Vejetaryen/vegan olmadan önce insanlar hayvan eti tüketiyor mu?

Katılmak zorunda değilsin zaten dediğim gibi bu bir seçim, ben izlediğim belgeseller olsun, şahit olduğum şeyler olsun, benim ahlaki değerlerime uyduramadığım şeyler. Ondan dolayı et yemiyorum mesela. Yani şu anlamda ahlaki değerlerime uymuyor: Mesela bir hayvan kurban ediliyor, herkes hahahahihhihi gülüyorlar, ne iyi hayvanmış be, süper kavurması olur muhabbetleri geçiyor, çünkü gücü elinde tutan insan. Fakat bir insan kurban edilse katliam ve cinayet diye gazetelere manşet çıkar. Şok: 21 YY'da İnsan Kurban Eden Kabileler! Diye .

Merhabalar, vejetaryen/vegan değilim olmayı düşünüyorum ancak anladığım kadarıyla bu düşüncenin temelinde türcülük karşıtlığı var

Onu da şöyle göstereyim

Evet .

İkincisi et yemeseydik acaba daha iyi bir durumda olur muyduk bunu merak ediyorum ben ve çoğumuz birçok şeyi seviyoruz, ben balık etini çok severim mesela, ama gerçekten sürekli şikayet ettiğimiz toplumu düzeltmek istiyorsak belki ya da zaaflarımıza yenik düşmeyip hayvan katletmek istemiyorsak kendimizi zorlayıp geçebiliriz diye düşünüyorum

Ha bide işin felsefik boyutu var bildiğim kadarıyla, bitkiler bilinçsizdir ancak bilinç mi rasyonel akıl mı? Diye bir tartışma var felsefede. Öyleyse bu arkadaşlar bu tartışmada bilinç diyorlar

Yahu o sistem Avustralya da var bir gün giderseniz görürsünüz . Sistem o diye Afrika da Buffalo avlamaya çalışırken aslana mi yem olayım. Bu bir ihtiyaç ve insanın en ihtiyaç duyduğu besin, zaten evrimsel süreçte, etoburlugu çıkar. Bizde toplu katliama karsiyiz ama bunu absurt bir şekilde dinlendirmeye gerek yok. Bitkiler de bir canlı, belki de bilim bugün bunların hissiyat tını açıklayacak durumda değil? Bilim derse ki bitkiler de hissediyor o zaman toplumu " ulan şimdi biz ne bok yiyeceğiz " diye bir dusunce almaz mi? 2.si et yemeseydin, beynin gelişmezdi. 3. Su atalarım et yedi çünkü mecburdu, menemen vardi da yok mu dedik olmadı yanına kuru fasulye pilav.

Söylediklerinize ben yanıt veremem vejetaryen/vegan birinin vermesi daha doğru olur, ilk cümlenizi pek anlayamadım ama. Bide et yemeseydik beynimiz gelişmezdi cümlesini evrimsel olarak bi anlatabilir misiniz çünkü en azından kırmızı etten alabileceğimiz bütün besinler sebzelerde meyvelerde mevcut, bu kanıtlanmış bir bilgi. Ama diğer et türlerini bilemem.

Şimdi gorende beni her öğünde et yiyor falan sanacak itiraf ediyorum bulduğum yerde sofranın köşesine kivrilirim affetmem

Atalarımızın et yemesi sayesinde beynimiz gelişmiştir, bunu vurgulamak istemiş.

Yemeselerdi de gelişmez miydi acaba ben de bunu soruyorum

Bilmem

Ha bide ben şöyle bir şey okumuştum A kan grubunun ataları ilk vejetaryenlermiş. Yani vejetaryenler o zaman da varmış. A kan grubu diğer insanlar ile karşılaştırılsa belki de bu cümleniz geçersiz olur şuan belki de vücut, beyin gelişmişliği diğerlerinden iyi..

