Kuran Neml suresinde dünyanın hareket ettiğini bildiriyor

Allah 1400 yıl önce dünyanın hareketini bildirmiş değil mi? En güzel dünya hareketine dağlar örnektir. Bulutlar gibi dağlarda yani (dünya)'da hareket eder döner ve evrenin genişlemesiyle ilerler.

com-6srmocm3nlapnm0u3hri.jpg
B
0 kişi takip ediyor.
Misafir olarak yayınla
70
70 CEVAP

Aynı zamanda dağları depremlerde sığınabilecek yerler ve depremden koruyan yerler olarak göstermiştir fakat ne hikmetse dağlarla fay hatları paralel gider.

D

Doruk Sayarer hiç doğal afetlerin olmaması mı gerekir demek istiyorsun o zaman cennete gitmeyi dene çünkü burası bir imtihan alanı herşey olabilir

B

Dağların genişlemesi ne alaka:-) he illaki onada cevap ver dersen ağaçlar çoğaldıkça dağlar genişlemiş olur

B

yeryüzünün eksiltip çoğaltılması 1400 yıl önceki kitapta normal mi? Veya güneşin belli bir vakte kadar akıp gitmesi? Bitkilerin erkekli dişili olması? Yada rüzgarlarn aşılayıcı olması vs. Vs.

B

Yer kürenin en üst katmanının hareket ediyor oluşudur belki anlatılmak istenen.

Y

Yunus Yumak en doğrusunu Allah bilir.

B

Ansiklopedilerden de okuyabilirsiniz. Yerkürenin plakalar halinde hareket ettiklerini.

Yunus Yumak 5 yıl

Dağlar hareket etmez tektonik plakalar hareket eder

M

Senin o hatalarının hepsini veya birçoğunu biliyorum ve hepsinde de mantık hatası cımbız ile çekilmiş ayetler yada kendine göre yorumlama vardır örneklerle devam edelim örnek ver istersen?

B

Dağlar değilde yer yuzynun hareket ettiğini soyleseydi işler deisirdi ozaman

M

batuhan daha ne demek istediğimi bile anlamamışsın uğraşamıcamk. B

D

Mustafa Özcan kardeşim dağlar hareket etmeye bilir fakat dünyaya örnek olarak dağlar en doğal seçimdir.

B

Cımbızla çekilmiş olsaydı bu ayetle ilgili eksik birşey bırakmış olurdum sen hatayı görmüyorsun hata gibi görüyorsun örnek ver bi hata var diye onun üzerinde tartışalm?

B

Batuhan Işıl öle olmaz ama kardeşim yaratıcıdan bahsediosun açık ve net olmak zorunda kafada soru işaretleri bırakacak en son varlık senin bnm yorum larimla şunu demek istemiş bunu bole mecazlanis olmaz o iş

M

Yani cok imkansz bisey deil yeryüzünü gormuomusn die baslicakti bu yani

M

Mustafa Özcan burası bizim için bir imtihan alanıdır herşey istediğiniz gibi olsaydı imtihan olur muydu sınavda hoca tüm soruların cevabını verse sınavı ben geçtim diyebilir misin?

B

Peki bekliyorum

B

Çok cahilsiniz, M.Ö Aristotales ve platon evren modellerini araştırın. 1400 yıl önce allah demişmiş..
Kuran, kendinden önceki kitaplardan basit alıntılar yapmaktan öteye gidememiştir.

Ç

Batuhan Işıl şimdi bu imtahn kader özgür irade işine girme ordan hiç cikamazsin kardeşim bnm hoca zaten sınavı yapan yöneten soruyu yazan sorusuna ne cvp vereceğini bilen aynı zamanda bu sınavı da kendi tarafından belirlendiğini yasadigin hayatın bütün detaylarını noktasına kadar kndisin belirlediğini aletleriyle bildirmiş tir

M

Ben ayet inkar eden hadis inkar eden adamlar gordum

Mustafa Kutluturk 5 yıl

Inanmak isteyen, Kuran'i istedigi gibi cevirir. Bu sure kiyamet koptugunda, daglarinda tanrinin gücü yanisira bulutlar kadar gücsüz oldugunu anlatmak istemis. Dünyanin dönüsü mönüsü yok. Dünya Kuran'a göre tepsi gibi düz. Biraz daha oku, biraz daha uydur, bu surede mercimek corbasinin tarifinide bulursun!!

M

biliyoruz ki İncil Tevrat ve Zebur bunlarda Allah'ın kitaplari Allah bu kitaplarda koymuş olduğu hükmü Kur-an da değişik bir hüküm getirerek yerini doldurabilir kanun ve hüküm farklıdır kanun aynıdır Allah'a kul olmak ama hüküm Tevrata Göre kur-an da değişik olabilir hem şu sekilde de düşünebilirsin Allah bir kanun koyduysa kuranda veya tevratta onu değiştirmez ama diğer kitap dönemi kazandıysa kuranda o hüküm geçerli olmayabilir mesala içki haram değildi kuranda haram olmuş.

B

Tamam kardeşim kuranda Allah'ın hükmünde değişiklik yok diyorum bende

B

Sen en gec Kuran'da sadece Muhammedin isine gelen seylerin yazdigini anladigin zaman dininden düsersin.

M

Değişen Ayet söyle bana

B

Arkadas Google de Ental'i ariyordur simdi!

