tuğba biraz ayrıntılı bilgi arıyosun sanırım. Sana bildiklerimi ve üzerine yorumlarımı, teorilerimi anlatayım. Determinizm ile belirsizlik ilkesi arasında doğrudan bi ilişki vardır. Şöyle ki determinizm herşeyin bir nedeni vardır der. Belirsizlikte (özellikle kuantum fiziğinde) ise rastgele olduğu düşünülen olaylar var ki determinizmin nedenselliğini doğrudan hatalı duruma düşürüyor.
Atom altı belirsizlik makro bir etki yapabilir. Sonuçta atomun elektronlarının bile konumları yaptığı bağları etkileyebilir. Bu açıdan determinizmi hala çürütüyor gibi gözüküyor.
Determinizmi çürütmediği nokta buradan sonra anlatacaklarım aslında. Öncelikle verilen kararların yeni evrenler oluşturması gerçekçi gelmiyor. Bunun daha olası ve olduğuna inandığım versiyonu her atomdaki farklı kuantum pozisyonları için farklı evrenler oluşması.
Şimdi rastgeleliğe bi de bu boyuttan bakmamız lazım. Sonsuz farklı ihtimal demek her ihtimalin gerçekleşmiş olması demektir. Yani artık bir rastgelelik değil kesinlik işin içine girer. Bu kesinlik 3. boyuttan anlaşılamaz fakat tüm evrenlerin tamamını gözlemleyebilen 4. boyuttan bir gözlemci için bu rastgele değildir. Kolay anlaşılması açısından örnekler üzerinden gidicem. 6 tane zarın 6 farklı yüzü üste gelecek şekilde koydunuz. Sadece 6 gelen zara bakıp şansa bak 6 geldi diyemezsiniz. Ama diğer zarları görmeyen biri bu zar rastgele 6 geldi diyebilir çünkü diğer zarları gözlemleyemedi.
Yani kısaca sonsuz denemede birşeyin olma ihtimali az da olsa varsa o kesinlikle olur. ∀N>0,N∈R ∞*N>=1 Burada ihtimaller belirsizlikler sonsuz sayıda olan ise evrenler.
2. Argümanım belirsizliğin nedensizliği üzerine Eğer belirsizlik rastgeleyse ve öngörülemiyorsa,bilinemiyorsa (ölçülememe olayından bahsetmiyorum), nasıl bir nedensiz etki belirsizliğe sabit oranlar verebilmektedir. elektronların belli oranlarla yörüngelerde olması veya yarık deneyinde belirsizlik ilkesinden dolayı dağılan parçacıkların homojen dağılması gibi. Bu argümandan yola çıkarak bu rastgeleliğin bir nedeni olduğunu fakat bizim bu nedeni bilmediğimizi düşünüyorum. Bunu da ilk görüşle harmanlayınca mantık çerçevesinde çok güzel bi sonuç ortaya çıkıyor. Rastgelelik gibi gözüken olayların nedenleri bir bütün olarak değerlendirilirse aslında birbirlerini açıklıyorlar. Ufak bi örnekle şöyle açıklıyayım. Yolda 2 tane topu havaya atıp çarpıştırıyorlar biri sizin bahçeye biri komşunun bahçesine düşüyor. Bu durumda diğer bahçeyi göremediğimiz için hem siz hem komşunuz bu topun nedensiz geldiğini düşünüyor. Halbuki bunlar daha dışarıdan bi etkiden kaynaklandığı için sadece bilmiyoruz. Burada bahçeler paralel evrenler toplar ise belirsiz her tür parçacık.
3. Argümanım determinizmin neden her zaman geçerli olduğu üzerine Bir şeyin nedensiz olabilmesi termodinamiğin yasalarına aykırı. Her nedenin sonuçları vardır, nedensiz bir sonuç ise ilk başlatıcı etki olmaksınız ortaya çıkan bir tepki demektir. Yani yoktan var olmuş bir şey.
Burda savunduğum Descartes'ın 16. yüzyılda veya Laplace'ın 18. yüzyılda savunduğu determinizm değil. Yani ölçüp ölçememe gibi saçma bi' düşünceyi değil, nedenselliği ve kafamda kurduğum modern determinizm fikrini savunuyorum.
tuğba biraz ayrıntılı bilgi arıyosun sanırım. Sana bildiklerimi ve üzerine yorumlarımı, teorilerimi anlatayım.
