DİNE KARŞI DİN Türkiye’de Mevlid, Regaib, Mirac, Berat ve Kadir geceleri adı altında kutlanan ve kutsanan kandiller, Kur’an’ın özü ve Peygamberin uygulamasına karşıt bir biçimde tarihsel süreç içinde icat edilmiş bir geleneklerdir.
Türkiyeden başka hiç bir ülkede olmayan bu gelenek II. Selim zamanından başlayarak belirli gün ve geceler, minarelerde kandiller yakılarak duyurulup kutlandığı için “kandil geceleri” diye anılmaya başlanmıştır.
Kadir suresinde Kur’an’ın indiği ve bin aydan daha hayırlı olduğu ifade edilen Kadir gecesinin bile sabit olmayıp gizlenmesi, İslam’da belirli gün ya da gecelere dair aşırı kutsallaştırma, bağlamından koparmanın yanlışlığına işaret etmektedir.
Hakeza1989 den beri kutlanan “Kutlu Doğum” haftası da İslam da yoktur, Peygamber efendimizin gerçek doğum günü Hicri takvimdeki Rebiülevvel ayının 12 yada 16.cı gününün sabahı dünyaya gelmiştir.
Yani her yıl 14-20 Nisan günleri arası kutlanan kutlu doğum haftası, peygamber efendimizin doğduğu gerçek ay değildir. Peygamberimizin kutlu doğumu Hicri kameri yani ay takvimine göredir Türkiye'de ise bize onu miladi takvime göre kutlatıyorlar...
Hicri kameri takvime göre bir yıl 355 gündür miladi takvime göre ise 365 gündür. Buna göre dini günlerle birlikte Ramazan ve kurban bayramları da her yıl 10 gün ileri gelmektedir. Dolayısıyla Peygamberimizin doğum günüde her yıl 10 gün ileri geleceğine nasıl miladi takvime göre sabitlenebilir?
Birilerinin aklanma haftasına dönüştürülen kutlu doğum haftası ilk önce FETÖ lideri tarafından dine karşı din ritüelleri kullanılarak ülkemize ve toplumumuza sokulmuş uyduruk bir uygulamadır.
Aynı zamanda “kandil kutlamaları”, farkına varmaksızın, kutlamaya ilişkin telefon konuşması ve atılan mesajlarla küresel kapitalizme hizmet etmektedir. Böylesi bir “hizmet”in en büyük destekçileri de ne yazık ki, biz Müslümanlarız.
Kandili kutlarsan günahlarından arınırsın savıyla kitleleri aldatmaktır, din bize bir gecede günah çıkarma aracı değil ömür boyu 24 saat günah işlememeyi tavsiye etmiştir.
Ahlaksızlığın, yalanın, rüşvetin, sömürünün, yiyiciliğin, emanete ihanetin, adaletsizliğin modern şirk ve sömürünün en çok görüldüğü dindar Türkiye’de, ahlakın, adaletin, sorgulamanın, hür düşünmenin ve hakkaniyetli paylaşımın kurumsallaştırılmış din anlayışına toplum olarak karşı çıkmaktan geçmektedir.
DİNE KARŞI DİN
Türkiye’de Mevlid, Regaib, Mirac, Berat ve Kadir geceleri adı altında kutlanan ve kutsanan kandiller, Kur’an’ın özü ve Peygamberin uygulamasına karşıt bir biçimde tarihsel süreç içinde icat edilmiş bir geleneklerdir.
Türkiyeden başka hiç bir ülkede olmayan bu gelenek II. Selim zamanından başlayarak belirli gün ve geceler, minarelerde kandiller yakılarak duyurulup kutlandığı için “kandil geceleri” diye anılmaya başlanmıştır.
Kadir suresinde Kur’an’ın indiği ve bin aydan daha hayırlı olduğu ifade edilen Kadir gecesinin bile sabit olmayıp gizlenmesi, İslam’da belirli gün ya da gecelere dair aşırı kutsallaştırma, bağlamından koparmanın yanlışlığına işaret etmektedir.
Hakeza1989 den beri kutlanan “Kutlu Doğum” haftası da İslam da yoktur, Peygamber efendimizin gerçek doğum günü Hicri takvimdeki Rebiülevvel ayının 12 yada 16.cı gününün sabahı dünyaya gelmiştir.
Yani her yıl 14-20 Nisan günleri arası kutlanan kutlu doğum haftası, peygamber efendimizin doğduğu gerçek ay değildir.
Peygamberimizin kutlu doğumu Hicri kameri yani ay takvimine göredir Türkiye'de ise bize onu miladi takvime göre kutlatıyorlar...
Hicri kameri takvime göre bir yıl 355 gündür miladi takvime göre ise 365 gündür. Buna göre dini günlerle birlikte Ramazan ve kurban bayramları da her yıl 10 gün ileri gelmektedir. Dolayısıyla Peygamberimizin doğum günüde her yıl 10 gün ileri geleceğine nasıl miladi takvime göre sabitlenebilir?
Birilerinin aklanma haftasına dönüştürülen kutlu doğum haftası ilk önce FETÖ lideri tarafından dine karşı din ritüelleri kullanılarak ülkemize ve toplumumuza sokulmuş uyduruk bir uygulamadır.
Aynı zamanda “kandil kutlamaları”, farkına varmaksızın, kutlamaya ilişkin telefon konuşması ve atılan mesajlarla küresel kapitalizme hizmet etmektedir. Böylesi bir “hizmet”in en büyük destekçileri de ne yazık ki, biz Müslümanlarız.
Kandili kutlarsan günahlarından arınırsın savıyla kitleleri aldatmaktır, din bize bir gecede günah çıkarma aracı değil ömür boyu 24 saat günah işlememeyi tavsiye etmiştir.
Ahlaksızlığın, yalanın, rüşvetin, sömürünün, yiyiciliğin, emanete ihanetin, adaletsizliğin modern şirk ve sömürünün en çok görüldüğü dindar Türkiye’de, ahlakın, adaletin, sorgulamanın, hür düşünmenin ve hakkaniyetli paylaşımın kurumsallaştırılmış din anlayışına toplum olarak karşı çıkmaktan geçmektedir.