M

Veya sevaptir diye bin kere sadece arapca okuyup anlamayanlardan!

M

Sende diyorsun Allah'ın kanununda bir değişiklik olmaz diye demek ki Allah onlarn canını alsın demesi bir itafta bulunmak tır

B

Bunda çelişki yoktur ganimetler geçici olarak alırız bizim değildir asıl sahibi Allah'tır bunu düşünecek kadar aklın var oysa sadece negatif düşüncelerinden oyle geliyor

B

Bak ama orada Allah yükünüzü hafifletti diyor cımbızla alıyorsun yani onlar güçlendi artik 100 kişiye 200 kişi oldu

B

Büşra Allah size zorluk çıkartmak istemez diye bir ayet var Allah'ın kanunu budur Allah dileseydi 3te birde olurdu

B

Zor şey istemiyor yük kaldır kendini parçala demiyor nefsine ağır geldiği için sana zor geliyor zahmet olmadan rahmet olmaz değil mi?

B

4 eş eşittir hepsine aynı değer ama bilirseniz biratenesi daha hayırlı

B

Evet Dediğin doğru fakat Allah'ın kanunu böyledir.

B

Sana saçmalıktır bizlere rahmettir herşeyi apaçık bildirmiş Allah karar senin

B

Batuhan Işıl kuranda içki haram deil sen nerden uyduruon bunları okumasını yoksa kulaktan dolma bilgilerle mi geliosun bize

M

Mirastan matematik hatası yok senin matematiğinnkıt

E

Dilediginden başlayabilirsin hepsinde yanilginiz var biraz araştırın hepnize cevap vermeye çalışıyorum ama işim sadece sizinle bitmiyor yinede cevap vermeye çalışacağım cevap veremediklerim zannetmeyin cevap veremediğimden hepnizin soruları aynı çünkü.

B

Cocul cevap veremezsin demedil ki.. Kitapta yazio bizde gorduk.. Biz senden bunun belgesini diil bu sacmaligin ayrimciligin açıklamasını istedik

Eda Ucuz 5 yıl

Şöyle bakalım

E

Bulut dunyayala birlikte gareket etmez... Ruzgar yon verir.. Lanet olsun dostum senin kafanla ilgili sorunyn mu var haa

E

Orda hata değil rahmet var sen bi miras paylaşımı yapta dinleyelim

B

Seni dinliyoruz

E

Eda Ucuz senin kafan kıt galiba bulutlarla hareket ediyor demiyor ayet bulutların hareket etmesi gibi diyor git biraz anlama kapasiteni yükselt hiç kimse senin kadar kötü yorum yazmadı

B

Bulutlarin harekwt etmrsini ornek olarak verme maksadini acikla bakalim.. Ne kafar ucucan merak ediom

Eda Ucuz 5 yıl

Bulutlarin gareket etmesi gibi hareket ediyor.. Bak bakalim ne anlasilio

Eda Ucuz 5 yıl

birde bunu dinle o zaman https://youtu.be/Htd0rJ-RNO8

B

Çok hesap ettim al işte cevap veriyorum korkuyo musun izlemeye

B

Yemin ederim cahil birilerini hep böyle cahilce düşüncelerle kandırıyorsunuz vebalini nasıl odeyeceksiniz

B

Tamam yazıda gönderecegım

B

Yeryüzünde, onları sarsmasın diye, sabit dağlar yarattık… (Enbiya Suresi, 31)

M

Olmayan hata örülmez kardeş bi sabret yazıda gönderecegımizi söyledik

B

Melih Pinhas dağlar yürümez sabittir toprağa sabit bir şekilde yüzer

B

Ben artık usandım bu mahlukların İslama Resulullah (s. A.v) efendimize(onun ayağının tozuna kurban olsunlar onlar) dil uzatmalarından. bu kafirler matematiği de bilmiyorlar ki bakın amerikayı yeniden keşfettiğini sanan ahmaklar size bu durumun matematiğe aykırı olmadığının olmayacağının kısa ve net bir cevabı bunu ilkokul matematiğini bilen herkes anlar öyle aşırı bir cebir bilgisine bile gerek yok.

Mesela ölen kişinin eşi, 3 kızı, anası ve babası varsa eşi 1/8, kızlar 2/3, ana babanın her biri 1/6 alır. Mesele 24’ten gelir ama payların toplamı 27 eder. Şimdi bu aptallar diyor ki 24 birimlik malın 27 birimini yani olmayan bi şeyi nasıl dağıtıcaz tanrı burda hata yapmış he he be ahmak be cahil sana orda bu tanrının emridir bütün mallarınız 24 birimden hesaplayacaksınız yada 6 birimden diye bir şey demiyor. Mal 27 parçaya ayrılır ve herkes hakkı oranında payını alır.
misal 27/24(!) olduğunu idda ettiğiniz örneğe bakalım diyelim ortada (küsüratlı işlem size zor geliyor sanırım o yüzden tam sayı veriyorum) 54 tane altın olsun genişlet paydayı (paydayı her kişinin alacağı oranı belirlemek için yapıyoruz aynı birimden kaç misli alır sorusunun cevabını bulmak için) ne eder :

kızların hakkı: 16/24
Ana+Babanın hakkı: 8/24
Eşin hakkı: 3/24

evet demek ki kızlar söz konusu maldan 16 misli alırken ana baba 8 misli eş de 3 misli alır ne etti 27.malımız neydi? 54 tane altın kaç misli hak var elimizde? 27.Böl 54 altını 27 mislik hakka ne eder 2 .heee bak şimdi kendi çapında Kurana İslama dil uzatıp milletin aklını bulandırmaya çalışan kafir demek ki kızlar bu 54 altından 32 altın ana baba 16 altın eş 6 altın alır ve ortada herhangi bir mal artığı veya eksiği veya hak yenme söz konusu olmaz.

