KUR'AN HIRSIZA NE CEZA VERİYOR?
BUGÜN BİZ NE CEZA VERECEĞİZ?
Hırsızın cezası Kur'anda Maide 38 ayetinde geçer; Allah hırsızlık yapanlara ceza olarak "ellerini kesin" der. Elleri kesmek ilk bakışta çok vahşice görüldüğü için Özellikle Modernist Müslümanlar: "O ayette kastedilen gerçek el değil mecazi şekilde el yani güç kesme olduğunu iddia ederler." Tabiki Kuranda kavramlar genelde iki anlamda kullanıldığı için el (éyd) kelimesi de güç manasında kullanılıyor.
Éyd (El) Kelimesi Kur'anda gerçek el ve mecazi el (güç) anlamında kullanılıyor.
1. Anlam: Gerçek El
YUSUF 31: (Kadın) Onların düzenlerini işitince, onlara (bir davetçi) yolladı, oturup dayanacakları yerler hazırladı ve her birinin eline (önlerindeki meyveleri soymaları için) bıçak verdi. (Yusuf´a da:) "Çık, onlara (görün)" dedi. Böylece onlar onu (olağanüstü güzellikte) görünce (insanüstü bir varlıkmış gibi gözlerinde) büyüttüler, (şaşkınlıklarından) ellerini (éydiyehunne) kestiler (katta'na) ve: "Allah´ı tenzih ederiz; bu bir beşer değildir. Bu, ancak üstün bir melektir" dediler.
ARAF 124: "Muhakkak ellerinizi (éydiyekum) ve ayaklarınızı (ércülekum) çaprazlama keseceğim (leùkatta'anne) ve hepinizi idam edeceğim."
2. Anlam: Mecazi El (Güç)
ZARİYAT 47: “Göğü, gücümüzle (biéydi) biz kurduk ve Biz onu kuşatıcıyız.”
SAD 45: Güç (el-éydî) ve basiret sahibi olan kullarımız İbrahim´i, İshak´ı ve Yakub´u da hatırla.
Evet éyd kavramı Kuranda iki manaya geliyor. Fakat unutulan bir şey var: Maide 38 ayeti muhkem bir ayettir ve muhkem ayetlerde de mecaz olmaz. O zaman gerçek manada bir el kesme durumu söz konusu. Ama biz yine de Maide 38. ayetini ayrıntılı şekilde ele alalım.
**********
MAİDE 38: Hırsız erkek ve hırsız kadının, kazandıklarına bir karşılık (bimâ kesebâ), Allah´tan, ibret verici bir ceza (nekâlen) olmak üzere ellerini (éydiyehumâ) kesin (fâkta'û). Allah üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.
Şimdi el kesmenin mecaz olduğunu iddia edenler için; yani hırsızlıktan sonra bir ceza değil, hırsızlık suçu işlenmeden devletin hırsızlık yapanın gücünü engellemesi gerektiğini söyleyenler için ayeti madde madde görelim:
1- Olay daha gerçekleşmemiş ise ayette neden "Hırsız" desin? Hırsızın gücünü kesin demesi için ortada bir hırsız olması gerekiyor.
2- "Keseba" kelimesi, elde edilmiş bir kazancı ifade etmekte olup, ayet hırsızlık suçunu işleyen kadın ve erkeğe verilecek olan cezayı beyan etmektedir. Yani olay vuku bulmuş, henüz yaşanmamış bir olaydan söz etmiyor.
3- Ayet hırsızlık suçunun işlenmesinden önceki zaman ile ilgili yapılacak bir eylemi; yani güç kesmeyi değil (zaten böyle bir güç kesme sosyal devletin yapmak mecburiyetinde olduğu bir şeydir, böyle bir ayet olmaz ise devlet hiçbir önlem almayacak mı yani?), hırsızlık suçunun işlendikten sonra, suçlunun suçunun sabit olmasındaki zamana dair bir hüküm olup, "Hırsız" olarak hüküm giydikten sonra, suçlular için uygulanacak işlemi ifade etmektedir.
4- "Nekalen"; İşlenen bir suçtan dolayı, başkasını aynı suçu işlemekten alıkoymayı ifade eden bir kelimedir. Ayet içinde bu kelimenin kullanılmış olmasından maksat, hırsızlık suçu işleyene verilen cezanın caydırıcılığının olması; yani hırsızlık suçu işlemiş olana verilen cezayı gören bir kimse, eğer hırsızlık yapmaya niyeti varsa işlenen suça verilen cezayı görerek bir kere daha düşünmesini sağlamaktır.
