senin düşüncendir gerćeği sen belirleyemezsin
Biraz hardcore oldu ama neyse
Bu kisisel gfikirlerim değil aklın zorunluluklarıdır be n insanlar akla yönelsin diye uğraşıyorum bunlar hakaret olmadığı için dile getiriyorum aıl ve kalp birleşorse işte hakikat ışıkları parlamaya başlar ama insanlara aptal demek aklın zorunluluğu değildir aklın zorunlulugu olsaydı ispat etmen gerekirdi halbuki ben tüm söylediklerimi akılla izah ediyorum bu da onu gerçek haline getiriyor
Hurafelere ve din adı altındaki saçmalıklara inanmak aklın zorunlulukları değildir ben de o zaman bilim adına konuşuyorum
Hurafe olduğu peşin hükmüne nasıl vardın
Dinler peri masallarından ibarettir yaratıcının varlığına inanmak pamuk prenses ve 7 cüceye inanmak arasında hiç bir farklılık yoktur
Peki sen bilimin halka sunduğu gerçeklerin yalan olduğu hükmüne nasıl vardın
Ben bilimi reddetmiyorum ama siz bazı teorileri bilim sayıyorsunuz 7 çücelerin bir masal olduğunu herkes biliyor ama din bir gerçekliktir çünkü hicbir tarih dinin olmadığı hir tarihigösteremiyor bu din gerçeğini gözlere şiddetle gösterir antropolkğla din objesinden soyutlanmış bir toplum ispatlayamadılar tarihi bilgiler masal değildir evrim teorisi kendi içinde çelişik bir teoridir, zaten kesin bilgi içeren bir teori olsaydı bunu tüm bilim adamları kabul ederdi yada bu teori Allah yoktur manasına gelseydi dindar bilim adamları olnamak lazım gelirdi ve hakeza .... Bilim bu evrenin oluşumuna dair eğer bir yaratıcıyı kabul etmezse cansız varlıklardan var olması için sonsuz kudret ve ilim gerektiren düzenli intizamlı ve dakik sanatlı olan varlıkların olusmasını kabul etmiş ve dolayısıyla bir ilahtan kaçıp aslında binlerce ilahı kabul etmiş olur ben yaratıcısız bir bilimi akla ters olduğu için elbette kabul etmem ama bu bilmimi reddediyor değildir dinsiz bilimi reddediyorum demektir
Dünya üzerinde 40000 den fazla din var ve hepsinin fanatik inananları 'benim dinim gerçek eğer inanmazsan öldükten sonra ızdırap çekeceksin'diyor dinler tarihini araştırsaydın bütün dini inançların kökeninde çok tanrılı olduğunu ve günümüzde ki bazı dinlerin hala çok tanrılı olduğunun farkına varırdın dinin gerçeklikle hiç bir bağlantısı yoktur sadece inançtan ibarettir bilim somuttur yaşamın nereden geldiğini ne tip genomlar taşıdığımızı yer kürenin hangi coğrafyasından ortaya çıktığımızı genetik bilimi ortaya koyuyor bu işle uğraşan arkadaşlara da genetik mühendisi diyoruz neyse bu konu kısır bir döngü sen inancınla yaşamaya devam et ama bil ki dinler inançtan öteye geçemeyecek
Dinler tarihin her yerinde olduğu gibi; masallar, hikayeler ve hurafeler de dünyanıb her yerinde vardır. Aynı mantığa göre masallar da gerçektir.
İslam dini ilk insanla başladı ve heo var oldu bu tehid diniydi ancak peygamberin getirdiği dinler sonradan insanlar değiştiretek tahrif ederek dini bozmuşlar fakat sonuncu peygamberin ki o da ilk insanla var olan tevhid dinini dava etmistir ve onun davası bozulmaktan mahfuz kalmıştır örneğin kuranda tek bir kelime değişmeniştir (hafızlar vesilesiyle,) ben tüm dinler hak demiyorum zaten hen ben bur din kabul ediyorum oda tevhid dini yani tüm peygamberlerin dini zira akıl bir ve tek olan yaratıcıyı gerekli kılar yoksa bir yaratıcıyı kabul etmemek tüm suursuz varlıklarsan oluşan milyarlar ilahı kabul etmek demejtir zira görünen fiiller bir ilim irade ve hadsiz bir kudreti gösterir
Doğanın kanunları Tanrı tarafından belirleniyor ise bu kanunlara aykırı doğan canlılar ne oluyor? Dünyaya 2 başlı gelen insanlar ve yılanlar da var. 2 kalpli, 6 böbrekli, 3 bacaklı, 43 veya 45 kronızomlu insanlar da var. Doğanın kanunları Tanrının kendi eli ile hazırlanmışsa, bu insanlar hangi güç ile bunlara sahip oldu?