……….. Alemlerin rabbi olan ALLAHa hamd olsun. Şüphesiz O herşeyi en iyi bilendir ve tüm eksik sıfatlardan noksandır…….

B

Niye 54 altin.. 87 altin olsun

Eda Ucuz 5 yıl

Bi sabit demiş bi de durduğunu sanırsın demiş

M

melih kardeşim dağlar sabittir yer değiştirmez fakat dünyala bilikte dönüp hareket eder

B

Bulutlar gibi hareket eden bi dag gordunmu..

Eda Ucuz 5 yıl

Evet bulutlar nereye akıp giderse evrenin genişlemesiyle dağlar da öyle gidip hareket ediyor işte anlatmak istediğimde bu

Batuhan Ecrim 5 yıl

Bulutlar hava akımı etkisiyle ve akımın şiddetine gore dunyanin atmosferin içinde hareket eder.. Savit degillerdir. Daglar ise sabittir ve dunya ile hareket ederler.. Bulutlar olmamış

Eda Ucuz 5 yıl

Şimdi sen bulutlar dünya ile hareket etmez mi diyorsun yani?

Batuhan Ecrim 5 yıl

anlamayacaksin dimi biraz araştır sen kalben değil aklen araştır kendine göre matematik yapma istersen?

B

Damlaya damlaya dağdan kestim kereste gibi bir cümlenin, bu devirde bile efsunlaştırdığı insanlar varya. Çook üzücü bir durum.

A

Yahudiler Hz Musaya narraniler Hz isaya inananlardır yoksa şimdiki Yahudi ve Hıristiyanlık kastediliyor yani azizim ayette bahsedilen İslamiyet önceki dinlerdi dolayısıyla bu dinlerdeki kişiler Allah ve AHİRETİ inanmışsa kötülük demektedir bu ayet diğer ayet ise İslamiyet geldikten sonrası kapsar yani İslam geldi artık başka din arayan kişinin o din kabul edilmeyecek demektir sana dediğim gibi senin belki beynini parçalayan bu ayetler bizim için son derece basittir çünkü sen tefsir ilmini bilmiyorsun

E

Ben size; ’beni duruyor sanıyorsunuz oysaki ben topaç gibi dönmekteyim’ desem. Bu cümlemde ki hatayı anlıyorsun ama kuran olunca görmüyorsun hata yi

M

Olmayan hata görülmez sen kuran olduğu için hata goruyorsun Melih Pinhas

B

Dağlar hareket etmez kıtalar yürür

D

bunuda oku ama baştan sona oku yoksa cımbızlama olur. İslamda Miras Hukuku ve Avliyye ve Reddiyye