Şimdi sebze ve meyvede mevcut derken çok uzağa gitmeden domatesin tarihi 200 yıllık, hangi sebze ve meyveden alicaz onu yada onu algılayacak bir beyin veyahhuta mantık var mı? Dogal seleksiyon diyelim adına çok uzatmadan, hayatta kalma azmi diyelim yada. Kitap okuyordum ben ne ara geldim buraya.

Zaten beynin gelişmesi, ilkel toplarim öncesidir yani, farming yok. Olsa da ekecek alanı belirleyecek genetik bilgi birikimi yok vs vs.

Ben a kan grubuyum. Genetiğim kabul etmediyse demek

Ben de Bilemiyorum tıkandım şuan

Kan lazım olursa ara Yani birde şu açı var bu işte bundan 300 yıl önce, bu kurban edilen hayvanların nüfusu dünyadaki hayvan nusufunun yüzde 10u, şuan 90 i yani dünya dönüşüyor, iyi mi olacak bilemem

Bu arada verdiğiniz örnek hayvanlar arasında. Hayvanların muhakeme yapıp güç sıralaması oluşturduğunu sanmıyorum. Bu onlar için bir zorunluluk, doğaları bu şekilde. Fakat aynısı muhakeme yapabilen insan için geçerli değil. İnsan neyi yiyip neyi yemeyeceğini seçebiliyor. Sağlıklı yaşamak için de belli bir yaştan sonra et yemeye gerek duymuyoruz. Doğal seleksiyon evet, fakat insanlar doğal seçilime tabi olmuyor doğrudan. Yani hayatta kalmak için et yemeye gerek yok. Eti seviyorum, bırakmak istemiyorum diyebilirsiniz, fakat yaşamak için yani yaşama azmini sürdürmek için et yemeye gerek yok. Bir avcı avlamıyor, çünkü insanın kendisi avcı ve gücü elinde tutuyor. Bu gücü de kendisine karşı koyamayan canlıları dizginleyerek kullanıyor. canlı canlı kürklerini yüzüyor, tavukları bir odaya toplayıp üstlerinde zıplayarak eziyor, gaz odalarına kedileri, köpekleri toplayıp her 5 dakikada 19.000 hayvanı gaz odalarında veya ötenaziyle öldürüyor. Hepsinin amacı doğaya egemen olmak. Fakat insanın unuttuğu bir şey var. Doğa zaten biziz. İçindeki hayvanlar ve ekosistemlerle, bulutlarla, yağmurlarla, çimlerle, ağaçlarla, ineklerle, tavşanlarla, ve insanlarla. Biz doğayız aslında. Doğaya hakim olmaya çalışırken kendi sonumuzu getirdiğimizin farkında değiliz. 1930'larda Amerika'nın yıllık et tüketimi, şimdi bir günlük et tüketimine denk. Her seferinde üretimden fazla et kesiliyor. Damgalamak için kızgın demirle dağlanıyorlar, boynuzları kesiliyor, açlıktan bitap düşenlerin kuyruklarından tutulup kemikleri kırılarak zorla yürütülüyor, 90.000 tavuk bir tane binaya toplanıyor, yemek, su verilmiyor. Sadece hormon. Açlıktan birbirlerini yemesinler diye gagaları kesiliyor. Evet, gagaları kesiliyor. Civcilere de yapılıyor bu işlem. Domuzların kulakları kesiliyor, dişleri sökülüyor, kuyrukları kesiliyor. Bunların hepsi de sözde üstün olan insan için. Ben bunları ahlağımla bağdaştıramıyorum, bundan dolayı et yemiyorum. Çok spesifik bir nedeni yok yani .

Earthlings belgeseli anlatıyor bunu güzelce, izleyebilirsiniz, beni derinden etkilemişti .