Determinizm ile belirsizlik ilkesi arasında doğrudan bi ilişki vardır.
Şöyle ki determinizm herşeyin bir nedeni vardır der.
Belirsizlikte (özellikle kuantum fiziğinde) ise rastgele olduğu düşünülen olaylar var ki determinizmin nedenselliğini doğrudan hatalı duruma düşürüyor.
Atom altı belirsizlik makro bir etki yapabilir. Sonuçta atomun elektronlarının bile konumları yaptığı bağları etkileyebilir. Bu açıdan determinizmi hala çürütüyor gibi gözüküyor.
Determinizmi çürütmediği nokta buradan sonra anlatacaklarım aslında.
Öncelikle verilen kararların yeni evrenler oluşturması gerçekçi gelmiyor. Bunun daha olası ve olduğuna inandığım versiyonu her atomdaki farklı kuantum pozisyonları için farklı evrenler oluşması.
Şimdi rastgeleliğe bi de bu boyuttan bakmamız lazım. Sonsuz farklı ihtimal demek her ihtimalin gerçekleşmiş olması demektir. Yani artık bir rastgelelik değil kesinlik işin içine girer.
Bu kesinlik 3. boyuttan anlaşılamaz fakat tüm evrenlerin tamamını gözlemleyebilen 4. boyuttan bir gözlemci için bu rastgele değildir.
Kolay anlaşılması açısından örnekler üzerinden gidicem.
6 tane zarın 6 farklı yüzü üste gelecek şekilde koydunuz. Sadece 6 gelen zara bakıp şansa bak 6 geldi diyemezsiniz. Ama diğer zarları görmeyen biri bu zar rastgele 6 geldi diyebilir çünkü diğer zarları gözlemleyemedi.
Yani kısaca sonsuz denemede birşeyin olma ihtimali az da olsa varsa o kesinlikle olur.
∀N>0,N∈R
∞*N>=1
Burada ihtimaller belirsizlikler sonsuz sayıda olan ise evrenler.
2. Argümanım belirsizliğin nedensizliği üzerine
Eğer belirsizlik rastgeleyse ve öngörülemiyorsa,bilinemiyorsa (ölçülememe olayından bahsetmiyorum), nasıl bir nedensiz etki belirsizliğe sabit oranlar verebilmektedir.
elektronların belli oranlarla yörüngelerde olması veya yarık deneyinde belirsizlik ilkesinden dolayı dağılan parçacıkların homojen dağılması gibi.
Bu argümandan yola çıkarak bu rastgeleliğin bir nedeni olduğunu fakat bizim bu nedeni bilmediğimizi düşünüyorum.
Bunu da ilk görüşle harmanlayınca mantık çerçevesinde çok güzel bi sonuç ortaya çıkıyor.
Rastgelelik gibi gözüken olayların nedenleri bir bütün olarak değerlendirilirse aslında birbirlerini açıklıyorlar.
Ufak bi örnekle şöyle açıklıyayım.
Yolda 2 tane topu havaya atıp çarpıştırıyorlar
biri sizin bahçeye biri komşunun bahçesine düşüyor.
Bu durumda diğer bahçeyi göremediğimiz için hem siz hem komşunuz bu topun nedensiz geldiğini düşünüyor. Halbuki bunlar daha dışarıdan bi etkiden kaynaklandığı için sadece bilmiyoruz.
Burada bahçeler paralel evrenler toplar ise belirsiz her tür parçacık.
3. Argümanım determinizmin neden her zaman geçerli olduğu üzerine
Bir şeyin nedensiz olabilmesi termodinamiğin yasalarına aykırı.
Her nedenin sonuçları vardır, nedensiz bir sonuç ise ilk başlatıcı etki olmaksınız ortaya çıkan bir tepki demektir. Yani yoktan var olmuş bir şey.
Burda savunduğum Descartes'ın 16. yüzyılda veya Laplace'ın 18. yüzyılda savunduğu determinizm değil.
Yani ölçüp ölçememe gibi saçma bi' düşünceyi değil, nedenselliği ve kafamda kurduğum modern determinizm fikrini savunuyorum.
Teşekkür ederim yardımcı oldu gerçekten