İslam’ın mirasla ilgili hükümlerini düzenleyen ayetler temel olarak Nisa suresi 11 ve 12. ayetlerdir. Bu ayetlerde mirasçıların hakları belli oranlar verilmek suretiyle düzenlenir. Aşağıda bu ayetleri veriyorum:
Nisa / 11-12 (Y. Nuri Öztürk)
Allah size çocuklarınızla ilgili olarak şunu öneriyor: Erkek için, iki dişinin payı kadar. İkiden fazla kadın iseler ölenin bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer çocuk sadece bir kadınsa, mirasın yarısı onundur. Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığından ana-babanın her biri için altıda bir hisse olacaktır. Ölenin çocuğu yoksa ve kendisine ana-babası mirasçı olmuşsa bu durumda anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa, anasının payı, yapacağı vasiyetten ve borcundan arta kalanın altıda biridir. Babalarınız var, oğullarınız var. Siz bunlardan hangisinin yarar bakımından size daha yakın olduğunu bilemezsiniz. Allah'tan gelen bir buyruğu önemseyin. Hiç kuşkusuz Allah herşeyi bilir, tüm hikmetlerin sahibidir.
Zevcelerinizin geriye bıraktığının yarısı sizindir, eğer onların çocuğu yoksa. Eğer onların çocuğu varsa, vasiyet ettikleri ve borçları ödendikten sonra geriye bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Eğer sizin çocuğunuz yoksa bıraktığınızın dörtte biri zevcelerinizindir. Eğer sizin çocuğunuz varsa bu durumda, yaptığınız vasiyet ve borcunuz ödendikten sonra geriye kalanın sekizde biri zevcelerinizindir. Eğer miras bırakan erkek veya kadının ana-babası ve çocuğu yok da erkek kardeşi veya kız kardeşi varsa, bu kardeşlerden herbirine altıda bir düşer. Kardeşler bundan fazla ise bu takdirde onlar, yapılmış bulunan vasiyet ve borç ödendikten sonra üçte bire ortaktırlar. Kimseye zarar verilmemelidir. Allah'tan bir öneridir bu. Allah Alîm'dir, Halîm'dir.
Bu ayetlerde verilen oranlardan yola çıkan bazıları kendi akıllarınca enteresan miras paylaşımı senaryoları üreterek İslam’a ve Kuran’a saldırmaktadırlar. Konuyu bir örnekle açıklayalım: “Bir adam ölür ve geride bir anne, bir baba, üç kız evlat ve bir de eş bırakır. Miras nasıl paylaşılacak?”. Bu örneği ortaya atan kişiler çözümü de (!) kendileri verirler: “1/6 + 1/6 + 2/3 + 1/8 = 1,125”. Yani oran 1,0 dan büyük, o halde Kuran'da matematik hatası var!
Benzer bir duruma ilişkin ilk problem Hz. Ömer zamanında ortaya çıkmış ve sahabeler bu problemi “avliyye” dedikleri bir yöntemle çözmüşlerdir. Bu yöntemin ne olduğunu anlatacak değilim, isteyen internette yöntemle ilgili kaynak bulabilir. Ancak bu yöntem inkârcıları (ve belki de bazı inananları) ikna etmemektedir. Onlara göre bu yöntem bir hileden başka bir şey değildir. Bu yöntem ilk başlarda benim de aklıma pek yatmamış ve ciddi bir şekilde Kuran’dan şüphelenmeme neden olmuştu.
Aslında problemin kaynağı Kuran’ın bu ayetlerinde verilen oranları “mutlak” oranlar olarak kabul etmekten kaynaklanıyor. Yani örneğin 3 kız kardeş için verilen 2/3 oranı “mutlak” bir oran farz ediliyor. İyi de gerçekten öyle mi? Bu oranlar mutlak oranlar mı, yoksa bir tür “tavan” ya da “taban” değerler mi? Bu oranların “mutlak” olmadığını iddia etsek bile, buna Kuran’dan delil getirmediğimiz takdirde kimseyi ikna edemeyeceğimiz çok açık…
Bu amaçla öncelikle Nisa/11 ve Nisa/12 ayetlerini incelememiz gerekiyor. Bu ayetlerin sonunda yer alan ifadeler bu açıdan oldukça önemli: “ferıdatem minellah” ve “vesıyyetem minellah”. Sadece 2’şer tane Arapça kelime! Bu ifadelerden yola çıkarak bu oranların mutlak olduğu kesinlikle iddia edilemez. Ancak buna rağmen bazıları örneğinA. Yusuf Ali İngilizce mealinde “bu sabit oranlar Allah tarafından emredilmiş/belirlenmiştir” şeklinde bir çeviri yapmış. Bu 2 kelimenin neresinde “sabit oranlar” lafzını gördü bilmiyorum, ona sormak lazım! ÖrneğinM. H. Shakir “ferıdatem minellah” ifadesini “bu Allah’tan bir buyruk/düzenlemedir” şeklinde çevirmekle yetinmiş. yukarıya aldığım Nisa/11-12’nin Türkçe çevirileri iseY. Nuri Öztürk’e aittir. Bu ifadelerle ilgili bir diğer nokta da şu: Her 2 ifade de verilen oranlardan hemen sonra gelmiyor. İlk ayette araya “Babalarınız var, oğullarınız var …” diye başlayan 2 cümle giriyor, ikincisinde ise arada “Kimseye zarar verilmemelidir” şeklinde bir ifade mevcut. Şu halde “Allah’tan bir buyruk” ya da “Allah’tan bir görev” olan şey nedir? Bu oranları sabit kabul edip aynen uygulamak mı? Babalar ve oğullar ve diğer mirasçılar arasında ayırım yapmayıp adaletli bir dağılım yapılmasına izin vermek mi? Bence ikincisi! Aslında bu “emrin” ne olduğunu anlamak için bu ayetlerin devamına bakmak gerekiyor.
Kuran’da bu oranların “sabit” ya da “mutlak” olmadığına dair delil hemen bu ayetlerin devamında mevcut… Surenin 13 ve 14. ayetleri aynen şöyle:
Nisa / 13-14
İşte bunlar Allah'ın sınırlarıdır. Kim Allah'a ve onun resulüne itaat ederse Allah onu, altından nehirler akan cennetlere, orada sürekli kalıcılar halinde, sokar. İşte bu, en büyük başarıdır. Kim de Allah'a ve onun resulüne isyan eder, Allah'ın sınırlarını da aşarsa, Allah onu, içinde sürekli kalıcı olarak ateşe sokar. Artık onun için yere batırıcı bir azap vardır.

