Arkadaşlar kime sorsam dört mezhepde hak diyorlar ama işin ucu Aleviliğe dayanınca tatmin edici bir cevap bulamadım Alevilik bir mezhepmi yoksa başka bir dinmi bilen varsa açıklarsa sevinirim
tüm mezheplerin birer din olmadığı gibi değildir. Hatta çoğu alevi aleviliğin bir mezhep olmadığını, batıni/tasavvufi bir yol erkan olduğunu söyler ki doğrudur; nitekim alevilik hetedoroks menşeili bir yapı olduğu için, daha çok melami-kalenderi ruhu yansıtmasından dolayı, tasavvufi etimolojiye göre bir yol erkandır. mezhep olarak görenlerde mutlaka vardır ona sözümüz yok, ayrıca ''biz mezhep değiliz islam'ın özüyüz'' sloganına sadece bir slogan. tabi tanımsal olarak baktığınızda mezhep demek ile yol erkan ya da tasavvufi anlayış demek arasında bir fark yok, kelime anlamı ile mezhep gidilen yol demektir. Fıkhi manada ise anlayış ekolü dersek daha doğru olacaktır. Elbette aleviliği farklı bir biçimde tanımlayan kesimelr mutlaka vardır, bu onların kendi görüşüdür, alevi kitlenin tümüne mal etmek ciddi bir yanılgıdır. Ayrıca bazı arkadaşlarımız alevilikle kızılbaşlığı karıştırıyorsunuz gibi görüşler ortaya atıyorlar, yalnız bir gerçek var ki bugün anadolu alevliğini doğuran siyasi-teolojik hareket kızılbaşlık olgusudur. Hatta bu konuya reha çamuroğlu ismail adlı kitabında yer vermişti. Bu bakımdan kızılbaşlık olgusu ile aleviliği sert biçimde birbirinden ayıramazsınız. Kürt aleviliği diyorsanız içine girilmesi zor bir alan olarak karşımıza çıkıyor, tabi bazı zaman ''kürt alevi olmaz aleviler yüzde yüz türktür'' savunması geliyor, tarihsel olarak aleviliği doğuran kızılbaş hareketi elbetteki erdebil'den bu yana türk heterodoksisini yaşatan bir yapıydı ve bir türk hareketi idi. Bunu teslim ettikten sonra ısrarla ''kürt alevi olmaz'' demek aleviliğin temel felsefesi ile çatışır, normal şartlarda beklenen tepki ''ikrar veren alevidir'' ya da kendini alevi olarak tanımlayan herkes alevidir olmalıydı. Bu ise aleviliğin teolojisi ve bugüne olan yansıması açısından bir çelişkidir. ''alevi olunmaz alevi doğulur'' mantığı ise -her alevi de var savunması yapmıyorum- bırakın aleviliği islam'ın kendisi ile çatışır. Bu bakımdan arkadaşlarımız tanımlamalar konusunda dikkat etmeliler. alevilik o kadar derin bir konu ki, uzak doğu dinlerini araştırsanız inanın bu kadar zorlanmazsınız. kısaca alevilik din mi mezhep mi tartışması bayatlamış argümanlar olarak karşımıza her seferinde çıkıyor. Sonuç; kısır döngü.
tüm mezheplerin birer din olmadığı gibi değildir. Hatta çoğu alevi aleviliğin bir mezhep olmadığını, batıni/tasavvufi bir yol erkan olduğunu söyler ki doğrudur; nitekim alevilik hetedoroks menşeili bir yapı olduğu için, daha çok melami-kalenderi ruhu yansıtmasından dolayı, tasavvufi etimolojiye göre bir yol erkandır.
mezhep olarak görenlerde mutlaka vardır ona sözümüz yok, ayrıca ''biz mezhep değiliz islam'ın özüyüz'' sloganına sadece bir slogan.
tabi tanımsal olarak baktığınızda mezhep demek ile yol erkan ya da tasavvufi anlayış demek arasında bir fark yok, kelime anlamı ile mezhep gidilen yol demektir. Fıkhi manada ise anlayış ekolü dersek daha doğru olacaktır. Elbette aleviliği farklı bir biçimde tanımlayan kesimelr mutlaka vardır, bu onların kendi görüşüdür, alevi kitlenin tümüne mal etmek ciddi bir yanılgıdır. Ayrıca bazı arkadaşlarımız alevilikle kızılbaşlığı karıştırıyorsunuz gibi görüşler ortaya atıyorlar, yalnız bir gerçek var ki bugün anadolu alevliğini doğuran siyasi-teolojik hareket kızılbaşlık olgusudur. Hatta bu konuya reha çamuroğlu ismail adlı kitabında yer vermişti. Bu bakımdan kızılbaşlık olgusu ile aleviliği sert biçimde birbirinden ayıramazsınız. Kürt aleviliği diyorsanız içine girilmesi zor bir alan olarak karşımıza çıkıyor, tabi bazı zaman ''kürt alevi olmaz aleviler yüzde yüz türktür'' savunması geliyor, tarihsel olarak aleviliği doğuran kızılbaş hareketi elbetteki erdebil'den bu yana türk heterodoksisini yaşatan bir yapıydı ve bir türk hareketi idi. Bunu teslim ettikten sonra ısrarla ''kürt alevi olmaz'' demek aleviliğin temel felsefesi ile çatışır, normal şartlarda beklenen tepki ''ikrar veren alevidir'' ya da kendini alevi olarak tanımlayan herkes alevidir olmalıydı. Bu ise aleviliğin teolojisi ve bugüne olan yansıması açısından bir çelişkidir. ''alevi olunmaz alevi doğulur'' mantığı ise -her alevi de var savunması yapmıyorum- bırakın aleviliği islam'ın kendisi ile çatışır. Bu bakımdan arkadaşlarımız tanımlamalar konusunda dikkat etmeliler.
alevilik o kadar derin bir konu ki, uzak doğu dinlerini araştırsanız inanın bu kadar zorlanmazsınız.
kısaca alevilik din mi mezhep mi tartışması bayatlamış argümanlar olarak karşımıza her seferinde çıkıyor. Sonuç; kısır döngü.