Acının normal tatlardan pek bir farkının olduğunu düşünmüyorum. Ben mesela ekşi meyveleri ve ağzımda bıraktığı uyuşukluk hissini çok severim. Acı yemeyi çok seven insanlar yerken acı çekmiyor ki yemeleri anormal olsun, sadece tadını seviyorlar. Ha yerken acı çeken insanların zorla yemek istemesine illa bir neden aranacak ise bunun psikolojik olabileceği daha yüksek ihtimal gibi.
Bazı konularda garip evet. Fakat kendini jiletlemenden kesinlikle farklı. Çünkü kendini jiletlemen hem toplum tarafından yanlış karşılanıyor, hem psikolojinin "normal" olmadığını gösteriyor hem de vücuduna zarar veriyorsun. Yani ufacık bir durumu bile onlarca dış etken yada herhangi bir şey "normal", "anormal", "iyi","kötü", "doğru" veya "yanlış" yapabiliyor. Demek istediğim duyulara ve duygulara yüklediğimiz anlamların arkasında büyük sebepler yatıyor. Acıyı (tat) güzel yapanın biyolojik bir neden olması onun en büyük neden olduğu anlamına gelmiyor. Tamam endorfin salgılanması falan gayet mantıklı ama insanlar tarafından kokainden bir farkı olmaksızın ayıplansaydı bu sefer acıyı (tat) sevmenin yaşattığı hazdan dolayı tamamen normal bir şey ama yanlış bir bağımlılık olduğunu yada psikolojik bir ihtiyaç olduğunu düşünecektin. Bence bu sorunun cevabı bizim yaşamımızı kolaylaştırmak için uydurduğumuz kavramlarda saklı.
Acının normal tatlardan pek bir farkının olduğunu düşünmüyorum. Ben mesela ekşi meyveleri ve ağzımda bıraktığı uyuşukluk hissini çok severim. Acı yemeyi çok seven insanlar yerken acı çekmiyor ki yemeleri anormal olsun, sadece tadını seviyorlar. Ha yerken acı çeken insanların zorla yemek istemesine illa bir neden aranacak ise bunun psikolojik olabileceği daha yüksek ihtimal gibi.
Kendimden yola çıkarak, aci canimi yakiyor. Ama bu hosuma gidiyor. Kendimi jiletlemekten farksiz degil. Isin garip tarafi, kendim de dahil, hefkes istahini actigini soyluyor. Garip degil mi sence de?
Biyolojil bi temeli olmali
Bazı konularda garip evet. Fakat kendini jiletlemenden kesinlikle farklı. Çünkü kendini jiletlemen hem toplum tarafından yanlış karşılanıyor, hem psikolojinin "normal" olmadığını gösteriyor hem de vücuduna zarar veriyorsun. Yani ufacık bir durumu bile onlarca dış etken yada herhangi bir şey "normal", "anormal", "iyi","kötü", "doğru" veya "yanlış" yapabiliyor. Demek istediğim duyulara ve duygulara yüklediğimiz anlamların arkasında büyük sebepler yatıyor. Acıyı (tat) güzel yapanın biyolojik bir neden olması onun en büyük neden olduğu anlamına gelmiyor. Tamam endorfin salgılanması falan gayet mantıklı ama insanlar tarafından kokainden bir farkı olmaksızın ayıplansaydı bu sefer acıyı (tat) sevmenin yaşattığı hazdan dolayı tamamen normal bir şey ama yanlış bir bağımlılık olduğunu yada psikolojik bir ihtiyaç olduğunu düşünecektin. Bence bu sorunun cevabı bizim yaşamımızı kolaylaştırmak için uydurduğumuz kavramlarda saklı.