B

"İşte bunlar Allah'ın sınırlarıdır" şeklinde çevrilen ifadenin Arapçası "Tilke hududu(A)llah". Yani çeviride bir hata/kasıt yok. Hudut kelimesi Türkçe'ye de geçmiş bir kelimedir. Sınır kelimesinin ise ne anlama geldiği herkesçe malum. “Aşılmaması gereken bir nokta, bir çit, bir değer”… Yani bu oranlar sadece birer sınır ve asıl olan bu “sınır” değerlerini aşmadan onlara yaklaşmak… Dolayısıyla bu oranların “mutlak” olduğunu iddia etmenin hiçbir temeli yok…
Şimdi sorun şu: yukarıdaki ayetlerde geçen “emir” kelimesiyle aşağıdaki ayetlerde geçen “sınır” kelimesi birbiriyle nasıl bağdaşır? Aslında yanıt çok basit: Allah’ın emri olan şey bu sınırlara riayet etmek! Bu sınırlara riayet etmek ise onları aşmamak ve onlara mümkün olduğunca yaklaşmak ile olur. Yani “emrin” ne olduğunu anlamak için önce aşağıdaki ayetlere bakmak ve sonra dönüp “emri” buna göre değerlendirmek gerekiyor. Kısacası Allah’ın emri olan şey mirasçılar arasında ayrım yapmayarak verilen oranları birer “sınır” olarak alıp bunlara uymak! (Ama sonuçta bunların “sınır” olduğunu unutmamak şartıyla!)
Bu “sınır” olgusunun bu şekilde ifade edilmesinin de bazı sebepleri var: Örneğin 2’den fazla kadın ise 2/3 olarak verilen oran, “en fazla 2/3” ya da “2/3’e kadar” olarak verilebilir ve böylece bunun bir üst limit olduğu açıkça ortaya konabilirdi. Ancak bu durumda neler olacağını tahmin etmek güç değil. Bu tarz bir ifadeden istifade eden birileri mirasçı 3 kıza 2/3 oranında pay vermek yerine 1/10 ya da belki hiç pay vermeyebilirdi. Dolayısıyla Nisa/11 ve 12’de “en fazla 2/3” ya da “2/3’e kadar” tarzında ifadelerin kullanılmaması anlamlıdır.
O halde asıl olan bu oranlara mümkün olduğunca uymaya ve yaklaşmaya (!) çalışmaktır. Ancak sonuçta bunlar bir “sınırdır”. Yani mutlak oranlar değildir. Matematikteki limit kavramının buna çok benzer olduğunu bilenler bilirler. Bilmeyenler bilenlerden sorsun öğrensin!
Bu “sınır” kavramına başka ayetlerde de rastlıyoruz. Örneğin oruçla ilgili bir ayet olan Bakara/187’de de bazı sınırlar konuyor:
Oruç günlerinin gecesi kadınlarınızla ilişkide bulunmanız size helal edildi. Onlar sizin için bir giysi, siz de onlar için bir giysi durumundasınız. Allah nefsinize güvenemeyeceğinizi bildiği için tevbenizi kabul etti ve sizi bağışladı. Şimdi onlarla ilişkide bulunun, Allah'ın sizler için yazdığını isteyin ve fecrin beyaz ipliği siyah iplikten sizce seçilinceye kadar yiyin, için, sonra da ertesi geceye kadar orucu tam tutun. Bununla birlikte siz, mescitlerde itikaf halinde iken onlarla ilişkide bulunmayın. Bunlar, Allah'ın sınırlarıdır; sakın onlara yaklaşmayın! Allah böylece, sakınıp korunsunlar diye insanlara ayetlerini iyice açıklıyor
yukarıdaki ayette yiyip içme için ve cinsel ilişki için bazı sınırlar konulmuş. Bu ayette yiyip içmeyle ilgili sınırın “kadar” denilerek verildiğine dikkat edin. Çünkü burada “kadar” ifadesinin kullanılmasının miras ayetlerinde olduğu gibi bir risk oluşturmadığı açık…
Bir başka ilginç nokta da Nisa suresi ayet 14 ile yukarıdaki Bakara/187’yi karşılaştırınca ortaya çıkıyor. Bakara187’de Allah’ın sınırlarına “yaklaşılmaması” emrediliyor. Oysa Nisa/14’te “aşılmaması”. Eğer Nisa/14’te de “yaklaşmayın” denseydi benim yaptığım tüm bu yorumlar geçersiz olurdu! Hele hele matematikteki limit kavramı ile kurduğumuz benzerlik tamamen geçersiz hale gelirdi. Ne dersiniz? Neden burada “yaklaşmayın” denmiyor da “aşmayın” deniyor? Şans mı? Hiç sanmam!
Ne ilginçtir ki mirasla ilgili ayetler bize bu oranların “mutlak” olmadığı çıkarımını yaptırabilecek şekilde devam ediyor. Tabii bir inkârcıyı bu bile ikna etmeye yetmez. O bunu kelime oyunu olarak görecektir. Kuran’ın bu çıkarımı yapabilmemize imkân vermesini ise ya hiç değerlendirmeyecek ya da sadece “şans” olarak değerlendirecektir. Bunun farkındayız. Ama önemli olan bizim aklımızın huzur bulması...
Bu “sınır” çıkarımı aynı zamanda Hz. Ömer zamanında yapılan “avliyye” uygulamasının da son derece yerinde ve makul bir yöntem olduğunu göstermektedir. Çünkü her ne kadar Kuran’da verilen oranlar bire bir elde edilmese de, konulan “sınır”lar asla aşılmamaktadır. Avliyye uygulamasında mirasçılar Kuran’da verilen oranlardan daha düşük bir pay almakta ve Kuran’ın “sınırları” bir tür “tavan (üst limit)” görevi yapmaktadır ve “sınır” (aşağıdan yukarıya) aşılmamaktadır.
Reddiyye ise bunun tam tersi durumlarda uygulanan bir yöntemdir. Yani mirasçıların Kuran’da verilen paylarının toplamı 1,0 dan daha düşük çıkmaktadır. Bu durumda da mirastan artan kısım yine mirasçılara Kuran’daki payları ölçüsünde bölüştürülmektedir.
Reddiyye işlemindeki paylaşım oranlarına itiraz etmek için sadece mantıkla düşünme hastalığına yakalanmış olmak ve sağduyudan yoksun olmak gerekir. İçimize sinmese de biz yine de böyleleri için de bir açıklama yapalım: Reddiyye işleminde Kuran’da verilen “sınır”lar bir tür “taban (alt limit)” görevi yapmaktadır. Sonuçta da “sınır”lar aşılmamakta (bu defa sınır yukarıdan aşağıya!), kimsenin hakkına tecavüz edilmemektedir.
Bir Açıklama:

Efendim, geçenlerde bir forum sitesinde bu makaledeki "sınır" fikrine itiraz edilerek şöyle denmiş: "Bu nasıl bir sınır ki bazen tam üstünde duruyorsun bazen sağına geçiyorsun, bazen de soluna...". Yani diyor ki "senin işin Nasreddin Hoca Türbesi gibi olmuş. Kapısı kilitli ama her tarafı açık!".