5- El kesmeye çok vahşice diyenler: "Yusuf Suresinde Yusuf'u gören kadınların elini kesmesi, eli kökünden değil de bir çizik atma şeklindedir." diyorlar. O zaman Maide 33'teki Allah ve Resulune savaş açanların cezası da ellerinin ve ayaklarının çizik atma şeklinde mi olacaktı?
6- Gerçek El Kesmeyi zalimce değerlendirenler: "Hırsızın eli kesilirse bundan sonraki yasamına nasıl devam edecek?" diye itiraz da ediyorlar.
Peki Maide 33'teki el ve ayakları kesilenler hayatlarına nasıl devam edecek? Maide 39'dan anliyoruz ki bu hırsızlık bir zulümdür. Dolayısıyla bu zulme Allah'tan daha fazla merhamet ettiğini düşünüp de hümanistçe bir tutum takınanların Gelenekçiler gibi Allah'ın Cehenneme layık kabul ettiği kimseyi peygamberin şefaati var diye kurtaranlardan ne farkı var ki?
7- Yusuf kıssasında kardeşi Bünyamin'i yanında tutabilmek için Yusuf'un hile yapması ve sonucunda hırsızlık yapan Bünyamin'in alıkonulduğunu, dolayısıyla da şimdiki hırsızların da bu ayete bakarak alıkonulması gerektiğini söyleyenler oluyor. O halde hırsız için el kesme olamazmış.
Oysaki Kur'andaki kıssalar muteşabihtir. Muteşabih bir ayetten muhkem ayete delil çıkaramazsınız. Muhkem bir ayetten muteşabih ayeti anlarız, ondan sonra delil çıkarabiliriz. Bu kitabın anası muteşabih değil, muhkem ayetlerdir (Al-i İmran 7).
8- "Eydiyehuma" (ikisinin elleri) Arapçada çogul en az 3'tür. Ama bir kişide 2 el bulunur; o halde gerçek el kesme olmaz diyorlar. Oysaki Tahrim suresi 4.ayette de Gulubeküma" (ikinizin kalpleri) hitabını dikkate aldığımızda, 2 kadının 3 tane kalbi olmayacağına göre, anlıyoruz ki bu Kur'anın üslubunu anlamadan hüküm vermeyeceğiz?
**********
Sonuç olarak; Maide 38'de el kesme gerçek bir el kesmeden bahsediyor. Fakat her hırsızlıkta böyle el kesme mi uygulanır? Asla.
Mesela Bankaları hortumlayan ile Baklava çalana aynı ceza verilir mi? Bu nasıl bir adalet olacak? Oysaki bana karşı çıkanların hemen hepsi Kur'anda her şey yazar diyenlerdir. Ee hani nerede yazıyor Baklava çalanla diğerinin cezaları?
İslam'da Din sabittir, Şeriat Dinamiktir. Yani hükümler zamana ve zemine göre değişkenlik arz etmektedir.
İstisnasız her ayet indiği nüzul ortamına göre TEFSİR edilir.
Yine istisnasız her ayet yaşadığımız ortama göre TE'VİL edilir.
Benim yukarıda maddelerle açıklamaya çalıştığım Te'vil değil Tefsirdir. Tefsiri Allah yapar. Bize düşen Allah'ın yaptığı Tefsiri birbirine benzer ayetlerle ilinti kurmaya çalışmak.
*****
Maide 38 indiği esnada Medine'de bir İslam Devleti vardı; fakat yeni kurulan bir devlet olduğu ve varlık-yokluk kavgası çektiği için yerleşik hayat tam kurulamamıştır. O nedenle vahiy Arapların el kesme geleneğini devam ettirmiştir.
Unutmayalım Kur'an cezalarda azami (en üst) sınırı gösterir, diğer alt sınırları bu orana göre ayarlamamız gerekmektedir. Zaten hiçbir zaman herhangi bir suçun cezası işte budur diyemezsiniz. O zaman mahkemelere ne gerek var? Zina mı işledin hemen 100 sopa, hırsızlık mı yaptın hemen el kes! Böyle bir adalet olabilir mi? Hiç kimse eşit koşullarda değildir.
Zina işleyenlerin hepsinin aynı koşullarda olduğunu mu zannediyorsunuz? Kimisi tahrik olmuştur, kimisi nefsine mağlup olmuştur, kimisi bu işi alışkanlık haline getirmiştir.... Vs. O halde hiçbir ayet motomot uygulanmaz.