Şu anda Almanyada 1400 küsür sene önce bulunan Kur'anla günümüz Kur'anının uyuşmadığı hakkında ciddi bir araştırma yapan bir profösör var. Bir daha düşün derim.
Bunların bir sürü hikmeti var, Tanrı bu suretle o kanunu değiştirebileceğini yani irade ve kudretin gösteriyor yani istersem böylede yapabilirim diyor hem kör sağ ır vs.. İnsanları yaratarak diğer ağlam insanları ibrete ve şükre ve o engellleride sabra sevkediyor zora Allahın isimleri tecelli edecek yerler ister sabrettirici ve şükrettirici isimlerinin tezahürü için vuna müsaade edilmiştir
Yani beni istese sırf başkasını tehdit etmek için hiçbir günahım yokken sakat, asalak, eksik yaratır diyorsun. Ve, bu insanların bilerek, istenerek yaratıldığını söylüyorsun, doğru mu?
Araştırma sonucu belli olsun sonra düşünürüz ama araştırma sonucunda değişikliğin olmadığı çıkarsa bende senin için bi düşün derim
Araştırma zaten farklılıkların tamamını bulmak için yapılıyor, farklılıklar zaten bulundu. Bulmamış olsa, farklı olduğunu nasıl iddia edecek?
Neymiş o farklılıklar ilan edilsinde bizde bakalım
belgeselden aklımda kalan en net bilgi; incelediği Kur'anda noktalama işaretlerinin olmaması.
Takdir edersen noktalama işaretleri cümlenin anlamını değiştirir. Sonradan eklenmiş olduğu belli. İnsan müdahalesi ile yerleştirildiğini söylüyor.
Bu zaten bilinen birşeydi, bu kuranın değiştiğini mi gösterir, araplar kendi dili olduğu için harekeye ihtiyaç duymadılar fakat islan dini yayılıp arapça bilmeyenler müslüman olunca kuranı yanlış ojuyorlardı hatekeleri yanlış yapıyorlardı bunun üzerine şam valisi haccac zamanında harekeleme, noktalama yapıldı bu yeni bulunan bir bilgi değil
Yani şu anda dünya üzerindeki bütün Kur'anların insan müdahalesi ile etkilenmiş olduğunu zaten biliyorsunuz ve bu sizi hiç rahatsız etmiyor?
Gayet de değişmiş olduğunu gösterir. Noktalamaya göre anlam değişiyor. Noktalamanın doğru yapılıp yapılmadığını neye göre bileceğiz? Sence artık %100 değişmemiştir demek ne kadar doğru?
Kuran binperce kişi tarafından ezverlenmişti harfiyyen binler hafızalarsa kayıtlıydı peygamber zamanında kuran defalarca arza edilmişti yani baştan sina okunmuştu be ezber bu okuyuşa yani peygambein okuyuşuba göre yapılıyordu harekelemede buna göre olmuştu eğer okunduğu şekline ters bir harekeleme olsaydı binlerce hafızlar müdahale edelerdi yani iş oldukça sıkı tutuldu değişme olmuş olamaz
İlk hafızların ağzından yazıldığı zaman noktalama işaretleri yoktu zaten. İlk yazıya geçirildiği zaman noktalama işaretleri olsaydı, bu Kur'anda neden yok bunu açıklamaz.
Merak etme, yanlış meal yapan adamlara bile bir şey olmuyor. Değiştirilse bile kimsenin sesi çıkmaz, çıksa bile kendi aralarında çatışırlar, ama değiştirilmiş hali devam eder.
İlk hafızlar peygamberden diğerleride ilk hafızlardan ve diğerleride onlardan okuşuşu öğrendiler o şekilde ezberlendi nasıl değişsin bir iki hafız değilki yanlış ihtimali olsun sadece yemame savasında 70.000 hafız şehit oldu .
İlk yazıya geçirildiğinde demiyorum. İlk yazıya geçirildiğinde noktalama işareti olmadığı ortada, yoksa bu belgeseldeki Kur'an olmazdı. Sonradan yazılanlarda eklendi diyorum. Sanki her Kur'an yazıldığında tek tek kontrol ettiler. Adam zaten ezbere biliyor, niye yeniden açıp baksın ki? Ayrıca, kontrol ettiklerini ve değiştirilmemiş bulduklarını nereden biliyorsun?
Değiştirilip değiştirilmediği çok önemli değil benim için.
Bilimsel gerçekler ile çelişen ayetlerin olması, benim için inanmamak için yeterli gibi geliyor.