Efendim, yaptığı itirazda aslında cevabı da kendisi vermiş ama farkında değil. Cevap "BAZEN" kelimesinde gizli... Evet, bazen sağında kalırsan sınırı aşmamış oluyorsun, bazen de solunda. Ama sağında kalman gerekirken soluna geçmeye çalışırsan ya da solunda kalman gerektiğinde sağına göz dikersen, işte o zaman "SINIRI" aşmış oluyorsun! Yani "SINIR" orada ve SINIR olmaktan çıkmış değil! Ama ne tarafında durursan "SINIR İHLALİ" yapmış/yapmamış olacağın "DURUMA" göre belirleniyor!

B

Sen de bunu izah et bakalım sayın matematikçi Ben uzun yazarım lütfen sıkılmayın, düşünün Belki de tarihin en meşhur şairleri ve en büyük söz ve belagat ustaları mekkeli müşrikler odi işte kuran onlara meydan okudu haydi bu kurana inaıyorsanız benzerini getirin haydi hepsi olmasın 10 sure olsun o da olmadı 1sure haydi kısa bir sure olsun haydi uydurmalardan olsun gerçeklik şat değil ve bütün destekçilerinizi ve putlarınızıda çağırın size yardım etsin diye hodri meydan dediği ve onların guruplarına ziyade dokunduğu halde onlar bir şey yapamadı eğer bir sure yaparlardı İslam ve kuran davasından vazgeçilmesi ve müşrikler kazanacaktı ama yapamadılar baktılarki kalem ile İslam yıkılmaz kılıçla deneyelim dediler ve savaştılar işte eğer kalem ile mukabele etmek gibi kolay yolu bırakıp can mallarını tehlikeye atarak zor yolu yani kılıcı savaşı terkettiler demek kalem ile mukabele imkansız idi ki o yoldan gidilmedi belagat-ı kuran i'caz derecesindedir yani mucizedir benzeri olmaz yapılamaz işte en belagattaustalar böyle halter şeker şimdiki belagattan bihaber cahiller ne demeli onların haddimi ki kurana karşı geliyorlar eğer o müşrikler gibi bilselerki kuran yenilmezdir elbette beyhude uğraşmazlar ama dedim ya cahillik çok kötü bir şey ....

E

Hiç güleceğim yoktu yani o zamanın belagat ustaları İslamı yıkmak için canını ortaya koyan o müşrikler ben sure getirerek İslam davasını iptal etmek gibi kolay bir yol varken bir sure bilecyaoamadıl çünkü onlar belagat biliyordu ve anladılar ki bir surenin bile benzerini yapmak mümkün değil sen ise ben yaparım diyorsun bu senin belagatı (b) bilmediğini gösterir kuranın değil kelime harf dizilişi dahi mucizevaridir senin kuranın metalden ibaret zannediyorsunuz şimdi sana bir kaç ayetteki lafızdaki i'cazı göstersem anlımıycaksın ne Arapça biliyorsun ne de belagat hembkuranı Türkçeden okuyarak hakiki kuran okuduğunu mu sanıyorsun ben ilahiyatçıyım Arapça biliyorum dolayısıyla ayetlerdeki lafız mucizelerini gördükçe hayretler içerisinde kalıyorum sen en iyisi Arapça tefsir belagat gibi ilmleri tahsil et ondan sonra söz hakkı alabilirsin

Evren Gencel 5 yıl

Bu mu yani tüm söylediklerime cevap veremedi bunu mu söyledin yuh...