Bir ayeti Te'vil edebilmek için yaşadığımız yörenin kültürü, geleneği-göreneği, örfü vs. Neticesine göre bakmamız gerekecektir. Bugünkü ortamda hapis cezası buna uygundur. Fakat hırsızlara bugünkü uygulanan cezaların ibret verici bir caydırıcılığının olmadığı aşikar. O halde biraz daha katı cezalar verilmelidir.
*****
Son olarak bir örnekle bitireyim:
Malumunuz Hz. Ömer hırsızların elini kesmemiştir. Tabi Hz. Ömer'in uygulaması dinde delil olmaz, sadece örnek açısından anlatıyorum.
Ömerle beraber İran ve Mısır'ın fethiyle sınırlar iyice genişliyor. Artık küçük bir devlet degil, kısa zamanda bir imparatorluk kurulmuştur.
El kesme cezasının indiği ayet Medine'de göçebe şeklinde yaşayan Araplara inmiştir. Ömer döneminde ise sınırların genişlemesiyle beraber yerleşik kültüre geçiyorlar ve ilk defa hapis kültürü Ömer döneminde hayata geçiriliyor.
Ömer bu, tam Kur'an mü'mini bir muvahhid. Bu muvahhid insan ayetleri nasıl te'vil ediyor, işte biz de bugün ayetleri te'vil edelim. Te'vil kafamıza göre yorumlamak değildir. Te'vil tefsirden bağımsız değildir. O halde Te'vil yapan kişinin Kuranın Tefsirini çok iyi bilmesi gerekiyor. O zaman Tefsir olmadan Te'vil yapılamaz.
Özet: Din sabit; ama şeriat sabit değil. Kuranda hiçbir ayet motomot uygulanmaz. Hele ki cezalar... Asla.
Kenan ESEN
30 Mart 2017
Guzel paylasim..
Siyonist devletler bunların yeraltı ve yerüstü zenginliklerini çalıyor insanlarıda bu halde bırakıyor işte asıl konuşulması gereken büyük hırsızlık
AL pasaportunu madem bu kadar i9lgilisin bu insanlarla git o ülkelere cihad et, klavye basinda eli9mizden dua etmekden baska bir sey gelmiyor demekle olmuyor bu isler .
Essek olana semer vuran cok olur, parcalanmaysin bölünmeyin firkalara ayrilmayin diyen ALlahin lafini dinlemediniz dinlemeyenlere biat edip, parcalandiniz bölündünüz size her sey hak
Malı canı çalınana kızıyor hırsıza birşey demiyorsun
Kim demiyor , dedim ya essek olana semer vuran cok olur diye, sen ummet olarak allahin kitabini ciddiye almazsan eger 14 milyon yahudi 1,5 milyar muslumana böyle kök sökturur onlar semerci essek kim dusun simdi bi
YAradan kitabinda bilincli bir muslmanin nasil olmasi gerekdigini vrmismi?? Vermis, bunlar nedir Oku diye baslayan bir kitabin ilk emrini ciddiye almak, okumak ögrenmek bu isikda üretmek , ürettiklerini hem kendini savunmakda hemde ilerletmekde bu dunyayi yasanilir bir yer yapmakda kullanmak Bunlar varmi islam aleminde yok ne ilim bilim sahibiyiz nede üretebiliyoruz daha kendi icimizde kendilerinden muslumanim diyenlerle bir araya gelemiyoruz kendi icimizde savasdayiz Kuran bunlarin hic birisini istemiyor
Hırsızlık üzerine konu konuşmak istiyordun al sana hırsızlık
Her zaman diyorum bizim ümmetin en buyuk derdi, okudugunu anliyamamak!!!
Burada hirsizlik uzerine konusulmuyor
Hirsizligin cezasi uzerine konusuluyor.