Güzel yazmışsınız gerçekten akıcı bi şekilde okudum

Şimdi ikiniz çarpışın o halde Ben şu sorunun kilit olduğunu düşünüyorum şuan insan üstün müdür değil midir

İnsanın üstün olduğu tek konu düşünebilmesi, yani muhakeme yapabilmesidir. Onun haricinde duyuları bizden kat be kat iyi olan hayvanlar var. Bizden daha çok acı hisseden, bizden daha iyi gören, duyan, koklayan, avlanan ve daha iyi tepki veren hayvanlar.

Evet haklısınız, ben nereye çekseniz oraya gidebilirim şuan

Yani burada '' Kime göre üstün, neye göre üstün '' sorusu devreye giriyor .

Ben zulüm yok demiyorum ki; yahu insan insan a zulüm ediyor hayvana mi etmeyecek? Biz gayet o eko sistem dahilindeyiz, seçme hakkın var ama seçmek zorunda değilsin. Olmasaydı şuan sahrada benden fazla et için mücadele ediyor ve bu yüzden beni öldümüş bile olabilirdin. Doğanın geldiği nokta bu demek istediğim şey bu. Sadece sebze yiyerek genetigine zarar vermeyeceginin ve insan ırkının sonun gelmeyeceginin garanti var mı? Ve bunu anlamak için yüzlerce sene bunu test etmen gerek. Ben yemek için yiyen bir adam da değilim hatta yemeği doymak için bile yemem. Yaşam bu, biz bunu terse cevirmedik başkalaştirdik. Abd ye gelince nüfusuna bakarsan problem ortadan kalkar.

Peki hayvanların vegan beslenmesini düşünen veganlar da var, yani ben öyle biliyorum, onlar ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Siz hayvanın doğası demiştiniz ama vegan mamalar var mesela

Hayvanın doğasına karışılmaz. Mantıksız buluyorum .

Şahsen 8 kedim var, hepsi de tavuk ciğeri yer .

Sindirimi için uygun, ucuz ve kaliteli bir besin, en azından kediler için

Melih Fgn Anlıyorum, Aykut İstanbullu insanların eskiye göre artık %90 hayvanları kullandığını siz söylemiştiniz? Onu da dünya nüfusuna bağlayabiliriz öyleyse

Ahahah onları durtmeseler bari, doğa bu ya, böyle olduğu için bu noktadayiz arkadaş. Bir gün bilim bitkilerin hissettiğini söylediğinde o veganlarin teker teker yüzlerine bakicam. Ayrıca hormon sadece hayvana değil, bitki ye de veriliyor, karpit taşı ile yesillendiriliyorlar. Vegan gardaşlar nerede?

Zaten ben değişimden bahsediyorum yani ihtiyaçtan kaynaklı böyle oldu.

Doğa buraya getirdi, nasıl feodal toplumdan kapitalist topluma geçtik. Bu da aynısı.

Bilim, bitkilerin sinir sistemi olmadığını söylüyor. Tepki vermesi acı hissettiği manasına gelmiyor. Hormondan kastımın ne olduğunu anlarsınız sanmıştım fakat, bir daha açıklayayım. Bu hayvanlara yemek ve su verilmiyor. 90 bin tane kendi türünün bireyiyle bir binaya kapatılıyor ve çoğu yamyamlık yapıp kendi türünden yiyor. Hormon verilip şişiriliyorlar, canları yakılıyor. Bundan kastım bu. Bitkiye hormon verdiğinizde gözlerinden yaşlar gelip, hormon almaktan kaçtığınızı gördüğünüz zaman bir inekle kıyaslayabilirsiniz.

Ben araya girip şunu söylemek istiyorum, bence veganlar bitkilerin de gdolu gıdalara dönüşmesini istemiyorlardır zaten, ikincisi doğa şuan bu noktaya geldikten sonra da vegan olmamızı istiyor olabilir mi? Yeterince geliştik omega, b12 hapları çıkardık mesela öyle şeyler

Zaten şu anda vegan yaşamın önü açık, belirli bir yaşa varmak kayidesiyle. Hayvansal besinlerden alabileceğiniz her şeyi bitkilerden de alabiliyorsunuz . Almanya'da bir kas yığını arkadaş vardı, vegandı çok şaşırmıştım görünce .