Evren Gencel 5 yıl

Senin matematik çöker ağa, Allah hata yapmaktan münezzehtir, varsa bir hata o da kendilerine bahşedilmiş akıl nimetini kullanmayanlarındır. buyrun bu iddia baştada dediğimiz gibi tamamıyla bilgisizlikten kaynaklanmaktadır konuya açıklık getirmek için öncelikle kuranda miras paylaşımı ile ilgili ayetleri inceleyelim sizden birine ölüm yaklaştığında, bir mal bırakacaksa anaya babaya, yakınlara, uygun bir biçimde vasiyet etmesi farz kılındı. Bu, erdemliler için bir görevdir. (2 bakara suresi; 180) çocuklarınız konusunda allah, erkeğe iki dişinin hissesi kadar tavsiye eder. Eğer onlar ikiden çok kadın ise (ölünün) geride bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Kadın (veya kız) bir tek ise, bu durumda yarısı onundur. (ölenin) bir çocuğu varsa, geriye bıraktığından anne ve babadan her biri için altıda bir, çocuğu olmayıp da anne ve baba ona mirasçı ise, bu durumda annesi için üçte bir vardır. Onun kardeşleri varsa o zaman annesi için altıda bir'dir. (ancak bu hükümler, ölenin) ettiği vasiyet veya (varsa) borcun düşülmesinden sonradır. Babalarınız, oğullarınız, onların hangilerinin yarar bakımından size daha yakın olduğunu bilmezsiniz. (bunlar) allah'tan bir farzdır. Şüphesiz allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır. (4 nisa suresi, 11) § eşlerinizin, eğer çocukları yoksa, geride bıraktıklarının yarısı sizindir. Şayet çocukları varsa, -onunla yapacakları vasiyetten ya da (ayıracakları) borçtan sonra- bu durumda bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Sizin çocuğunuz yoksa, geriye bıraktıklarınızdan dörtte biri onların (kadınlarınızın)dır. Eğer sizin çocuğunuz varsa geriye bıraktıklarınızdan sekizde biri onların (kadınlarınızın)dır. (yine bu hükümler,) edeceğiniz vasiyet veya (varsa) borcun düşülmesinden sonradır. Mirası aranan erkek ya da kadın, çocuğu ve babası olmayan bir kimse olup erkek veya kız kardeşi bulunursa onlardan her biri için altıda bir vardır. Eğer bundan fazla iseler, bu durumda -kendisiyle yapılan vasiyette ya da (varsa) borçtan sonra- üçte bir'de -zarara uğratılmaksızın onlara ortaktırlar. (bu size) allah'tan bir vasiyettir, allah, bilendir, (kullara) yumuşak olandır. (4 nisa suresi, 12) ilk olarak bakara suresini incelediğimizde vasiyet etmenin müslümanlar üzerine farz olduğu ve yaş ilerleyince (ani ölüm olmaz ise) vasiyet bırakmak müslümanlar üzerine farzdır gelelim çelişkili olduğu söylenen ayetlere iddia da örnek şöyledir. Bir kişi ölür. Mirasçı olarak 3 kızı, anne babası ve karısı kalır. Bunlar nasıl mirası bölüşürler? çocuklar 3 kız olduğuna göre: eğer onlar ikiden çok kadın ise (ölünün) geride bıraktığının üçte ikisi onlarındır.(4 nisa suresi, 11) alınan oran 2/3tür. geride bir eş bıraktığına göre: eğer sizin çocuğunuz varsa geriye bıraktıklarınızdan sekizde biri onların (kadınlarınızın)dır(4 nisa-12) alınan oran 1/8 anne ve babanın alacağı oran: onların alacağı oran hesaplanırken bir hata yapılıyor. İki durumda anne baba mirastan hak sahibi oluyor: bir çocuğu ( veledün) varsa, geriye bıraktığından anne ve babadan her biri için altıda bir, çocuğu olmayıp da anne ve baba ona mirasçı ise, bu durumda annesi için üçte bir vardır. (4 nisa suresi, 11) şimdi ya ölenin bir çocuğu olması gerekir ya da ölenin geride bıraktığı çocuğu olmaması gerekir. Burada geride bırakılanın bir çocuk ( veledün) ifadesine dikkat edilmeli. bu örneğimizde ikisi de değildir. 3 tane çocuk vardır. Bu durumda anne ve babanın mirastan hak alması söz konusu değildir. Böyle bu durumda anne babaya bir pay verileceği ayette söylenmez. Açıklanan çocuksuz ve tek çocuklu olma durumlarıdır. buna göre toplanırsa 2/3 +1/8=19/24 olur. Bundan sonra artan 5/24 lük hisse ise nisa suresinin 8. ayetinde belirtilen kişiler arasında paylaşılır.: (mirası) bölüşme sırasında yakınlar, yetimler ve yoksullar da hazır olursa, onları ondan rızıklandırın ve onlara güzel (maruf) söz söyleyin. (4 nisa suresi,) dolayısı ile miras paylaşımında bir hata olmadığını görmekteyiz fakat elinde meal olup kendini alim zanneden insanlar ve bunların çıban başı olan turan dursun sitesinde (veledün) yani nisa suresinde yukarıda altı çizilen bir çocuğu varsa şartını kendini sitesinde değiştirip çocuğu varsa olarak aktarmıştır sonuç olarak kuran-ı kerimin incelenmesinde ele alınmasında ço dikkat etmeli ve herkeze güvenmemeliyiz kuranı inceleyip yorumlamak için 1-)hafız olmak kuranın siyak ve sibak bütünlüğünü iyi bilmek 2-)arapça bilgisi olmak 3-)islam tarihi hakkında ve kuran iniş sureleri hakkında iyi bilgi sahibi olmak 4-)her meale güvenmemek ve söcüklerin arapça kökeninden yola çıkıp hareket etmek gerekir eğero, allah'tan başkasının katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok aykırılıklar (çelişkiler, ihtilaflar) bulacaklardı. (nisa suresi, 82) onlar ağızlarıyla allah'ın nûrunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kâfirler istemeseler de allah nûrunu tamamlayacaktır. saf suresi 8. ayet

Evren Gencel 5 yıl

O zaman yarınn oku oku da matematik öğren

Evren Gencel 5 yıl

Ben ilahiyatçıyım matematikten bende anlaman bütün ilimleri bilemem ya sadece alanında ilgeleniyorum ama matematikte uzman olan Müslümanlar var arkadaślarımız var ben bilmiyorum diye onların bu matematik bilgisinden yararlanmayayım mı? Buna kopyalamak denmez sen madem matematik hatası var dedin işte cevabı ha sadece aklî meseleler olsa yani cevaplamak için matematik yada herhangi ilim gerekmese o zaman kendim mukabele edebilirim kimseye başvurmam

Evren Gencel 5 yıl

senin işine öyle gelmiyor desek? Ne dersem anlamayacaksınız zaten neyse mahkeme-i Kübra da gorusmek uzre o zaman

B

He he tabi canım bi sizlerler hataları fark ediyorsunuz zaten zavallılar içgüdünüze yerleşmiş olmayan hataları bulmaya çalışmak bari milletin aklına girip kuyunuzu daha derin kazmayın vesselam.