Ben bu paydaki amacını anladığım için bu yorumu attım asıl içeriği bildiğim içim
YAnlis basliga yanlis yorum atmissin otzaman
KONU BURADA HIRSIZLIGIN CEZASI BU GUN EL KESMEKMI DEGILMI
Ben yanlış başlığa yorum atmadım hırsızlık yapan sömürgeci devletleri sünnetmi edelim onu sordum hırşızlığı yapan şahsın eli kesiliyormuşta o açıdan
Paylaşım güzeldi. Hiç bir ayet zaten olduğu gibi alınmaz
Eğer kuranda el kesmek denirse el kesilecektir kimse kafasına güre yorumliyamaz kur'anda ayetde sadece araplara güçebelere gelmemiştir eğer araplara geldiğine inanoyorsanız o zaman sizin islamla ne işimiz var siz türksünüz bugünki mahkeme ve adaleti güriyoruz ortalık hırsız tecavüzcü gaspçı dolu şimdi sen bunlara kurana güre cezalandırmadığın için artıyor suçlar oysa yılda iki tane hırsızın eli kesilseydi yüzlerce binlerce insan ceza evinde olmazdı hırsızlığı önlemek için binler polis meruru tulmazdı yönetimden alıp bekçi polislere maaş veriliyor bu yüzden
yürü git mekkeye kabeyle hira dagi arasindaki yolda bulunan dilencilerin haline bak hepsinin bir eli yada ayagi kesik, bu toplumda ne hirsizligi azaltmistir nede önune gecmistir oralarda . 14900 sene evvelinin dunyasinda yasamiyoruz, bu gun islah etme kurumlari ceza verme daireleri var, modern hukuk var, eksik olan bu noktalarin allahin kaideleri iuzerine inssaa edilmis olmamasi Onuda basiniza secdiklerinden hesap soracaksiniz
Kabeyi mekeyi islamla yünetildiği iddia etmedimki sen bana oraya git diyorsun bugün islam kanunlarıyla yünetilen tek bir ülke yok sadece bir kısmı kullanıyor başımdaki bu yünetime bu rejime hz ömeride getirseniz aynı olur bir şey değişmez o yüzden batıl bir sistemde islam hükümleri beklenmez zaten sizde batıl bir rejimi islamış gibi güstermyin allahtan korkun
Siz demdinizmi eli kesilecek diye alin istze size el kesen bir ulke bu emrin toplumun gerisi islami olmadigi surece bir ise yaramadigini göstermek icin verdim VAhsimisiniz siz ya, 1400 sene evvel islah edilecek bir ortam yokken gelenekden gelen fikih la bu gun din yasanmaz, kuranin ruhuna aykiri bu
Hasan iyicene saçmalamışsın. Bekara karı boşamak kolay. Bu konular idrak irfan meselesi. Anladigim kadariyla irfan yok sizde. Yorumunuz tamamen zırva. Boş kafadan çıkan yorumlar bunlar. Hiç kusura bakmayin
Öyle mi diyorsun zaten batıl bir rejim islam kanunu uygulayamaz türkiye laik ve demokratik yasalarla yünetiliyor hırsızında tecavüzcününde cezası beli tecavüzlüler vakıf başkanları hırsızlarda ülke yünetir bu dediğim islam ülkesinde geçerli türkiyede değil zaten
Bir ülkenin
Turkiyenin kanunlari nin degismesi sart ,
biz bir isvicre degiliz, her ulkenin kanunu DININE ÖRFUNE ADETINE COGRAFYSAINA göre bicilir yazilir cizilir.
Yani islam dininin temel kaideleri uzerine oturtulmus MODERN bir hukuka ihtiyacimiz var
Ama bu hukukun icinde hirsizin elini kesin diye bir sey bulunamaz .
o gunler bitti, ilk önce islam dininin istedigi refahlik ferahlik topluma getirilecek, getirilecekki, kamu malini calan o namazli hirsizada, bankayi hortumlayan kapitalist namussuzada, aclik yuzunden ekmek calan o zavalliyada yol kalmasin
bunlari topluma getirmeden kimin elini kesiyorsunuz siz
Bunlar geldikten sonrada ISLAH edilecek ilk önce .
Abi peygamber efendimizin amcasi peygamber efendimiz vefat ettikten sonra kurani kitap haline getirelimmi getitmiyelimmi diye 6 ay düşünmüş. Zaten surda yasadigimiz kisi basi 70 sene biraz dayanmaliyiz o gunler geride kaldi sert kacmis biraz. Eger birinin elini tum herjesin önünde adaleyli birisi kessin bakalim o zaman kolay kolay oluyormu bir daha.