Mike Tyson da vegan Belirli bir yaşa varmak derken? Bide biraz sığ olabilir ama şunu sormak istiyorum yeri gelmişken herkesin dilinde olan bir deney var hani aynı koşullarda iki bitki var ve birisi sevilerek birisi kızılarak bakılıyor, kızılarak bakılan sonunda kuruyup gidiyor, bu bitkilerin duyguları ile ilgili bilgi verir mi? Yoksa yalnızca doğanın enerjisi ile ilgili falan mı? O deney bitkilerin duyguları olduğunu söylüyordu

Yahu bende biliyorum bilimin bunu dediğini, varsayım yapıyorum bu anlamsız tepki ye. Diyorum ki vegan olma, katliamı engelle. Küçük burjuva ideolojisinin bir parçası, sen yemiyorsun diye dünyadaki tavuklar kurtulamıyor. Sen yeme ama yemek yanlış değil. 200 bin yıldır yiyoruz ve siz dogamiza uygun olan bir durumun karıştisiniz, kardeşim sen yemek zorunda değilsin. Ama katliamı engellemek zorundasın. Bitkiye gelince ben dalda dotames görünce daha çok hoşuma gidiyor, sofrada istemiyorum yemeyin mi diyeyim. Absurt bir bakış açısı. Dese ki kapitalizm bunu bize dayatiyor, buna engel olalım, katliamları durduralim, daha iyi teftiş edilsin. Başimla. Mevzu ne et yeme neden çünkü hayvanlar acı çekiyor, haklı ama sebze yiyemiyoruz, olelim mi? Yada sadece patates mi yiyim? Benim doğam bu. Bu kadar vicdan sahibi absurt adam bunu tasarliyacagina insanları dusunsun hayvanlar zaten kurtulacaktır.

Belirli bir yaşa varmak derken kastım şu, gidip küçücük çocuğa kaliteli protein olan yumurta, peynir gibi besinlerden vermek gerekir ki çocuk büyümesini sağlıklı bir şekilde yapsın. Bitkinin büyümesine kızılmayla şahit olmadığım için bir şey diyemeyeceğim. Bilimin tek bildiği, bitkilerin elektriksel iletim, yani tepki verdikleri.

İsmini verdiğim belgeseli izlersen, insanları düşünmekle hayvanların kurtulamayacağını anlarsın .

Bir buçuk saatini ayırabilirsen bir gün etkileneceksindir eminim .

Sevilerek, Mozart dinleyen su moleküllerinin de moleküler yapıları farklılaşiyor. Pekala atomik yapıda bir hissiyat söz konusu belki de atom altı parçacıklar hissediyor. Su da mı icmeyelim.

Bu arada, bana göre ''doğru'' olanı savunurum. Ona bakılırsa benim CHP'li/MHP'li vs. Olmam ile AKP iktidardan inmiyor fakat bir bilinç uyandırılmaya çalışılıyor.

Hocam yiyebilirsin, sorun yok. Lakin yediğin için de kuarklara kadar inip, belki onlar da hissediyor demeye getirme, rica

Kardeşim katliamı kim yapıyor?

İnsanlar ?

Katliamı insanların yaptığının aksini mi ?

Hayır edemem, bilinçli şekilde katliam yapan tek varlık insandır.

İnsanları kurtarmadan olmuyor yani umarım anlamissindir

İnsanları bilinçlendirmek demelisiniz o vakit. Kurtarmak deyince kurtarılması gereken tür insan değil şu an. Veba gibi yayılıyor gezegene. Gittiği her yeri işgal edip yağmalıyor.