B

Demekki şeytan seni tuzağına dusurmeyi başarmış İnşaAllah birgün geri donersin Allah hidayet versin

B

Ya muhamed yalan soolemisse...

Eda Ucuz 5 yıl

Muhammed söylemiyor ki Allah söylüyor sadece Muhammed tebliğ ediyor

Batuhan Ecrim 5 yıl

Eğer maksadım cennete gitmek ve cehennemden kaçmak ise Allah beni cehenneminden çıkartmasın!

B

Ama sen bu cesurluğun ile devam et.

B

Ya ne yapsaydı melekle mi dini yaysaydı o zaman çok inanırdınız ama he ki zaten öyle olsaydı imtihan olmazdı ve iş bitirilmiş olurdu başka yöntemde olsaydı sınav olmazdı en doğrusu budur sen kabullenemiyorsun hepsi bu

B

Bunlara göre tarih de medeniyet de muhammedle basliyor, sanki kuran tevratin devami degilmis gibi. Dünyanin her yerindeki prmitleri naska cölündeki muazzam genislikdeki ucus pistlerini beyrut baalbek deki o kocaman tonlarca agirlikdaki kayalarla yapilan devesa yapilari muhammed yapmis gibi gözümüzün icine babaka söylemeyin, birz kendinizi gelistirin mukayese edin. Hani kurandan sonra araplar ne yapmis varmi tek bir bilimsel calisma yapan kurumlar nasa gibi rus uzaycilik calosmalari gibi. Kim yeni bir sey kesfetse kurandada yaziyor diyorlar. Kardesim kuranda var madem böyle seyler cikin calismalarini sunun öncülük edin bari insanlik da nasibini alsin

E

Biii bitmesiniz ......

S

Sana iyi sabretmis arkadaşlar batuhan aptali, mahlûkat da sensin. Tek diyebildiguniz cimbizliyorsunuz, ya da İslam kusursuzdur, adam sana matematikte hata var diyor siz sırf kilifina uydurmak için matematiğin ilkelerini bile degistirisiniz nasıl adamlarsiniz anlamıyorum. Seni insan yerine koyup cevap vermişler iyi de dayanmidlar laflaraa bak mahlukatlar cart curt. Dinin tam bir ucube dini sen de ucubenin tekisin beyninin almadığı çok açık sen anca bu şekilde anlarsın .

P

Peki kainatın kendiliğinden olmasına inanmak kainattaki en mantık dışı şeydir ama bunu sorgulamıyorsunuz direk kabul ediyorsunuz sonrada islamdaki hataları bulmak için kendinizi parçalarsınız kimmiş beyinsiz!

E

Tipki tanrinin nasil varoldugunu sorgulamamak gibi demi.. Haklısın

Eda Ucuz 5 yıl

Peki bana izah et evren nasıl oldu video falan gönderme sadece yorum ile anlat

Evren Gencel 5 yıl

Bilmedigim birsey hakkında yorum yapamam bildigim sey, aciklayamadığımız seylere ilahi anlamlar yukledigimizdir.. Dunyaya bakiyoruz ve muhtesem oldugunu dusunuyoruz cunku alternatif bir sistem dusunemiyoruz. Tamam en guzel sistem dunyada. Bu kadar ince tasarlanmis bir sistem (o kadarda muhtesem diil bence zira insan berbat bi proje)bunlar tesadufen olusamaz haklusin. Yaratici bir zekâ gereklidir bu muhtesem tasarim icin. Peki bu kadar muhtesem bir sistemi yaratacak kadar muhtesem olan bir varligin da ondan daha ustun bir yaraticisi olmasi gerekmez mi.. Ve onunda bir yaraticisi ve onunda bir yaraticisi.. Bu sonsuza dek surucektir. Evet aklımız sonuca ulasamicak ve bize bi son durak gerek.. Aklimizi yitirmemek icin bir durak yarattik adina tanri dedik

Eda Ucuz 5 yıl

Tebrik ederim en azından aklî bir yaklaşım güzel bir tespit ama bunun adı aklı durdurmak değil aklın gereğidir bir yaratıcı olmak zorunda yani yaratılmayan ezeli ebedi olan mutlak yaratıcı olmak zorunda eğer bunu kabul etmez isek bu söylediğin sistemin oluşmasını nereye bağlayacağız bu bahsettiğin gibi tesadüfen olmuş olamaz öyleyse ezeli bir yaratıcı olmak zorunda aksi taktirde kocaman bir boşluk olur kafamızda biz diğer varlıklara zıt olarak akıllı varlıklarız bu boşluğu doldurmaz isek olmaz bunu sende biliyorsun

Evren Gencel 5 yıl