Harekeleme peygamber zamanından çok uzak bir tarihte değil, o zakanda çokları hafızdı ne yani birileri değiştirmiş fakat o kuranı okuyan binler insan bunu faek etmemiş, manaya zıt olsa araplar farkedebilir hafız olmasa bile kaldıki hafızlarsa mukabele ve hatim ve yüzünden okumalarda ezbere değil bakarak okurlar
Bilimin değişkenliği bilime olan güvenimi zedeliyor
Bilimin değiştiği tek nokta, hata payını kabul etmesidir. Zaten 1980'lerden sonra bilim camiasında doğru bilinipte sonradan doğrusu bulunan birşey pek yok, her gün kusursuzlaşıyor.
Mesela şu anda kuyruklu yıldızlar ile bizim ısındığımız yıldızların birbirinden farklı olduğunu biliniyor, eskiden tam tersiydi. Artık bu değişebilir mi? Hayır. Bu, kusursuza yaklaşmasının bir delili.
Kuranda bahsedilen fakat bilimin yenilerde ancak bulduğu peygamber zamanında ise bilinmesi pek mümkün olmayan şeyler kuranın Alkah kelamı olduğunu ve tabi terstende bir Allahın olduğunu gösteriyor
Eskiden ve Kur'anda kuyruklu yıldızlar ile bizi ısıtan güneşe benzer yıldızlar bir tutulmuştur. Bilim, sonradan bunun yanlış olduğunu ortaya çıkardı. Bu da Tanrı tarafından yazılmadığının kanıtıdır.
Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık. Onları şeytanlara atılan taşlar yaptık ve (ahirette de) onlara alevli ateş azabını hazırladık.
Kandil dediği; dünyadan bakınca parlak olarak görünen yıldızlar. Yıldız kayması olduğunda (yani aşırı hızlı bir gök taşı) da dünyadan farklı gözükmüyor.
Kuran o zamanın astronomi bilgisine göre konuşuyor yoksa ey insanlar siz yanlış biliyorsunuz aslında gümeş ayrıdır, dünya ise dönmektedir ve dünya yuvarlaktır vs... Gibi zamanın kozmoğrafya bilgilerine zıt şeyler söylesydi elbette o zamanın insanları anlamayaktı yabancı kalacaktı kuranın ilk muhatapları onlar olduğu için onların bilmediği mesela uçaktan elektrikten vs.. Elbette açıkça bahsetmeyecek
Ama Tanrı hem yıldızları, hem de gök taşını bir tutuyor
Hayır, insanların yanlış bilgilerini düzeltmesi lazımdı.
Zaten yanlış bilinen bir bilgi, neden Tanrı bunu düzeltmesin? İnsanlar yanlış yola sapmasın diye göndermiyor mu kitabı zaten?
Bu ayetin savunabilir bir tarafı falan yok. Zaten verdiğin cevap da Kur'anın hatalı bilgiler içerdiğini kabul etmektir.
Kuran ahlakî ve itikadî yanlışları düzeltir zira o orşad ve hidayet kitabıdır coğrafya kitabı değil
Hem bugün ancak çözülebilecek sırlar içerecek, hem de içinde gelecekte yanlış olduğu ortaya çıkacak bilgiler içerecek? Sence tutarlı mı?
Coğrafya kitabı değilse neden dağları kazık gibi diktiğini, veya yıldızları şeytana atmak için yarattığını yazıyor?
Veya denizlerin neden karışmadığını iddia ediyor, ki o da yanlış.
Kudretini kanıtlamak için mi? Kudretini yanlış bilgiler ile mi kanıtlıyor?
Sana iyi günler evren. Şimdilik bu kadar yeter.
O sırlardan ayetlerde işatet nevinden bahseder açıkça bahsetmez mesela uçak demez çünkü hu o nazarlara yabanî görünür ama sülayman kıssasında rüzgarı onun emrine verdik ona biner uçar nevinden bahseder işte bu ayetle diğer asırlara hitaben ey insanlar işte süleymana bu özelliği verdik demekki havada dahi hu özellik var işte siz arayınız o havanın özelliğini bulunuz o ndan faydalanınız işareten der yani tutarsız değil
evren kardes sen tersten sorgulamışsin
Kuran kainattan Allah hesabına ve onun nimetkeri hesabına bahseder bilgi vermek için bahsetmez yani koca yıldızları sapan taşı gibi kullanan orduları olan bir padişaha nasıl olurda isyan edersiniz diye onlara ders verir yoksa maksat kozmiğrafya dersi vermek dwğildir maksat irşattır
Bende gidiyorum zira namaz vaktim geldi sonra devam ederiz
allah kabul etsin