Yanılıyorsunuz!!!! Çünkü bugün tecavüzün hırsızlığın cinayetin tek sorumlusu olmasa bile önce siz kendinizi eleştirin. Sen çoçuğunda ahlakı, terbiyeyi aşılamazsan iyi yetiştirmezsen mahkeme ne yapsın polis ne yapsın. Terbiye eğitim ilk önce aileden gelir
Söylermisin hasine hanım okuların liselerin üniversitelerin sokağın sorumlusu bir babamı evet babya çok şey düşer lakin bir baba bugün 10 yaşındaki bir çocuğa bile babalık yapamaz toplumun şartları ekonomik sıkımtıları belli okulda üniversitede lisede benmi terbiye verecem söylermisin okulda nekadar ahlak dersi veriliyor
Hasan Rumi iyide o çoçuklar liseye gelinceye kadar annenin babanın aklı nerde eğitim altı aylık bebeklikten başlar biliyorum çoçuk gelişim kursuna da gittim bir yaşına kadar pohpohlayıp sonra sorumluluk ahlak bekleyemezsiniz
Sen terbiyeni o yaşa gelmeden vereceksin. Çoçuklar söyleneni değil gördüklerini yapar
Ha evet ekstrem örnekler olabilir ailesi ne kadar uğraşsada terbiye edemediği çoçukları olabilir. Onlara bir sözüm Yok. Falan her şey önce ailede başlar ahlakı terbiyeyi doğruyu yanlışı önce anne baba öğretmelidir. Sen çoçuğunda zaman ayırıp doğru şekilde inancını ahlakı öğretme Sonrada çıkıp yasayı yada toplumu eleştir. Yok öyle bir şeyler değişecekse insan önce kendine bakacak. Siz her yakalanan hırsızın ekonomik sıkıntısı olduğu için mi çaldığını zannediyorsunuz? Önce çoçuklarınıza kendi ayakları üstünde durmayı çalışkanlığı alın terinin kıymetini anlatın birçoğu hiç emek vermeden kolaydan para kazanma peşinde olduğu için bu yollara sapıyor. Ha tecavüz mü oğlun yapınca erkek adam kızın yapınca namusun kirlendi demeyeceksiniz. Kızınıza uyguladığınız o disiplini oğlunuza da uygulayacaksınız
Ya allah aşkına benim çocuğum okulda aileyi namusu vatanı milleti merhameti insanlığı dini öğrenmiyecekse o zaman ne diye günderiyorum okula söylermisin herşy bir babamı bakr şu zavalı babalara nede zor gürev düşiyor bir yanda etindenntırnağından al çocuğu okut diğer yanda okulda verilmiyen edebin sorumlusu ol of ne güzel dünay
Tabiki okulda da öğrenecek ana zor olan görev ailede ailenin yapamadığını okul hiç yapamıyor. Ben okulda öğrenmeyecek demiyorum. Sadece asıl görevin ailede başladığını söylüyorum
Bir örnek vereyim çoçuğun yedi yaşına kadar doğru dürüst mülkiyet kavramı gelişmez. Dolaysıyla arkadaşının oyuncağını vs. Alabilir. Bir anne yada baba olarak o çoçuğu doğru yönlendirmek size düşer siz gerekli uyarıları yaparak anlatarak yaşıyla birlikte mülkiyet kavramı gelişmeye başlar. Ama siz o daha küçük bırak aklı ermez dersen o mülkiyet kavramı hiç gelişmez çünkü çoçuk yanlış yaptığının bile farkında olamaz
Tabiki okulda da öğrenecek ama öncelik aile büyük görev ailede ben okulda öğrenmeyecek demiyorum
Bizim okul sistemlerde hiçbirşeyi öğretmiyorlar sürekli sınav yapmaktan başka birşey yok. Halbuki çocukların karakterlerını geliştirseler dedıgın gıbı hırsızlık olayları olmaz. Aklıma buda gelıyor hocalarda sureklı velılerden para istemeler olduğundan hocalarda karakterlerını yetırdıgı ıcın okullarda karakter aramakta zor. Sıstem kökten bozuk
Kendi görevlerinizi ögretmenlere yuklemeye ne meraklisiniz
O ögretmenin ilk görevi cocuguna okuma yazma ögretmek ilim bilim vermek, ahlakiyla terbiyesiyle karakteriyle ilk planda siz sorumlusunuz
Bende bunu anlatmaya çalışıyordum. Abi aksi halde aile yapmayınca öğretmende yapamıyor
Eğitim konusunda aile pasif kalmamalı
