Kuran'daki mucizeler ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

610-633 yılları arasında çölün ortasında yetim ve hatta okuma yazma bilmeyen birisi teknolojinin olmadığı çağda uydurduğu!! sadece bi kaç âyet.

Kainatın daima genişlediği artık ilim ve bilim dünyasının kabul ettiği bir ilmi buluştur. Buna Kur'an şu ayetiyle işaret etmektedir. "Biz göğü büyük bir kudretle bina ettik. Ve şüphesiz biz onu genişleticiyiz." (Zariyat, 51/47)

20. asrın bir buluşu da her yıldız ve gök cisimlerin bir yörüngede durduğu gerçeğidir. Bu duruma Kur'an "Geceyi, gündüzü, Güneşi ve Ay'ı yaratan O'dur. Her biri bir yörüngede yüzüp gidiyor." (Enbiya, 21/33)

Güneşin sabit olarak durduğu zannedilirdi. Oysa Kur'an güneşin sabit değil, aksine daima hareket eden ve belirli bir hızla ilerleyen bir gök cismi olduğunu söylüyordu. Ve asırlar sonra da ilim onu tasdik edecekti. Şöyleki "Güneş de kendisi için tespit edilen bir karar yerine doğru akıp gitmektedir. Bu üstün ve güçlü olan bilenin takdiridir." (Yasin, 36/38)

Yoksa: 'Onu kendisi uydurdu' mu diyorlar? De ki: 'Haydi siz, yalan üzere uydurulmuş olarak onun benzeri on sûre getirin ve eğer doğruysanız, Allah'tan başka çağırabildiklerinizi çağırın.'(hud 11)

M
0 kişi takip ediyor.
Misafir olarak yayınla
25
25 CEVAP

"ey inananlar! Peygamber'in evlerine, yemeğe çağrılmaksızın girip de yemeğin pişmesini beklemeye kalkışmayın; fakat davet edilirseniz girin ve yemeği yiyince lafa dalmadan evden dağılın.
bu haliniz peygamber'i üzüyor, o da size bir şey söylemeye çekiniyordu. Allah gerçeği söylemekten çekinmez..."
(ahzab /53.) "ey inananlar, seslerinizi, peygamberin sesinden daha üstün bir tarzda yükseltmeyin ve onunla, yüksek sesle konuşmayın, birbirinizle konuştuğunuz gibi, sonra yaptıklarınız mahvolup gider de anlamazsınız bile "
(hucurat / 2) Hocam evreni ve elektrona kadar da içini yaratan bir yaratıcının ayetlerinin bir kısmının bu tarzda olması ne kadar mantıklı?

I

İyide biz zaten hiç bi zaman peygamberimizi ilahlaştırmadık sende bilirsinki yer içer gezer uyurdu ama tebliğ vazifesi vardı ek olarak insanları Allahın dinine davet etmek kimseye şimdi git diyemez o dönemki vedevi toplum ayıptır söylemesi medeniyetten uzak geldiği zaman sabahlara kadar otururdu buda peygamberi yorardı doğal olarak tebliğ her zman şart. Ses olayına gelince peygemberimiz yanına sadece bi iki kişi değil bi çok kişi geliyodu tebliğin ise en düzgün şekilde olması gerekiyodu Babamızın yanında bile saygıdan sesimizi yükseltmeyen bizler nasıl olurda o cahiliye toplumundan peygambere saygı istenmesini yanlış anlarız.

Muhammed Ersezer 6 yıl

Hocam tamam da kutsal bir kitabın, çağlar sonra dahi feyz alınması gereken, bunları içermesi normal mi

Ilker Sarıkınacı 6 yıl

Peygamber Efendimizde insandı görevi tebliğdi. Bizde bize tebliğ edilirken uyalım o halde bu kurallara. Gidipte bizi dine davet eden olursa yemeğe davet etmediği halde zorla yemeğini yemiyelim aklımızı kullanalım

Muhammed Ersezer 6 yıl

muhammed tamam da peygamber olmasi bu tarz zorluklara katlanmasini gerektirir dunyevi isleri birakip esleri ile vakit gecirmeyi birakip ummetiyle ilgilenmesi gerekmez miydi sanki devlet memuru gibi soru sorma vakitleri ayarlanan ayetler niye var hem kuran evrensel ise bu ayetin hükmü gecmedi mi

Tülay Dagdemir 6 yıl