Bir buçuk saatinizden feragat edip Earthlings belgeselini izlerseniz ufak da olsa bana hak vereceksiniz diye düşünüyorum.

Aksine insanlar, bilincmekle kurtulmak aynı şeydir zaten. Peki yagmalayacak birşey kalmadığında?

Kardeşim ben katliamı onaylamiyorum zaten zamanım bir yerinde vakit ayiririm elbet. Ben veganlarin zirvaliklarindayim.

Ben bi yanlışı düzeltmek istiyorum onlar hayvanların katledilmesi ile birlikte bu et endüstrisindeki sömürücü düzene de karşılar hatta direkt problemi endüstri ile olan bir vejetaryen tanıyorum.

Sorun endüstri ölçekli değil ki sorun sistem ölçekli. Hayvanlar suistimal edilirken insanlar da ediliyor, bitkilerde hatta suistimal edilecrk ne varsa o ediliyor.

Evet katılıyorum ben de O zaman şu çıkıyor sanırım veganlar kendi mücadelelerini ayrı bir kanaldan mı yürütmeli yoksa genel olarak antikapitalist mücadele ile mi? Kadın hareketi gibi ayrı bir kanalları olması gerekir belki de..

Wow. Aynen öyle tek bir kolda birleşerek olmalı, ayrı da olmalı aslında fakat sistemle herkesin çelişkileri aynı degil. Genel olarak zaten bu ayrışmalar, suistimal unsurlarının daha çok işine yarıyor, küçük zümreler büyük adımlar atamiyor.

Ayrı kanallari olmalı ama sistemle çelişkisi olan gruplara düşmanlık yaparak değil, onları kabullenerek ve diğer grupla çelişkilerini daha ileri tarihlere atarak hareket edilmeli.

Hmm anlıyorum

Teşekkürler tartışma için

Ne demek, ben teşekkür ederim

O değil de demin aklıma geldi. Bu tur düşüncelerin akım şeması da ters, üretimi durdurmak için tüketimi durduruyorlar. Halbuki üretimi durdurmak daha kolay.

Kısa vadede alternatif mücadele için olabilir mi acaba üretimi durdurmak takdir edersiniz ki uzun vadeli bi süreç

Verdiğim kısıtlamalarda o da vardı zaten. Mesela X fabrikasında sadece şu kadar inek bulunabilir, süt mesaileri sadece 4 gün olabilir, boynuz kesme, dağlama, damga vurma, kuyruk kırma olmayacak. Tavukların gagaları kesilmeyecek, üstlerine basarak ezilmeyecekler, domuzların kulakları, kuyrukları kesilmeyecek, dişleri sökülerek acı çektirilmeyecek , yasadışı avlanmalar yasaklanacak, deri ve kürk sanayi, insana gram faydası olmayan sömürü sirkleri ve hayvanat bahçeleri kapatılacak, ve bunlar arasında en önemlisi bunlar devlet tarafından denetlenecek. Zaten bunların en büyük sorumluları devlet görevlileri. Denetleme olmadığı için hayvanlar en ucuz yöntemlerle öldürülüyor. Takdir edersiniz ki bunlar da en kötü yöntemler, ve en acı verici olanları. Bir domuzu beyzbol sopasıyla ölene kadar dövmekten tutun, bir fokun gözlerini yuvasından çıkarana kadar başına kancayla vurmaya kadar. Daha beterleri de var tabi. Tilkinin rektumundan ve ağzından bir çubuk sokarak öldürmek mesela. İstersem en üstün varlık olayım, buna hakkım yok diye düşünüyorum.

Hakkın yok zaten kardeşim ve verdiğin örnekleri ezberledim neredeyse yeter sanki Tuğçe Kocdemir bende uzun süreli bir çözümden bahsediyorum. Kısa vadeli çözüm, kapitalist patron mantığıdır, idare etsinde bu günü kurtaralım mantığı, patlayınca değiştiriniz.

Anladım