Yorumlarını okudum gayet doğru ve yerinde yorum yapmışsınız ahlak edep ilk önce aileden gelmeli bu çok doğru ve insanlar artık gerçekten yoldan şaşırılmış halde ne yapacağını bilmez oldu insanlar ne artık doğru düzgün aile akraba ilişkileri bile kesildi sorarım size neden herkes paraya düşkün olmuş ve herkes menfati peşinde oysaki müslümanlık bumu sorsan herkes hacı hoca müslüman
Önce aile verecek sonra öğretmen devam edecek haklısın bu konuda
Mehmet Tulgar insanın hatasını veya suçunu kabul etmesi olgunluk gerektirir. Herkese sorsan hepsi masumum der
Aynen öyle ama hiç kimse masum güründüğü gibi deil Hasiyne Durhan
Esim ögretmen simdik sordum kendisine, ya siz dedim cocuklara ahlak karakter vermek le mesulmusunuz diye
evet dedi mesuluz ama ilk önce aile verecek biz eksikleri tamamliyacagiz sonra yine aile devamini getirecek, ailede yoksa bizim verdigimiz bos cunku devami aileden gelmiyecek dedi
Sonuna kadar Haklı abi
bence bu ayet çok yönlü kulanılabilir çeneni kapat bunun burdan ayagını kesin gelmesin mecaz ve asıl anamlarda taşır.. Diyelimki hırsız gasp sonucu adamı yaraladı yada öldürdü bu hırsızın cezası elini kesmektir.. Açılımı uzun konu
Kenan kardeşimiz başta bu konu ve Özellikle de kurandaki âyetlerin bir kısmının muhkem bir kısmının da mutesabih olmadığını defalarca anlatıp ilgili konularda bir yerlere varmısken şimdi yine sanki hiç bunlar konuşulmamis gibi konu açılması yanlış oluyor.
Eğer bu konu yeniden açılıyor ise bu konuya ilişkin aksi görüşlerin de yazıya eklenmesi gerekirdi.
Şimdi bu konu üzerinde detaylı görüşmek isteyen olursa birlikte Ele alırız inşallah.
Bu olana kadar burada konu edilen hırsızlık ve mutesabih ile muhkem lik konusunda kısaca bir iki şey söyleyeyim.
...
1- Kuranda âyetlerin bir kısmı muhkem diğer kısmı mutesabih değildir. Âyetlerin hepsi de hem muhkem hem de aynı zamanda mutesabihtir.
2- Kuranda hırsızlık toplumsal bir suçtur ve bu nedenle de cezası Özel olarak belirtilmiş olup ram da fiziki olarak elin kesilmesi dir.
Kuranda hüküm âyetleri katı da gelse kafanıza göre zulüm diye niteleyip güya modern güya insancıl anlayışla yumuşatmaya kalkmak Allah a din öğretmek olur.
Allah ne demiş ise o aynen sonuçları ne olursa olsun uygulanmalıdır.
...
Ceza motomot uygulanmazmis! Niye, kuranda buna ilişkin bir deliliniz mi var?
...
Son olarak, Kenan kardeşimin Kıssaları gerçek bağlamında anlamaya calusmak konusunda bir problemi var gibi ve bu defalarca ikaz edilmesine rağmen kurandaki mutesabih ligi de anlatmamıza rağmen hala kabul etmeyisi yüzünden Kıssaları da hikaye gibi algılama ve m3caz, sembol diyerek yanlış yorumlara sarılıyor.
Cem kardeşim, konu ve izellikle Kıssalar ile muhkem, mutesabih konusunda Kenan kardeşe yapılan ikaz şeklindeki açıklamaları bilmediğin için yazısını alintilamis olabilirsin. Ancak, Kenan in bu konuya ilişkin itiraz yazılarını eklemesi gerektiğini görmesi için burada deginme gereği duydum.
Selamlar.
Varsa itirazlarida alalim abi
benim icinde kenanin yazdigi aslen cok mantikli, sene 2017 olmus her turlu islah yöntemimiz var, insanlarin elini kesmekdense, islah yoluna gidilmesi bence daha uygun
AMa bu dinde bence diye bir sey olmaz, yaradan ne diyorsa o olur.
Fakat kuranin ruhundan anladigim kadari ile bu kitab zamanlara hitap ettigine göre, gecmis zaman ile hukmedilmesinide kabul edecegini sanmiyorum
sen reddiyeni bi verirsen bakabiliriz beraber nerede yanlisimiz var.
Kuranın bu hükmünü sevgili peygamberimiz nasıl tatbik etmiş ona bakılır.
Elini kaybetmekten korkan hırsızlık yapmaz.
Eğer bir bahçenin yanından geçerse canı yanından geçtiği ağaçtan biraz meyve yiyebilir aşırıya kaçırmadan tabi
Ayrıca Osmanlı daki askıda ekmek vb. Yardımlaşma türlerini duymuş ve İslam daki "zekat" adlı ibadetide biliyorsunuzdur.